
Kartal'ın düşüş öyküsü
MEMLEKET Gazetesi olarak yine çok hassas bir konuyu Konya gündemine taşıyoruz.
MEMLEKET Gazetesi olarak yine çok hassas bir konuyu Konya gündemine taşıyoruz. Bu konu spor sevdalı hemşerilerimizin okurlarımızın yüreklerinde ki kanayan yaralarına tuz ekmek(!) gibi bir acı da verebilir. Ama gazete olarak kamu adına görev yapmanın sorumluluk bilinci içerisinde Konyaspor’umuzun ligden düşerek çakıldığı ortamda bile yönetim kurulu arayışlarında spordaki yeni türbülansta geçmişi unutmamak geçmişten dersler çıkartmak adına bu yazı dizisine başlıyoruz. Gazete olarak geçmiş yıllarda da sezon sonu değerlendirmelerini yaptık. Ama bir sezon sonu değerlendirmelerinin hiç biri bu kadar acı veren işkenceye olmamıştı. Çünkü ne yazık ki spor artık spor değil. Önce sizler ve idealist sporseverler bu gerçeği canları yansa da kabullenmek zorundalar. Bugünlerde şehrimizin en önemli makamlarından esnaf dükkanlarına kadar pek çok alanda ligden düşmüş spor kamuoyunda çizilmiş bir Konyaspor’un yeniden dirilişinin yolları aranıyor. İşte bu noktada biz sizlerle biraz geriye gidip hafızalarınızı yoklamanızı istiyoruz.
Bilindiği gibi Konyaspor 2002-2003 sezonunda o dönemki ismiyle 2. Lig A Kategorisi yeni bugün ki ismi Bank Asya Birinci Ligi olan ligde şampiyon olmuş ve Konya 10 yıllık l.lig özlemini dindirip yeniden Süper Lig’e dönüş yapmıştı. O yıl takımı şampiyon yapan yönetimin başında Mehmet Köseoğlu, takımın başında da teknik patron olarak Hüsnü Özkara vardı. Yine o yılın flaş transferleri diye düşündüğümüz zaman ise Ogün Temizkanoğlu, Zafer Biryol, Altan Aksoy, Cenk İşler, Allum Buker (Ali uyanık) geliveriyordu. Mesela yine hatırladığımız zaman Zafer Biryol, Altan ve Cenk ligin Bermuda şeytan üçgeni olarak anılacaklardı.
O günlerden geçen yıla geldiğimiz zaman belki de bana göre bu karanlık günlerin temel taşlarından birisini
![]() |
oluşturan kongre süreci yaşanıyordu. Dönemin Kulüp Başkanı Büyükşehir Belediye Başkanı Tahir Akyürek’in sağ kolu güvenilir iş adamı ve Büyükşehir Belediyesinin en sağlam ismi olarak herkesin üzerinde ittifak ile birleştiği Mustafa Yayla 2007-2008 sezonunun sona ermesinin ardından yönetim olarak olağanüstü genel kurul kararı almıştı.
Kongre tarihi 22 Mayıs’tı. Ne var ki bu buzdağının sadece görünen bölümü idi. Çünkü Konyaspor’da artık yönetimler Konyaspor delegelerinin kongre salonuna gelmeleri Başkan adaylarını dinleyerek tercihlerini yapmaları ve ellerini kaldırmak değildi. Yönetimler artık beklide kongrelere dahi gelmeyen resmi sivil güçlerin listeler yapması. Bu listelerin çeşitli makamlar tarafından onaylanması onaylanmayan isimlerin üzerlerinin çizilmesi ile şehrin sporunu Konyaspor’u yönetecek liste oluşturuluyordu. Ve bu resmi ve sivil isimler listeler üzerinde 22 Mayıs tarihinde hem fikir olamayınca o akşam telefon trafikleri ve görüşme zincirleri ile gerçekleştirilmiyordu. O zaman yasal olarak kongre 29 Mayıs’ta yapılıyor ve o akşam salona Başkan adayı olarak isi isim giriyordu. Bahattin Karapınar ve Mehmet Ali Kuntoğlu.
![]() |
Önce bu iki ismi biraz açalım. Bahattin Karapınar… Bahattin Karapınar spor geçmişi ile kendisini ispatlamış futbolu bizzat oynamış bir isim. Ticarete sıfırdan hatta çekirdek satarak başladığını her yerde rahatça söyleyebilme cesaretini de gösterebilecek kadar cesur. O sıfır noktasından bugüne geldiğimiz zaman siyaset olarak Konyaspor’un siyasi iktidar olarak temsilinde aynı partinin hem de Meram Belediye Başkan vekili unvanına sahip kişisi. Ticaretten siyasete her platformda Karapınar soyadı ile aile boyu etkin ve güçlü bir kişi.
M.Ali Kuntoğlu… Konya’da sadece iş dünyasında ticarette bilinen sporda ismi geçse de ön plana çıkmamış heyecanlı bir kişi. Sadece son genel seçimlerde AK Partiden milletvekili aday adayı olması ile siyasi rengini belirtmiş güçlü bir iş adamı. Çünkü para pul denilince kendisini dinlemeye gerek yok. Çevresi işinde ki istikrarını gücünü geldiği noktayı ve bu noktaya ulaşıncaya kadar ki inadını hep güzel sözlerle ifade ediyordu. Kendisi de çok az Konyalıya nasip olabilecek açık sözlülükte en son cümleyi ilk cümle olarak yüksek sesle haykırıyordu.
Tabii iş bu kadar basit yani sadece iki kişinin ortaya çıkıp ‘Ben Konyaspor’a Başkan olacağım’ diye istemesi ile olmuyordu. Çünkü devrede Konya Büyükşehir Belediye Başkanı Tahir Akyürek olmak üzere birçok daire müdürü, siyasi partilerin ilçe başkanları ve oda başkanları vardı. Zaten bu yüzden de 22 Mayıs Perşembe günü yapılması gereken ilk genel kurula sadece işin içinde neler olduğunu bilmeyen saf 36 Konyaspor delegesi katılmış ve çoğunluk normal olarak sağlanamamıştı. Günlerdir süren kulis çalışmaları sonucu kongre artık bugün yani (29 Mayıs Perşembe akşamı) mevcut çoğunluk ne olursa olsun yapılacaktı. Kamuoyunda ‘Başkan adayı’ olarak dolaşan iki isimden Mehmet Ali Kuntoğlu telefonla bizi arıyor ve son kulis bilgilerini aktarıyordu.
TAHİR AKYÜREK İKİ LİSTENİN
BİRLEŞMESİNİ İSTİYORDU AMA
BU TEKLİF GÖRMEYECEKTİ
![]() |
KONGREDE ÖNCE TÜZÜK
DEĞİŞİKLİĞİ YAPILDI
Kongre salonunda son derece sakin ve centilmen bir hava esiyordu. Ama bu centilmenliğin ne kadar süreceği bu havanın fırtına öncesi sessizlik olduğu tecrübeli insanların gözlerinden kaçmıyordu. Kongrede usul gereği yapılması gerekenler yapıldıktan sonra Ööce tüzük değişikliği için oylama yapıldı. Kuntoğlu’nun tüzüğün değiştirilmesini istediği önerge çok açık farkla kabul edilince, gözler birden başta diğer başkan adayı Bahattin Karapınar ve Karapınar’ı desteklerini açık veya gizli olarak destekleyen isimlere çevrilivermişti.
MEHMET BAYKAN KENDİ İFADESİ İLE
SON KEZ DİVAN BAŞKANLIĞI YAPIYORDU
Tüzük değişikliği oylaması ve çok farklı bir oy sayısı salonda bir yerde iki başkan adayından Mehmet Ali Kuntoğlu’nun galibiyetinin ilk sinyali idi. Ama Bahattin Karapınar’da ticarette olduğu kadar artık siyasette de güç olmuş tecrübeli akıllı bir isimdi. Aynı zamanda da zekası herkes tarafından biliniyordu. Bu arada divan başkanlığı görevini üstlenen Türkiye Futbol
![]() |
Herkes Bahattin Karapınar’ın cebinden çıkartacağı yönetim kurulu listesini divana vermesini bekliyordu. Ama dedik ya tüzük değişikliğinde ki havayı çok iyi koklayan Karapınar listesi olmadığını söyleyince Divan Başkanı Mehmet Baykan Mehmet Ali Kuntoğlu’nun yeni sezon için başkan olmasını isteyen havaya kalkmış elleri tek tek parmağı ile saydı ve Kuntoğlu’nun Başkanlığını ilan etti.
KUNTOĞLU YÖNETİMİ KONGRE
SALONUNDA İLK FİRESİNİ VERMİŞTİ
Mehmet Ali Kuntoğlu başkanlığındaki yönetim kurulu, sonuçta genel kurul salonunda tek liste olarak da yarışsa da kongreyi kazanan taraf idi ve herkes salonda artık birbirini kutluyordu. İş tam gazetecilerin yönetimin toplu olarak görüntüleme isteğine gelince ortada bir sorunun olduğu gözleniverdi. Çünkü Konyaspor’u yönetmek için seçilen yönetim kurulu üyeleri platforma davet edilmişlerdi. Gazeteciler 21 kişilik yönetim kurulu üyelerini beklerken biraz da şaşkındılar. Çünkü hatıra fotoğrafı çektirmek için platforma çıkan başkan dahil sadece 14 kişi bulunuyordu. Bu bekleyiş ve şaşkın bakışlar Sayın Kuntoğlu’nun ‘Biz tamamız arkadaşlar. Yönetim de isimleri bulunan ama şu anda aramızda olmayan diğer arkadaşlarımızın bazıları Konya bazıları da ülke dışında oldukları için yoklar’ demesiyle durum şimdilik idare edilecekti. Ama tabii nereye kadar? Bunu da en iyi zaman gösterecekti.
KONYASPOR YÖNETİCİSİ FERİT RIZVANOĞLU
KASIMPAŞA’DA DA YÖNETİCİ ÇIKMIŞTI
İşte bu kötü örneklere ilk isim Ferit Rızvanoğlu oluverdi. Çünkü kısa bir süre sonra Sayın Rızvanoğlu’nun ligde çok değil bir ay önce Konyaspor’un rakibi olan Kasımpaşa’da da yönetim kurulu üyesi olduğu öğreniliverdi. Sonuçta Konyaspor yönetimi ve Başkan Kuntoğlu ne kadar iyi niyetli olursa olsun bu tür profesyonellik gerektiren işlerin iyi niyetle yürümeyeceği gerçeği bir kez daha şamar gibi suratımızda patlıyordu.
RAŞİT ÇETİNER İLE YENİDEN
ANLAŞMA SAĞLANDI
Konyaspor zorda olsa biraz şansı biraz da her zaman yokluğundan yakındığımız lobisinin gücü ile ligde kalmayı becerdiği için yönetim yeniden teknik patron olarak Raşit Çetiner ile anlaşmakta zorlanmadı. Çünkü doğruları dile getirmek gerekiyorsa o günlerde Raşit Hocaya muhalif grubun eli zayıftı ve spor kamuoyu Raşit Çetiner ismine hiç de karşı çıkmamıştı. Bu arada transfer komitesi de belirlendi. Başkan Kuntoğlu’nun ‘Konya’nın çocukları’ diye basına bir kez daha tanıttığı ve geçmiş dönemlerde Konyaspor forması giyen Nuri Mehtap futbol şubesinin başına getirilirken yönetimde yer alan Mustafa Düzkaya ve hukukçu işadamı Kemal Güven’in de bulunduğu isimlerden transfer komitesi oluşturuldu.
TRANSFER BOMBASINI “MEMLEKET” PATLATINCA
4 Haziran günü Nuri Mehtap’ın da göreve başlaması ile transfer komitesinin çalışmaları 6 Haziran’da MEMLEKET Gazetesi’nde manşet olunca belki de ilk kez Konyaspor yönetiminin yeni üyelerinde kafalar karışacaktı. Çünkü MEMLEKET Gazetesi’nin Spor Müdürü arkadaşımız Hüseyin Altay, başkan Kuntoğlu, Mustafa Düzkaya ve Raşit Çetiner’in birlikteliğini görüntülerken Raşit Çetiner’in önünde bulunan transfer listesinin de fotoğrafını çekiyor ve transfer listesi, Konya spor gündemine bomba gibi düşüyordu. Her yönetici birbirinden şüphelenip ‘Bizim sır gibi sakladığımız transferler bu gazeteye nasıl sızdı?’ diye suçlu ararken MEMLEKET Gazetesi’nin bu haberinden bir gün sonra Hürriyet Gazetesi’nde KONYA’DA LİSTE POLEMİĞİ başlığında “Teknik Patron Raşit Çetiner huzursuz. ‘Bu iş hiç hoşuma gitmedi’ diyerek sıkıntısını gözler önüne serdi” haberi yer alacaktı. Oysa sıkıntı ve huzursuzluk kaynağı başta Raşit hoca olmak üzere yönetimin acemiliğinden kaynaklanıyordu.
BAŞKANA GÖRE KONYASPOR
TRANSFERE 1-0 ÖNDE BAŞLAMIŞTI
Transfer döneminde en çok konuşan ve İstanbul basının bile gündemine giren Başkan Kuntoğlu transferde yine iddialı konuşuyordu. “Transfer çalışmalarına rakiplerimize göre 1-0 önde başlıyoruz. Konya'ya yakışan transferler yapacağız, balon transfer yapmayacağız. Yani bir isim verip, o ismi transfer etmekte başarısız olmak istemiyoruz. Bize kimleri transfer edeceğimizi açıklama konusunda biraz müsaade edin” derken, tüm mesailerini futbolcu transferine harcayacaklarını, taraftarın transfer başta olmak üzere kulüple ilgili tüm gelişmeleri kulübün resmi internet sitesinden takip edebileceğini söylüyordu.
GAZETECİLERE ÇİRKİN CEP
TELEFONU RÜŞVETİ
Konyaspor yönetimi zor bir görev üstlenerek oldukça ağır bir sorumluluğun altına girerken ne yazık ki geçmişte yapılan yanlışlara kapılıyor ve basında yönetimin aleyhinde çıkan her haber üzerine o (!) basın mensubunu hedef almaya başlıyordu. Basında yönetimin ve transferin aleyhinde çıkacak haberlerin önüne geçilmesi için geçmişte yönetimlerde görev yapmış bir isim yine Konyaspor yönetimine yeni girmiş bir iş adamımıza gazetecileri
![]() |
Başkan Kuntoğlu ve yönetiminin göreve gelmesinden sonra özellikle de transferlerle birlikte yönetimin aleyhinde bir takım yazı ve yorumlar başlamıştı. İşte o günlerde geçmiş dönemlerde Konyaspor’da görev yapmış bir ismin yönetimin de görev alan yeni bir iş adamına ‘Gazetecilere birer cep telefonu alın ağızlarını kapatın’ sözünün basın mensupları tarafından duyulması bir anda spor kamuoyunda bomba etkisi yaptı. |
kastederek ‘Hepsine birer cep telefonu ver sustur’ sözü diğer basın mensuplarının kulaklarına gidince ortalık karışacaktı. Ve son yıllarda Konya spor basınında çok nadir görülen bir hal alacak ve basın mensupları böyle bir anlayışa adeta savaş açacaklardı. Nitekim gazeteci arkadaşlarımızdan Kemal Soylu 9 Haziran 2008 Pazartesi günkü köşe yazısında ‘ŞEREFSİZLİK BU’ başlığı ile konuyu tekrar gündeme getirecekti. Aynı gün Başkan Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’ne gitmek üzere Ankara’dan uçarken ilerleyen günlerde KKTC Futbol Federasyonu Başkanı ile eski Cumhurbaşkanı Rauf Denktaş ile görüşecek Cumhurbaşkanı M. Ali Talat’ın verdiği randevuya ise Türkiye’ye dönüş saatine rast geldiği için olumsuz yanıt verecekti.
ÇETİNER ‘ŞAİBE İSTEMİYOR’MUŞ
Konyaspor’un transfer listesi tek tek yerli ve yabancıları ile MEMLEKET Gazetesi’nde yayınlanınca malum ortalık karışmıştı. 10 Haziran günü şehrimizde yayınlanan bir yerel gazetemiz de spor sayfasında nerede ise tam sayfa olarak teknik direktör Raşit Çetiner’i konuşturup ‘Şaibe istemiyoruz’ manşeti ile Konyaspor’a transfer edilecek ya da edilmesi düşünülen isimlerin yer almasından doyduğu rahatsızlığı dile getiriyordu.
TSYD’ DE TELEFON
RÜŞVETİNE TEPKİ VERİYORDU
Bu arada gazetecilere birer cep telefonu vererek susturma operasyonu geri tepse de spor basını bu konuda çok tedirgin ve tepkili idi. Nitekim TSYD Yönetimin güçlü ismi Reçep Çınar 11 Haziran 2008 tarihli gazetesinde ‘Söyleyen de yazan da lüzumsuz’ başlığında yaptığı yorumda ana tema olarak‘Bu telefon meselesinden yola çıkarak bizler yani gazeteciler televizyonlar ve televizyon yorumcuları spor gazetecileri, spor müdürleri, spor yazarları ve yönetiminde bulunduğum TSYD Konya şubesi bile kendini sorgulamalıdır. Çünkü hepimiz bu geminin içindeyiz’ diyordu.
TRANSFERDE ÖNCE
ELDE KALANLARA BAKILIYORDU
Konyaspor’u transfer döneminde hareketli günler bekliyordu. Çünkü takımdaki birçok oyuncunun sözleşmesi sona ermiş, elde Koray, Eren, Uğur ve Fatih Özer gibi genç oyuncularla Fransız Tehoue, Brezilyalı Kaue, Sırp Milos ve yerli oyunculardan da Mustafa Er dışında kalan tüm oyuncuların sözleşmesi sona ermişti. Yani Konyaspor adına sıkıntılı günler kapıdaydı ve yepyeni bir takım kurulması gerekiyordu. Nitekim Nuri Mehtap-Mustafa Düzkaya-Kemal Güven’den oluşan transfer komitesi icraatlarına da hızlı başladı. Transferde ilk imza 10 Haziran’da Samsunspor’un genç golcüsü Caner Altın’a attırıldı.
KONYA’YA YAKIŞAN TRANSFERLER (!)
Transfer dedikoduları ve arayışları içerisinde Başkan Mehmet Ali Kuntoğlu’nun
3 Haziran 2008 günü Konyaspor Kulübünün resmi internet sitesinde kelime kelime şu açıklama yer alıyordu.
'Konya'ya yakışan transferler yapacağız'
Kuntoğlu: Bomba transferler yapacağız, balon transfer yapmayacağız.
Geçen hafta yapılan olağanüstü genel kurulda başkan seçilen Konyaspor Başkanı M. Ali Kuntoğlu, transfer döneminin 8 Haziran'da başlayacağını belirterek, transferler için ön hazırlıkların devam ettiğini söyledi.
……..
Başkan Kuntoğlu o günlerde özellikle Konya-İstanbul hattında sık sık uçuşlar yapıp spor camiasında hep varlığından söz edip de varlığının gücünü hiçbir zaman hissedemeyeceğimiz Konya lobisini oluşturmaya çalışıyordu. Böylece transferde dışarıda kalıyordu. Ama Başkan rahattı çünkü transfer çalışmalarını uzaktan izlemeyi bilerek tercih ediyordu çünkü ne de olsa güvendiği bir ekibi başa getirmişti
BAŞKANIN İSVİÇRE TURLARI BAŞLIYOR
Bu günlerde Başkan için yeni bir uçuş hattı ortaya çıkacaktı. Çünkü Avrupa Futbol Şampiyonası başlayacaktı ve şehrimizden de başta Sayın Başkan olmak üzere Konya’nın pek çok tanınmış iş ve spor adamının İsviçre turları başlayacaktı. Nitekim yine Konyaspor’un resmi internet sitesinde 11 Haziran tarihli bilgi İsviçre haberi şöyle duyuruluyordu
‘Kulüp Başkanımız Mehmet Ali Kuntoğlu, bugün öğle saatlerinde Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın da katılımı beklenen kafile ile İsviçre-Türkiye Avrupa Futbol Şampiyonası Grup maçını izlemek üzere İsviçre’nin Basel şehrine gidecek…’
Başkan Kuntoğlu daha sonra ki günlerde İsviçre’den ünlülerle çektirdiği fotolarla dönecek ve bu fotoları her fırsatta basına gösterecekti. Yine 11 Haziran günü defans oyuncusu Mehmet Çoğum Gaziantepspor’dan transfer edilecek ve kendisi ile 2 yıllık sözleşme imzalanacaktı.
KUNTOĞLU BASEL’DE DEMİRÖREN İLE GÖRÜŞÜYOR
İsviçre görüşmelerinin resmisi 12 Haziran günü Konyaspor’un resmi internet sitesinde
Başkanımızın İsviçre temasları başlığında kamuoyuna şöyle duyuruluyordu:
‘Milli Takımımızın İsviçre ile oynadığı ve 2-1 kazandığı 2008 Avrupa Futbol Şampiyonası Grup Eleme maçını beraberindekilerle birlikte izleyen Başkanımız Mehmet Ali Kuntoğlu, İsviçre’de bulunan kulüp başkanları ile görüşmelerde bulundu.’
![]() |
FAHRİ TATAN VAKASI Konyaspor’a gelişi kadar yeşil-beyazlı formayı giydiği aylarda da giymediği haftalarda da hep olay ya da Konya spor kamuoyu cephesinden bakıldığı zaman olaydan çok sorun olan Fahri Tatan transferinin ne kadar faydalı olduğunu maliyetinin ise nasıl bir kambur olduğunu çok net anlaşılacaktır. Hele hele bu müthiş 10 numaranın sezon sonunda kulübün kara yılına nasıl kara bir isim olacağını ise en kötümser insanlar bile tahmin edemiyordu.
|
VE FAHRİ TATAN BOMBASI(!)
Bu cümlelerin ardından yaptığımız görüşmelerde Başkan Kuntoğlu’nun özellikle Beşiktaş Başkanı Yıldırım Demirören ile görüştüğü açıklandı. İlerleyen tarihlerde Fahri’nin Beşiktaş’tan Konyaspor’a gelişi hatırlanacaktır. İsterseniz önce ilerleyen aylarda Konyaspor’un başına büyük bir kan çıbanı olacak olan bu transferle ilgili olarak bazı haber ve yorumları hatırlayalım.
MİLLİYET 11 Haziran 2009
Nilay Yılmaz
Fahri Tatan diyor ki; “Ne Beşiktaş’ın beni gönderdiğinden ne de Konyaspor’un beni transfer ettiğinden haberim vardı. Bu transfer gerçekleşmeden önce bana haber vermeleri ve benim görüşümü almaları gerekirdi Uçaktan indiğimde cep telefonuma, ‘Fahri Tatan, Konyaspor ile 2 yıllık anlaşma sağladı’ diye mesaj geldi”. Beşiktaş yönetimi kendi adına başarılı bir iş yapıp Fahri’nin, Konyaspor’a transferiyle kulübe 1 milyon 600 bin YTL kazandırırken, gene aşınmış bazı değerlerini kaybetmekte sakınca görmedi. Futbol sanatından bihaber olmalarına rağmen sadece ve sadece paraları olduğu için o koltuklarda oturan ve kararları veren takım elbiseli adamlar ... Beşiktaş’ı yönetenler... Futbolcularla yüz yüze görüşmek yerine teknolojinin nimetlerinden yararlanmak ve ilişkileri bir teşekkür dahi etmeden, bir el sıkışmadan bitirmek...
Fahri fiyaskosu en büyük gündemdi. Tüm spor kamuoyu Fahri’nin büyük transfer olayı olduğunu düşünürken Konya’da biraz aklıselim insanlar Fahri’nin asla beklenen gerçek bir 10 numara olmadığı kanaatlerini yüksek sesle dile getirebiliyorlardı. Zaten Fahri’de ne kadar yüksek para verilirse verilsin asla Konya’ya gelmek istemediğini çok açık ifade ediyordu. Yine hafızalarımızın yenilenmesi için o günkü gazete haberlerine bir bakalım.
ERTUĞRUL SAĞLAM’IN BİLE
SON DAKİKADA HABERİ OLMUŞ
Ertuğrul Sağlam, Fahri Tatan’a demiş ki; “Benim de son anda haberim oldu.” Oysa birkaç teknik direktöre sordum durum şöyle olurmuş... Hazırlık kampına giderken teknik kadro, takımda düşünmediği oyuncuların listesini yönetime verirmiş. Takımda düşünülmeyen oyuncular, transfer olacakları kulüp için hazırlanmak ve performanslarını sergilemek amacıyla kampa götürülürmüş. Yani Ertuğrul Sağlam ya Fahri Tatan’ı -kibar şekliyle söyleyeyim- kandırmış ya da Ertuğrul Sağlam’dan habersiz bu takıma oyuncular gelip, gidiyor. Birincisi doğruysa durum vahim Sağlam, Fahri Tatan’ı kandırmış. Ancak!
İkincisi doğruysa durum daha da vahim. Çünkü Ertuğrul Sağlam, Beşiktaş Kulübü Futbol Takımı’nın teknik direktörü olduğunu zannederek kendini kandırıyor
FAHRİ TATAN KONYASPOR’DA MI?
11 Temmuz 2008 tarihli bir haberde ise şöyle deniliyordu.
Konyaspor sonunda muradına eriyor ve Beşiktaş’ın tecrübeli yeteneği Fahri Tatan’ı renklerine bağlıyor. Uzun süredir siyah-beyazlı kulüple görüşme halinde olan Konyaspor Kulüp Başkanı Mehmet Ali Kuntoğlu’nun sonunda tuttuğunu kopardığı ve Fahri Tatan’ı aldığı iddia edildi.
Beşiktaş ile bir yıl daha sözleşmesi bulunan ve siyah-beyazlı kulübün kiralık olarak değil bonservisiyle vermek istediği yıldız oyuncu için uzun süredir yapılan görüşmelerin olumlu bir şekilde sonuçlandığı ve Fahri Tatan’ın önümüzdeki birkaç gün içinde Konyaspor’un Kocaeli Kartepe’de yaptığı kamp çalışmalarına katılacağı kaydedildi. Fahri’nin Konyaspor’a yarar sağlayacağına inandığını belirten Konyaspor Kulüp Başkanı Mehmet Ali Kuntoğlu’nun yakın çevresine, “Fahri çok yönlü ve iyi bir oyuncu. Teknik Direktörümüz Raşit Çetiner’in de alınmasını istediği bir isim. Genç yaşına rağmen hem Fenerbahçe hem de Beşiktaş gibi büyük takımların kadrosunda yer alma başarısı gösterdi. Böyle bir transferi gerçekleştirmekle büyük iş başaracağız. Şimdiden camiamıza hayırlı olsun” dediği edinilen bilgiler arasında yer alıyor.
![]() |
Transferin gözde isimleri olarak renklerimize dahil edilen iki oyuncudan İsmail Güldüren sezon boyunca ortaya koyduğu performansı ile kafalarda soru işareti oluşturuyordu. Tecrübeli krampon istikrarsız bir sezonu tamamlarken takımın düşmesi ile şehri terk edip bonservisini fesih etmek için federasyona baş vuran ilk isim oluyordu. Fatih Egedik ise ilk yarıyı zor tamamlayan isim olurken kadro dışı kalarak hayal kırıklığı yaratıyordu. |
İŞTE FOTOMAÇ’IN FAHRİ HABERİ
Konya Fahri’nin peşinde Konyaspor, Beşiktaş’ın 25 yaşındaki orta saha oyuncusu Fahri Tatan için transfer girişimi başlattı. Teknik patron Raşit Çetiner’in bu oyuncuyla birlikte orta saha için çok iyi bir on numara istediği ifade edildi.
İSMAİLGÜLDÜREN VE FATİH EGEDİK
İLE İKİ YILLIK ANLAŞMA YAPILIYOR
Bu arada teknik direktör Raşit Çetiner’in ısrarla istediği Bursaspor’un defans oyuncusu İsmail Güldüren ve Denizlispor’un orta saha oyuncusu Fatih Egedik ile 12 Haziran günü ikişer yıllık sözleşme imzalandı. Ayrıca Sakaryaspor’dan golcü Ferdi Başoda’nın da imza attığı söylendi. Ama ne hikmetse Ferdi basının önüne çıkarılmadı. Ardından Sakaryaspor’dan bu transfere itiraz geldi. Konyaspor, Ferdi’nin imza attığı haberini resmi siteden kaldırdı. Ferdi transferinde top federasyona atıldı ve nihayet uzun bekleyişin ardından genç yetenek Ferdi, Konyasporlu oldu.
Konyaspor’da para sıkıntısı yok!
Bir sezon öncesi gelişi ve performansının yanı sıra aldığı parada sık sık gündeme gelen Damir Kahriman ile 13 Haziran günü yollar ayrılıyordu. Bu günlerde iç ve dış transfer görüşmelerine kısa bir süre mola verilecekti.
KONYASPOR YÖNETİMİ VALİ
AYDIN BAŞKANLIĞINDA TOPLANIYOR
17 Haziran günü akşamı Konyaspor yönetimi Vali Osman Aydın AK Parti İl Başkanı ve parti yönetimi ile bir araya gelecek ve yeni sezonla ilgili büyük kulüp(!) ve Konya’yı Avrupa’da temsil edecek başarılı takımı kurmak ile ilgili geniş kapsamlı bir istişare toplantısı yapılacaktı.
Başkan Mehmet Ali Kuntoğlu’nun Kozağaç semtindeki villasında yapılan toplantıya Vali Osman Aydın başkanlık ederken, İl Genel Meclis Başkanı Mustafa Sabri Ak ve Meclis Üyeleri, Adalet ve Kalkınma Partisi Konya İl Başkanı Faruk Dügen ve Yönetim Kurulu Üyeleri, Türkiye Spor Yazarları Derneği Konya Şube Başkanı Sayın Orhan Berk ve Yönetim Kurulu Üyeleri, ile bazı özel davetliler katılıyordu. Bu toplantı da Başkan Kuntoğlu özetle göreve geldikleri günden buyana yapılan çalışmalar ile ilgili bilgiler verirken, “Herkesin takdir edeceği ve başarılı olacak bir takım oluşturmak için gece-gündüz demeden çalışıyoruz” diyecekti.
İÇ TRANSFERDE İLK İMZALAR
VEYSEL VE ÖMER’DEN
19 Haziran günü Konyaspor’da ilk iç transferin imzaları
törenle atılıyordu. Ömer ve Veysel imza töreninden sonra yeni sezon için takım kaptanları olarak açıklanacaklardı. Ve sezon boyunca her iki oyuncu da performanslarının üzerinde yürekleri ile mücadele ederken kara yılın sona ermesi ile görevlerini layıkı ile yerine getirme ve aldıkları parayı helal ettirme konusunda vicdanen rahattılar.
30 YAŞINDAKİ ÜÇÜNCÜ
KALECİYE 500 BİN LİRA ÖDENDİĞİ
İDDİASI HAVAYI BOZUYORDU
20 Haziran günü iç transferde kaleci Oğuzhan Bahadır, dış
![]() |
Dış transferde takıma üçüncü kaleci olarak Adana Demirspor'dan İlker Avcıbay kadroya dahil edilecekti. Ne var ki İlker Avcıbay’ın transferi ve de kendisine ödenecek olan paranın dedikodusu spor kamuoyunda okların transfer komitesine çevrilmesine neden olacaktı. İddialara göre 30 yaşındaki üçüncü kaleciye 500 bin lira da transfer ücreti ödendiği konuşulacak ilerleyen günlerde kafalar iyeden iyiye allak bullak olurken iddiaların eleştirilerin dozu daha da artacak ve bu transferden bazı yöneticilerin rant sağladığı dahi dedikodu malzemesi yapılacaktı. |
transferde ise Adana Demirspor’dan kaleci İlker Avcıbay ve Manisaspor'dan sol kanat oyuncusu Celaleddin Koçak ile 2 yıllık sözleşme imzalandı. Ancak bu imzaların ardından spor kamuoyunda İlker Avcıbay’ın transferi eleştirisi odak noktası oldu. Çünkü 30 yaşındaki üçüncü kaleciye 500 bin lira da transfer ücreti ödendiği iddiaları ilerleyen günlerde kafaları karıştırırken iddiaların dozu daha da artacak ve bu transferden bazı yöneticilerin rant sağladığı dahi dedikodu da olsa konuşulacaktı.
KUNTOĞLU “PARA SIKINTIMIZ YOK”
Zafer Demir ve Serhat Akyüz, 24 Haziran 2008 günü Yeşil-Beyazlı renkler için imza atarlarken imza törenine Başkan Mehmet Ali Kuntoğlu’da katılıyordu. Bu imza töreninden bizim notlarımızda ve hafızalarımızda kalan detaylar ise şöyleydi. Bu imza töreninde Başkan Kuntoğlu’nun futbolcularla çok samimi diyalogları onlara içten sarılıp öpmeler, hatta zaman zaman elini futbolcuların omuzlarına atması idi. Bu samimi ortamın ardından Başkan Kuntoğlu birden açıyor ağzını yumuyor gözünü ve özellikle de basında aleyhinde yapılan haberlere sert tepki göstererek “Para sıkıntımız yok” söylemini yineliyordu.
Konyaspor’un 50 milyon
Dolarlık yönetimi var
Konyaspor kulüp başkanı Mehmet Ali Kuntoğlu 28 Haziran günü MEMLEKET gazetesine verdiği özel demeçte kulübün parasal olarak hiç bir gelecek kaygısı olmadığını açıkça beyan ediyordu. Son günlerde Konyaspor yönetimi ve parasal konularla ilgili çıkan haber ve yorumların ise yanlış aksettirildiğinin ısrarla altını çizerek ‘Hep Konya ve Konyaspor sevdasından birlik beraberliğinden söz edenleri bugünde bu yönetim ve şehir görüyor. Biz göreve gelirken ne söyledik ise bugünde bu sözlerin arkasındayız yarında arkasında olmaya devam edeceğiz. Önce bütün spor kamuoyu ve ilgilenen insanlar şunu bilsin. Konyaspor yönetimi göreve gelirken sadece ve sadece Konyaspor sevdası Konyaspor ruhu ile göreve gelmiştir. Yönetimde görev alan tüm arkadaşlarımız kendi alanlarında başarılı olmuş kendilerini ispatlamış kişilerdir. Hepsi kendi işlerini çalışmaları arasında seve seve Konyaspor’da görev almışlardır. Bu insanların imzaları bile bugün 50 milyon Amerikan dolarıdır.’dedi.
‘HAKAN ŞÜKÜR KONYASPOR’DA
BOMBASI TÜRKİYE’DE KONUŞLUR OLDU
![]() |
HAKAN ŞÜKÜR KONYA’ YA GELİR Mİ?
Başkan Kuntoğlu Başkan seçilmenin Başkanlığın en güzel şekilde yapılabilmenin belki de Konya’da bugüne kadar başkanlık yapanların yapamadığını yapabilmenin heyecanı içerisinde bir transfer bombası patlatmak istiyordu. O günlerde olabilecek tek transfer bombası belki de Hakan şükür idi. Çünkü Hakan için artık Galatasaray defteri resmen kapanmıştı. Hakan’da Anadolu da top oynayabileceğini ifade etmiş belki de Sivas’a göz kırpmıştı. Başkan da buna heveslenmişti. Ama bu olabilecek bir şey miydi? Çok zordu hayaldi ama Başkan istiyordu işte |
Başkan Kuntoğlu, transfer komitesi ve yönetim göreve yeni gelmenin heyecanı ve hızı içerisinde tam gaz çalışırlarken, Başkanın ‘Hakan Şükür ile görüşme halinde olduklarını açıklaması Konya’nın değil Türkiye’nin gündemini sallıyordu. Biraz aklı selim spor insanları Hakan Şükür’ün Konya’ya gelecek olmasının büyük hayal ürünü olduğunu söylüyorlardı. Bizlerde Sayın başkana özel sohbetlerimizde böyle açıklamaların takıma ve Konya’ya zarar vereceğini ifade ettik ise de Başkan İstanbul’dan arıyor ve Hakan Şükür’ün ailesi ile İstanbul’da yemek de olduğunu bize duyuruyordu. Hakan Şükür ile birlikte Galatarasay’ın file bekçisi Orkun Uşak’ta bu arada Konyaspor’un transfer listesine giriveriyordu.
BAŞKAN SUSMA KARARI ALIYOR
30 Haziran 2008 günü ise Başkan Kuntoğlu’nun artık konuşmama kararı aldığı öğreniliyordu. Sık sık eleştirilere muhatap olan Mehmet Ali Kuntoğlu konuşmama kararı almıştı. Konyaspor’da yönetime gelişi kadar göreve geldikten sonra da yaptığı iddialı açıklamalar büyük hedefler ile sıra dışı bir çizgi çizen bu arada bazı kesimlerin de hedefi durumuna gelen Başkan Mehmet Ali Kuntoğlu’nun artık bugün itibari ile gazetecilere açıklama yapmayacağı ve konuşmayacağı öğrenildi. Kulübe yakın kaynaklardan ve bazı yönetim kurulu üyelerinden edinilen bilgilere göre Başkan Mehmet Ali Kuntoğlu ile ilgili olarak bazı basın yayın kuruluşlarında yer alan haberlerin ardından Başkan ve yönetim kurulunun böyle bir karar aldığı öğrenildi.
RAŞİT HOCA ELİNDE Kİ
GOLCÜ OYUNCU SAYISININ
FAZLALIĞINDAN ŞİKAYETÇİ İDİ
Raşit Çetiner 2 Temmuz günü yaptığı açıklamada savunma ağırlıklı transfer yapmasıyla ilgili açıklamasında, “Elimde çok sayıda forvet oyuncusu var” diyor ve ekliyordu ‘Forvet hattımızda bir çok golcü oyuncu var. Geçen sene yaşanılan durumun yaşanmaması için temkinli davranıyoruz. Elimizdeki arkadaşlarımızın hepsine güveniyoruz. Geçen yıl golcü dendi. Kadroda 9 golcü oyuncu vardı. 4 tanesi hiç oynamadı. Böylesi mi daha iyi ?. Yoksa elimizde bulunan oyunculara güvenmek mi daha doğru ? Kulüp oynamayan oyuncular yüzünden zarara girdi. Biz bunun hesabını yapıyoruz.’
TAKIM KOCAELİ KARTEPE’DE BULUŞUYOR
Kongre sonrası hemen esen sıcak ve güzel rüzgârların ardından arada bir sertleşen ve kafa karıştıran sert rüzgârlar Konya spor kamuoyunda meşgul etmeye devam ediyordu. Ancak kafa karıştıran konular yüksek sesle dile getirildiği zaman ortalık karışıyor ve bu tür sesli düşünmelerin ‘Konyaspor’un aleyhine’ olduğu belirtilerek ‘Konya ve Konyaspor karşıtlığı’ damgası vuruluyordu. Bu gelişme özellikle basın açısından son derece tehlikeli bir gelişmeydi. Ancak her şeyin güllü gülistanlık olarak gösterilmeye çalışıldığı bir ortamda kimse kara damgayı yemek istemiyordu. Başkan aleyhinde ki birkaç basın mensubu ile Konyaspor Başkanı arasındaki çirkin gelişmeler gazete sütunlarına yansısa da sonuçta ‘testi kırılmadan önce tokadı vurma’ gerçeği artık gerçekliğini kaybediyor ve 3 Temmuz günü takım Kocaeli Kartape’de 1. etap kamp çalışmaları için start alıyordu.
RÜŞVETÇİ BAŞKAN HABERİNE
BAŞKANDAN ZORUNLU AÇIKLAMA
4 Temmuz günü Konyaspor kulübünün resmi internet sitesinden “Zorunlu Basın Açıklaması” başlığı ile şu açıklama kamuoyuna duyuruluyordu.
Kulüp Başkanımız Mehmet Ali Kuntoğlu, son günlerde gündemi meşgul eden para konusu ve özellikle önceki gün yerel bir gazetede yayımlanan “rüşvetçi başkan” başlıklı haberle ilgili olarak bir açıklama yaptı. Başkanımız Mehmet Ali Kuntoğlu, hayatı boyunca hiç kimseye rüşvet vermediğini, böyle bir çirkinliğin içinde bulunmadığını, bundan sonra da bulunmayacağını belirtti.
Kulüp Başkanımız Mehmet Ali Kuntoğlu’nun konu hakkındaki açıklaması şöyle:
“Konya gibi önemli bir şehrin dünyaya açılan penceresi olan Konyaspor’da başkanlık veya yöneticilik yapmak her insana nasip olmaz. Genel Kurul üyelerinin takdiri ile bu göreve geldim. Bu göreve gelmemin en önemli sebeplerinden birisi de Konyaspor’un vizyonunu, misyonunu ve en önemlisi de çıtasını daha yükseltmekti. Özellikle kurumsallaşma ve sportif başarı bizim en önemli hedeflerimizden birisidir. Bu iki olgu benim ve yönetimdeki arkadaşlarımın olmazsa olmazıdır.
Ben ve yönetim kurulunda görev yapan arkadaşlarım Konyaspor’un çıtasını nasıl daha yükseğe taşırız, bu kulübü kurum haline getirmenin mücadelesini verirken, bazı kişiler ve kurumlar tarafından kamuoyunun gözünde küçük düşürülme gibi son derece yakışıksız, hiç de insani olmayan bir davranışla da karşı karşıya kalmış bulunuyoruz.
![]() |
Trabzonspor’dan transfer edilen kaleci Jefferson Konya spor kamuoyunda bir heyecan uyandırmamıştı. Oysa geçtiğimiz yıllarda 4 büyük kulüp diye bilinen takımlardan transfer edilen oyuncular şehri ayağa kaldırıyorlardı. Ama Jefferson daha imza atarken bile bir anda eleştiri oklarına hedef oluyordu. Jefferson’a sadece bonservisi için 350 bin Euro ödendiği söylentileri kafaları karıştırırken kendisi ile de sadece l yıllık anlaşma yapılıyordu. |
Bu şehrin bir sanayicisi, işadamı ve Konyaspor gibi önemli bir kurumun başkanı olarak “rüşvetçi başkan” gibi son derece ahlaktan yoksun, “mesnetsiz” ve “çirkin” iftirayı atanlarla yüce Türk adaleti önünde hesaplaşacağımın da bilinmesini isterim.
CİHAN JEFFERSON VE
ŞENER İMZA ATIYOR
10 Temmuz 2008 günü Cihan, Jefferson ve Şener Konyaspor’a imza atıyordu. Karadeniz’de yayınlanan Trabzon Karadeniz Gazetesi: “Jefferson için Konyaspor’dan 350 bin Euro bonservis bedeli alındı” açıklamalarına yer verirken. Konyaspor bu transferde de sert bir şekilde eleştiriliyordu. Çünkü Jefferson’un takıma verecekleri bir kenara bonservisine para ödenen bir futbolcu ile sadece 1 yıllık sözleşme imzalanmıştı. Yönetim ise “Jefferson, Denizli’ye imzaya giderken yoldan döndü. Büyük bir işe imza attık” diyerek sevinçlerini yansıtıyorlardı.
BAŞKANIN GÖNLÜNDE HALA
HAKAN ŞÜKÜR VARDI
Konyaspor’un transfer komitesi üyeleri teknik heyet iç ve dış transferi kendi doğruları çizgisinde sürdürürlerken Başkan Kuntoğlu sürekli olarak Galatasaray’a noktayı koyan ve yurt dışında özellikle de bazı Arap ülkeleri ile ismi geçen Hakan Şükür’ü Konya’ya getirebilmenin hesaplarını yapıyordu. Başkan Kuntoğlu, Şükür ailesi ile İstanbul’da bir araya geldiği yemeğin ardından aile fertleri ile sürekli olarak telefon trafiğini sürdürüyor ve Hakan’ın Konya’ya gelebileceğine inanıyordu. Hatta 11 Temmuz 2008 günü verdiği demeçte “Gönlümdeki hedef; Hakan Şükür” diyordu.
KONYASPOR’UN HAZIRLIK MAÇLARI
KÖTÜ SİNYALLER VERİYORDU
Konyaspor’un ilk etap çalışmalarında oynadığı hazırlık maçları ilerisi için hiç de iyi sinyaller vermiyordu. Yeşil-Beyazlı temsilcimiz lig öncesi ilk hazırlık maçını Kocaelispor ile yapıyor ve maçı 1-0 kazanırken ikinci maçında Altay’a 2-1 yeniliyordu. Bu maçtan sonra karşılaştığı İran takımı Sepehan ile 0-0 berabere kalıyordu. Üç maçın sonunda fotoğraf flu olarak değerlendirildiği zaman bu tür eleştirilerin büyük haksızlık(!) olduğu yönünde tepki alıyorduk ve “El insaf. Daha sezonun başı bile değil. Bu eleştiri niye?” deniliyordu.
KONYASPOR’UN ALT YAPISINDAN
ARDA’LAR SEMİHLER ÇIKAR MIYDI?
Bu sözlerin ve Konyaspor alt yapısının gerçek konumunu aradan geçen bir yılın ardından bile geldiği noktayı açmadan önce Başkan Kuntoğlu’nun genel kurul salonunda olduğu gibi daha sonra verdiği iddialı demeçlerinden birini sizlere hatırlatmak istiyorum. İşte 15 Temmuz 2008 tarihli AA haberinin tam metni
![]() |
Başkan Kuntoğlu göreve geldiği günden itibaren en iddialı demeçleri gözünü kırpmadan veriyordu. Bu iddialı demeçler bir yere kadar kulağa hoş geliyordu. Ama nereye kadar? İşte Sayın başkanın en iddialı konularından birisi de alt yapı konusu idi. Konyaspor ligde ne kadar başarılı olursa olsun alt yapısından çıkartıp gururla forma giydirdiği bir oyuncusu yoktu. Bu özlem giderilebilir miydi? Başkana göre şimdilik bu hayal mümkündü. Ama ne kadar mümkündü onu da en iyi zaman gösterecekti. |
“Altyapıdan Arda, Semih çıkaracağız”
Bütçeyi iki katına çıkaracaklarını belirten Kuntoğlu altyapıda da iddialı. Konyaspor Kulübü Başkanı Mehmet Ali Kuntoğlu, yaptığı açıklamada göreve geldiği günden bu yana zamanını Konyaspor için harcadığını, gününün önemli bölümünü kulüple ilgili çalışmalara ayırdığını ifade etti. Konyaspor’u hak ettiği yerlere çıkarmak için çaba harcadığını vurgulayan Kuntoğlu, şunları kaydetti: “Büyük hedefler belirledik. Artık Konyaspor, Türk futbolunda büyük oynayacak. Forma anlaşması için gittiğimiz firmaya 120 bin YTL vermek yerine üzerine 1.5 milyon YTL para alan takım olacağız. Göreve gelir gelmez bütçeyi 22 milyon YTL’den 35 milyon YTL’ye çıkardık. Gelecek yıl bütçeyi 60 milyon YTL yapacağız. Bunu yapamazsak kalıcı olamayız, gelişemeyiz, büyük hedeflere koşamayız. Yöneticilerimizden kulübe hibe ve emanet çek alacağım. Çekleri topladığımızda bankada 5 milyon YTL’lik limitimiz olacak. İhtiyaç duyulduğunda hemen kullanılacak.”
Transfer çalışmalarını büyük titizlikle yürüttüklerini ve güçlü bir kadro kurmaya çalıştıklarını ifade eden Kuntoğlu, “Çekirdek kadroyu oluşturuyoruz. Bu sezon değil ama gelecek yıl ilk 3’e oynayacak takım olacağız. O dönemde futbolcular Konyaspor formasını giymek isteyecek. Şimdi bile Türkiye’den ve yurt dışından bazı futbolcular, yeşil-beyazlı formayı giymek için bize haber yolluyorlar. Ama biz izlemeden, görmeden oyuncu almıyoruz” dedi.
Kuntoğlu, 3 yıl sonra altyapıdan A takıma en az 3 oyuncu almayı planladıklarını belirterek, “Bunun için yoğun çalışıyoruz. Futbolcu izlemelerinde beğenilen il dışından 15 yaşındaki oyuncuyu bizzat bugün kendim göreceğim. Altyapıdan Arda, Semih, Sergen gibi Türk futboluna damgasını vuracak yetenekler çıkaracağız. Bunların hepsi zamanla olacak. Emin adımlarla ilerliyoruz” diye konuştu.
BURAYA KÖPEK BAĞLASAN DURMAZ(!)
Konyaspor’un alt yapısından Arda’lar Semih’ler çıkartacaklarını, 3 yıl sonra altyapıdan A takıma en az 3 oyuncu almayı planladıklarını iddialı ve açık şekilde bağıra bağıra söyleyen başkan Kuntoğlu aradan geçen 5-6 aylık bir süre sonra biz gazetecilere şunları söylüyordu: “Alt yapı için çok güzel şeyler yapacaktık. Takımın başına geldikten sonra bu çocuklar nerede kalıyormuş bir gidip görelim dedik. Alt yapının kaldığı yere gidince şok oldum. Oralara köpek bağlasan durmaz ki…” İşte Konya ve Konyaspor gerçeğinin en acı tablolarından birisi de bu idi. Çünkü Konyaspor’un geleceği dediğimiz alt yapı için bizlerin yorumlarına gerek yoktu ki kulübün 1 numarası, takımın başı ‘Burada köpek barınmaz’ derken belki de en acı ifadeyi kullanıyordu.
ERHAN ALBAYRAK
İMZAYI ATIYOR
Bu arada Konyaspor’da transferde tüm hızı ile sürüyordu. Nitekim 19 Temmuz 2008 günü Erhan Albayrak Yeşil-Beyazlı renklere dahil ediliyordu.
‘BEN MAL DEĞİLİM KONYA’DA
OYNAMAM’ DİYEN FAHRİ’DE
İMZASINI ATIYORDU
Konyaspor ile ismi geçtiği andan itibaren Konya’ya karşı çok açık tavır koyan ve transferinin bile kendisinden habersiz konuşulmasına tepki gösteren dahası İstanbul basına boy boy pozlar verirken ‘Ben mal değilim Konyaspor’da oynamam’ diyen Fahri Tatan 22 Temmuz günü Yeşil-Beyazlı renklere imza atıyordu. Bu transfer kulübün internet sitesinden ise şöyle duyuruluyordu: ‘Kulübümüz Beşiktaş'tan transfer ettiği Fahri Tatan ile Başkanımız Mehmet Ali Kuntoğlu ve Basın Sözcümüz Ramazan Özer'in de hazır bulunduğu törenle İstanbul’da 2 yıllık sözleşme imzaladı. Kabataş'taki Kahve Dünyası'nda gerçekleştirilen ve Kulüp Başkanımız Mehmet Ali Kuntoğlu ile Basın Sözcümüz Ramazan Özer’in de hazır bulunduğu imza töreninde yeni transferimiz Fahri Tatan kendisini 2 yıllığına Konyaspor'lu yapan sözleşmeye imza attı.
FİKSTÜR ÇEKİMİ YAPILDI
23 Temmuz günü Süper Lig’de 2008-2009 sezonu fikstürü çekildi. Bu fikstür çekimine göre Konyaspor’un ilk rakip Başkent temsilcilerinden Ankaragücü oluyordu.
SEZON ÖNCESİ SON
TRANSFER ERDAL KILIÇASLAN
Konyaspor’un sezon öncesi son transferi ise 29 Temmuz 2008 günü gerçekleşiyordu. Gaziantepspor’dan Erdal Kılıçaslan resmi sözleşmeyi imzalıyor ve o da Yeşil-Beyazlı
kadroya dahil ediliyordu.
NECATİ ATEŞ TRANSFERİNDE
SON NOKTA KONULUYORDU
Konyaspor’un transfer de ısrarla istediği oyunculardan birisi de Galatasaray’dan Necati Ateş idi. bu zor transfer olayı da 1 Ağustos 2008 kulübün resmi internet sitesinden şu başlık ile kamuoyuna duyuruluyordu “Necati Ateş transferinden vazgeçtik.”
AKYÜREK İLE HİÇBİR SORUNUMUZ YOK
Konyaspor’da yeni sezon ile ilgili olarak çalışmalar hem teknik hem de yönetim bazında sürdürülürken 5 Ağustos günü sezon açılış törenine Hollanda’nın ünlü kulübü Feyenoord’un geleceği açıklandı resmen açıklandı.
60 MİLYON YTL’LİK BİR KULÜP HEDEFİ
Başkan Kuntoğlu bu günlerde iddialı açıklamalarını yine aralıksız olarak sürdürüyordu. Mesela 5 Ağustos 2008 günü yaptığı açıklamada maddi yönden güçlü bir kulüp olmanın yanı sıra kulübe iş dünyasının da sahip çıkması için projelerini belirtiyordu.
İşte o günün haberi şöyleydi:
Kulüp Başkanı Mehmet Ali Kuntoğlu, kulübün mali yapısıyla ilgili bilgi verirken hedeflerini iki yıl içinde 60 milyon YTL’lik bütçeye sahip olmak olarak açıkladı. Kuntoğlu, Büyükşehir Belediye Başkanı Akyürek ile de uyum içinde çalıştıklarını söyledi.
900 İŞADAMI KULÜBE ÜYE OLACAK
Konyaspor Kulüp Başkanı Mehmet Ali Kuntoğlu, yeşil-beyazlı kulübü “Anadolu Yıldızı” yapmak için gece gündüz demeden çalıştıklarını söyledi. Kulübün bütçesini arttırmak için Konya, İstanbul, Ankara ve İzmir merkezli olmak üzere çalışmaların sürdüğünü kaydeden Kuntoğlu, “Bu sene takımın durumuna bakacağız, takımın iskeleti oluştu. Transferlerin çoğunluğu en az 2 yıllık sözleşme imzaladı. Gelecek yıl çok fazla transfer ihtiyacımız olmayacak ve kaynakları başka alanda kullanacağız. Dolayısıyla 2009-2010 sezonu itibariyle Konyaspor, 60 milyon YTL’lik bütçesi ile Anadolu’nun parlayan yıldızı olacak. Bu noktada çalışmalar sürüyor. Ankara, İstanbul ve İzmir’de 300’er tane işadamı ile görüşme yaptım. Takımımızın sezona başlamasının ardından bu üç büyük şehirde verilecek organizasyon ve yemeğin ardından Kon
![]() |
Genel kurul sonrası spor kamuoyunda ki en büyük dedikodu Başkan Kuntoğlu ile Büyükşehir Belediye Başkanı Tahir Akyürek arasında sert olmasa da bazı rüzgarların estiği yönünde idi. Bu konuda her iki tarafta ne derse desin tarafsız olarak bakıldığında haklılık payları olabilirdi. Çünkü Kuntoğlu son yıllarda Konyaspor kamuoyunun görmeye alışık olmadığı sıra dışı bir başkandı. İlerleyen günlerde b.u söylenti sorun olunca Kuntoğlu Büyükşehir Belediye Başkanı Tahir Akyürek ile aralarında hiçbir sorunun olmadığını açıklayacaktı. |
yaspor kongre üyeleri yeniden belirlenecek. 900 işadamı belli rakamlar karşılığında Konyaspor üyesi olacaklar ve kulüp kendi kendini yöneten seviyeye gelecek” dedi.
Sezon başının spor kamuoyunda dedikodu olarak da olsa en çok dillendirilen konularından birisi de Başkan Kuntoğlu ve yönetiminin Büyükşehir Belediye Başkanından tam icazet almadan genel kuruldan seçildikleri ve bu yüzden de Başkan ile Kuntoğlu’nun arasının limoni olduğu söylentileriydi. Bunda gözle görünen elle tutulan en büyük gerekçe ise Başkan Kuntoğlu’nun göreve gelirken ‘Biz paralı yönetimiz kimseden para istemeyeceğiz’ anlamını taşıyan açıklamalarıydı. İşte bu dedikodular ayyuka çıkınca Kuntoğlu şu açıklamayı yapıyordu
AKYÜREK İLE HİÇBİR SORUNUMUZ YOK
Konya Büyükşehir Belediye Başkanı Tahir Akyürek ile aralarında sorun bulunmadığını ve Akyürek ile uyum içerisinde çalıştıklarını söyleyen Kuntoğlu, “Büyükşehir Belediye Başkanımız Sayın Tahir Akyürek ile sürekli görüşme halindeyiz. Kendisi ile uyum içerisinde çalışıyoruz. Belediyemizin ve Tahir Başkan’ın yeni sezonda da Konyaspor’a katkıları devam edecek. Ancak kulüp gelecek yıllarda kendi kendini yöneten bir seviyeye gelecek” diye konuştu.
ÜÇ BEŞ YENİLGİ İLE BAŞKANLIĞI BIRAKMAM
Başkan ve yeni yönetiminin heyecanlı girişimleri sürerken buna tepki de büyüyordu. Gerçi şehrin yapısına uygun olarak muhalefet hiçbir zaman sesli ve gür olarak dik durmuyordu. Tüm yıkıcı ve belden aşağı vurulan darbeler de gürültü içinde kim vurduya yapılıyordu. Bunu yavaş yavaş anlamaya başlayan Kuntoğlu pabucu kolay kolay bırakmayacağının mesajını şu açıklaması ile verdi: “Üç beş yenilgi ile başarısız sonuçlarla kulübü bırakacak insan değilim. Bizim büyük hedeflerimiz, büyük hayallerimiz var. Yıllarca Konyaspor’un başarısı için çalışacağım. Konyaspor’u her alanda büyüteceğim. Örneğin, kulübün lisanslı ürünlerinin satışı için yeni projelerimiz var. Seyyar satış mağazaları oluşturup, şehrin belirli noktalarında özellikle insanların yoğun olduğu noktalarda lisanslı ürünler satılacak.”
![]() |
Konyaspor yönetiminin ve taraftarlarının son yıllarda hasret kaldığı isimli ve güçlü 10 numara hayali kulüp futbolcularının forma numaralarının belli olmasından sonra bir gerçeği daha ortaya koyuyordu. Çünkü transfer olan ya da sözleşmesi devam eden futbolculardan hiç biri 10 numaralı formayı istememişti. Bu neyin işareti idi?. Bunu da zaman gösterecekti. |
10 NUMARA BAŞKANA KALDI
10 Ağustos günü MEMLEKET Gazetesinde çıkan haberin başlığı ‘10 numara Başkan'a kaldı ‘ denilirken aslında koskoca bir sezonun sonunda ortaya çıkacak olan acı tablonun da sinyali yakılıyordu. Ama kime? Tabii ki anlayana. Anlamamakta ısrar edenler ise sezon sonunda bunun en acı faturasını Konyaspor taraftarlarına çektireceklerdi. Haberimiz şöyle idi: Konyaspor’da forma numaraları belli olurken, 10 numarayı hiçbir futbolcu almadı.
2008-2009 sezonunda Konyasporlu futbolcuların giyeceği forma numaraları belli oldu. Futbolcular 1’den 87’ye kadar değişen forma numaralarını tercih ederken, 10 numaralı forma ise boşta kaldı. Yeni sezona 26 kişilik futbolcu kadrosuyla girecek olan temsilcimizde hiçbir futbolcunun 10 numarayı tercih etmemesi taraftarı meraklandırırken Genel Menajer Nuri Mehtap’ın “Bizim takımın 10 numarası başkanımız Mehmet Ali Kuntoğlu’dur” açıklamaları hatırlandı. Yine akıllara “Başkan Kuntoğlu, 10 numara bir transfer daha mı yapacak?” sorusu da gelmiş oldu.
FEYENOORD SEZON AÇILIŞINA GE-LE-CEK
Bu arada günler öncesinden Konyaspor’un açılış törenine Hollanda’nın ünlü takımı Feyenoord’un geleceği açıklanmasına rağmen bu kulübün internet sitesinin hazırlık maç proğramı açıklanmış ve liste de Konya gösterilmemişti. Bu haber üzerine 13 Ağustos 2008 günü Konyaspor Basın Sözcüsü Ramazan Özer kulübün internet sitesinden kamuoyuna aynen şöyle sesleniyordu: “Bugün bazı basın yayın organlarında ve internet sitelerinde Feyenoord ile 16 Ağustos Cumartesi günü oynayacağımız sezon açılış maçımızın iptal olduğu şeklinde çıkan haberler maksatlı olarak yapılmaktadır. Feyenoord, Konya’ya ge-le-cek.”
KONYASPOR’UN ARTIK BİR
AVRUPATEMSİLCİSİ VARDI (!)
Konyaspor yönetiminin sezon başında yaptığı doğrulardan birisi ise bir Avrupa temsilcisinin resmen atanması idi. Bunda özellikle başta Almanya olmak üzere yurt dışında forma giyen gurbetçi oyuncuların tespit edilmesi Konya ve Konyaspor’a katkı sağlayacak isimler ve de yabancı transferinde artık doğru transferlerin yapılması olarak görülüyordu. Bu anlayış içerisinde futbolculuk yıllarında Konya’da Şekerspor formasını giyen daha sonra profesyonel olarak transfer yapan ve şehrimizden ayrılan daha sonra Almanya’ya yerleşen Almanya’da ise alanında örnek Türk olarak başarısını iş hayatında gösterirken futbola bu ülkenin en üst liginde mücadele eden bir kulübün alt yapı antrenörlük görevini yapan Bayram Aybastı’ya tam yetki verilmesiydi. Bu bence son derece yerinde hatta geç kalınmış durum Konyaspor internet sitesinden de resmen duyuruluyordu. Ancak arkadan geçen aylar sonrasında Avrupa temsilcisi olarak hiçbir şey yapamadığını(!) ya da yaptırılmadığını açıklayarak takımın çok iyi denildiği ayları sabırsızlıkla bekleyen Avrupa Temsilcisi Aybastı, Konya’da takımın düşmesinin hayalinin bile yapılamadığı haftalarda bu görevinden sessizce istifa edecekti. Bu da yönetimin sezon başında güzel sözler söyleyip bazı güzelliklerinde temelini atmasına rağmen bu işte de olduğu gibi güzelliklerin doğruların sonunu beceriksizlik sonucu getirememesinin en açık örneği olacaktı.
EBRU GÜNDEŞLİ SEZON AÇILIŞI
![]() |
Konyaspor gecesine katılan Trabzonlu Bakan sahneye çıkıp eline mikrofonu aldıktan sonra Konya protokolünün Konya’ ya atanmış ya da Konya için seçilmiş en üst düzey insanlarımızın gözlerinin içine baka baka ‘ Ben bakan olarak bile bugün 24 saatimin 1 saatini sadece ve sadece Trabzonspor’a ayırıyorum’ diyordu. Bu bana göre orada bulunup da Konyaspor için değil 1 saatini bir kılını dahi oynatmayan insanlar için söylenebilecek en ağır cümlelerdi. |
Yeni sezon 15 Ağustos gecesi şehrimizin 5 yıldızlı bir otelinde sanatçı Ebru Gndeş’in sahne alması ile başlayacaktı.2008-2009 sezonu öncesi organize edilen ‘Yemekli Sezon Açılış törenine dönemin Bayındırlık ve İskan Bakanı ve AK Parti Trabzon Milletvekili Faruk Özak, ile birlikte Vali Osman Aydın, Büyükşehir Belediye Başkanı Tahir Akyürek, Bayındırlık, İmar, Ulaştırma ve Turizm Komisyonu Başkanı AK Parti Samsun Milletvekili Mustafa Demir, AK Parti Konya Milletvekilleri Ayşe Türkmenoğlu, Hasan Angı, Kerim Özkul, Ali Öztürk, AK Parti Kayseri Milletvekili Mustafa Elitaş, Türkiye Futbol Federasyonu Yönetim Kurulu Üyesi Mehmet Baykan, Belediye Başkanları, yeni ve eski yönetim kurulu üyeleri protokol üyeleri ve çok sayıda davetli katılıyordu.
BAKAN ÖZAK ANLAYABİLENLERE
ANLAMLI BİR DERS VERİYORDU
Gecenin analizine iki yönlü bakılabilirdi. Birincisi böyle yemekli ses getirecek düzeyde bir açılış yemeği yeşil-beyazlı camiada uzun bir aradan sonra ilk kez yapılıyordu. Ama yine ne yazık ki Konya başta iş dünyası olmak üzere yine geceye gereken ilgiyi göstermiyordu. Geceden akıllarda kalan en anlamlı olay ise bana göre bir dönemin Trabzonsporlu ünlü futbolcusu sonra yöneticisi sonra da o gece Bakan olarak katılan Faruk Özak bizi yöneten seçilmiş ve atanmış insanların gözlerinin içine baka baka ‘Bakın bu olay bir gönül işidir. Ben bugün bakan iken bile her günün, her 24 saatimin tam 1 saatini sadece Trabzonspor’a ayırırım’ diyordu. Bunun üzerine söylenecek bir söz olabilir miydi?
KONYASPOR’DA BEN DEĞİL
BİZ DÖNEMİ BAŞLAYACAK(!)DI
Yönetim, transfer çalışmaları, sezon hazırlıkları derken artık ligin başlama zamanı gelip çatmıştı. Kulüp Başkanı Mehmet Ali Kuntoğlu, yeni sezonu “Konyaspor, sadece Mehmet Ali Kuntoğlu ve Yönetim Kurulu’nun değil, tüm Konya şehrinin takımıdır. Konyaspor’un başarısı Konya şehrine mal olacaktır. ‘Ben’ değil ‘Biz’ düşüncesiyle yola çıktığımız günde söylediğimiz gibi ‘Konyaspor sevdamız her geçen gün artarak devam ediyor ve artık bu sevdayı daha da büyütmek, taraflı-tarafsız herkese işlemek adına bizler taşın altına ‘gövdemizi’ koyduk, Konyalı iş adamı, sanayici, kişi, kurum ve kuruluşlardan da sadece ‘ellerini’ taşın altına koymalarını istiyoruz. El ele vererek, birlik-beraberliğimizi en üst düzeye çıkarttığımız zaman Konyaspor, diğer kulüplerimizin örnek gösterildiği değil, örnek alınan bir kulüp olacaktır. Bu kesinlikle bir hayal değildir. Bu bizim en büyük projemizdir ve bunu da yakın bir zamanda hayata geçireceğimize canı yürekten inanıyorum” sözleriyle açarken, birlik ve beraberliğin sağlanması gerektiğine işaret ediyor ve yine iddialı sözler sarf ediyordu.
VEEE FUTBOLA OLAN ÖZLEM DİNİYOR
…Ve uzun ve meraklı bekleyişin ardından Turkcell Süper Lig’de meşin yuvarlağın santraya konma vakti geldi çattı. Konyaspor sezonun ilk maçını 25 Ağustos’ta Ankaragücü ile oynuyordu.
![]() |
Ligin ilk doksan dakikasında Ankaragücü’nü son dakika golü ile ede olsa yeniyorduk. Aslında bu doksan dakika ilk haftada eleştirilecekti. Ama Konya’da bu mümkün değil ki. Çünkü iyilik perileri hoşgörünün (!) zırhına sığınıp en ufak bir eleştiriye bile tahammül göstermiyorlar ‘Siz zaten yarım dolu bardağa hep boş bardak gözü ile bakarsınız’ diyorlardı. |
Herkes takımın göstereceği performansı merak ediyor, Konyaspor’un sezonu nasıl açacağını heyecanla bekliyordu. Nihayet maç saati gelmişti. 12 bin 427 biletli seyircinin izlediği Ankaragücü maçı beklenildiği gibi büyük heyecana sahne oluyordu. Konyaspor adına sezonu ilk golü Veysel’den geldi. (Ama hakem golü Celaleddin’e yazıyordu). 23. dakikada atılan bu gole Gökhan Emreciksin yanıt verirken, devre eski Konyasporlu Burak’ın kendi kalesine attığı golle Yeşil-Beyazlılar’ın 2-1’lik üstünlüğü ile sona erdi. 78’de Jaba yine alışıla gelmiş Konyaspor sevdasını(!) tekrarlayıp skora denge getirirken 90+3’te sahneye çıkan yeni transfer Cihan, Konya Atatürk Stadı’nda bayram havası estirdi. Konyaspor ilk maçını şansının da yardımıyla zor da olsa 3-2 kazanıyordu.
ANKTARAGÜCÜ GALİBİYETİ
BİR ANDA HER ŞEYİ UNUTTURMUŞTU
Yaz dönemi boyunca sıkıntı yaşayan, iddialı açıklamaları nedeniyle zor duruma düşen Konyaspor yönetimi Ankaragücü galibiyeti ile rahat bir nefes alıyordu. Nitekim, maç sonu yapılan “Son dakika golüyle kazanmanın keyfi bir başka oluyor. Zor oldu ama önemli olan kazanmaktı. Burada önemli olan takımımızın skor ne olursa olsun oyundan kopmaması ve sahada sürekli olarak bir şeyler yapma gayretinde olması idi. Alınan bu galibiyet hem yönetimimize hem de takımımıza uzun lig maratonu içerisinde gerçekten büyük moral oldu. Galibiyetten dolayı teknik heyet ve futbolcularımızı kutluyorum” açıklamaları yönetimin de nasıl bir rahat bir nefes aldığını çok açık şekilde gösteriyordu.
İLK YENİLGİ BEŞİKTAŞ’TAN
GELİYORDU AMA DERS ALINABİLECEK MİYDİ?
Sezonun ikinci haftasında deplasmanda Beşiktaş ile karşılaşan temsilcimiz Konyaspor, İnönü Stadı’nda sezonun ilk yenilgisini aldı. Beşiktaş karşısında çok fazla etkili olamayan ve hakem Selçuk Dereli’nin de Konyaspor aleyhine verdiği bir kırmızı kart ve ağır bir penaltı kararıyla yıldızlaştığı maçı 2-0 kaybetti.
Ama yine de Konyaspor’da moraller yerindeydi ve maç sonunda, “İyi oyunumuzu skora yansıtamadık” açıklaması geliyordu. Çok klasik bir açıklamaydı. Oysa Konyaspor’un bu maçta gol yollarında hiç etkin olamayışına değinilmemişti bile…
DENİZLİ’Yİ ELİNDEN KAÇIRAN
CAMİADA SESLER YÜKSELİYORDU
3. haftaya dahil maçta sahasında Denizlispor’u ağırlayan Konyaspor, Da Silva’nın mükemmel golü ile 1-0 öne geçtiği maçta 35 dakika defans yapmaya kalkınca o dönem Denizlispor forması giyen daha sonraki aylarda bu kulüpten ayrılarak Konyaspor’a gelecek olan Roman Kratochvil, 89. dakikada cezayı kesiyordu. Bu gol Konyaspor’da önemli bir değişikliğe yol açtı. Beşiktaş maçından sonra Denizlispor karşısında da kişiliksiz bir futbol ortaya konması basını, taraftarı, yönetimi kısa herkesi çıldırtacaktı.
ÇETİNER 52 YAŞINA GİRERKEN
ARTIK KONYASPOR’DAN AYRILIYORDU
10 Eylül’de 52 yaşına giren Raşit Çetiner’e yönelik tepkiler isyan noktasına ulaşınca da yönetim, hoca ile yolları ayırmaya karar verdi. Ama ortada bir sorun vardı. Çünkü 1 hafta 10 gün önce Raşit Çetiner ile yeni
![]() |
Sezon başında yaşanılan sıkıntılar ‘Henüz çok erken’ bahaneleri ile kapatılmaya çalışılsa da henüz ligin üçüncü haftasında Konyaspor Denizlispor ile berabere kalınca ortalık karışacaktı. Çünkü bu maçta yenilen son dakika golü ile kaybedilen iki puandan çok kişiliksiz futbol ön plana çıkacaktır. Daha sezon başında ‘ sonuna kadar hocamızın yanındayız. 3 Yıl birlikte çalışacağız’ diyen yönetim 3 yıl değil 3 hafta zor dayandığı teknik adamla bir çırpıda yollarını ayıracaktı. |
sözleşme imzalanmış ve yüklü bir tazminat maddesi de yürürlüğe girmişti. Kısaca Konyaspor’un çok bilen yöneticileri kendi iplerini kendi elleriyle çekiyordu ve Çetiner parasını alıp Konya’dan gidiyordu.
Daha sezonun 3. haftasında hoca değişikliğine gitme durumunda kalan Konyaspor “Teknik adam öğütme değirmeni olan” Süper Lig’de hoca kıyımını başlatan kulüp oluyordu.
Sezonun başlamasından kısa bir süre önce, “Transfer komitemize ve Futbol Şube Sorumlumuza gösterdiği gayretlerden ve çalışmalardan dolayı teşekkür ediyoruz. En doğru kararımız göreve gelmeden hocamız Raşit Çetiner ile yola devam etmek oldu” açıklaması yapan Kuntoğlu dahil herkes Çetiner’in gitmesiyle derin bir “oh” çekiyordu.
TEKNİK DİREKTÖRSÜZ GİDİLEN
ADANA’DAN GALİBİYETLE DÖNÜLÜYORDU
Hocasız kalan Konyaspor 4. hafta maçında deplasmanda Antalyaspor ile karşı karşıya geliyordu. Ancak rakip takımın tarafsız sahada oynama cezası nedeniyle maç, Fazlı Bayram Hadi’nin de yoğun girişimleri ile Adana’ya alındı. Adana Demirsporlu taraftarların yoğun desteği ve Konyalı sporseverlerin Adana’ya çıkarma yapmasıyla 5 Ocak Stadı’nda Konyaspor havası esti. Sahaya antrenör Nevzat Dinçbudak yönetiminde çıkan Konyaspor rakibini Tehoue’nin golüyle 1-0 yenip 3 hafta sonra 7 puana ulaştı. Bu başlangıç herkesi büyülemişti. Ama işler bu noktadan sonra yavaş yavaş ters gitmeye başladı. Çünkü kapıda sırasıyla Galatasaray (D), Trabzonspor, Gaziantepspor (D), İstanbul BB ve Sivasspor ile oynanacak zorlu bir maç serisi vardı.
BULAK İLK ACI
İTİRAFINI YAPACAKTI
İlerleyen haftalarda Giray hoca tepki almaya devam edecekti. Ve ilk haftaların ardından kendisi de yanlışlarını cesaretle dile getirecek itiraf edecekti. Ancak o haftaya gelmeden dün kaldığımız yerden yazı dizimize devam edelim.
KUNTOĞLU’NDAN GALATASARAY
MAÇININ HAKEMİNE BÜYÜK ÖFKE
Galatasaray maçında hakemin yanlış bir kararının oyunun kırılmasına neden olduğunu ifade eden Kulüp Başkanı Mehmet Ali Kuntoğlu “Karşılaşmada verilen bazı hakem kararlarının hatalı olduğuna inanıyorum. Özellikle ikinci yarıda Lincoln'un attığı golden önce faul ve ofsayt vardı. Hakem görmemiş olabilir. Ama Anadolu kulüpleri çok zor şartlarda ayakta duruyorlar. Verilen emeklerin boşa gitmemesi için hakemlerin verdikleri kararlarda daha dikkatli olmaları gerekiyor. Biz de Galatasaray maçındaki hatalarımızdan ders çıkaracağız. Bu mağlubiyeti gelecek hafta oynayacağımız Trabzonspor maçını kazanarak telafi edeceğimize ve ligin ikinci yarısında Konya'da
![]() |
Ligin altınca haftasında evinde Trabzonspor’u ağırlayan temsilcimiz belki de sezon başından bu yana en mücadeleci ve istekli futbolunu bu doksan dakikada sergileyecekti. Zaten bu maçta sahada verilen mücadeleden tutunda tribünlere kadar her şey güzeldi. Tek güzel olmayan çirkinlik ise sonuçtu. Çünkü futbolda bize göre tek bir şey geçerliydi o da skor, Skor yine bizim aleyhimize idi. Ancak başarısız sonuçların klasik filmi bu doksan dakikanın sonunda bir kez daha sahnelenecekti. Bu kez Giray hoca sahne alacak ve maçın kaybedilmesinden kendisinin sorumlu olduğunu söyleyerek ikinci Konya serüveninde ilk itirafını yapacaktı. |
oynayacağımız maçta Galatasaray'ı yenerek bu maçın rövanşını alacağımıza inanıyorum” şeklinde görüş belirtti.
TRABZON MAÇINDA FUTBOL
MEST ETTİ AMA YA SONUÇ…
Ligin 6. haftasında rakip güçlü Trabzonspor’du. Transferin şampiyonu Bordo-mavili ekibi Konya’da ağırlayan Konyaspor belki de sezonun en iyi futbolunu bu maçta ortaya koydu. 1-0 geriye düşülmesine rağmen yılların eskitemediği Veysel Cihan’ın attığı 2 şık golle Trabzonspor’a 2-1 üstünlük kuran Konyaspor, fazla cesur olmasının bedelini ise kalesinde son anda gördüğü gollerle ödedi. Hücuma çıkarken savunmasında açıklar veren yeşil-beyazlılar, İsaac’ın kontra ataklardan attığı gollere engel olamayıp sahadan 3-2 yenik ayrılıyordu.
Ama kimse üzülmedi, hatta maçın bitiş düdüğüyle birlikte tüm tribünler ayağa kalkıp futbolcuları alkışladı. Çünkü sahada gerçekten iyi bir Konyaspor vardı…
GİRAY BULAK’TAN İLK
İTİRAF ve İLK KEŞKE
Trabzonspor karşılaşmasının ardından düzenlenen basın toplantısında konuşan Teknik Direktör Giray Bulak, “İzleyenlere keyif verici bir maç izlettik. Kazanmayı çok istiyorduk. Skoru 1-0'dan 2-1'e döndürmek kolay değil. Bunu başardık. Ama Trabzonspor’da 2-1'den 3-2 öne geçmeyi başardı. 4-1'lik Galatasaray mağlubiyetinden sonra Trabzonspor maçı kolay değildi. Maçta skoru 3 veya 4-1 yapabilecek pozisyonları bulduk. Ama bunlarda direkleri geçemedik. Ama ben keşke oyuncularımı 2-1'lik skorla önde iken 3-1'e zorlamasaydım. Önde pres yapıp bir gol daha atmak istiyorduk. Önümüzdeki pozisyonda keşke pres ve baskı yaptırmasaydım. Pozisyonun dönüşü geldi bize ikinci gol oldu. Daha sonra öne geçtiler. Kaybettiğimiz 3 puandan dolayı ve oyunumuzun karşılığını alamadığımız için üzüntülüyüz. Ama mücadele, yardımlaşma ve oyunda tempo üst seviyedeydi. Bunlar için oyuncularımı kutluyorum. Her geçen gün taktiksel ve mental anlamda daha da gelişerek oynayacağız. Lige verilen arayı en iyi şekilde çalışarak değerlendireceğiz” şeklinde konuşuyordu.
LİGİN YANI SIRA
BİR DE KUPA MACERAMIZ VARDI
17 Ekim’de 2008 - 2009 Sezonu Fortis Türkiye Kupası grup kuraları Ataköy Olimpiyat Evi'nde çekildi.Çekilen kur’a sonucunda Konyaspor’umuz Denizlispor, Sivasspor, Manisaspor ve Alanyaspor ile birlikte ‘C’ grubunda yer aldı. Kura çekimine 2007 - 2008 futbol sezonunda Turkcell Süper Lig'i ilk dört sırada tamamlamış olan Galatasaray, Fenerbahçe, Beşiktaş, Sivasspor ile Fortis Türkiye Kupası 2. kademe karşılaşmaları sonunda tur atlayan Alanyaspor, Altay, Ankaraspor, MKE Ankaragücü, Antalyaspor, Bursaspor, Denizlispor, Eskişehirspor, Gaziantepspor, Gaziantep Büyükşehir Belediyespor, Kayserispor, Konyaspor, Malatyaspor, Manisaspor, Tokatspor ve Trabzonspor temsilcileri katıldı. Konyaspor, kura çekimi sonrasında Denizlispor, Sivasspor, Manisaspor ve Alanyaspor ile birlikte ‘C’ grubunda yer aldı.
KUPADA “KEKLİK” GRUP YORUMU
Bu grup spor kamuoyu tarafından ‘keklik’ grup olarak yorumlanıyordu. Çünkü tüm takımlar düşünüldüğü zaman grupta ki rakiplerimiz tam dişimize
![]() |
Gaziantep’ten deplasmanda alınan galibiyet elbette çok önemliydi ve başarı idi. Bu galibiyet sonrası şehirde ki sıkıntılı kesimin yanı sıra bazı yöneticiler ile futbolcular da bir anda zafer sarhoşluğuna bürünmüşlerdi. İşte Brezilyalı file bekçisi Jefferson Galvao bu maçtan sonra şöyle bir açıklama yapıyordu.’ligin ilk 7 haftasında sadece ‘Büyük’ diye anılan ekiplere karşı kaybettik, ancak son haftalarda oyun anlamında yakaladığımız çıkışı Gaziantepspor deplasman maçıyla skora yansıttık. Bundan sonra kazanmaya devam edeceğiz’ … |
göre idi ve Yeşil-Beyazlıların gruptan çıkması normaldi. Normal olmayan ise çıkamaması idi. Bekleyip bununda sonucunu görmek en doğrusu olacaktı.
ANTEP’TE GELEN SÜRPRİZ ZAFER
Tekrar lige döndüğümüz zaman Trabzon yenilgisi ile yara alan Konyaspor, milli maçlar nedeniyle lige verilen aradan istifade ederek Antalya’da kampa girdi. Burada katıldığı dörtlü turnuvada da birinci olan ve moral depolayan Konyaspor, kamp dönüşü Gaziantepspor’a konuk oluyordu. Nurullah Sağlam ile iyi bir çıkış yakalayan Gaziantepspor, Kamil Ocak Stadı’nda oynanan maçın kesin favorisiydi. Ama topun yuvarlak olduğu ve maçın oynanmadan kazanılmayacağı gerçeği bir kez daha gözler önüne serildi. Konyaspor güçlü ve iddialı rakibini Kaue Da Silva’nın golüyle 1-0 yenip, deplasmandaki ikinci geneldeki 3. galibiyetine imza atıyordu. Bu özellikle belli bir kesim tarafından bir yerde sezon başında aralarında bizimde bulunduğumuz küçük kesimin suratına indirilmiş tokat olarak lanse ediliyordu. Ama o kesimin insanları önce şunu bileceklerdi ki biz onlardan önce Konyaspor’lu idik. Keşke birde bunun ölçüsü olsaydı da bizim daha Konyaspor’lu olduğumuzu gösterebilseydik. Yine de en iyi ilaç zaman diyerek soyunduğumuz dervişlik felsefesi içerisinde sabretmeye çalıştık. Çünkü biz Konyaspor’un başarısı ile onlardan daha çok mutlu oluyorduk.
RAMAZAN ÖZER’İN MAÇ
SONU AÇIKLAMALARI
Gaziantepspor galibiyetinin takımımız için çok büyük moral olduğunu açıklayan Basın Sözcüsü Ramazan Özer “Uyum sorununu tam olarak atlatamadığımız bir dönemde oynadığımız zorlu maçlar serisini tamamladıktan sonra kendi ayarımızda olan takımlarla olan seriye başladık. Bizim amacımız her maça kazanmak için çıkmak. Bunun için sahada son düdüğe kadar mücadelemizi yapmak. Gaziantepspor deplasmanında alınan galibiyet takımımıza büyük bir moral oldu. Takımımız İstanbul B.Ş.Bld.Spor ile oynayacağı maçın hazırlıklarına ara vermeden başladı. Bundan sonra her maçı kendi içinde bir final olarak görüyoruz. Sahamızda puan kaybetmek istemiyoruz. İyi bir seri yakaladığımız zaman ligin üst sıralarında kendimize yer bulacağımıza inanıyoruz” diyordu. Ama yine bekleyip görme politikasında bir süre sonra bu yönetimden ilk fire veren isimlerin başında Basın Sözcüsü Ramazan Özer gelecekti.
ONCA SORUNA BİR DE
BİLET POLEMİĞİ EKLENECEKTİ
Yönetim 2008-2009 sezonunda Konyaspor’un Konya Büyükşehir Belediyesi Atatürk Stadyumu’nda oynayacağı karşılaşmalarda geçerli olacak ‘kombine bilet’lerin fiyatlarını
Kapalı Tribün: 1.500 YTL
Maraton Tribünü: 150 YTL
Eski Yeşil Tribün: 150 YTL
Yeni Yeşil Tribün : 100 YTL
Kale Arkaları : 75 YTL
Maç bilet fiyatları ise ortalama şöyle seyredecekti
Kale Arkaları: 5 YTL
Maraton Tribün: 10 YTL
Eski Yeşil Tribün: 10 YTL
Yeni Yeşil Tribün: 10 YTL
Kapalı Tribün: 50 YTL
Misafir Takım Tribün: 10 YTL
Sezon başında Konyaspor’a gelirken büyük hedefler koyan Başkan Mehmet Ali Kuntoğlu kombine biletler konusunda da taviz vermeyeceğinin ısrarla altını çiziyordu. Dahası kombine bilet fiyatlarını yüksek belirleyen ve bu noktada da geri adım atmayan Kuntoğlu, her ne kadar dedikleri doğru da olsa işin böyle gitmeyeceğini bilet satışlarından çok net görüyordu. Taoride ki gerçek ile pratikdeki durum tamamen ters orantıydı. Bu acı gerçek sonucunda ligin ilk haftasından itibaren ipin ucunu kaçıran yönetim daha ligin ilk haftasından itibaren çaktırmadan el altından bedava bilet dağıtmaya başlamıştı. Haftalar geçtikçe de bu bilet dağıtımı çok net bir şekilde ortaya çıkmıştı.
Bu süreçte Başkan Kuntoğlu’nun konuyla ilgili çeşitli ortamlarda yaptığı konuşmalarda: ‘Kombine biletlerimiz satışa çıktı. VİP C protokolü kombine biletlerini 5.000 YTL’den satacağız. Bu biletlerden alanlara ayrıca Konya İl Emniyet Müdürlüğü’nden stadyum araç giriş kartı ile birlikte forma, kaşkol ve hediyeler verilecek. Kapalı Tribün A,B,D blok kombine biletleri 3.500 YTL’den satılacak. Bu satışlardan yaklaşık 2 milyon 500 bin YTL gelir bekliyoruz. Bu rakam geçen yıllarda 600-700 bin YTL’yi geçmiyordu.
![]() |
İstanbul Büyükşehir Belediyespor maçında uzatma dakikalarında yenilen golle yine bir üç puan uçup gidecekti. Evet değil bu tür üç puanlar bir puanlar hatta averaj olayı bile sezon sonunda bir başkanın bir takımın bir yönetimin değil bir şehrin kaderini belirleyecek kadar önemliydi. Ama her doksan dakika sonunda olduğu gibi yine görev başındakiler mazeretlere sığınıp hedef saptırırlarken Giray hoca’da İstanbul Büyükşehir Belediyespor karşısında 90+4 de İbrahim Akın’ın golü ile elimizin içinden giden puanlardan maçın hakemini sorumlu tutacaktı. |
Tribünlerde yer alan taraftar grupları için 4.000 adet forma, kaşkol siparişi yapıldı. Kendilerine bu malzemeler teslim edilecek. Ama şunu herkes bilsin. Bu sene kimseye bedava bilet yok”. Ne üzücüdür ki bu söylemler hiç gerçekleşmeyecek bir yandan biletler el altından satılacak diğer yanda ise satış bir fiyasko ile sonuçlanacaktı.
SON DAKİKA ŞOKLARINA
YENİ BİR HALKA EKLENDİ
Konyaspor, Turkcell Süper Lig’in 8.haftasında oynadığı maçta İstanbul Büyükşehir Belediyespor’ uzatma dakikalarında yediği golle 2-1 mağlup oldu. İlk yarısı golsüz sona eren maçta 80. dakikada yenik duruma düşen, 86.dakikada Kaue’nin serbest vuruş golüyle beraberliği yakalayan takımımız, 90+4’de İbrahim Akın’ın golüne engel olamadı ve sahadan 2-1’lik yenilgiyle ayrılmak zorunda kaldı. Giray Bulak bu golde faul yapıldığı gerekçesiyle hakeme yoğun itirazda bulundu ve “küfür ettiği gerekçesiyle” tribüne yollandı. Daha sonra da 2 maç ceza yedi. Bulak maç sonunda da “Hakem bütün kararlarıyla birlikte sahada var mı yok mu anlamadık. Oyunun dengesi bozuldu. Maç hakkında bir değerlendirme yapmaya gerek yok” şeklinde konuştu. Ama bu acı yenilgi ile yine tarafsızlık kaybolacak hakem kararları kadar son dakikalarda beraberliği dahi yakalamak gücünden düşmüş takımın performansı gündeme getirilip tartışılmayacaktı. İşte bu ve bunun gibi oyun ve taktiksel hatalar son dakika yenilen goller sezon sonunda bir takımın,bir başkanın,bir yönetimin, bir kulübün değil bir şehrin kaderi ile spor tarihe kara harflerle geçecekti.
SİVAS KUPA MAÇINDA
SUÇLU YİNE HAKEMLERDİ
İç sahada kötü gidişatı sürdüren Konyaspor ligdeki kaybı hiç olmaz ise kupada telafi ederek taraftarlarının gönlünü almak istiyordu. İstanbul Büyükşehir maçından sadece üç gün sonra Sivsaspor deplasmanına çıkan temsilcimiz ne acıdır ki kupadaki ilk sınavından da umduğunu bulamıyor ve bu maçta 1-0 mağlup oluyordu. Ama Konyaspor’da klasik suçlu bulma politikası Sivas maçından sonra da devam edecekti. Hakemlere yönelik tepkiler bu maçtan sonra da alışılmış şekilde devam etti. Futbolcular nizami bir gollerinin verilmediğinden yakındılar. Tabii bu yakınmalar ve suçlamalar sadece şehre yönelik savunma mekanizması idi.
HACETTEPE MAÇININ MASRAFLARINI
OKTUT VE EKİBİ YÜKLENİYORDU
Konyaspor’un 1 Kasım cumartesi günü Hacettepe ile yapacağı4 maç öncesi yönetime en iyi haber eski Başkan Mehmet Oktut ve ekibinden geliyordu. 8.hafta maçının masraflarını karşılayacak olan Mehmet Oktut ve ekibine teşekkür ederken ‘Kulübümüzde üç dönem başkanlık görevinde bulunan değerli spor adamı Sayın Mehmet Oktut ve ekibinin bu desteğinin Konya’daki diğer kişi, kurum ve kuruluşlara örnek teşkil etmesini diliyoruz’ denilerek bir yerlere de mesaj gönderiliyordu.
HACETTEPE DEPLASMAN GALİBİYETİ
TAKIMI BİR ANDA HAVAYA SOKMUŞTU (!)
![]() |
Ligin 9.haftasında Ankara deplasmanında Hacettepe karşısında alınan galibiyet gerçekten önemliydi. Ama bu önemli galibiyet öyle bir abartıldı ki takımın en tecrübeli isimlerinden İsmail Güldüren bile maçtan sonra kendisine uzatılan mikrofonlara ‘“Herhalde bu gidişle bizim adımız deplasman takımına çıkacak. Konyaspor’lu futbolcular olarak artık bu kanaate varıyoruz. İyi mücadele edersek, istersek her takımı yenebiliyoruz. Artık bunun üzerine çıkmamız ve bunu her zaman yapmamız gerekiyor’diyecekti. Bu gerçeklerin örtülmesi adına tehlikeli bir görüntü idi. |
Turkcell Süper Ligi'nin 9.haftasında Hacettepespor ile karşılaşan takımımız, ilk yarısı golsüz sona eren maçtan 2-1'lik skorla galip ayrıldı. Mağlup duruma düşen takımımıza 3 puanı getiren goller Veysel ve Serhat Akyüz'den geldi. Bu spor kamuoyu adına gerçekten sevindiren bir olaydı. Ama bakın gelişmeler gerçeklerin görünmesi adına inanın kafa karıştıran cinstendi. Çünkü Konyaspor bu galibiyetle artık “deplasman takımı” olarak isimlendiriliyordu. Futbolcular bile bu söyleme kendilerini alıştırmışlardı. Bakın İsmail Güldüren maç sonunda yaptığı değerlendirmede “Herhalde bu gidişle bizim adımız deplasman takımına çıkacak. Konyaspor’lu futbolcular olarak artık bu kanaate varıyoruz. İyi mücadele edersek, istersek her takımı yenebiliyoruz. Artık bunun üzerine çıkmamız ve bunu her zaman yapmamız gerekiyor.’ Diyordu. Bu arada yönetim de ilk kez dışarıdan destek görmenin mutluluk ve şaşkınlığıyla Hacettepe maçının ardından bir kez daha Oktut ve ekibine teşekkür etmeli ihmal etmedi. Yapılan açıklama ise şöyleydi. ‘29 Mayıs 2008’de yapılan Olağanüstü Genel Kurul ardından göreve geldikten sonra Konyaspor’umuzun Konya’mızın önemli bir marka değeri olduğunu, ancak gereken ilgiyi göremediğini, tüm çalışmalarımızın bu konuda hak edilen değerin kazanılması adına yapılacağını ifade etmiştik. Geride kalan yaklaşık 5 aylık görev süremiz içerisinde yaptığımız ikili görüşmeler ve kamuoyu ile paylaştığımız düşüncelerimizde Konyaspor’umuzun, sadece Konya ile sınırlı kalmaması, gerek ülkemizde gerekse yurt dışında takımımıza ilgi duyan vatandaşlarımızın heyecanının kulübümüze yansıması doğrultusunda çalışmalar yaptık. Konyaspor’umuza destek konusunda zaman zaman yaptığımız görüşmelerde olumlu sonuçlar alırken, genelde Konya’nın takımımıza ilgisiz kalması bizleri üzmüştür. Ancak yola çıkarken söylediğimiz gibi Yönetim Kurulu olarak ‘Ben’ değil ‘Biz’ düşüncesiyle hareket edip, tüm Konya’yı ve Konyalıları kucaklayan bir kulüp olacağımızı ifade ettik. Ancak takımımıza karşı olan ilgisizliğe bir son verilmesi adına başlattığımız ufak çaplı kampanyamıza ilk desteği, eski Başkanlarımızdan Sayın Mehmet Oktut ve ekibi Hacettepespor ile oynadığımız lig maçının deplasman masraflarını üstlenerek vermiştir. Konyaspor’umuza verilen desteği sosyal sorumluluğun bir parçası olarak görüyor ve bu bağlamda bir kıvılcım başlatıp, takımımıza uğurlu geldiğine inandığımız eski Kulüp Başkanlarımızdan Mehmet Oktut ve ekibine bir kez daha teşekkür ediyoruz.’
SON DAKİKA ZAAFI SÜRÜYOR
Konyaspor ligin 10.haftasında konuk ettiği Gençlerbirliği karşısında, ilk yarısı golsüz sona eren maçın ikinci yarısında Celalettin ve Erdal’ın golleriyle 2-0 öne geçti. Ancak takımımız, bu üstünlüğünü koruyamadı ve 82 ile 90+3’de yediği gollerle sahadan 2-2’lik beraberlikle ayrılmak zorunda kaldı. Konyaspor’un iç saha galibiyet hasretine bir hafta daha eklenmişti.
(Kim bilebilirdi ki o son dakikalarda yenilen goller ligin kaderini değiştirecek. Kim bilir belki Konyaspor o gün bir dakika daha dişini sıkabilse ve maçı galibiyetle tamamlasa düşen takım biz değil son anda Antalyaspor ve Ankagücü’nün sayesinde yırtan Gençlerbirliği olacaktı)
KUPADA DEĞİŞEN
BİR ŞEY OLMUYORDU
Fortis Türkiye Kupası 'C' Grubu ikinci maçında Denizlispor'u konuk eden takımımız, ilk yarısı golsüz sona eren mücadeleyi 55.dakikada Engin Memişler'in golüyle 1-0 kaybetti ve ikinci maçından da yenilgiyle ayrıldı.Bu arada daha önce deplasmandaki ilk puanını Konyaspor’dan 3. haftada son dakika golüyle alan Denizlispor kupada da Konya’dan mutlu ayrılıyor ve ilk dış saha galibiyetine imza atıyordu.
GARİP BİR BASIN BİLGİLENDİRMESİ
15 Kasım günü kulübün internet sitesinden şu açıklama yapılacaktı.
Kulübümüzün Reklam ve Sponsorluklardan Sorumlu As Başkanı Sayın Ahmet Salih Büyükdere, 1 haftadır kamuoyunun gündeminde bulunan istifasıyla ilgili resmi sitemize şu açıklamayı yapmıştır. “Son bir haftadır yerel ve ulusal basında istifa haberleri ile ilgili çıkan yönetimimizle ilgili asılsız
![]() |
Ligde 11 hafta tamamlandığı zaman Konyaspor saha içerisinde futbol olarak hiç de yönetimin sezon başında ki o yüksek ideallerine yakışmayan bir yerde idi. dahası oynana futbol verilen mücadele son derece silik dahası kişiliksiz idi. Bu durumu Yeşil-Beyazlı formayı giyen futbolcular da tüm yalınlığı ile açıklayabiliyorlardı. Ne var ki dönmeyen tekerleğe müdahale etmesi gereken el bir türlü hareket etmiyordu. Hele hele yenilen son dakika gollerinin ligin sonunda takımın averajla ligden düşmesine neden olacağını tabii o haftalarda hiç kimse hayal bile edemiyordu. |
haberleri üzüntü ile takip etmekteyim. Ülke olarak içerisinde bulunduğumuz ekonomik buhranın neticesinde Konyaspor’umuza gerektiği kadar faydalı olamadığımız düşüncesi ile ayrılık kararı almıştık; ama gördük ki bazı çevreler bunu kendi çıkarları uğruna kullanmak için ellerinden gelen gayreti gösteriyorlar. Son günlerde yönetimimizle ilgili yapılan tamamen yıpratmaya yönelik haberler neticesinde: çıkar çevrelerine fırsat vermemek adına tekrar görevimin başında olduğumu beyan ediyorum.
İşte sahada kaybeden Konyaspor’un yönetimde ki durumu da böyle izah ediliyordu.
SİVAS DEPLASMANINDA
BOYNUMUZ BÜKÜKTÜ
Turkcell Süper Lig’in 11.haftasında deplasmanda Sivasspor’a konuk olan takımımız, rakibine 43.dakikada Musa Aydın’ın attığı golle 1-0 mağlup olarak haftayı puansız kapattı. Cezalı Veysel’in oynamadığı maçta gol yollarında yine ciddi sıkıntı yaşanıyordu.
KAYBEDİLEN MAÇLAR SONUNDA
ERHAN’IN GARİP BİR YORUMU
Erhan Albayrak ikinci Sivas yenilgisi sonrası şu açıklamayı yapıyordu “İstediğimiz sonucu alamadık. 2 haftada iki kez Sivas'a gidip iki maçı da kaybetmek, onun ardından Denizlispor’a kupada kaybetmek çok güzel bir şey değil. Ama hayat devam ediyor. Bundan sonraki maçlara bakmamız gerekiyor. Sivasspor maçında kazanma adına takımımızda bir türlü gereken istek yoktu. Mücadele vardı ama kazanma arzumuz yoktu" (!)
KONYASPOR YÖNETİMİ ÇATIRDIYOR?
Turkcell Süper Lig'in 13.haftasında deplasmanda Kocaelispor'a konuk olan Konyaspor ilk yarısı golsüz sona eren mücadelesinde son 10 dakikada yediği gollerle 3-0 mağlup olacak ve yine hüsranı yaşayacaktı. Maç sonrası 30 Kasım 2008 günü 3-0’lık mağlubiyetin yenilen ilk golden sonra oyundan düşmelerinden kaynaklandığını ifade eden Veysel Cihan, Zafer Demir, Erhan Albayrak ve Serhat Akyüz “Bu durumda hepimizin kabahati var. Bir an önce kendimize çeki-düzen vermeliyiz” diyerek yönetim adına spor kamuoyunu sakinleştireceklerdi.
PARA DENİLİNCE YİNE CAM
SİMİDİ KONYA ŞEKER OLACAKTI
Konyaspor yönetiminin gündeminden hiç düşmeyen para sıkıntısı içeride had safhaya ulaşınca yönetimin ilk pasını çalacağı yer olarak şüphesiz Konya Şeker görünüyordu. Başkan Mehmet Ali Kuntoğlu’nun Vali Osman Aydın ve Büyükşehir Belediye Başkanı Tahir Akyürek ile Konya Şeker A.Ş Yönetim Kurulu Başkanı ve PANKOBİRLİK Genel Başkanı Recep Konuk’a yaptıkları nezaket ziyaretinin ardından kulübün internet sitesinden yapılan duyuruda ‘Kulübümüze maddi anlamda önemli bir destek sağlandı’ duyurusu yapılacaktı.
YÖNETİMİ SARSAN İLK İSTİFA
2 Aralık 2008 Günü saat 08:50 de Konyaspor’un internet sitesine şu haberin düştüğü görülür.
‘Spor kamuoyuna duyuru
Kulübümüzde Basın Sözcülüğü görevini yürüten Sayın Ramazan Özer, Yönetim Kurulumuzun gerçekleştirdiği haftalık olağan toplantıda alınan kararla bu görevinden alınmıştır. Yeni görevlendirme önümüzdeki günlerde kamuoyuna duyurulacaktır.
![]() |
Konyaspor yönetimi kamuoyu ile paylaşmasa da para sıkıntısı çekiyordu. Bu artık öyle bir dayanılmaz hal almıştı ki Vali ve Büyükşehir Belediye Başkanı devreye girecek ve Konyaspor adına PANKOBİRLİK Genel Başkanı Recep Konuk’a gidilerek yine can simidi gibi Şeker’in kulübe yardımcı olması sağlanacaktı. Ama diğer taraftan yönetim içerisinde çekişme ve sen-ben kavgası ayyuka çıkacak Basın sözcüsü Ramazan Özer en sonunda istifa ederek yönetimin çatırdamasının sinyalini verecekti. |
29 Mayıs 2008 tarihinde yapılan Olağanüstü Genel Kurulda göreve gelen Yönetim Kurulumuzda Basın Sözcülüğü görevini yürüten Sayın Ramazan Özer, Yönetim Kurulumuzun 01 Aralık 2008 Pazartesi günü gerçekleştirdiği haftalık olağan toplantısında aldığı kararla bu görevinden alınmıştır. Kulübümüz Basın Sözcülüğü için yapılacak yeni görevlendirme önümüzdeki günlerde kamuoyuna duyurulacaktır.
KONYASPOR KULÜBÜ” …
İSTİFA MI GÖREVDEN ALMA MI?
Oysa kulübün yaptığı bu açıklamadan tam 24 saat önce Konya’da görev yapan tüm basın ve yayın kuruluşlarına kulübün basın sözcüsü Ramazan Özer tarafından yazılı ve sözlü olarak 2 Aralık günü kendisinin bir basın toplantısı düzenleyerek istifasını ve istifasının gerekçelerini açıklayacağını bildirilmişti. Ramazan Özer’in istifa edeceğini basın yayın kuruluşlarından öğrenen Yönetim Kurulu ise gecenin ilerleyen saatlerinde üç dört yöneticinin birbiri ile kurduğu telefon trafiğinin ardından sabah internetten görevli kulüp görevlisine ulaşarak Ramazan Özer basın toplantısı için gazetecilerle bir araya gelirken bu açıklamanın siteye konmasını sağlıyorlardı. Ramazan Özer ise düzenlediği basın toplantısında istifa kararını resmen açıklıyordu ama yönetim kurulu üyelerinin özellikle de bazı yönetim kurulu üyelerinin korkarak bekledikleri istifanın arkasında ki gerçekleri ‘Konyaspor’un menfaatlerini düşünerek şimdilik kaydı ile açıklamayacağım’ cümlesi ile rahat bir nefes alıyorlardı.
BAŞKAN ÜZÜLMEZ’İ ZİYARET
BİLE OLAY OLMUŞTU
Konyaspor Başkanı Kuntoğlu göreve gelirken ‘paralı yönetimiz’ demesine rağmen elbette şehirden de beklentileri olduğunu zaman zaman açıyordu. Ama yönetim göreve geldikten sonra geçen süre içerisinde yönetim şehirden beklenti adına bir tek yaprağın dahi oynamadığını görecekti. Konyaspor’a bu ilgisizlik yönetim kurulu üyelerinin de dengesini bozacaktı. Çünkü hiçbir şeyi yüksek sesle ifade edemiyorlar tüm olumsuzlukları kendi içlerinde süzmeye dahası anlamaya çalışıyorlardı. Ancak bu olumsuz tablo her ne kadar mevcut yönetimin eseri de olsa bugüne kadar yapılan yönetim yanlışların sonucuydu. 3 Aralık günü yine para pul dahası destek umudu ile Konya Ticaret Odası Başkanı Hüseyin Üzülmez’i ziyarete giden Kuntoğlu ve ekibi bunu kulübün internet sitesi aracılığı ile duyurup Üzülmez’in yardım yapacağını ilan ediyorlardı Bu her şeyden önce yasal olarak mümkün değildi. Yasal olsa da bir şey değişmeyecek ti ama sonuçta ortalık bir anda toz duman oluverdi. Oda konuşmaların yanlış anlaşıldığını ve para desteği konusunun yasal olarak mümkün olmadığını açıklayacaktı.
YÖNETİM İSTİFA EDEN ÖZER’E
CEVAP OLARAK FATURA GÖSTERECEKTİ
5 Aralık günü Konyaspor yönetimi şu para pul konusunda
![]() |
Konyaspor yönetiminde Ramazan Özer’in istifasının ardından kamuoyunda bir anda yönetim kurulu toplantılara üst üste defalarca katılmayan yöneticiler konuşulmaya başlandı. Dahası bazı yöneticilerinde göreve gelirken kulübe vereceklerini vaat ettikleri paraların peşinatlarının dahi aradan geçen 6 aya rağmen ödemediği iddia ediliyordu. Başkan Kuntoğlu bunun doğru olmadığını basın toplantısı ile yalanlasa da bazı paralar bu açıklamaların ardından toplanmaya çalışılacaktı. |
yine savunma mekanizmasını çalıştıracak ve istifa eden Ramazan Özer’ in yönetimde para verilmesi hususunda ‘Birkaç kişi dışında kimse sözünü tutmadı’ sözüne karşılık olarak gazetecileri ağırlayacaklardı. Kuntoğlu gazetecilere 6 aylık bir süreci geride bıraktıklarını söyleyerek ‘Göreve gelirken amacımız Konyaspor’a ve Konya’ya hizmet etmekti. Bu düşüncemizden en ufak bir sapmada olmadı. Konyaspor hep söylediğimiz gibi önemli bir marka değer. Yönetimimizin her konuda gösterdiği gayretlerin sahadaki sonuçlara yansımaması ortaya istenilmeyen bir tablonun çıkmasına neden oldu. Ama biz bu kötü gidişi düzeltmek için gereken ne ise onu yapıyoruz. Bizler görev yaparken, Konyaspor’un önüne çıkmadan ve zarar vermeden neler verebiliriz ? düşüncesiyle hareket ediyoruz. İstifalar oldu. Yönetim Kurullarında toplantılar belli bir sayıya ulaşınca yani çoğunluk sağlanınca yapılır. Konyaspor Kulübü Başkanı kesinlikle yalnız değildir. Yönetimimizde 17 isim vardır. Önemli olan yönetici sayısı değil, bu Yöneticilerin kulübe ne kadar katkı sağladığıdır. Yönetim Kurulu olarak bu zor dönemde dimdik ayakta olduğumuzun herkesin bilmesini isteriz. Söylemlerimizden ve hedeflerimizden geri kalmayacağız. Şunu tüm açık yüreklilikle söylüyorum. Görevimizin başındayız ve kesinlikle Olağanüstü Genel Kurul kararı almadık, almayacağız da…’diyordu
TEHOUE KONUSU FİFA’YA TAŞINIYOR
Habersiz bir şekilde şehri terk eden Tehoue konusuna da açıklık getiren Başkan Kuntoğlu Tehoue’nin yaptığı hareketin etik bir davranış olmadığını söylerken kendisine bu güne kadar olan tüm alacakları hatta bazılarının da gününden önce olmak üzere ödendiğini açıklıyordu. Hatta Başkan ‘Kulübümüzden bir lira alacağı yoktur. Kulübümüzün Tehoue’nin gidişinden dolayı zarara uğradığı şeklindeki çıkan haberler tamamen bilgi eksikliğinden kaynaklanmaktadır. Konyaspor olarak Tehoue’nin ayrılmasından dolayı zararımız yoktur. Aksine FİFA nezdinde yaptığımız girişimlerimiz sonucunda bu konuda haklı olduğumuzun anlaşılacaktır’ diyordu. Ama diğer taraftan da bu oyuncunun alacağının güne geçmesini gerekçe göstererek böyle bir davranışa girdiği iddiaları kulaktan kulağa dolaşmaktaydı.
BAŞKAN HALA İDDİASINI TEKRARLIYORDU
“VERİLEN MADDİ SÖZLER YERİNE GETİRİLDİ”
Başkan Kuntoğlu yönetim içinde para sorununun had safhaya ulaşmasına dışarıda ise para arayışına rağmen hala sıkıntının ekonomik kriz yüzünden yaşandığını iddia ediyordu. Nitekim
Kuntoğlu 2.Başkan Veli Kurt, Başkan Yardımcıları Memduh Oğuz, Bünyamin Sarıtaş, Ali Şeker, As Başkanlar Ömer Demirhan, Fatih Kürkçü, Ali Rıza Özkafa, Hüseyin Sarıköse, Ahmet Salih Büyükdere, Alt Yapı Sorumluları Mehmet Günbaş, Kemal Güven ve Yönetim Kurulu Üyesi Muammer Bingöl’ünde hazır bulunduğu basın toplantısında ısrarla
‘Yönetim içerisinde bazı arkadaşlarımızın tecrübesinden ve bilgi birikimlerinden yararlanacağız. Bunun dışında kalan yöneticilerimizin ise maddi katkıda bulunacağını söylemiştik. Ekonomik kriz nedeniyle bazı sorunlar oldu ve yönetimde bulunan arkadaşlarımız verdikleri sözleri yerine getirdiler.’diyordu. Bu sıkıntı sezon sonuna kadar hep bu şekilde devam edip gidecekti.
BURSA MAÇININ GALİBİYET
PRİMİ 10 BİN YTL
Bu arada yönetim Bursaspor ile yapılacak olan zorlu maçın galibiyet primini 10 bin YTL olarak açıklayacaktı. Ama yönetimin para teşvikine rağmen Yeşil-Beyazlılar Bursa’dan ancak bir puan çıkartabileceklerdi. Turkcell Süper Lig’in 14.haftasında Bursaspor’u konuk eden takımımız, özellikle ikinci devresinde yakaladığı birçok gol pozisyonundan yararlanamadığı maçtan golsüz beraberlikle ve 1 puanla ayrıldı. Maç Kurban Bayramı’na denk gelmişti maç ve tribünde 6 bin 169 biletli seyirci vardı
TAKIM ESKİŞEHİR DEPLASMANINDAN
PUAN ÇIKARTMAYI BİLİYOR
Ligin 15. haftasında rakip Eskişehirspor idi ve karşılaşma deplasman oynanıyordu.
İkinci Başkan Veli Kurt, Eskişehirspor ile oynanacak maçtan alacağı galibiyetle takımın içinde bulunduğu kritik süreçten en iyi şekilde çıkacağını söyleyerek’ Yönetim Kurulu olarak teknik heyet ve futbolcularımıza güveniyoruz. Üzerimizdeki şanssızlığa bu maçta son vereceğiz” diyordu. Deplasmanda Eskişehirspor'a konuk olan takımımız, Cihan'ın kırmızı kart görmesiyle 10 kişi tamamladığı maçtan 0-0'lık beraberlik ve 1 puanla ayrılıyordu.
YÖNETİM ŞEB-İ ARUS TÖRENLERİNDE
FEDERASYONU AĞIRLIYOR
Olağan Yönetim Kurulu Toplantısını yapmak ve Şeb-i Aruz törenlerine katılmak üzere Konya’ ya davet edilen TFF Başkanı Mahmut Özgener ve Yönetim Kurulu Üyeleri Kulübümü ziyaret ediyorlardı. Başkan Kuntoğlu TFF Başkanı Mahmut Özgener’e ziyaretinden dolayı teşekkür ederken “Gerçekleştirdiğiniz çalışmalar ve hayata geçirmeyi düşündüğünüz projelerle, göreve geldiğiniz günden bu yana Türk futbolunun gelişmesi için devraldığınız bayrağı, daha da üst seviyelere çıkartacağınız konusunda önemli adımlar attınız. Konya olarak size teşekkür ediyorum’ derken başkan Özgener’de “Yönetim Kurulu Üyelerimiz ile birlikte Konya’da bulunmaktan son derece mutluyum. İki gün boyunca oldukça sıcak ilgiyle karşılandık. Konya’nın Türk futbolunda son yıllarda önemli bir yere ulaşma adına gösterdiği gayreti yakından takip ediyoruz. Anadolu’da futbolun gelişmesi adına yapılan tüm çalışmaları takdirle karşılıyoruz. Umarım Konyaspor’da önümüzdeki yıllarda oluşturacağı sağlam temellerle Türk futbolunda adından sıkça söz ettiren bir kulüp olacaktır” dedi. Ziyaretin ardından Mehmet Ali Kuntoğlu, TFF Başkanı Mahmut Özgener’e ‘Mahmut Özgener’ yazılı 42 numaralı Konyaspor forması, yeşil beyaz flama ve teşekkür plaketi takdim etti. Bu olayın ardından Konya Fener’in elle attığı ve hakemin seyirci kaldığı golü Türkiye ile birlikte yine sessiz ve kimsesiz çocuk gibi izleyecekti.
TÜRKİYE EL GOLÜ İLE
BİR KEZ DAHA AYAĞA KALKAR
Olan olmuştur. Konyaspor göz göre göre üç puan kaybetmiştir. Hani nerede kalmıştı Futbol Federasyonunun tarafsızlığı, dürüstlüğü, ilkeleri, verdiği sözler? Daha bu maçtan üç gün önce Konya’da krallar gibi ağırlanan isimler bu maçın ardından yokları oynamaktadırlar. Bakın maçtan sonra Türk basını bu maçı ve el golünü nasıl yorumlamışlardı
FANATİK GAZETESİ
No-‘el’ BABA
Dakika 34, durum: 0-0. Alex’in kullandığı serbest vuruşu Konyaspor kalecisi Oğuzhan yumrukladı, Önder’in koluna çarpan top ağlarla buluştu. Hakem Kuddusi Müftüoğlu da hemen düdüğünü çaldı. Buraya kadar her şey normaldi. Normal olmayan şey; Müftüoğlu’nun golü ‘ofsayt’ diye saymamasıydı.Yardımcı Nihat Mızrak, “Ofsayt yok” dedi, orta hakem golü verdi.. Ve ele çarpan top güme gidip, yeni yıl hediyesi oldu.Pozisyonda ilginç olan bir başka nokta; Önder’in gole hiç sevinmeyip, sanki “Elle attım” demek ister gibi davranmasıydı.
FOTOMAÇ GAZETESİ
Müftüoğlu FETVASI
Bu hakemlerle lig nasıl bitecek?
Maçın 34. dakikasında F.Bahçe'nin Önder Turacı ile bulduğu gol, yine
![]() |
Maçın hakemi Kuddusi Müftüoğlu ile birlikte yan hakem Nihat Mızrak yerel basının değil Türk basının hedefi olmuştur. Dağlardan taşlardan ses gelmektedir. Ama ne acıdır ki bu maçtan üç gün önce Konya’da krallar gibi ağırlanan Türk Futbolunun Başkanı ve yönetiminden ses gelmemektedir. İşte sezon sonunda Konyaspor bu şekilde kaybettiği maçlar ve puanlar ile ligden düşecektir. Ama en acı bölüm ise sahipsizliğini yine yaşayacak sahipsizliği ile sporda dip yapacaktır. |
büyük tartışmalara yol açacak ve günlerce konuşulacak. Bu pozisyonda ceza sahasına yapılan ortayı Konya kalecisi Oğuzhan altıpas üzerinden yumrukladı, dönen top Önder Turacı'nın koluna çarparak ağlara gitti. Hakem, pozisyonda golü önce 'ofsayt' diyerek iptal etti. Ama yardımcı hakem Nihat Mızrak 'Ofsayt değil' diyerek santraya doğru koşmaya başlayınca Kuddusi Müftüoğlu da kararını değiştirerek golü verdi ve büyük bir skandala imza attı.
ZAMAN GAZETESİ
Fenerbahçe zirveye 'EL' koydu
Alex'in sol çaprazdan kullandığı serbest vuruşta ceza sahasına giden ortasında kaleci Oğuzhan'ın yumruklayarak uzaklaştırmak istediği top Önder'in koluna çarparak ağlara gitti. Bu pozisyonda Önder'in ofsaytta olduğu gerekçesiyle golü vermeyen hakem Kuddusi Müftüoğlu yardımcısının orta noktaya koşması üzerine kararını değiştirerek golü verdi:0-1.
Yardımcı hakem 'MIZRAK' çekti!
Maçın 34. dakikasına kadar her iki takım arasında denk bir mücadele vardı. Bu dakikada Alex'in serbest vuruşunda Oğuzhan'ın yumrukladığı top Önder'e çarparak ağlara gitti. Hakem Müftüoğlu önce 'iptal' kararı verdi; ancak yardımcı hakem Nihat Mızrak santraya koşunca F.Bahçe tartışmalı bir golle öne geçti.
Müftüoğlu kararından caydı (!)
Bu sezon verdikleri tartışmalı kararlarla maçın skorlarına etki eden yardımcı hakemler Konya'da da başrol oynadı. Maçın hakemi Kuddusi Müftüoğlu vasat bir yönetim sergilerken yardımcısı Nihat Mızrak, karşılaşmanın en kritik kararını verdi. Önder'in attığı golün mimarı olan Mızrak, Müftüoğlu'nu zor durumda bıraktı.
BUGÜN GAZETESİ
KUDDUSİ yaptı yine yapacağını (!)
Eskişehirspor deplasmanında Fenerbahçe’nin 2-2 berabere kaldığı maçı yöneten hakem Kuddusi Müftüoğlu o zaman da tartışmalı kararlara imza atmıştı. Müftüoğlu, maç 1-1 berabere devam ettiği sırada Eskişehirspor kalecisi Ivesa’yı 28. dakikada oyundan atmıştı. Tartışmalı bu kararı alırken Müftüoğlu yan hakemle uzun süre konuştuktan sonra Eskişehirspor’u 10 kişi bırakmıştı. Fenerbahçe bu pozisyonda kazandığı penaltıyla da 2-1 öne geçmişti.
ANELKA’DAN SONRA ÖNDER’İN
EL GOLÜ HAZMEDİLECEK GİBİ DEĞİLDİ
İzninizle bu gole Türkiye’nin verdiği tepkileri yayınlamaya devam etmek istiyorum. Çünkü bu tür yenilecek yutulacak gibi olmayan lokmalar artık boğamıza durmuyor midemize oturuyordu.
ÖNDER’İN İKİNCİ ANELKA VAKASI
Konya’da daha önce Fenerbahçe’nin kazandığı maçta Anelka’nın elle attığı gol uzun süre tartışılmıştı. Sarı-Lacivertliler dün de Konya’da Önder’in eliyle attığı golle öne geçerken, rakibin çözülmesini sağladı. Bu golde hakem Kuddusi Müftüoğlu önce Konyaspor lehine serbest atış verdi. Pozisyonun mimarı Önder de hakemin bu kararına hiç itiraz etmeden kendi yarı sahasına hareket etti. Ancak yan hakem pozisyonun ofsayt değil, gol olduğunu ileri sürüp santra çizgisine koştu.
OFSAYT DEĞİL AMA EL VAR
F.Bahçeliler de yan hakem Nihat Mizrak’ı işaret edip golün verilmesini istedi. Konyasporlular ise pozisyonun ofsayt değil, el olduğunu anlatmaya çalışsa da Müftüoğlu kararını değiştirip gol olduğuna hükmetti.
HÜRRİYET GAZETESİ
2. Konya vakası
Üç sezon önce Anelka yine aynı kaleye elle gol atmış, hakem Özgüç Türkalp geçerli saymıştı. Dün akşam da Önder kolunun yardımıyla fileleri havalandırdı. 34. dakikada kullanılan serbest vuruşta kaleci Oğuzhan’ın yumrukladığı top Önder’e çarparak ağlara gitti. Hakem Kuddusi Müftüoğlu, ’ofsayt’ gerekçesiyle önce iptal kararı verdi ve topun serbest vuruşla yeniden oyuna girmesini istedi. Müftüoğlu’nu kararından vazgeçiren şey, yardımcı hakem Nihat Mızrak’ın ’hocam ofsayt yok’ diyerek santraya koşması oldu. Konyasporlu futbolcular bu gole ’elle müdahale’ olduğu yönünde uzun süre itirazda bulundular. 2005-06 sezonunda oynanan Konyaspor-F.Bahçe maçında yine aynı kalede yaşanan bir hava topu pozisyonunda hakem Özgüç Türkalp, Anelka’nın elle attığı golde kurallara aykırı bir durum tespit etmemiş ve F.Bahçe o maçı 4-2 kazanmıştı.
SABAH GAZETESİ
YİNE KONYA YİNE EL GOLÜ
Konya'nın tabela tarafındaki kalesi Fenerbahçe maçlarını olaysız geçirmiyor. 34'te tarih tekerrür etti. Alex'in ortasında Oğuzhan çeldi. Hemen önündeki Önder'in koluna çarparak ağlara gitti. Kuddusi Müftüoğlu yardımcısıyla paslaşarak önce gol, sonra değil ve nihayet gol kararı verirken haftanın en tartışılacak kararına ilk maçtan imza attı.
AHMET ÇAKAR
Önder'in golünde, Müftüoğlu eli çaldı. Sonra suçu yardımcıya atmak için ofsayta çark etti. Ama o "Ofsayt değil" deyince blöfe rest yemiş pokerciye
![]() |
Konyaspor’un Fenerden yediği ikinci el golü için tüm Türkiye el dese de yanan deli Bekir’in yakası misali Konya ve Konyspor oluyordu. Son yıllarda her platformda Konya’nın sahipsizliğinden yakınan kamuoyu bu olayda yine nasıl sahipsiz kaldığımızı en acı olayları ile yaşayacak ve hiç kimseden çıt dahi çıkmayacaktı. Tabii en başta da bu maçtan üç gün önce Konya’da krallar gibi ağırlanan Futbol Federasyonundan. Konya işte hem kendi hataları hem de hakemlerin canımızı yakması ile sezon sonunda bohçasını toplayıp lige veda edecekti. |
döndü..
Türk hakemliği haftalardır can çekişiyordu. Ardı ardına verilen skandal kararlara dün gece tüy diktiler. Yazıklar olsun Türk hakemliğine ve sözde patronu Oğuz Sarvan'a! Size bıraktığım mirasa ihanet ettiniz. Üç sene önceydi. Kale aynı kale. Pozisyon çok benziyor. Anelka golü atmış, ortalık yangın yerine dönmüştü. Ama dün geceki skandal daha bir başka. Önder elle gol atıyor. Yardımcı hakem muhtemelen bayrak kaldırmıyor. Ama Kuddusi ofsayt diyor. Niye? Kendisi bile bilmiyor. Aslında düdüğü el için çaldı. Kamera görüntülerinde gol olur olmaz Kuddusi olay yerine giderken iki elini çırpıyor. Organik olarak eli veriyor. Ama ondan sonra aklına geçmişte yönettiği Fenerbahçe maçları geliyor. "Suçu yardımcının üzerine atayım" diyor. Ofsayta çark ediyor. Bu anda yardımcı şaşkın. Mikrofondan "Ofsayt değil" diye bağırıyor. Kuddusi'nin suratı yaptığı blöfe rest yemiş pokerci gibi düşüyor. Golü veriyor. Orta sahaya koşan yardımcıya, dördüncü hakem "Ne yapıyorsunuz beyler?" diyor. Yardımcı, "Ben ofsayt vermedim ki. Ama o ofsayt çaldı" diyor. Dördüncü, "Ne ofsaytı, elle oynama var" diyor. Karagöz ile Hacivat'a maçı yönettirsen bu kadar rezillik yapmazlardı. Önder'in suratını görmüyor musunuz? Sarı kart verecek mi diye hakemi kesiyor. Cesaretiniz yok. Futbolu bilmiyorsunuz. Hakemliği hiç bilmiyorsunuz. Bir de çıkıp maç yönetiyorsunuz. Kabahat sizde değil; Türk hakemliğini mikrogram düzeyindeki vizyonuyla yönetmeye çalışan Oğuz Sarvan'da.
BAŞKAN KUNTOĞLU HALA
LİGİ İLK 10’DA BİTİRECEĞİMİZİ
İDİDA EDİYORDU
Ligde ilk yarısında 16. hafta bitmişti durum hiç de iç açıcı değildi ama Başkan Kuntoğlu’da inat ve ısrarla takımın ligi ilk 10 takım arasında bitireceğini söylüyordu. Ama isterseniz önce şu Fenerbahçe maçına önce Erman Toroğlu’nun sonra da Başkanın açıklamaları ile son verelim
‘Kural hatası’ var!
HAKEMLER BAŞROLDE
Erman Toroğlu’nun yorumu ise şöyleydi ‘Dün gece maçın baş aktörleri yine futbolcular değildi. Hakem ve yardımcılarıydı. Pozisyonu göremezsin tamam. Her şeye razıyım. Peki kale ağları yırtık, bunu nasıl görmüyorsun? Nasıl kontrol ediyorsun? Ma.çın içinde bir pozisyon olup da o ağlar yırtılmadı. Kale ağlarını bile kontrol etmekten aciz hakemlerin yönettiği maçlar da bu kadar olur. Gelelim maçta ki Önder’in gol pozisyonuna. Oğuzhan topa vurduğunda Önder iki elini açarak zıplıyor. Bu ne demek ? “Bu top bana çarpsın, arkama geçmesin demek”. Yani pozisyonda iyi niyetli değil Önder. Çok yakın mesafe bile olsa bu pozisyonu, hakemin çarpma olarak kabul etmemesi gerekiyor. Oynama kabul etmesi gerekir. Nitekim de top Önder’in açtığı kollardan birinin pazusuna çarpıyor ve gol oluyor. Yani ortada yine bir pazu dolması var.
KUNTOĞLU ‘ARTIK
BÜYÜKLERE YEM OLMAYALIM’
Başkan Mehmet Ali Kuntoğlu, tecrübesine güvendikleri maçın orta hakemi Kuddusi Müftüoğlu’nun bariz bir hata yaparak elle atılan golü verdiğini belirterek “Yönetim Kurulumuz ve Konya şehri adına kendisini kınıyoruz. Biz de dahil Anadolu takımları artık ‘Büyükler’e yem edilmesin.” Derken ‘‘Yine Konyaspor-Fenerbahçe maçı ve yine elle atılan bir gol. Tecrübesine çok güvendiğimiz hakem Kuddusi Müftüoğlu’nun elle oynama gerekçesiyle iptal ettiği gol kararını, daha sonra yardımcısının uyarısıyla gol olarak değiştirmesine ve sonrada “Pozisyonda ofsayt yok’ diye ucuz bir bahaneyle işin içinden sıyrılmasına bir anlam verebilmiş değiliz. Herkesin elle atıldığını gördüğü golü sadece yan hakemin görmemesi, maçın orta hakeminin de yardımcısına uyması sonucu maruz kaldığımız durum ortada. Tecrübeli bir hakemden böylesi yanlış bir karar beklemiyorduk. Ben açıkçası biz de dahil Anadolu kulüplerinin büyükler diye tabir edilen takımlara karşı hakemler tarafından yem edilmemesini istiyorum. Yönetimimiz ve şehrimiz adına hakem Kuddusi Müftüoğlu’nu kınıyorum” diyor ve son cümlesinde hedefi tekrarlıyordu ‘ Takımımızın oynadığı futboldan memnunum. Devre arasında yapacağımız transferlerle takımımızın bu yılki hedefi olan ilk 10’da sezonu bitireceğine inanıyoruz”
KONYASPOR 16 HAFTADA
TEK BİR PENALTISI YOKTU
Turkcell Süper Lig'de 2008-2009 sezonunun 16 haftadan oluşan ilk bölümünde, hakemler toplam 33 kez penaltı noktasını gösterirken, temsilcimiz bu dönemde penaltı atışı kazanamayan iki takımdan biri olurken aleyhteverilen tek penaltı ise golle sonuçlanmamıştı.
Konyaspor 16 haftadan oluşan ilk bölümünde oynanan maçlarda lehine penaltı kararı verilmeyen iki takımdan birisi idi. Ayrıca, ligin 2.haftasında deplasmanda oynadığımız ve 2-0 kaybettiğimiz Beşiktaş maçında Selçuk Dereli tarafından rakibimiz lehine verilen penaltı kararında Delgado’nun vuruşunda kaleci Jefferson başarılı bir kurtarışla gol izni vermemişti.
İKİNCİ YARI NURİ MEHTAP’IN
ŞOK İSTİFA İLE BAŞLIYORDU
Süper Lig’de sezonun 16 haftalık ilk yarısını 17 puanla 12. sırada tamamlayan Konyaspor ikinci devreden daha da umutluydu. Herkes ikinci devrenin daha da iyi geçeceğini düşünüyordu. Ancak 2. devre hazırlıkları öncesinde Konyaspor’da şok bir gelişme yaşandı. Menajer Nuri Mehtap, 2 Ocak’ta yazılı bir açıklama yaparak 2008 Haziran ayından bu yana sürdürdüğü görevinden ayrıldı. Mehtap veda açıklamasında, “Konyaspor’un her kademesinde görev yaptım. Futbolcu olarak başladığım Konyaspor serüvenim yönetici olarak devam etti. Konyaspor’umuza da "hamiler" sayesinde değil, beni seven ve bana inanan insanlar sayesinde geldim. Yaşadığım süre içinde de Konyaspor ile ilgilenmeye, hizmete hazır olmaya devam edeceğim. Çünkü Konyaspor adına birikimim Konya'da yaşayan herkesten fazla oldu. Bu konuda da asla mütevazi olmayacağım” derken, bu veda kimine göre yerinde kimine göre ise yersizdi. Lig hazırlıklarını Antalya’da sürdüren Konyaspor 7 Ocak’ta kupa maçında deplasmanda Manisaspor ile karşılaştı. Kupadaki “keklik grupta” ilk iki maçını 1-0 kaybeden Konyaspor bu seriyi Manisa önünde de sürdürdü ve rakibine de 1-0 yenilerek gruptan çıkma umutlarını tüketti. Bir taraftan ara transfer diğer taraftan da 2. yarı hazırlıklarını sürdüren Konyaspor kaleci İlker ve orta saha oyuncusu Fatih Egedik ile golcü Ferdi’yi kiraladı, Şener ile yollarını ayırdı. Ara transferde ilk imza Norveç’li Poljac’tan geldi. Antalya’da gerçekleştirdiği kamp döneminde kadroya dahil edilen ve teknik heyetimizin olumlu görüş bildirdiği Hırvat asıllı Norveç vatandaşı olan 24 yaşındaki Branimir Poljac, kendisini 2,5 yıllığına yeşil-beyazlı renklere bağlayan resmi imzayı Tatlıcak Tevfik Lav Tesisleri’nde düzenlenen törende attı.
SERHAT AKIN İLE
1,5 YILLIK SÖZLEŞME İMZALADIK
21 Ocak günü ise ara transferde ikinci imzayı Kocaelispor’lu Serhat Akın 1.5 yıllığına atıyordu.
ANKARASPOR BU KEZ BİZİ ÜÇLÜYORDU
23 Ocak günü 17.haftanın açılış maçında Ankaraspor’a konuk olan Konyaspor 45.dakikada kaleci Oğuzhan’ın kırmızı kart görmesiyle 10 kişi tamamladığı mücadeleden 3-0'lık skorla mağlup ayrıldı.
BÜLENT BÖLÜKBAŞI İLE
SÖZLEŞME İMZALAYINOR
26 Ocak’ta ise 1999-2001 yılları arasında yeşil beyazlı formayı giyen tecrübeli oyuncu Bülent Bölükbaşı ile opsiyon hakkı kulübümüzde olmak üzere sezon sonuna kadar resmi sözleşme imzaladı. Bülent Bölükbaşı, takıma ara transferde gelen üçüncü futbolcu oluyordu
VE FAHRİ TATAN SÜRESİZ
KADRO DIŞI BIRAKILIYORDU
28 Ocak 2009 günü gelişinden bu yana hatta gelmeden Konyaspor ile tutmayan ten uyuşmazlığı artık çekilmez bir hal alıyordu. Nitekim Futbol Şube Sorumlusu Mustafa Düzkaya, Fahri Tatan'ın Teknik Heyetin verdiği rapor doğrultusunda süresiz olarak kadro dışı bırakıldığını açıklıyor ve ‘Kendisine bundan sonraki futbol yaşantısında başarılar dileriz” diyordu.
ROMAN KRATOCHVİL İMZA ATIYOR
Konyaspor Denizlispor ile yollarını ayıran Slovak oyuncu Roman Kratochvil ile resmi sözleşme imzalamak için menajeri ile birlikte Cuma akşam saatlerinde Konya'ya geldi. 34 yaşındaki tecrübeli oyuncu Roman Kratochvil’i yönetim kurulu üyesi Muammer Bingöl karşılayacak ve imzalar atılacaktı.
Ankaragücü: 1-KONYASPOR: 3
Konyaspor ligin 18. haftasına dahil deplasmanda oynadığı maçta Ankaragücü'nü net bir skorla 3-1 mağlup ederek nihayet sezonun ikinci devresine galibiyetle başladı. Takımımızı galibiyete taşıyan goller İsmail Güldüren (penaltı), Cihan ve Bülent'ten geldi.
3 Şubat günü Mısırlı Ayman Abdelaziz, Kocaelispor’dan Musa Büyük ve Altay’dan genç kaleci Atilla Özmen kadroya dahil edildi
KONYASPOR: 0-Beşiktaş: 0
Turkcell Süper Lig’in 19.haftasında Beşiktaş’ı konuk eden takımımız, rakibiyle golsüz berabere kaldı. Sezonun ikinci devresinde oynadığı ikinci maçtan da puansız ayrılmayan Konyaspor haftayı 21 puanla kapattı. Bu maçta da inançlı ve diri futbolu ile Yeşil-Beyazlılar tribünlerden olumlu not alıyordu
Denizlispor: 2-Konyaspor:
Lig'in 20.haftasında deplasmanda Denizlispor'a konuk olan takımımız, Serhat Akın'ın kırmızı kart görmesiyle 10 kişi tamamladığı maçta rakibine 2-1 mağlup olarak haftayı puansız kapattı. Konyaspor'umuzun tek golü ise Poljac'tan geldi.
ZEKİ ÇİMEN İHMET KOYUNCU
VE MEHMET ÜZÜMCÜ YÖNETİME
DAHİL OLUYORLAR
15 Şubat günü Zeki Çimen, Ahmet Koyuncu ve Mehmet Üzümcü bir süredir boş bulunan Yönetim Kurulu üyeliklerine yeni görevlendirmeler ile getiriliyorlardı.
KONYASPOR: 2-Antalyaspor: 0
Turkcell Süper Lig'in 21.haftasında Antalyaspor'u konuk eden takımımız, rakibini her iki yarıda Milos ve Poljac'ın attığı gollerle 2-0 mağlup etti.
![]() |
Konyaspor-Galatasaray maçı öncesi şehirde yağan yoğun kar yağışı sporseverlere hemen bir sezon önce ki Galatasaray maçını hatırlatmıştı. Ama doğrusunu söylemek gerekirse Başta Gençlik ve Spor İl Müdürlüğü olmak üzere Büyükşehir belediyesi ekipleri ile taraftarlar el ele vererek sahanın temizlenmesini daha doğrusu kar üstünde normal şartlarda futbol oynanacak hale gelmesini sağlamışlardı. Ancak bu maçta da Konyaspor sahada beklenen sonucu alamayacak bir yerde emeklerin boşa gitmesine kamuoyu üzülecekti. |
Sahasında bu sezonki ikinci galibiyetini alan Konyaspor, puanını 24'e çıkarttı.
YİNE KAR YİNE SAHA
TEMİZLEME REZALETİ
Bir yıl önce kar nedeniyle Galatasaray ile oynayacağı maç ertelenen Konyaspor yine sarı-kırmızılılarla yapacağı maç öncesinde kar endişesi yaşadı. Ancak sütten ağzı yanan Konyaspor bu kez temkinliydi…
Atatürk Stadyumu'nun zemininin 1 Mart Pazar günü oynanacak Galatasaray maçına yetiştirilmesi amacıyla başlatılan temizleme çalışmaları aralıksız olarak devam etti. İki gündür devam eden kar yağışı sonrası temizleme çalışmalarına aralıksız olarak devam ederken Kulüp personeli ve Büyükşehir Belediyesi Park ve Bahçeler Daire Başkanlığı'na bağlı ekiplerin katılımıyla yapılan çalışmalarda saha zemini kardan temizlenirken, toplanan sularda personel tarafından saha dışına atılıyordu.
Atatürk Stadyumu'nun bazı bölümlerinde drenajdan kaynaklanan sorunlar nedeniyle elverişsiz hava koşullarında zeminin ağırlaştığını görüldü. Hava şartlarının normale dönmesi beklenirken tüm çalışmalar aralıksız devam etse de 1 Mart Pazar günü Galatasaray ile oynayacak lig maçına sahanın yetiştirilmesi olduğunu yavaş yavaş dillendiriliyordu.
KONYASPOR: 0-Galatasaray: 1
Lig'in 22.haftasında Galatasaray'ı konuk eden yeşil-beyazlı ekibimiz, rakibine 11.dakikada Arda'nın golüyle 1-0 mağlup oldu. Jefferson’un bu maçta yediği hatalı gol adeta kendisinin de sonu oldu ve Brezilyalı kaleci sezon sonuna kadar yedek kulübesine demir attı. Artık Konyaspor’un 1. kalecisi Oğuzhan Bahadır oluyordu.
Kartal'ın düşüş öyküsü 1 yazısı için tıklayın
Kartal'ın düşüş öyküsü 2 yazısı için tıklayın
Kartal'ın düşüş öyküsü 3 yazısı için tıklayın
Kartal'ın düşüş öyküsü 4 yazısı için tıklayın
Kartal'ın düşüş öyküsü 5 yazısı için tıklayın
Kartal'ın düşüş öyküsü 6 yazısı için tıklayın
Kartal'ın düşüş öyküsü 7 yazısı için tıklayın
Kartal'ın düşüş öyküsü 8 yazısı için tıklayın
Kartal'ın düşüş öyküsü 9 yazısı için tıklayın
Kartal'ın düşüş öyküsü 10 yazısı için tıklayın
Kartal'ın düşüş öyküsü 11 yazısı için tıklayın
Kartal'ın düşüş öyküsü 12 yazısı için tıklayın
Kartal'ın düşüş öyküsü 13 yazısı için tıklayın
Kartal'ın düşüş öyküsü 14 yazısı için tıklayın
Kartal'ın düşüş öyküsü 15 yazısı için tıklayın
Kartal'ın düşüş öyküsü 16 yazısı için tıklayın
Kartal'ın düşüş öyküsü 17 yazısı için tıklayın
Kartal'ın düşüş öyküsü 18 yazısı için tıklayın
Kartal'ın düşüş öyküsü 19 yazısı için tıklayın
Kartal'ın düşüş öyküsü 20 yazısı için tıklayın
Kartal'ın düşüş öyküsü 21 yazısı için tıklayın
Kartal'ın düşüş öyküsü 22 yazısı için tıklayın
Kartal'ın düşüş öyküsü 23 yazısı için tıklayın
Kartal'ın düşüş öyküsü 24 yazısı için tıklayın
Kartal'ın düşüş öyküsü 25 yazısı için tıklayın
Kartal'ın düşüş öyküsü 26 yazısı için tıklayın
Kartal'ın düşüş öyküsü 27 yazısı için tıklayın
Kartal'ın düşüş öyküsü 28 yazısı için tıklayın
Kartal'ın düşüş öyküsü 29 yazısı için tıklayın
Kartal'ın düşüş öyküsü 30 yazısı için tıklayın
Kartal'ın düşüş öyküsü 31 yazısı için tıklayın
Kartal'ın düşüş öyküsü 32 yazısı için tıklayın
Kartal'ın düşüş öyküsü 33 yazısı için tıklayın
Kartal'ın düşüş öyküsü 34 yazısı için tıklayın
Devamı yarın...