Tüm okurlarım güncel olayları yaz diyor, FETÖ yü ve Fetö cüleri yaz diyor. Sen kırk yıl dır  onların aleyhine yazıyorsun, bugünü çok önce görenlerdensin senin görüşlerin bizim için çok önemlidir, onun için ne olur bu iğrenç terör örgütünü ve olup bitenleri bize birde sen anlat diyorlar.

Değerli okurlarım bana kızmayın, ben sizin dediklerinizi yapmayacağım.

Dediklerinizi yazmaya kalkınca sinir katsayım yükseliyor, kendime hâkim olamıyorum.

Birde FETÖ  ile ilgili ne yazayım? Her türlü pislikleri ortaya çıkmadı mı?

Geçmişte el ayak öpen, onlarla flört eden, maklube yiyen, yurt içi ve yurtdışı gezilere katılan, birçok yalaka şimdi çıkmış hep onların aleyhine yazıyor, onlara benzememek için yazmayacağım.

Sizlere soruyorum, sahiden bu konuda ne yazayım?.

Birçok Üniversite öğrencisi ByLock a takıldıkları için sorgulanırken, değişik bakanlıkların il müdürlüklerinde alt kesimden insanlar görevden alınırken hala göreve devam eden üst yönetim yönetici fetöcüleri mi yazayım.

Yoksa kendilerinin üç ay önce atadıkları Kayyım müdürlerini nasıl FETÖ listesine alıp çalışma izinlerini iptal ettiklerin imi, İsterseniz başka bir konuyu adı Ömer Halisdemir olan okula yeni atanan müdür yardımcısını ihbar ettiğim için beni tehdit eden İl Milli Eğitim Müdürünü mü yazayım.

Yoksa devletin sözleşmeli öğretmen alımından bende memur olacağım diye heyecanlanan ve mülakata katılan sonrada başarılı bir mülakat veren, Fetö okullarında devletimiz adına görev yapan iki tane kayyım müdürünün, Kayyım müdürü oldukları için taltif beklerken nasıl sınavı kazanamadıklarını mı yazayım.

Yoksa 12 Ekim 2016 tarihinde açığa alınan İl Milli Eğitim Müdür Yardımcısını mı? Yoksa hala bu kişinin görevinden alınmadığını ve nasıl görev yaptığını mı yazayım?

İsterseniz İl Milli Eğitim Müdür Yardımcısını 12 Ekim 2016 tarihinde gelen görevden alma yazısını, bu yazıyı yazdığım 16 Ekim 2016 tarihine kadar tebliğ etmeyerek kanunu ve verilen emri hiçe sayanlarımı yazayım.

İsterseniz ta Amerika’ya kadar giderek malum şahsın elini öpen, şu an arkalarında namaz kılmadığım vaazlarını dinlemediğim hocaları mı yazayım.

İsterseniz FETÖ nün  büyümesinde çok büyük katkısının olduğunu düşündüğüm SAMAN gazetesine el konulduğu zaman protestocu lar arasında olan bugün ise sadece fikrine başvurulan tanık olarak dinlenen eski içişleri bakanını mı yazayım.

Konya”da bir üniversitenin eski rektör yardımcısı olan, şimdi aynı üniversitenin Rektör ü olan kişinin “Üniversite onların karargâhı olmuş” diyerek eskiyi suçladığını zannedip kendini nasıl aklamaya çalıştığını mı yazayım.

Yoksa Konya”da yanlışlıkla kapatıldıkları söylenen sayıları 25 olan sivil toplum kuruluşlarından bugüne kadar ne bir özür dilendiğini, nede resmi gazetede açıldıklarının hala yayınlanmadığını mı yazayım.

Onun için ne olur kusura bakmayın, dediklerinizi yazamayacağım.

Gerçi yazsam da, birileri Bunları niye yazıyorsun başını belaya mı sokmak istiyorsun bunları yazacağına git patates ek diyebiliyor. Onun için kusura bakmayın bu tür yazılar yazmayacağım.

Aaaa ben yine ne yaptım, dayanamadım yazmayacağım derken yine ben neler yazdım.

Neyse bu son olsun sözümde duracağım bundan sonra yazmayacağım, dersem de siz inanmayın ben doğru bildiğim her şeyi yazmaya devam edeceğim. Bu vatan için bu aziz millet için, dün kendilerini düşman atları önüne atan, bugün ise tanklar önüne atlayan şehitlerimiz ve gazilerimiz için ben yazmaya devam edeceğim.

Her şeye rağmen Konya Fetö ile mücadeleyi çok güzel veriyor, bende Konya”da bu mücadeleyi veren Sayın Valimize, tüm yetkililere, vatandaşlarımıza ve köşe yazarı olmaktan gurur duyduğum Memleket gazetesi yetkililerine ve çalışma arkadaşlarıma sonsuz teşekkür ediyor ve bu işin daha başında olduğumuzu söylemek ve yazmak istiyorum.

Çarşambanın Sözü; Çocuklarınızı Fetullah Gülen”in okullarına gönderirseniz Yahudi ye asker yetiştirmiş olursunuz. Korkarım ki beni anladığınız gün dövecek dizinizde kalmayacak. Prof. Dr. Necmettin Erbakan