Depremlere karşı binalara "su yalıtımı" önlemi

Depremlere karşı binalara "su yalıtımı" önlemi

İZODER Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Şen: - "Topraklarının yüzde 92'si ve nüfus yoğunluğunun yüzde 95'i deprem kuşağında yer alan Türkiye'de alınması gereken en temel önlemlerin başında su yalıtımlı binalar inşa etmek geliyor" - "Yalıtım sektörünün des

ANKARA (AA) - YILDIZ NEVİN GÜNDOĞMUŞ/BURCU ÇALIK - Isı Su Ses ve Yangın Yalıtımcıları Derneğince (İZODER) olası depremlere karşı alınması gereken önlemlerden biri olan "su yalıtımı"nın tüm binalarda zorunlu haline getirilmesi çağrısında bulunuldu.

İZODER Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Ertuğrul Şen, binlerce insanın ölümüne yol açan Marmara depreminin 17. yıl dönümünde AA muhabirine yaptığı açıklamada, Türkiye'nin her 10 metrekaresinin, 9'unun deprem riski altında olduğuna dikkati çekti.

Her 20 kişiden 19'unun da deprem kuşağında yaşadığını aktaran Şen, son 58 yılda meydana gelen depremlerde 58 bin 202 kişinin hayatını kaybettiğini, 22 bin 96'sının yaralandığını, 411 bin 465 binanın yıkıldığını ya da ağır hasar gördüğünü aktardı.

Şen, bu felakete karşı yapılacak tek şeyin depreme dayanıklı yapılar inşa etmek olduğunu söyleyerek, binalardaki "su yatılımı"nın önemine işaret etti.

Türkiye'nin, su yalıtımsız yapılar nedeniyle, güvenli, sağlıklı ve kaliteli bina sayısı konusunda istenen seviyede olmadığını belirten Şen, şu değerlendirmede bulundu:

"Binaların koruyucu kalkanı su yalıtımı olmasına rağmen, ülke genelindeki yaklaşık 22,5 milyon konutta halen su yalıtımı yapılmadı ve 6 milyon konut deprem açısından riskli bina statüsünde bulunuyor. Topraklarının yüzde 92'si ve nüfus yoğunluğunun yüzde 95'i deprem kuşağında yer alan Türkiye'de alınması gereken en temel önlemlerin başında su yalıtımlı binalar inşa etmek geliyor. Çünkü çok bilinmese de depremlerin yol açtığı büyük yıkımların en önemli nedenlerinden biri korozyondur. Herhangi bir yoldan binaya sızan suyun yol açtığı korozyonu önlemek de ancak su yalıtımıyla mümkündür. 17 Ağustos depremi sonrasında yapılan incelemeler sonucu, yüzde 79'u hasarlı bulunan 55 bin 651 konut ve iş yerinin yüzde 64'ünde korozyon tespit edildi."

- "Yapı denetim kapsamına alınmalı"

Şen, Çevre ve Şehircilik Bakanlığınca hazırlanan ve taslak halindeki "Su Yalıtım Yönetmeliği"nin bir an önce tamamlanmasının önemine değindi. Şen, yönetmeliğin öncelikle yeni binalarda ve kentsel dönüşüm projelerinde zorunlu uygulamasına hızlıca geçilmesi gerektiğini vurguladı.

Şen, Türkiye'nin yüksek riskli bir coğrafyada bulunduğunu, betonarme yapı sistemiyle inşa edilen binaların 5-10 yıllık kullanımdan sonra suyun korozyon dolayısıyla taşıyıcı elemanlarda yarattığı tahribat nedeniyle zafiyete uğradığını ifade etti.

En küçük depremde çok daha kolay yıkılan bu binaların can ve mal kayıplarına yol açtığını anlatan Şen, "Bu noktada, yalıtım sektörünün desteğiyle hazırlanmış taslak mevzuatın, zaman kaybedilmeden yürürlüğe konulmasında ısrar ediyoruz. Su yalıtımı zorunlu kılınmalı ve yapı denetim kapsamına alınmalıdır." diye konuştu.

Türkiye çapında başlatılan kentsel dönüşüm sürecinin, su yalıtımı uygulamaları için büyük bir fırsat olduğuna dikkati çeken Şen, inşa edilen tüm yeni binalardaki su yalıtımının standartlara uygun yapılmasının önemini vurguladı.

- Su yalıtımı maliyeti

Şen, su yalıtımının maliyetinin sanıldığı kadar yüksek olmadığını belirterek, yeni inşa edilen bir binanın ortalama metrekare maliyetinin 2 bin lira, su yalıtımının maliyetinin ise bunun sadece yüzde 2-3'ü kadar yani sadece 60 lira olduğunu dile getirdi.

Söz konusu maliyetlerle binayı ömrü boyunca koruyacak su yalıtımının hayati önemini, İZODER olarak her kesime anlatmaya devam edeceklerini dile getiren anlatan Şen, şöyle dedi:

"Su yalıtım sektöründe üretici olarak yaklaşık 650'ye yakın firma bulunmaktadır. Bu firmalarda yaklaşık 13-15 bin kişi istihdam edilmektedir. Tüm sektör paydaşlarının önceliği, su yalıtımının artan önemine dikkat çekmek, henüz yapının imalatına başlarken alınması gereken önlemleri teknik ve ekonomik açıdan anlatarak su yalıtımı bilincini oluşturmak, yapılmayan su yalıtımı uygulamalarında geri dönüşü mümkün olmayan ya da kimi durumlarda çok daha pahalı maliyetler ile çözülebilen tedbirlerin 'yaşamsal tedbirler' olduğunun altını bir kez daha çizmektir."

AA

Kaynak:Haber Kaynağı

Önceki ve Sonraki Haberler