WASHINGTON (AA) - GÜLBİN YILDIRIM - Avrupa Komisyonu Başkan Yardımcısı Kristalina Georgieva, sığınmacı sorununun Türkiye ve Avrupa Birliği'nin (AB) kaderinin ne kadar bağlantılı olduğunu gösterdiğini belirterek "Türkiye'yle ilişkilerimizin bu ortak sorunla mücadele ederken güçlenmesini temenni ediyoruz." dedi.

Uluslararası Para Fonu ve Dünya Bankası'nın Bahar Toplantıları kapsamında ABD'nin başkenti Washington'da bulunan Georgieva, temaslarının ardından AA muhabirinin sorularını yanıtladı.

Sığınmacı sorununun, Türkiye ve AB'nin kaderlerinin bağlantılı olduğunu bir kez daha ortaya koyduğunu vurgulayan Georgieva, "Biz komşuyuz, birbirimizle iç içeyiz ve birbirimize dayanıyoruz. Birkaç yıl boyunca birbirimizden biraz uzaklaştık ancak sığınmacı krizi kaderlerimizin ne kadar bağlantılı olduğunu bize hatırlattı. Türkiye'yle ilişkilerimizin bu ortak sorunla mücadele ederken güçlenmesini temenni ediyoruz." diye konuştu.

- "Sığınmacı krizi küresel bir problem"

Georgieva, insanların zorla yerlerinden edilmesinin bölgesel değil küresel bir problem olduğuna dikkati çekerek "Ne yazık ki bu insanların sayısının şiddet, aşırılık, çatışmaların yanı sıra iklim değişikliği ve doğal afetler yüzünden artmasının muhtemel olduğunu biliyoruz. Bu nedenle küresel toplum yerlerinden edilmiş insanlara yönelik sorumluluğun paylaşılmasında yeni yöntemler yaratmalı ve birbirine yardım etmeli" değerlendirmesinde bulundu.

AB ve Türkiye arasında varılan mutabakatın her iki tarafın çıkarına olduğunu, yasa dışı insan trafiğine karşı mücadelede de önem taşıdığını ifade eden Georgieva, "Sığınmacıların insan kaçakçılarının eline bırakılması korkunç. Bu, suçluların para kazanmasına ve bununla sık sık radikalleşme ve terörü finanse etmesine imkan tanıyor." dedi.

Georgieva, sığınmacıların sadece olumsuzluklarla anılmaması gerektiğinin altını çizerek sığınmacıların, özellikle daralan iş gücü piyasasına sahip birçok Avrupa ekonomisine pozitif etki yapacağını söyledi.

- "Problemin büyüklüğünü anlayamadık"

Georgieva, Avrupa'nın sığınmacı krizini yeteri kadar çabuk ve etkili yönetemediği eleştirilerine şöyle yanıt verdi:

"En iyisini ummak ve en kötüsüne hazırlanmakta yavaş kalmak insanlığın doğasında var. Bu Avrupa için de geçerliydi. Problemin büyüklüğünü, sığınmacıların büyük kitleler halinde topraklarımıza gelmeden önce anlayamadık. Ancak şimdi Türkiye gibi biz de bunun farkındayız ve çözmek için aktif şekilde çalışıyoruz."

Georgieva, iltica kanunlarını değiştirdiklerini, insan kaçakçılığıyla mücadele ettiklerini, Türkiye, Ürdün ve Lübnan gibi Avrupa'dan çok daha fazla yük taşıyan diğer ülkelere yardım ettiklerini vurguladı.

- "Tüm dünya adına teşekkürler"

Türkiye, Ürdün ve Lübnan'ın sığınmacılar için ortaya koyduğu çabanın her fırsatta takdir edilmesi gerektiğini belirten Georgieva, "Gittiğim her uluslararası etkinlikte, konuşmama, Türkiye, Lübnan ve Ürdün'e, umutsuz sığınmacılara gönüllerini ve ekonomilerini açarak insaniyete hizmet etmelerinden ötürü tüm dünya adına teşekkür ederek başlıyorum." ifadesini kullandı.

Kristalina Georgieva, bundan sonraki şoklara daha hazırlıklı olunması gerektiğini ve bunun ancak ileri görüşlü bir yaklaşımla mümkün olabileceğini söyleyerek "Avrupa, Türkiye, herkes daha ileri bakışlı olmalı çünkü dünya değişti. Artık daha kırılgan bir dünyada yaşıyoruz ve çatışmalardan, doğal afetlerden, ekonomik ve finansal sorunlardan kaynaklanan şoklara karşı dayanıklı bir dünya yaratmalıyız. Çünkü bu şoklar dünyaya çok daha hızlı yayılıyor." görüşünü paylaştı.

Ekonomiyi güçlendirmenin de sığınmacı krizi ve diğer şoklara karşı koymakta önemli rol oynadığını anlatan Georgieva, hiçbir ülkenin, ne kadar güçlü olursa olsun bu tür şoklarla tek başına mücadele edemeyeceğini sözlerine ekledi.

AA