Karapınar coğrafyasına şaşırmamak elde değil. Kimi görüntüsü ile insan hayatından zevk aldıran bölge toprağı kimi zaman da bizleri endişelendiriyor.

Alın size obruk!

Kelime olarak kimse belki de bu oluşumu bilmez. Hiç bilmeyenler belki bunu yenecek bişeyler zannedebilir. Kimi ise bir oyuncak olarak algılayabilir.

Bizim bildiğimiz obruk ise Toprak çökmesi.

Toprağın çökmesi de hayatımızın zorlaşması anlamına geliyor.                                      

O kadar ilginç oluşumlar ki nerde ne zaman olacağınızı bilemezsiniz

Örneğin sabah kalktığınız da evinizin hemen yanında veya tarlanızın hemen ortasında derin çukurlar bulabilirsiniz.

Türkiye de obrukların daha çok Konya da bulunuyor. Konya sınırları içerisinde bu obrukların Karapınar da fazla olduğunu bilinen bir gerçek.

Halkın tedirginliği, tarım alanlarını kısıtlaması obrukların ilçemizdeki tehdidini ortaya koyuyor.

Özellikle kuzey bölgede yer alan obrukların insanlarımız için ne derece tehlikeli olduğunu orada yaşayanlar biliyor.

Ancak uzun süre yapılan araştırmalarda bazı bilim adamlarının “Karapınar’ın yeraltını bilseniz burada oturmazsınız” sözü her halde olayın ne kadar önemli olduğuna yeterli bir açıklama.

Obrukların en önemli nedenlerinden biriside insanlarımızın suyu hoyratça kullanmaları olsa gerek.

Yeraltı sularının bilinçsizce kullanımı bu obrukların oluşumunu hızlandırmaktadır.

Özellikle son yıllarda artan obrukların sebebini iyice araştırmak ve gerekli tedbirleri almak gerekir.

Çiftçilerimizin kuraklığa ve susuzluğa dayalı hububat ekimi yerine daha çok su isteyen mısr, ayçiçeği ve pancar gibi ürünlere yönelik ekimlerine mutlaka kısıtlama getirilmeli.

Daha fazla kazanacağım hırsı nedeni ile geleceğimizin tehdit edilmesine daha fazla izin verilmemelidir.

AĞAÇ DİKMEKMİ KORUMAK MI?

Karapınar’ın erozyon bölgesinde olduğunu hepimiz biliyoruz. Türkiye’nin en az yağış alan yeri ve en kurak bölgesi olduğunu da biliyoruz.

Yaptığım araştırma da ilçemizde 35 civarında park var.

10 yıl öncesine döndüğümüzde bu rakamın bir elin parmakları kadar diye söylersek abartı olmaz.

Özelikle hatıra ormanlarının oluşulması ne kadar büyük bir gelişme ise her gelenin hatıra ormanı oluşturması da bana göre şovdan öteye gitmedi.

Yapılan hatıra ormanları ilçe belediyemize dün olduğu gibi bugün kambur olacak diye düşünüyorum

Zira yerel imkânın çok kısıtlı olduğu ilçemizde ağaçların bütün imkânsızlara rağmen en iyi şekilde bakımın yapıldığını görmek bizleri mutlu kılıyor.

Şayet ağaç dikiminde rant elde etmek yerine gerçek ağaç sevgisini yaşatmak ve onların büyümelerini sağlamak için çaba harcamak en güzel çalışma olacak diye düşünüyorum.

Az ve öz dikilecek ağaçların büyütülmesi daha sonra yenilerinin toprakla buluşması çok mantıklı olacak.