"Ramazan ve oruç reytinge kurban edilmemeli"

"Ramazan ve oruç reytinge kurban edilmemeli"

YBÜ İslami İlimler Fakültesi Öğretim Üyesi Güngör:- "Özellikle ramazan ayında din de bir popüler kültür nesnesi haline getirilerek, kolaylıkla endüstrileştirilebilen bir kuruma dönüştürülüyor. Ramazan ve oruç reytinge kurban edilmemeli"

ANKARA (AA) - SEYİT AHMET AYTAÇ - Yıldırım Beyazıt Üniversitesi (YBÜ) İslami İlimler Fakültesi Din Sosyolojisi Ana Bilim Dalı Öğretim Üyesi Doç. Dr. Özcan Güngör, medyanın varlığını endüstrileşme üzerinden anlamlandırdığını belirtti. Güngör, "Özellikle ramazan ayında din de bir popüler kültür nesnesi haline getirilerek, kolaylıkla endüstrileştirilebilen bir kuruma dönüştürülüyor. Ramazan ve oruç reytinge kurban edilmemeli." diye konuştu.

Güngör, AA muhabirine, ramazan ve oruç hakkında televizyonlarda yapılan programlarla ilgili değerlendirmede bulundu.

Ramazan yoluyla İslam dininin endüstrileştirildiğini, bunun da dinin içsel yönüne ters düştüğünü söyleyen Güngör, ramazanın Türkiye'deki toplumsal atmosferi etkilediğinin göz önünde bulundurulması gerektiğini söyleyerek, şöyle dedi:

"Buna rağmen dini ve toplumsal hassasiyetleri hiçe sayarak 'şov' ve 'reyting' uğruna, değerli ve mistik bilgiyi küresel medya pazarının, tabiri caizse, 'mezesi' haline getirmek, İslam'ın mesajını etkisizleştirerek onun ruhlarda uyandırdığı tesiri, eğlence kültürünün bir unsuru kılma niyeti ve amacını akla getirmektedir."

- "Medya vaizleri reyting peşinde"

"Bazı medya vaizlerinin her ramazan ayında gündemde kalmak adına, nelerin orucu bozup bozmayacağına ilişkin sarf ettikleri sözde dini fikirlerin, toplumun ruhuna ve kültürüne saygısızlık içerdiğini" savunan Güngör, şunları ifade etti:

"Nefsi terbiye etmenin temel amaç olduğu bir ibadette, aşırı lüks sofraların kurulması ve yapılan program ve reklamlarla insanların da kurmaya teşvik edilmesi, sonrasında israflar ve tamamen tüketim kültürünün öne çıkarıldığı organizasyonların yapılması, toplumu cahil yerine koyan ve bilinen şeyleri tekrardan başka amacı olmayan ve sürekli ajitasyon, fakir edebiyatı içerikli konular işleyen bazı televizyon programları ve ramazan eğlenceleri başlığı altındaki amaçsız ve boş etkinlikler elbette İslam'ın ruhuna da uygun değildir. Özellikle ramazan ayında din de bir popüler kültür nesnesi haline getirilerek, kolaylıkla endüstrileştirilebilen bir kuruma dönüştürülüyor. Ramazan ve oruç reytinge kurban edilmemeli."

Güngör, "tartıştır, kızıştır, kamunun vicdanını kanat ve sonunda reyting gelsin" anlayışıyla hareket edildiğini ve bundan üzüntü duyduğunu ifade ederek, şöyle dedi:

"Toplumun sağduyusu gereği, bazı medya vaizlerinin yaptıklarından yola çıkarak yeteri kadar reyting alamama kaygısı taşıdıklarını düşündürmektedir. İnsanlara anlayacağı dille hitap edelim derken hoş olmayan benzetmeler yoluyla mesajlar vermek, toplumun kültür ve medeniyet seviyesi açısından doğru değildir. Reyting amaçlı yapıldığı belli olan bu samimiyetsiz din anlatımının, İslam dininin sunumunu gayri ciddileştirdiği, folklorize ettiği ve en önemlisi belki de maalesef ki 'tükettiği' artık fark edilmelidir."

Bazı medya kuruluşlarının sanki bu ülkede ramazan atmosferi yokmuş gibi, sıradan ve bazen ahlak kurallarını hiçe sayan programlarına devam ettiğini söyleyen Güngör, "Bu ve buna benzer programlarıyla, milletin değerlerine ve inançlarına ne kadar yabancı olduklarını veya insanları kültürlerine nasıl yabancılaştırmaya çalıştıklarını da üzülerek seyrediyoruz." dedi.

Güngör, bazı televizyon programlarının da samimiyetle yapıldığını ifade ederek, "Samimiyete dayalı, şova dönüştürülmeden içtenlik ve bilgilendirme arasında kurduğu denge, milletin ve ümmetin gerçek sorunlarıyla içeriği oluşturulan program ve yapımcılarını da canı gönülden tebrik etmek gerekir." sözlerine yer verdi.

AA

Kaynak:Haber Kaynağı

Önceki ve Sonraki Haberler