Geçtiğimiz hafta 2005 yılının son kanunları mecliste görüşüldü ve kabul edildi. Bunlardan bir tanesi 15 tane üniversitenin kurulmasına dair kanundu, evet kabul edildi ve 15 yeni üniversite kurulacak. Milli Eğitim Bakanı tasarılar kanunlaştıktan sonra bir teşekkür konuşması yaptı ve bu konuşmada 2006 yılında 10 tane daha üniversite kurulacağını belirtti. Toplam 25 üniversite… Yine Konya yok… “Konya’ya da ikinci üniversite kurulacak” açıklamasını bekledik ama nafile, yine bize şaşkınlık, hayal kırıklığı… Hiç bir yerde Konya ismi telaffuz edilmedi, aslında 1995 yılından beri Konya’ya teknik üniversite kurulması için girişimler yapılıyor ve iki yıl önce de bütün milletvekillerimize birer rapor gönderilerek bu üniversite neden gereklidir detaylarıyla anlatıldı. Evet, bekliyorduk Konya’ya da bir değil, iki üniversite ve bir de özel üniversite kurulması ile ilgili konuların mecliste konuşulmasını ve hatta bu yıl içerisinde Konya’da bir teknik üniversite kurulmasının kararlaştırılmasını bekliyorduk. Bakan Konya’yı telaffuz bile etmedi, ama bu teknik üniversite istenmeliydi, Hyundai fabrikasını Konya’ya kurabilir, bu üniversite de oraya teknik eleman sağlayabilirdi. Ama milletvekillerimiz anlaşılıyor ki buna pek inanmıyorlar. Anlamakta zorlanıyorum, neden böyle yaklaşılıyor Konya’ya? İktidar partisine mensup 14 milletvekilinin neden bir tanesi bile bu konuyu konuşmadı? CHP Konya milletvekili Atilla Kat’tan başkası teknik üniversiteyi ağzına bile almadı. Allah’ınızın aşkına; sadece Başbakanın gönlünün olduğu yatırımları, Konya’ya getirdik diye övünmek mi başarıdır? Anlaşıldı Sayın Başbakan Konya’yı bir köy gibi, Ankara’nın banliyösü gibi görmek istiyor ve buna da hepimizin rıza göstermesi bekleniyor. Yapmayın burası bir başkent ve Ahmet Hamdi Tanpınar kadar bile bu şehri sevemeyecek misiniz? Ben bu yazıyı yazmak için gerçekten çok düşündüm; “Acaba yazayım mı? Anlatmak istediğimin dışında bir şeyler anlaşılır mı? Tabii, birilerini yanlış anlaşılma sonrası üzer miyim?” diye… Ama ben bir gazeteciyim, -genç bir gazeteci- ve doğru bildiğimizi yazmazsak bu mesleği icra etmenin ne anlamı var ki? Ve yazıyorum; biraz tepki, biraz itiraz, yahu neden bu kadar suskunsunuz? Konya sivil havaalanını, Konya teknik üniversiteyi hak etmiyor mu? Konya bir Bakan çıkarabilecek bir şehir değil mi? Neden bu kadar etkisiziz? Hep bize çizilen yolu mu takip edeceğiz? Biz bir yol açamaz mıyız? Bu şehre yazık oluyor, bunu yapmayın. Karayolları Bölge Müdürlüğü’nden ismini vermeyeceğim bir yetkili ile konuşuyoruz, ona Ereğli-Konya karayolunun bir an önce bitirilmemesinin nedenini soruyorum, bana cevabı geçekten ilginç, para gelmiyor, bu konuda milletvekillerimiz hiç talepkar olmuyor, aldıkları 250- 300 bin YTL ile övünüyorlar ama Konya’nın ihtiyacı en az bir milyar YTL, diyor.  Neden büyük düşünemiyoruz? Neden Konyalılar olarak biz etkin noktalarda olamıyoruz? Konya’nın sorunlarına yaklaşım bu kadarla sınırlı olmamalı. Yıllarca gecikmiş KOP gibi bir proje için eğer Konya hak ettiklerini alamayacaksa inanınız yazık olur. KOP sadece Konya için değil, Türkiye için önemli bir proje, kalkıp “Biz KOP’u yapıyoruz, Konya Ankara hızlı tren projesini hayata geçirdik, Mevlana Kültür Merkezi’ni de tamamladık, siz bunlarla yetinin, Başbakan da Konya’yı çok seviyor daha ne istiyorsunuz?” deniliyorsa yanlış yapılıyor. Bu yıl bu teknik üniversite konusu meclise mutlaka gelmeli ve tasarı halini almalı ve hatta kurulması için ciddi adımlar atılmalı. Sivil havaalanı konusu gündeme gelmeli, Başbakana Konya’nın büyük bir köy olmadığı, geçekten bir kent olduğu ve 2 milyona yakın insanın bu şehre bir şekilde iş için gelip gittiği anlatılmalı, ama buna önce bunu anlatanlar inanmalı. Duble yollardaki yapım oranı artmalı, şu Karaman, Mersin, Ereğli yolları bir an önce bitirilmeli. Sonra duble yollarda Konya’da neden hiç sıcak asfalt kullanılmıyor? Konya Türkiye’nin dördüncü büyük şehri değil mi? Ne oluyor, neden Konya’yı bu kadar hor görüyor Ankara? Biz neden hakkımızı yeterince arayamıyoruz? 

Konya’nın Havası Kirli

Kaç gündür dışarıya çıkmaktan korkar olduk. Bu şehirde yaşlısı var, çocuğu var, hastası var, havalar çok kirli. Ne oldu, kömürdeki denetim mi azaltıldı? 50 bin konut doğalgaz kullanıyor ama yine de bu kadar kirli bir hava var Konya’da. Bir yetkili lütfen bu konuda bir açıklama yapsın, ne oluyor, Konya’nın havası bu kadar niye kirlendi? Duyarsızlık niye? Çevre İl Müdürümüz mü, Büyükşehir Belediyesi’ne bağlı Çevre Dairesi Başkanlığı mı bu konuda yetkili? Tam bilemiyorum, ama ne olursa olsun bir yetkili, bu hava şundan dolayı kirli, desin. Ya da belki biz yanlış biliyoruz, değerleri göstersin ve Konya’da hava kirliliği yok, siz abartıyorsunuz, densin. Evlerde pencereyi açamıyorsunuz, eğer pencereyi açarsanız dışarıdan temiz hava değil, pis hava geliyor. Yollarda yürüyemiyorsunuz, genziniz tıkanıyor. Bu önemsiz bir konu değil, bu kirlilikten dolayı hastalanma ya da Allah göstermesin, ölümler olursa, bunun hesabını kim verecek? Nerede hata yapıldığını bize açıklayın ne olur ve Konya’nın hava kirliliği sorunu nasıl çözülecek, bir gündeminize alın. Bazı bölgelerde doğalgaz mecburi hale getirilebilir. Bazı büyük oteller, büyük fabrikalar, büyük iş hanları doğalgaza geçmiyor, bir yaptırımı yok mu bunun? Bu kul hakkı değil mi? Birilerini zehirlemek bu kadar kolay olabilir mi?  

Yeni Yıl

Yeni yılınızı kutluyorum, 2006 umarım hepinize sağlık, mutluluk ve başarı getirir.