KONYA’NIN GÜCÜ

Konya’mız yaptığı hamlelerle, verdiği desteklerle, bulunduğu stratejik konumu ile ve sosyoekonomik yapısıyla Türkiye’nin gündeminde hep olmuş, olmaya da devam edecektir. Bu gücü sportif manada da düşünecek olursak takım sporlarında da görmek mümkündür. Birinci Liglerde Futbol Basketbol ve Voleybol branşlarındaki başarıları bu şehrin gücünden kaynaklanmaktadır.

Bunlardan biri olan ve kitleleri büyük ölçüde arkasından koşturan futbol takımımız bu yılki başarılarıyla adından sıkça söz ettirmektedir.  Beşiktaş müsabakasındaki başarılarından dolayı futbol takımını tebrik ediyorum. Havanın soğukluğu zeminin bozukluğu gibi dış etkenleri hiçbir takımın mazereti olarak da görmüyorum. İki gün Konya’da kalacaksın ter antrenmanı dahi yapmayacaksın sonrada çıkıp saha ve hava koşullarını mazeretmiş gibi göstereceksin. Bu Beşiktaş’ın sorunu. Bunların içerisinde beni dahi etkileyen tek bir şey vardı. O da kirli hava. Stadın kalorifer bacasından çıkan dumanı görünce sporun ve sağlığın hiçe sayıldığını gördüm ve garipsedim. Stadyumun dört bir yanından doğalgaz geçmesine rağmen hala bacalardan duman çıkmasını kabullenemedim. Federasyon bir daha gece müsabakası vermese şaşmayalım. Bu rezaletin bir an önce halledilmesi gerekli diye yetkililere bir daha seslenmek istiyorum.

Müsabakaya gelince orta sahasını sağlam tutan takımımız, yumuşak ve yavaş olan Beşiktaş karşısında kontrolü eline alan takımımız oyunu orta sahanın gerisinde tutup inisiyatifi doksan dakika boyunca rakibe vermedi. Beşiktaş’ın kanatları kullanamama gibi zafiyetini bilerek, taktik savaşını da kazanmış olduk. Kurgu olarak yanlış kurulan Beşiktaş defansını kolay aşarak sonuca rahatlıkla ulaştık. Gökhan Zan’ın sakatlanarak sahayı terk etmesi ile de boy avantajını iyi kullandık. Şayet Tayfun’un yanında bir santrafor daha oynatmış olsaydık işimiz daha kolay olacaktı. Sahanın bence iyilerinden birisi olan hakem triosu her iki takımada yaranamamış durumda. Takımımızda ise El Saka, Erman Özgür ve Tayfun olağan üstü oynadılar. Yeni alınan Neca ise görev adamı olarak üstüne düşen görevi yapanlar arasında olarak göründü. Pozisyon ve kalite olarak vasatı geçemeyen bir müsabakadan galip ayrılmanın hazzını yaşıyorum.

Olgun bir atağı olmayarak maçı bitiren bir Beşiktaş göreceğimi hiç düşünmemiştim. Açıkcası daha zevkli bir müsabaka bekliyordum. Yeni alınan futbolculardan Neca’nın haricinde alınanlardan takımımızın lig sonuna kadar faydalanacağını sanmıyorum. Daha öncede bahsedildiği gibi yersiz ve gereksiz transfer yapıldığını düşünenlerdenim. Dört hafta geçmesine rağmen daha tıkları yok. Buna mukabil son iki kez ümit mili olan Uğurun kadroda olmamasına da diyecek bir şey bulamıyorum. Geçen sezon  A Milli takımına çağrılan Volkan’ın ısrarla oynatılmaması ise düşündürücü…

Bundan sonra korkulu rüya görmesi zor olan Konyaspor’un UEFA düşüncesinden çıkıp genç yetenekleri sahaya yavaş yavaş sürüp geleceğini teminat altına almanın yollarını denemesi gerekli. Şu anda ortamın sağlandığı kanaatindeyim. İçimizdeki Uğur’larında artarak takıma kazandırılması en büyük dileğim. Alt yapıda ki sporcularımızın takibi yapılıyor mu bilmiyorum. Ümit ediyorum ki daha nice Uğur’lar çıkacaktır. Maçı, günü ve kamuoyunu kurtarmak adına değil de geleceği kurtarmak adına bunları yapmalıyız. Çocukları riske atmadan güven ve sevgiyle yaklaşmalı, hatta koruma altına almalıyız.

Güzel günlerin hep beraber paylaşıldığı geleceğe doğru.  Sağlık ve esenlikler dilerim.

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Çok uzun metinler, küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,Türkçe karakter kullanılmayan yorumlar onaylanmamaktadır.