Prof. Dr. Ali Akpınar

Prof. Dr. Ali Akpınar

Gazâliler neden yetişmiyor?

Günümüzde Gazâliler neden yetişmiyor?

 

Soru Amerikalı mühtedi bir profesöre sorulur: Üstad günümüzde Gazalî çapında ilim adamları neden yetişmez? O da cevabında şunları söyler: Günümüzde Gazalî çapında ilim adamları yetişmez, zira Müslümanlar Gazâlî olacak beyinleri ya fiziğe, ya da müziğe gönderiyorlar! Din âlimi yetiştirecek okullara da daha alt seviyede öğrenciler gidiyor.

Eski bir ilahiyat dekanı anlatmıştı. Alan uygulamasının olmadığı, yapılan sınavdaki başarısıyla hak edenin hak ettiği yere girdiği dönemlerde çok zeki bir öğrenci, ilk ve tek tercih olarak İlahiyatı yazmış ve puanı yüksek çok değişik fakültelere gidebilecek iken, ilk sıraya yazdığı tercihi üzere ilahiyata gelmiş ve fakülteye devam etmeye başlamış.

Aradan üç ay geçtikten sonra öğrenci dekanın kapısını çalmış ve şunları söylemiş: Hocam, ben İslamî ilimlerde tahsil yapma ideal ve aşkıyla bu fakülteye gelmiştim, fasılasız üç ay derslere devam ettim. Fakat benim üç ay içerisinde hocalarımdan aldığım bilgiler, bir hafta yahut üç gün içerisinde öğrenebileceğim şeyler. Bana ne tavsiye edersiniz?

Dekanın cevabı, hayli ilginç ve garip: Ah evladım, sen yanlış adrese gelmişsin. Neyse bu sene dişini sık, çalış üniversite imtihanına tekrar gir de ya fiziğe git, yahut hukuk’a!

Aslında bu örnek  olayda Günümüzde Gazalîler neden yetişmiyor sorusunun çok açık ve net cevapları mevcut. Ama biz yine de konuyu biraz açalım.

Bir kere Gazalî ismi, sözgelimi verilmiş bir isim. Bu İmam Azam, İmam Şafiî, Buharî, İbn Sinâ, İbn Rüşd, Râzî, Mevlanâ,  İbn Kemal, Ebussuud, Elmalılı ve benzeri olabilir. Ama şu bir gerçek ki günümüzde böyle çaplı ilim adamları yetişmiyor. Gerçi her devirde, o devrin ihtiyaçlarını karşılayabilecek kapasitede ilim adamları yetişir. Dini duyarlılığın kalmadığı, insanların problemlerine dinde çözüm aramadığı, Allah’ın kelamını ve Peygamberin sünnetini asrın idrakine söyletme derdiyle dertlenenlerin azaldığı bir dönemde, mevcut ilim adamlarıyla da idare edilebilir. Ama ideal olan bu değil. Ve biz gelinen noktaya göre değil, doğru olan/olması gerekene göre düşünüp konuşmalıyız.

Amerikalı müslümanın tespiti son derece önemli. Esefle söyleyelim ki bizde meslek seçimi, çocuğun eğilim ve kapasitesine göre olmaktan çok, tesadüfen olmaktadır. Şartlar onu gerektirdiği için, çevre/ana-baba öyle istediği için, imtihan sonuçları öyle geldiği için vs. Oysa gelişmiş ülkelerde çocuk daha oyun çağında eğilimleri tespit edilerek geleceğe hazırlanır, yatkın ve layık olduğu mesleklere yönlendirilir, o çizgide önü açılır, yardımcı olunur. Biz de öyle değildir. Çoğumuz tesadüfen esnaf olmuştur, yahut tesadüfen doktor olmuştur, yahut da imkan bulamadığı için tesadüfen çiftçi olmuştur. Sonuçta mühendis olacak beyinler doktor, esnaf olacak beyinler eğitimci olmuştur.

Gelinen noktada eğitim sistemimizin de sorgulanması kaçınılmazdır. Hasbelkader eğitimcilerimizin hasbelkader elinin altında bulduğu öğrenciye uygulanan program kimi zaman ona dar gelir, kimi zaman da bol gelir. Yani çoğu eğitimci elindeki/önündeki bedene uygun bir elbise biçip dikemez. Öğrenci de ya daracık elbisenin içerisinde bunalır, ya da bedenine bol gelen elbisenin içerisinde yalpalar durur.

Manzarayı bu şekilde ortaya koyduktan sonra, mazeretlerin ardına sığınıp sızlanmakla vakit kaybetmek yerine etkili ve yetkililerimiz oturup nerede yanlış yaptık/yapıyoruz, eksiklerimiz nelerdir, bunları tespit etmeli ve gereğini yapmalıdır. Bu arada bulunduğu yer ve konumda bulunan herkes de kendisini bulunduğu konumun etkili ve yetkilisi görüp bir şeyler yapmalıdır.

Diğer pek çok ilim gibi, dine muhtaç ve dine yönelen günümüz insanının dinî gereksinimlerini karşılayacak İslamî ilimler de çok zeki ve kapasiteli beyinlere ihtiyaç duymaktadır. Evet istenirse ve gereği yapılırsa her alanda, Gazalî gibi çaplı ilim adamları bugün de yetişir. Üstelik bugünün imkanları ile daha ileri seviyede aydının yetişmesi de imkansız değildir.

 

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Çok uzun metinler, küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,Türkçe karakter kullanılmayan yorumlar onaylanmamaktadır.