Spor kamuoyunda Diyarbakır-Konya dendiği zaman hep akla büyük olayların olduğu, oyuncuların atıldığı, seyircinin sahaya indiği ve siyasi sloganların atıldığı maçlar gelir. Sonra bu maçların yankısı günlerce sürer. “Sen suçlusun, ben suçsuzum, sen şunu dedin, ben şunu dedim”. Bu böyle sürer gider… Burada olan iki şehrin halkına olur. Sürtüşmenin neticesinde iki şehir insanı bu tür dedikodulardan etkilenerek, farkında olmadan birbirleriyle hasımlı gibi olurlar.Burada ne yapmak lazım?Özellikle son günlerde memleketimizde meydana gelen bir takım istenmeyen olayların tam üzerine bu maçın oynanması, Konyamız açısından çok önemli. İşte yukarıda sporu yöneten insanların ağzından düşürmediği “spor bir temaşa oyunu, bir karnaval” sözcükleri, yeri geldiğinde çok kolayca ifade edilen ama sürekli çifte standartların yapıldığı bir ortamda Konya seyircisine çok büyük görevler düşüyor. Bu arada emniyetimiz, idarecilerimiz, Konyasporlu yöneticilerimiz ve sporcularımız çok önemli bir sınavdan geçecektir.Birkaç önemli madde sıralayacağım:1- Taraftarımız sonuç ne olursa olsun, sahadaki olabilecek tahriklere hiç aldırış etmeden maç boyunca kendi takımımızı sürekli desteklemeli, rakip takımın yapacağı güzel hareketleri alkışlayarak FAİRPLAY dersi vermeli, yapılacak kötü hareketleri de sadece ıslıklamalıdır.2- Maç içerisinde seyirciyi motive edebilmek için anons yapan Mustafa Durmuş kardeşimizin bu maçtaki görevine ara vermesi çok daha iyi olacaktır. Çünkü rakip takım Diyarbakırspor’un, her türlü basit şeylerden alınabilecek yapıda bir görüntüsü var.3- Diyarbakır’ın kenarda oturan teknik adam ve sporcularının tahriklerine uyulmamalı. İstanbul’da İnönü Stadı’nda oynanan Beşiktaş maçında Diyarbakır kenar adamları ve Hüseyin Kalpar’ın yaptıklarını unutmamak lazım.4- Hakemle hiç uğraşmadan sürekli hakem lehine alkış yaparak onların işini de kolaylaştırılmalı.5- Stadyumdaki görevlilerin sürekli bir şey olacakmış gibi seyircimizi galeyana getirecek hareketlerinden özellikle kaçınılmalı.6- Emniyet görevlilerinin seyirciden istenen centilmenlik anlayışına uygun davranışlarda bulunmalı. Seyircimizin maça girişi, çıkışı ve maç esnasında sert davranışlarından mutlaka kaçınılmalı.7- Konyasporlu yöneticiler kendi aralarında görev bölümü yaparak, Diyarbakır kafilesini Konya’ya geldiği andan itibaren yalnız bırakmamalı ve her türlü ihtiyaçlarını gidermeli.Sonradan söylenebilecek aleyhte sözlere fırsat vermemeli.8- Son sözüm Konyasporlu futbolculara… Sahaya, Diyarbakırsporlu futbolcular ile kolkola çıkmalılar. Maçta da tüm güçleriyle mücadele ederek, lafa söze fırsat vermeden çok güzel bir galibiyet almalılar. Maçtan sonra da yine rakip takım oyuncularla birlikte kol kola soyunma odasına gitmeliler.Şimdi bu yukarıda yazdığım maddelere herkes riayet eder de uygulanırsa, bakın buradan iddia ediyorum; Bütün Türkiye günlerce bizi konuşur. Ve her olaydan sonra Konyamız Fair-Play’e örnek gösterilir. Bu ne demektir; Tüm Türkiye’nin, Konyamıza sempatiyle bakması demektir. Federasyon’un desteklediği il olmak demektir.Ne dersiniz sevgili taraftarlarımız; Bu sıraladıklarımıza uyabilecek misiniz? Ben uyacağınız konusunda birkaç arkadaşıma garanti verdim.Haydi hayırlısı……..“Not: Evvelki hafta, Büyükşehir Belediye Başkanı ve Konyaspor Fahri Başkanı Sayın Tahir Akyürek’e bir mesaj göndermiştim. Henüz bir cevap alamadım. Başkan ya yazımızı okumadı veya okudu umursamadı bilemiyorum”.