Eurovizyon mu, Rusyavizyon mu?

Eurovizyon şarkı yarışmasını bu yıl milli dava haline getirdik.

Uzun zamandır hiç böylesine kilitlenmemişti Türkiye Eurovizyona.

Bir hadisedir gidiyordu.

Kızcağız bir anda milli kahraman oldu.

Bu yıl Hadise’nin birinciliğine öyle inanılmış ki, dereceye bile giremez diyenler neredeyse vatan haini ilan edilecekti.

Ben ise uzun zamandır iddia ediyordum.

Hadise dereceye dahi giremez diyordum.

Bu öngörümün arkasında yatan şey, Hadise’nin kötü bir sese sahip olduğunu düşünmem değildi.

“Düm tek tek” şarkısı da ayrıca çok ritmik, kıpır kıpır bir popüler gençlik şarkısıydı…

Yani yalnızca Hadise’yle ve şarkısıyla ilgili bir durum değildi…

Bunun pek çok gerekçesi vardı.

Sivas’ın Türkiye liginde şampiyon olması ne kadar zorsa, Sivaslı Hadise’nin de Avrupa’da birinci olması  o kadar zordu.

Her şeyden önce bu bir Avrupa coğrafyası yarışması…

Bizim komşularımızın çoğunun  coğrafi anlamda Ortadoğu, Kafkaslar ve Asya olduğunu düşünürsek baştan 1-0 yenik başlıyoruz.

Avrupa yarışmasında, hem de oylamayla belirlenen bir yarışmada bizim başa güreşmemiz gerçekten zordu.

Evet, birincisi bu yarışma tam anlamıyla “komşi” yarışması.

Kuzey kuzeye, güney güneye…

Ortadokslar Ortadokslara, Slavlar Slavlara..

Müslümanlar Müslümanlara…

Bu diğer ülkelerin oyları içinde geçerliydi aşağı yukarı.

Anlyacağınız, tarihi birliktelik, tarihi husumet, siyaset, ticaret, diplomasi ne ararsan var yarışmada…

Bizim aldığımız oylar aşağı yukarı her zamanki ülkelerdendi.

Yani Türklerin yoğun yaşadığı ülkeler ve Müslüman ülkeler..

Belçika, Almanya, İsviçre, Hollanda,  Fransa, İngiltere gibi Türklerin yoğun olduğu ülkeler…

Bosna, Arnavutluk gibi Müslüman ülkeler..

Ve bir de Azerbeycan, yani kendisi de Türk olan bir ülkelerden yüksek oylar aldık..

Hadise,   Azerbaycan, Belçika, Fransa, İsviçre, İngiltere ve  Makedonya’dan tam puan aldı. Bulgaristan, Almanya ve Arnavutluk 10 puan, İsveç, Hollanda 8, Bosna-Hersek ve Norveç 7 puan verdiler.

Romanya ve Danimarka 6 puan , Malta, Finlandiya ve Macaristan 5, Ermenistan 4, İsrail, Karadağ, Yunanistan ve Portekiz 3, İspanya 2 ve Çek ile Hırvatistan 1’er puan verdiler. Yarışmada 14  ülke ise Türkiye’ye hiç puan vermedi.

Rusya’yla siyaseten ayrılsalar bile ekonomik olarak, diplomatik olarak bağlarını koparmayan ülkeler yine birbirlerine oy veriyorlardı.

Balkanlardaki dayanışmada aynı türdendi…

Sovyet İmparatorluğunun çökmediğini bu yarışma her seferinde bize gösteriyordu mesela…

İkincisi, bu yılki yarışmada pek çok iddialı ülke de vardı.

Şovlarıyla, şarkılarıyla, sesleriyle çok iyi isimler katılmıştı.

Müzik kalitesi ve ses kalitesi yüksek olan bir yarışmaydı bu Eurovizyon.

Geçmiş yıllardaki sönük havasından kurtulmuş, ülkeler iddialı şarkılar ve sanatçılarla gelmişlerdi.

Bunun en güzel örneğini ise Norveç ve Azerbaycan veriyordu.

Son olarak Türkiye finalde çok kötüydü…

Hadise finalde çok kötüydü…

Hadise’nin yarışma öncesi yaşadıkları, heyecanı ve yarışma performansı tam anlamıyla hayal kırıklığıydı…

Yarışma sırasında Hadise’nin sesi neredeyse duyulmuyordu.

Sadece arkadan vokal sesleri geliyordu.

Bunun teknik bir arıza mı yoksa, Hadise’den kaynaklanan bir şey mi olduğunu anlayamadık. Ancak ortada bir gerçek var dı ki, “Düm tek tek” sadece göbek şovdan öteye gidemeyen bir gösteri halini almıştı.

Yarışma sonunda birincilik ise Norveç’e gitti…

Norveç’in şarkısı biraz çocuk şarkısı, biraz susam sokağı tekerlemesini andırıyordu..

Ancak Norveçli şarkıcı çok içten ve çok samimiydi…

Hadise ise dördüncü olabilmişti Azarbeycan’ın ardından…

Sahne performansı şov olarak iyi ancak ses olarak kötü bir Hadise’den dördüncülüğün çıkması bile sürprizdi aslında…

Zaten dördüncülüğü de son anda yakaladı…

Anlayacağınız haftalardır söylendiği gibi Eurovizyon’da “Hadise” çıkmadı…

Ve herkes  ve  her şey bildikti Eurovizyon’da yine…

Önceki ve Sonraki Yazılar