"Düğmeli ev"in ihtiyar delikanlısı

"Düğmeli ev"in ihtiyar delikanlısı

Antalya Akseki'de 19 yıl muhtarlık yapan 90 yaşındaki Mustafa Karahan, ilçeye özgü mimarisiyle dikkati çeken ve "düğmeli ev" olarak anılan evinden çarşı pazar alışverişi haricinde çıkmıyor- Karahan:- "Benim evim, daha doğrusu 'düğmeli evler' insanlar gibi

ANTALYA (AA) - ABDULLAH ÇATLI - "Düğmeli ev"leri ile bilinen Akseki'de 19 yıl muhtarlık yapan 90 yaşındaki Mustafa Karahan, 64 yıldır yaşadığı düğmeli evinden sadece çarşı pazar alışverişi için çıkıyor.

"Haziran'ın 29'u gelirse 91'e atlayacağız." diyerek ilerleyen yaşına vurgu yapan Mustafa Karahan'ın eskiden muhtarı olduğu Sarıcahacılar Mahallesi'nde, bazıları yıkılmaya yüz tutmuş yüze yakın "düğmeli ev" bulunuyor.

Birbirinin içine geçerek taş duvarların dışına taşan uç kısımlarına "düğme" denilen andız ağacından ahşap iskeletlerle kurulu bu evlerden birini, uzun yıllar çobanlık yaparak biriktirdiği parayla satın alan Karahan, 9 sene evvel eşini kaybedince tek başına kalmış.

Karahan, her anından büyük keyif aldığını belirttiği evinin temizliğini de bakımını da kendisi yapıyor.

Kapıyı çekip çıktığı andan itibaren dönmek için büyük bir özlem duyan Karahan, yalnız yaşamaya alıştığını, evinin her köşesindeki, eşinin ve büyütüp evlendirdiği 3 çocuğunun doldurduğu hatıraların kendisine yettiğini söylüyor.

Bir süre önce İzmir'de yaşayan oğlu kendisini oraya götürdüğü Karahan, iki ay olmadan büyük bir hasretle evinin yolunu tutmuş.

Apartman köşelerinde, ruhsuz binalarda soluk alamadığını belirten Karahan, AA muhabirine yaptığı açıklamada, "Benim evim, daha doğrusu düğmeli evler de insanlar gibi. Bu evlerin bizim gibi yaşadığına inanıyorum. Sevgi istiyorlar, sürekli bakım, onarım, temizlik istiyorlar. Kokusundan, dokusuna her bir şeyi çok özel." dedi.

Karahan, "Yaşım ileri, 91'e gidiyor ama ben delikanlı adamım. Kendime de evime de gözüm gibi baktım. Gözüm gibi baktığım bir kıymetlim daha vardı ama 9 sene evvel işte bu evde, ellerimin içinde vefat etti. Hak vaki olunca ben de karım gibi canım evimizde ölmek isterim." şeklinde konuştu.

- "Evini çobanlık yaparak satın aldı"

Uzun yıllar çobanlık yaptığını, iyi paralar kazandığını kaydeden Karahan, "Ben de bir düğmeli evde doğmuşum. Kiralıktı ama pek güzeldi. Karımla kazandığım paraları biriktirdik, işte tamamını bu eve yatırdık. Baktık, ettik. Bu ev de çok güzel oldu. 'Bakarsan bağ olur' demişler. Neyse işte sonra o gitti kara toprağa, ben kaldım. Ama bugünümüze bin şükür. Ben de bu koca ev de dimdik ayaktayız." diye konuştu.

Tarihi 250 yıl öncesine kadar giden düğmeli evini 1958'de satın aldığını belirten Karahan, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Karım evimizi çiçek gibi yapardı. Her yerini temizler, dolaplarına dantelli örtüler yapardı. Bozulan, bakıma ihtiyacı olan yerleri için uyarırdı. Ben de bakım gerektiren yerleri kendi ellerimle onarırdım. Evelallah elimden her iş gelir, yine kendi başıma her işimi görürüm. Geçen İzmir'de yaşayan oğlum beni yanına götürdü, 2 ay sürmedi, evimin yolunu gözlemeye başladım. 3 oğlum, bir de kızım var. Oğullarımdan biri Akseki'de, biri İzmir'de biri de Antalya'da. Anneleri ölünce beni yalnız bırakmak istemediler. Ama ben evimden kopamadım, kopamam da. Bu evin ruhu var. Taşları özenle dizilmiş, odaları, sofası, duvarları hep geniş, hep ferah, kendine has bir kokusu var. Özel andıç ağacından birbirine geçmeli iskelet. Hem güvenli hem de depreme dayanıklı. Çocuklarıma vasiyet ettim, ben öldükten sonra da evimi satmayacaklar, öyle birşey yaparlarsa gözüm arkada kalır."

Sarıhacılar'a daha önce hem sayıca hem de kullanan aile sayısı bakımından çok fazla düğmeli ev bulunduğuna işaret eden Karahan, şunları anlattı:

"19 yıllık muhtarlık dönemimde köyde genç nüfus kalmadı. Nüfus azaldı. Yaşlı insanlar öldü. Mahalledeki evlerin çoğu bakımsızlıktan yıkıldı gitti. Oysa bu evler ferahlığının yanında depreme de dayanıklıdır. Ağaçlar birbirine kilitli. Çivilerle çakılı. Evin çatısı çürümediği müddetçe, iyi bakım yapıldığında bu yapılar asla çökmez. Ancak bakımsızlık çökertir."

Karahan, boş zamanlarını evinin bakımıyla geçirdiğini, gücü yettiği ölçüde tamir işleri yapmayı sürdürdüğünü, tek başına ayakta olmanın kendisini mutlu ettiğini sözlerine ekledi.

- Düğmeli ev, Osmanlı mimarisi içinde

Osmanlı mimarisi çerçevesinde Akseki ve bazı köylerine has yapılar "Düğmeli ev" olarak biliniyor. İki katlı olan bu evlerin taş duvarları taşıyıcı gibi gözükse de asıl ağırlık ahşap iskelet üzerine kurulu. Evlerin taş duvarlarından uçları dışarı taşan dikine atılmış kısa kalaslar da "düğme" olarak adlandırıyor. Bu düğmelerde, çoğunlukla andız ağacı kullanılıyor.

AA

Kaynak:Haber Kaynağı

Etiketler :