İSTANBUL (AA) - Türk Kızılay Genel Başkanı Kerem Kınık, Birleşmiş Milletler (BM) raporlarına göre, yaklaşık 140 milyon insanın ihtiyaç halinde olduğunu ve bunlara ulaşmaya çalıştıklarını belirterek, "BM'nin ve sivil toplum kuruluşlarının toplam çabalarının amacı, yaklaşık 100 milyon insana ulaşmaktı. Biz 'geride kimseyi bırakmayacağız' diyoruz ama maalesef milyonları bırakıyoruz." dedi.

Türk Kızılay'ının kuruluşunun 150. yılı etkinlikleri kapsamında "Daha insani bir gelecek için" sloganıyla düzenlenen, "Kızılay Talks 2018" konferansının açılışında konuşan Kınık, Kızılay'ın 150. yılında kendini tekrar konumlandırmaya çalıştığını ve bugünkü ihtiyaçlara karşı verilebilecek cevapları tartıştığını aktardı.

Ortak yaşama alanı olan dünyayı daha yaşanılabilir bir hale getirmek için ortak bir anlayışa varma hedefiyle bu konferansı düzenlediklerini kaydeden Kınık, 150. yılında Uluslararası Kızılay ve Kızılhaç hareketlerinin farklı sektörlerden inovatif ve çözümcü yaklaşımlara ihtiyaç duyduğunu vurguladı.

Kınık, bütün özel sektör ve yapıların insan ıstırabını dindirme odaklı ajandalarının bulunması gerektiğine dikkati çekerek, şöyle konuştu:

"Çünkü Birleşmiş Milletler (BM) raporlarına göre, bugün yaklaşık 140 milyon insan ihtiyaç halinde ve biz bunlara ulaşmaya çalışıyoruz. BM'nin ve sivil toplum kuruluşlarının toplam çabalarının amacı yaklaşık 100 milyon insana ulaşmaktı. Biz 'geride kimseyi bırakmayacağız' diyoruz ama maalesef milyonları bırakıyoruz. Bunu ortadan kaldırmak için geride kalan insanları, her gün 30 bin insanın mülteci olduğu bu dünyada bu acıları dindirmek için neler yapabileceğiz, 1 doların altında bir gelirle yaşamak zorunda kalan aşırı yoksul insanlara nasıl el uzatabileceğiz, toplumları afetlere karşı nasıl mukavemetli kılacağız bunları tartışacağız."

Kınık, konferansta insani yardımın ekosistemini, insani yardımların sürdürülebilirliğini sağlayacak finansmanı, insani yardım sektöründe medya ve dijital dönüşüm ile değişen insani yardım mimarisini ele alacaklarını sözlerine ekledi.

- "Kızılay, uluslararası toplumun saygısını kazanmıştır"

Uluslararası Kızılhaç Komitesi (ICRC) Orta ve Yakın Doğu Diplomatik Danışmanı Nicholas Hawton, "İnsani yardım ekosistemini anlamak" başlıklı konuşmasında, ICRC'nin Kızılay ve Kızılhaç hareketinin ilklerinde durduğunu, insanilik, tarafsızlık, ayrım yapmama ve bağımsızlıktan yana olduğunu belirtti.

Uluslararası Kızılhaç ve Kızılay hareketlerinin birbirini tamamlayan bir şekilde savaştan etkilenen bölgelerde çalışmalarını yürüttüğüne dikkati çeken Hawton, ICRC gibi Kızılay'ında savaş alanında ortaya çıktığı, Kırım Savaşı'nda yaralanan Türk ve yabancı askerlere tıbbi destek sağladığını hatırlattı.

Hawton, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Dünyanın dört bir tarafındaki Kızılhaç gönüllüleri tarafından bu amblem kullanılmıştır. Kızılhaç ve Kızılay amblemleri insanlara şefkati ve onlara uzanan yardım elini temsil etmektedir. Kızılay, olağanüstü alanlarda uzmanlık geliştirmiştir. 150 yıl önce insani tıp alanında yeniliklere imza atmıştır. Büyük ölçekli insani müdahalelere katkıda bulunarak, Suriye krizinde ciddi bir rol oynamıştır. İnsani eylemlerde para akışını kullanmada da öncülük etmiştir. İnsani müdahalelerde modern yöntemler geliştirmiştir. Tüm uluslararası toplumun saygısını kazanmıştır. Kızılay katkılarını geliştirirken, diğer ülkelerde de insani yardımlara destek vermektedir."

Hawton, 150 yıl önce kurulan ICRC, Kızılay ve diğer uluslararası derneklerin modern insani sistemin başında ortaya çıktığını ve insani ekosistem olarak bilindiklerinin altını çizdi.

Birleşmiş Milletler'in yukarıdan kontrol edilebilen tek bir küresel insani sistem kurulması önerisinde bulunduğunu aktaran Hawton, bu sistemi mekanistik, çok Batılı ve BM kurumlarının altında olacağından, doğru görmediklerini dile getirdi.

Nicholas Hawton, küresel eylemi tanımlamak için daha biyolojik ve daha az mekanistik bir ekosistem kavramını kullanmaya karar verdiklerini ifade ederek, "İnsani müdahale sistemi, yaşayan bir sistem olarak görülmelidir. ICRC, Kızılay ve Kızılhaç hareketi küresel insani müdahale için böyle bir sistem önermektedir. Bu ekosistem çeşitlilik, yerel eylem, iş birliği ve insan odaklı çalışmaya önem vermektedir." değerlendirmesinde bulundu.

Konferans, "İnsani yardım ekosisteminin temel kurumları", "İnsani yardım konuları", "İnsani yardımların sürdürülebilir finansmanı", "İnsani yardım sektöründe dijital dönüşüm", "Değişen insani yardım mimarisi ve özel sektör katılımı" konularının ele alınacağı panellerle devam ediyor.