ANKARA (AA) - FERDİ TÜRKTEN - Yargıtay Ceza Genel Kurulu, Engin Çeber'in cezaevinde işkenceyle öldürülmesine ilişkin davada, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının, Cezaevi 2. Müdürü Fuat Karaosmanoğlu hakkındaki müebbet hapis cezasına yaptığı itirazı reddetti.

Çeber'in 2008'de Metris Cezaevi'nde dövülerek öldürülmesine ilişkin davada, Bakırköy 14. Ağır Ceza Mahkemesinin Karaosmanoğlu'nu müebbet hapis cezasına çarptıran ve Yargıtay 8. Ceza Dairesince onanan kararına itiraz edildi.

Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının itiraz yazısında, Karaosmanoğlu'nun Cezaevi 2. Müdürü olarak diğer sanıkların Çeber'e yönelik darp eylemlerini bildiği halde ihmali davranışlarla buna izin verdiği gerekçesiyle müebbet hapis cezasına çarptırıldığı hatırlatıldı.

Karaosmanoğlu'nun olayın meydana geldiği gün saat 08.00'de nöbeti devraldığı ve diğer sanıklar darp eylemini gerçekleştirdikten sonra koğuş kapısına geldiği anlatılan itirazda, kamera kayıtlarına göre Karaosmanoğlu'nun koğuşun kapısında 40 saniye kadar kaldığı, koğuşun içine girmediği, kısa süre koğuş kapısının koridor kısmından içeri doğru baktığı belirtildi.

Diğer sanıkların Karaosmanoğlu'nun olayı gördüğü halde müdahale etmediği yönündeki beyanlarının kabul edilemeyeceği savunulan itirazda, olay anında koğuşta bulunan bu kişilerin, diğer tutuklularla koğuşun üst katına çıkarıldığı ifade edildi.

Bir tanığın, "Karaosmanoğlu, 'Sayım vermeyenler bu şekilde cezalandırılacaktır' dedi." şeklindeki beyanına değinilen itirazda, dudak okumaya yönelik bilirkişi raporuna göre Karaosmanoğlu'nun "Psikolojik rahatsızlığın mı var?" dediği ve bu nedenle tanık beyanının olayla örtüşmediği ileri sürüldü.

Başsavcılığın itirazında, "Karaosmanoğlu'nun önceden ve olay sırasında diğer sanıklar Selahattin Apaydın ve Sami Ergazi'nin Engin Çeber'i dövmeleri şeklinde gelişen olayı bildiğine dair delil bulunmadığı, koridor ve koğuş kapısında kaldığı süre de dikkate alındığında ihmali davranışla işkence suçunu işlediği sonucuna varılamayacağı, kaldı ki sayım sırasında olduğundan içeride çok sayıda infaz koruma memuru bulunduğu dikkate alındığında, koğuşa kısa süreli bakışta içerideki olayı fark edemeyebileceği anlaşılmıştır." denildi.

Karaosmanoğlu'nun sayım işleminin bitimine yakın koğuş kapısına geldiği, bu sırada diğer sanıkların darp eylemini tamamlamış olma ihtimalinin kuvvetli olduğu belirtilen itirazda, bu nedenle sanığın maktulün darp edildiğini gördüğü, bildiği veya buna göz yumduğuna ilişkin cezalandırılmasına yeterli şüpheden uzak kesin ve inandırıcı delil bulunmadığı, şüpheden de sanığın yararlanması gerektiği kaydedildi.

Karaosmanoğlu'nun gelişmelerden haberdar olduğu ve olayda ihmalinin bulunduğu yönündeki kabulün varsayıma dayandığı, varsayımla mahkumiyet hükmü kurulamayacağı ifade edilerek, sanık hakkında verilen müebbet hapis cezasına yönelik onama kararının kaldırılması ve sanığın beraatına karar verilmesi istendi.

İtiraz üzerine dosya, Yargıtay Ceza Genel Kurulunun gündemine geldi. Kurul, başsavcılığın itirazını yerinde bulmadı ve reddetti.

- Olayın geçmişi

Engin Çeber, Sarıyer'de 28 Eylül 2008'de yaklaşık 10 kişilik bir grup ile izinsiz toplantı ve gösteri yapmak isterken kimlik kontrolü yapan polislerce arandığı için gözaltına alınmıştı. Daha sonra tutuklanarak Metris Cezaevine götürülen Çeber, kaldırıldığı hastanede ölmüştü.

Çeber'in ölümüne ilişkin davada, Bakırköy 14. Ağır Ceza Mahkemesi infaz koruma memurları Selahattin Apaydın, Sami Ergazi ve Cezaevi 2. Müdürü Karaosmanoğlu'nu müebbet hapis cezasına çarptırmış, dosyanın temyiz incelemesini yapan Yargıtay 8. Ceza Dairesi de kararı onamıştı.

AA