ANKARA (AA) - NAZLI YÜZBAŞIOĞLU - Japonya Dışişleri Bakanı Taro Kono, "Bölgenin büyük ülkesi olarak Türkiye, siyaset, ekonomi, kültür ve güvenlik gibi konularda önemli etki gücüne sahip." dedi.

Kono, Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu'nun daveti üzerine 28 Aralık'ta Türkiye'ye yapacağı resmi ziyaretin gündemini ve Türkiye-Japonya ilişkilerini AA muhabirine değerlendirdi.

Japonya Dışişleri Bakanı sıfatıyla Türkiye'yi ilk kez ziyaret eden Kono, "Türkiye Cumhuriyeti’nin saygıdeğer vatandaşları, merhaba. Bölgenin büyük ülkesi ve uzun yıllardır Japonya’nın önemli bir dostu olan Türkiye’yi Dışişleri Bakanı olarak ziyaret edebilmekten büyük mutluluk duyduğumu ifade etmek istiyorum." diye konuştu.

Filistin, İsrail, Ürdün ve Umman'ın ardından yarın Türkiye'ye gelecek olan Kono, Japonya diplomasisinin temel taşlarından biri olan Ortadoğu bölgesinin barış ve refahı konusunda aktif rol oynamayı hedeflediğini belirtti. Kono, "Japonya'ya enerji arzının ana merkezi olan Ortadoğu bölgesinin barış ve istikrarı ile Japonya'nın ekonomisi, toplumu ve güvenliği doğrudan bağlantılıdır." diye konuştu.

Dışişleri Bakanı olmadan önce de bölgeye sıklıkla yaptığı ziyaretlerde iş birliği konularına odaklandığını vurgulayan Kono, "Bölgenin büyük ülkesi olarak Türkiye, siyaset, ekonomi, kültür ve güvenlik gibi konularda önemli etki gücüne sahip. Japonya, Türkiye'nin çok sayıda Suriyeli sığınmacıyı kabul etmesi başta olmak üzere bölgedeki çeşitli sorunların çözümüne yönelik çabalarını takdirle karşılamaktadır." ifadesini kullandı.

Ertuğrul Fırkateyni kazası ve İran-Irak Savaşı esnasında Tahran'da mahsur kalan Japon vatandaşlarının Türk Hava Yolları (THY) uçakları tarafından kurtarılmaları gibi hadiseler aracılığıyla kurulan dostluğun yaklaşık 130 yıldır sürdüğünü söyleyen Kono, şöyle devam etti:

"Türkiye Cumhurbaşkanı Sayın Recep Tayyip Erdoğan ile Japonya Başbakanı Şinzo Abe arasındaki yakın iş birliği vasıtasıyla ikili dostluk ilişkilerimiz son yıllarda stratejik ortaklık seviyesine çıkarılmıştır. Bundan sonra, ikili ilişkilerimizin yanı sıra bölgesel ve uluslararası konulardaki iş birliğimizin de güçlendirilmesine yönelik çalışmalarımızı sürdürmemiz gerektiğini düşünüyorum ve bu ziyaretimde de Dışişleri Bakanı Sayın Mevlüt Çavuşoğlu ile bu konularda fikir teatisi gerçekleştirmek istiyorum."

- Türkiye-Japonya ilişkileri

İki ülkenin tarihi dostluk ve stratejik ortaklık çerçevesinde çeşitli alanlarda yürüttüğü iş birliğini daha fazla geliştirme potansiyeline sahip olduğunu vurgulayan Kono, "Asya, Avrupa ve Ortadoğu bölgesi ile komşu olan Türkiye, son derece önemli jeopolitik konuma, genç, çalışkan ve yetenekli iş gücüne sahip. Türkiye'nin bu potansiyelini fark eden ve Türkiye'de faaliyet göstermeye başlayan Japon firmalarının sayısı her yıl artış eğilimi gösteriyor. Örneğin, Toyota Türkiye'nin yeni hibrit aracında olduğu gibi, Türk işçiler tarafından üretilen 'Made in Turkey' Japon markalarını, Türkiye'nin bölgesel avantajlarını kullanmak suretiyle bölge ülkelerine ihraç eden firmaların sayısında da artış gözlemlenmektedir." dedi.

Japonya'nın, Asya bölgesi ülkeleri arasında geçen yıl Türkiye'ye en yüksek tutarda yatırım yapan ülke olduğunu belirten Kono, şunları kaydetti:

"Japon firmalarının bu tür çalışmaları, Türkiye'nin cari işlemler dengesine de olumlu katkılarda bulunmaktadır. Halen, Japonya-Türkiye arasındaki EPA (Ekonomik Ortaklık Anlaşması) ve Sosyal Güvenlik Anlaşması müzakereleri devam etmektedir. Ekonomik ilişkilerimizin daha da güçlendirilmesi için, müzakerelerin istikrarlı bir şekilde gelişmesini temenni ediyorum. Ayrıca Sinop Nükleer Santral Projesi, Türk-Japon Bilim ve Teknoloji Üniversitesinin kurulması ile deprem yalıtımı ve depreme dayanıklılık teknolojileri gibi Japonya'nın sahip olduğu üstün teknolojinin hayata geçirildiği iş birliği çalışmaları da Türkiye'de halen devam etmektedir. Türkiye'nin enerji ihtiyacı sorununun çözülmesi için inşa edilecek Sinop Nükleer Santral Projesi'ne ilişkin Japonya, bugüne kadar elde ettiği deneyimleri ve güvenlik konusundaki bilgi birikimini kullanmak suretiyle iş birliğini sürdürecektir. Türk-Japon Bilim ve Teknoloji Üniversitesinin kuruluşuna yönelik fikirlerin somut olarak hayata geçirilmesi aşamasına ulaşılmıştır. Japonya, ülkelerimiz arasındaki dostluğun yeni bir merkezi olacak bu üniversite vasıtasıyla bilim ve teknoloji alanlarına ilişkin bilgi birikimini ve tecrübelerini Türkiye ile paylaşmayı ve böylece Türkiye'de araştırma ve geliştirme konularındaki seviyenin yükseltilmesine katkıda bulunmayı düşünmektedir."

- "Türkiye, Japonların mutlaka ziyaret etmeyi arzuladığı bir ülkedir"

Depremden kaçınmanın mümkün olmadığını ancak depreme dayanıklılığa ilişkin teknolojiler vasıtasıyla bu felaketin zararlarının en aza indirgenebileceğini ifade eden Kono, "Türkiye gibi bir deprem ülkesi olan Japonya, geçmişte yaşadığı büyük depremler neticesinde elde ettiği tecrübe ve teknolojiyi paylaşmak maksadıyla yakın bir gelecekte bir deprem meydana gelmesinden endişe edilen Marmara Denizi'nin deprem risklerinin analizine yönelik Türkiye ile ortak bir proje sürdürmektedir. Japonya, bu gibi deprem yalıtımı ve depreme dayanıklılık teknolojilerini paylaşmak suretiyle deprem zararlarına daha dayanıklı ülke inşasına katkıda bulunmaktadır." dedi.

Halkları birbirine bağlayan temel unsurun kültür olduğuna dikkati çeken Kono, "Tarih, kültür ve mutfak gibi, zengin ve çeşitli cazibe alanlarına sahip Türkiye, Japonlar açısından mutlaka ziyaret edilmesi arzulanan bir ülkedir. Karşılıklı kültürel tanıtım ve kültürel deneyim fırsatlarını artırmak suretiyle halklarımız arasındaki ilişkileri geliştirmeyi ve böylece turizm gibi alanlarda ülkelerimiz arasındaki gidiş geliş sayısını artırmayı istiyorum." değerlendirmesinde bulundu.

Kendisinin, memleketi Kanagava'nın yerel profesyonel futbol kulübü "Shonan Bellmare"nin büyük bir taraftarı olduğunu söyleyen Kono, "Bu takım, 2014 ve 2015 yıllarında iki kez Antalya'da kamp yaptı. Takımımız, Türkiye'nin olağanüstü ortamında yaptığı antrenmanlar sayesinde, ikinci ligde şampiyon olarak birinci lige çıktı. O zamanki mutluluğumu tarif etmekte güçlük çekiyorum. Spor alanındaki ilişkilerimizi de 2020 Tokyo Olimpiyatları ve Paralimpik Oyunlarını hedefleyerek daha da genişletmeyi arzu ediyorum." ifadesini kullandı.

- "Kuzey Kore'nin nükleer füze programı geri dönülmez biçimde sonlandırılmalı"

Kuzey Kore'nin nükleer programını ve balistik füze denemelerini değerlendiren Kono, "Kuzey Kore'nin nükleer füze programının tamamıyla teftiş edilebilir olması ve geri dönülmez biçimde sonlandırılması sağlanmalıdır. Kuzey Kore'nin politikalarını değiştirmesini sağlamak için uluslararası toplum bir bütün olarak Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi kararlarının tam anlamıyla uygulanmasını sağlamalı ve böylece Kuzey Kore'ye yönelik baskıyı artırmalı." değerlendirmesinde bulundu.

- "Türkiye'nin Suriye'ye yönelik çabalarını takdirle karşılıyoruz"

Suriye'deki son duruma ilişkin ise Kono, "Türkiye’nin, son derece ciddi insani durumların yaşandığı Suriye'ye yönelik Astana süreci ve Cenevre süreci vasıtasıyla ateşkes sağlanması ve sorunların siyasi çözümü için gösterdiği çabaları takdirle karşılamaktayız." dedi.

Japonya'nın, Türkiye'nin de aralarında olduğu ilgili ülke ve uluslararası kurumlarla yakın dayanışma içinde insani yardımlar gibi askeri olmayan alanlarda Suriye'ye katkı sağlamaya devam edeceğini belirten Kono, 3 milyonu aşkın Suriyeli sığınmacıyı kabul eden Türkiye'ye, Suriyeli sığınmacıları kabul eden yerel yönetimlerin su ve kanalizasyon şebekelerinin geliştirilmesi ve atıkların ayrıştırılması gibi projelere destek olmak için 400 milyon dolar tutarında yen kredisi sağlandığını söyledi.

Kono, ülkesinin Türkiye'deki Suriyeli sığınmacılara yardım amacıyla uluslararası kurumlar aracılığıyla yaklaşık 80 milyon dolar tutarında insani yardım yaptığını da kaydetti.

- "Kudüs'te iki devletli çözüm olmalı"

ABD'nin İsrail büyükelçiliğini Kudüs'e taşıma kararını değerlendiren Kono, Japonya'nın, İsrail ile Filistin arasındaki sorunların "iki devletli çözümünü" desteklediğini vurguladı.

Kono, şunları kaydetti:

"Japonya, Kudüs'ün nihai statüsü sorununun da aralarında olduğu hususların, bugüne kadar birçok kez alınan Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi kararları ve taraflar arasında varılan mutabakatların temel alınması suretiyle ilgili taraflar arasında müzakereler yoluyla çözülmesi gerektiği görüşünde. Japonya olarak, ilgili taraflar arasında güven tesis edilmesi ve Filistin'in ekonomik kalkınması için yaptığımız çalışmalar vasıtasıyla Ortadoğu'da barışın gerçekleşmesine katkıda bulunmaya devam etmeyi düşünmekteyiz."

AA