Başbakan Yıldırım canlı yayında soruları yanıtladı

Başbakan Yıldırım canlı yayında soruları yanıtladı

Yıldırım: (2)- "(Milletvekili adaylığı) Başvuracağım, prensip olarak milletvekillerimizin tamamı doğal adaydır"- "Bir kere bu işin beli kırıldı inşallah ama bu belayı başımıza saranlar vazgeçmiş değiller. Bütün birçok ülke var, bunlara karşı niye duyarsız

İZMİR (AA) - Başbakan Binali Yıldırım, milletvekilliği adaylığı için başvuracağını, prensip olarak milletvekillerinin hepsinin doğal aday olduğunu söyledi.

Habertürk, 24 TV, CNN Türk, A Haber ortak yayınında soruları yanıtlayan Yıldırım, mevcut Saadet Partisi'nin rahmetli Necmettin Erbakan'dan gelen misyonuyla alakasının olmadığını söyledi.

Saadet Partisi'nin tabanını ayrı tuttuğunu belirten Yıldırım, "Tabana saygım var, taraftara saygım var, 28 Şubat'ta rahmetli Erbakan'ın devrilmesi için her türlü oyunun içine girenleri siz ödüllendirirseniz, bir de 'Erbakan Ödülleri' diye adını koyarsanız onun kemiklerini sızlatırsınız." dedi.

Bu savrulmanın nedeninin sorulması üzerine Yıldırım, " İhtiras, çekememezlik başka ne olacak. Soruyolar, 'İttifak yapacak mısınız AK Parti ile Saadet Partisi Genel Başkanına. 'Yapacağız, anahtarları teslim etsinler o zaman yapalım.' ne demek, ne ciddiyetsizlik. Yani AK Parti, buyurun dükkan sizin deyip..." ifadesini kullandı.

Yıldırım, yakın zamanda Saadet Partisi ile görüşülmediğini belirterek, "Çok önceleri bu gündem yoktu." dedi.

Başbakan Yıldırım, "FETÖ illetinden" kurtuluşun ne zaman olacağının sorulması üzerine şöyle konuştu:

"Bir kere bu işin beli kırıldı inşallah ama bu belayı başımıza saranlar vazgeçmiş değiller. Bir çok ülke var, bunlara karşı niye duyarsız davranıyorlar, Fetullah Gülen'in terörist başının verilmemesinin veya hiçbir hukuki süreç başlatılmamasını nasıl izah edecek bize Amerika. Bir şey söyleyemiyor, iş de yapmıyor ama adamlar orada istedikleri gibi propagandalarını yapıyorlar. Türkiye'yi kötülüyorlar, bize, ülkemize, ekonomimize, imajımıza, algımıza verilmesi gereken ne zarar varsa cömertçe veriyorlar, finansmanını da Amerika yapıyor. 750-800 milyon dolar 140-150 okuldan para alıyorlar yılda. Amerikalıların vergilerinden verdiği para, alıyorlar ve terör faaliyeti yapıyorlar, bu kadar basit. Avrupa'da terör örgütü olarak ilan edilmiyor, ne zaman ilan edilecek. Parlamentoyu bombalamış Meclisi, ondan sonra 251 kişi şehit edilmiş, 2 bin 194 vatandaşımız gazi olmuş, yaralanmış."

Avrupa Komisyonu ilerleme raporuna ilk defa FETÖ'nün terör örgütü olarak girdiğinin hatırlatılması üzerine Yıldırım, "Tam tanımlanmadı, 'Türkiye'nin böyle dediği' filan diye, şöyle zayıf bir şekilde." dedi.

Yıldırım, ana muhalefet partisinin durumunun yürekler acısı olduğunu söyledi, 15 milletvekilinin İYİ Parti'ye geçmesinin aşağılayıcı bir durum olduğunu dile getirdi.

Bu milletvekillerine oy veren seçmenlere seslenen Yıldırım, "Sizin verdiğiniz bu oylarla seçtiğiniz arkadaşımızı gidip başkasına 'Buyurun sizin olsun.' deme hakkını bunlar nereden buluyor, böyle şey olur mu. Milletvekilinin bir adı var, itibarı var. Bir şey alıp satar gibi, anlaşmaya konu yapılabilir mi" dedi.

"Geri dönerlerse" denmesi üzerine Yıldırım, "O da ayrı bir şey, o zaman iskontolu alacaklardı, yazık günah, milletvekillerini buna layık gören partiye, ana muhalefet partisine bunu yakıştırmadım." diye konuştu.

- Milletvekilliği adaylığına başvuracak

Yıldırım, 24 Haziran'da milletvekili adayı olup olmayacağının sorulması üzerine, "Başvuracağım, prensip olarak milletvekillerimizin tamamı doğal adaydır." dedi.

3 dönem konusunda katı bir uygulamanın olmadığını kaydeden Yıldırım, "İhtiyaç durumuna göre değerlendirilecek. Partimiz nerede ne kadar daha çok oy alırsa, daha çok destek alacaksa o arkadaşları, katkı sağlayacak arkadaşları mutlaka değerlendireceğiz." diye konuştu.

Yıldırım, kendisini Meclis başkanı olarak görme ihtimalinin olduğunun söylenmesi üzerine, "Hesap kitabımız yok, biz sadece şu anda başbakanlık görevini kazasız belasız tamamlamanın gayreti içindeyiz, iki yıldır başımıza gelmeyen kalmadı. Pişmiş tavuğun başına gelmeyen bizim başımıza geldi." ifadesini kullandı.

Kendisinin Türkiye Cumhuriyeti'nin son başbakanı olduğunun hatırlatılması üzerine Yıldırım, şöyle konuştu:

"Her şeyin bir başı bir sonu vardır. O kadar mutluyum, o kadar huzurluyum ki 2 yıllık bir süreye belki de cumhuriyet tarihinin bir daha yaşansın istemiyorum, yaşanmamış olaylarıyla karşı karşıya kaldık. Milletimizin desteğiyle, Allah'ın yardımıyla, Cumhurbaşkanımızın liderliğiyle üstesinden geldik. Türkiye Cumhuriyeti tarihinde 2 yıla yakın, tarihimiz de çok farklı yazılır. Biz tarihi yaşıyoruz, onun için olaylar günlük sıradan olaylar gibi geliyor bize ama tarihi yazanlar o olayları daha farklı yazacak."

Başbakan Yıldırım, 23 Nisan'daki Meclis Genel Kurulunda verdiği tepkinin hatırlatılması üzerine, "Karakterimde şu vardır, her şeye tahammülüm vardır ancak yalana tahammül edemem, adam gözümün içine baka baka yalan söylüyor, nevrim döndü, yalan iyi bir şey değil, ülkeyi yönetmeye talip olanlar yalan söylüyorsa o zaman kapıdan içeri sokmam. Böyle şey olur mu? Benim oradaki kontrolsüz aşırı tepkimin sebebi budur."

Hain darbe girişiminin yaşandığı 15 Temmuz'da yapmaları gerekeni yaptıklarını kaydeden Yıldırım, sözlerini şöyle sürdürdü:

"O gece yapılan işler, bu darbeyi etkisiz hale getirmede çok büyük katkı sağladı. Medyanın da çok katkısı var, yaşadınız, bizatihi içinde oldunuz. Orada bir vatansever, milli duruş sergilendi, bu alçaklar orduda, poliste orada burada var ama vatansever bunlardan çok fazla askerimiz var, polisimiz var, savcımız var, hakimimiz var. Herkes durumdan vazife çıkararak o gece görev başına gitti. Kimse kimseye talimat verme ihtiyacı duymadı. Biz verdik, vermemiz gereken yerlere yani milletin bile bile, başına bir iş geleceğini bile bile meydanlara gitmesini bu vatan sevgisi, bu bayrak sevgisi, bu başka şey olmaz, bu ezan sevgisi. Millet gitti göğsünü siper etti, halkın gücü tankın gücünü yendi."

Başbakan Yıldırım "Bir de kontrollü kaçış yapanlar vardı o gece." denilmesi üzerine gülerek, "Beni provoke ediyorsunuz." ifadesini kullandı.

Kimin ne yaptığının belli olduğunu söyleyen Yıldırım, "Sayın Kılıçdaroğlu Ankara'da uçağa binmeden ben kendisiyle konuştum, aramış beni, o anda ulaşamamış, döndüm, bilgi verdim nedir, ne değildir." dedi.

Yıldırım, o gece Kılıçdaroğlu'na halkı meydanlara davet edeceklerini söylediğini belirterek, "Siz de lütfen partiniz aracılığıyla çağrı yapın, bu parti meselesi değil, mili meseledir dedik. Bana bir anda 'Bu vatandaşların güvenliğini kim sağlayacak.' filan dedi, ben de bıraktım, bir şey demedim ne diyeyim." diye konuştu.

- Yurt dışındaki seçim çalışmaları

İçişleri Bakanı ve Maliye Bakanının Fransa'daki temaslarında, önceden bilgilendirme yapmak ve gerekli hazırlıkları yapmak kaydıyla kampanya çalışmaları için bir sorun olmadığının görüşüldüğünü kaydeden Yıldırım, "Bir ülkenin içişlerine karışma niyetimiz yok, şartları da zorlayıp gerilim yapmaya da niyetimiz yok. Avrupa demokrasiden bahsediyor, ifade özgürlüğünden bahsediyorlar ama kampanyaya kısıtlama getirmek, bu ne perhiz bu ne lahana turşusuna benziyor." dedi.

Başbakan Yıldırım, Avrupa'daki ülkelerinin seçim kampanyasını yasaklamaları için doğru dürüst gerekçelerinin olmadığını belirterek, "Bugüne kadar hiçbir sorun oldu mu? Biz seçimleri yurt dışında yaptık, bu işe yardımcı olan ülkeler oldu, onlara da minnettarız. Kampanya olsun olmasın, vatandaşımız yeter ki gitsin, oradaki demokratik hakkını kullansın, onun güvenliği sağlansın, bu bizim için önemli." diye konuştu.

(Sürecek)

AA

Kaynak:Haber Kaynağı

Etiketler :