Sosyal medya platformlarında milyonlarca izlenen öz tanı videoları, özellikle genç yetişkinler arasında DEHB belirtilerine sahip olunduğu düşüncesinin yaygınlaşmasına neden oluyor. Ancak uzmanlar, dikkat dağınıklığı, odaklanma sorunları ve zihinsel yorgunluğun DEHB ile karıştırılmaması gerektiğini vurguluyor.

Memorial Antalya Hastanesi Psikiyatri Bölümü’nden Uzm. Dr. Fatma Arkaz, sosyal medyada yayılan öz tanı eğilimlerinin bireyleri yanlış yönlendirebileceğini belirterek, “DEHB belirtileri arasında unutkanlık, organizasyon güçlüğü, erteleme davranışı ve dürtüsellik bulunur. Ancak bu belirtiler yoğun stres, uykusuzluk ve dijital dikkat yorgunluğu gibi durumlarda da gözlemlenebilir” dedi.

Arkaz, dijital dikkat yorgunluğunun odaklanma süresini kısalttığını ve uyaran fazlalığı ile çoklu ekran kullanımının dikkat dağınıklığını artırdığını belirtti. Uzman, “Klinik tabloyla günlük hayattaki dikkat sorunlarının karıştırılması, yanlış tanılara ve tedavi süreçlerinin sekteye uğramasına yol açabilir” uyarısında bulundu.

Klinik DEHB belirtileri arasında kolayca dikkatin dağılması, talimatları takip etmekte zorlanma, günlük işleri unutma, hiperaktif ve dürtüsel davranışlar yer alıyor. Hiperaktivite ve dürtüsellik örnekleri ise yüksek enerji, kıpırdanma, gürültülü konuşma, huzursuzluk, sırasını beklemekte zorlanma ve konuşmaları bölme olarak ifade ediliyor.

Yanlış tanıların, özellikle DEHB tedavisinde kullanılan uyarıcı ilaçların performans artırıcı olarak algılanmasına yol açabileceğine dikkat çeken Arkaz, “Gereksiz veya yanlış ilaç kullanımı ruhsal dengeyi bozabilir, bağımlılık riskini artırabilir” dedi.

Dr. Arkaz, DEHB tanısının çocukluktan itibaren bireyin birçok alandaki işlevselliğini uzun süreli olarak etkileyen belirtilerle konulabileceğini belirterek, sosyal medyanın tanı aracı olamayacağını vurguladı. Arkaz, bireylerin dikkat ve odak sorunlarının yaşam kalitesini ciddi şekilde etkilediğini fark ettiklerinde mutlaka bir psikiyatri uzmanına başvurmaları gerektiğini hatırlattı.