Sayın Baştoklu izin vermezse

Sayın Baştoklu izin vermezse

CHP eliyle provokasyon olmaz!

 

Sıkıntılı ve zor günler yaşıyoruz. Provokasyonlar, beklenmedik gelişmeler, gazete manşetleri, kötü bir sonucun habercisi gibi. İktidarın ekonomik göstergeleri iyileştirme çabaları, muhalefet partilerinin cılız sesleri, sivil toplum örgütlerinin çağrıları, sendikaların kamuoyuna açıkladıkları raporların tahmin edilen sonuçları, hiçbiri gazetelerin birinci sayfalarında yer bulamıyor…

Dandik bir ülkenin provokatif amaçlı medyatik terbiyesizliği evrensel bir krize dönüşürken dünya Müslümanları gerçekten eli kolu olan, sesini duyurabilen bir “İslam coğrafyası” olduğunu fark etmişti ki, şehir meydanlarından yeni provokasyonlar çıkarma telaşına girenlerin ayak seslerini duymaya başladık.

Bizim gazetede “CHP ne yapmak istiyor?” başlıklı haberin çıktığı Pazar günü Merhaba Gazetesi Yazı İşleri Müdürü Çetin Oranlı kardeşim beni aradı. Konudan haberdar olup olmadığımı sorunca CHP’nin ne yapmak istediğini Memleket’in o gün kamuoyuna duyurduğunu söyledim. Hassasiyetinden ötürü kendisine teşekkür ediyorum.

Geçtiğimiz hafta statükocu medyanın haber televizyonu, temsilcileri yetmezmiş gibi, Konya’yı mesken tuttu. Saat başında bildik ‘imaj’ görüntüleriyle şehirden insan manzaralarını ekrana taşıdılar. Onların ne yaptıkları, ne yapacakları malumumuz. Ancak 28 Şubat provalarını tetikleyici provokasyon girişimlerini “Konya’yı karalama kampanyası” olarak gören ve bu yönde strateji geliştirmeye kalkan idareciler ve STK’lar da yine klasik “imaj” dolduruşuna geldiler.    

11 Şubat’ta çok samimi niyetlerle gerçekleştirilen “Resul’e Sadakat Yürüyüşü”nde meydana gelen ve kamuoyuna yanlış aksettirilen bir olayı, olay sıcaklığını kaybetmesine rağmen bugünlerde CHP’nin merkeziyetçi siyaset anlayışıyla kaşımaya çalıştığı haberleri kulağımıza geliyor. CHP Kadın Kolları, Perşembe günü Ankara’dan bulabildikleri solcu kadın gazeteci ve yazarları Konya’da toplayarak şov yapmaya hazırlanıyormuş. “Türk Medeni Kanunu’nun kabulünden 80 yıl sonra, Konya’da bir kadın gazetecinin başı açık olduğu için taşlanmasının acısını yüreğimizde hissediyoruz” dediği rivayet ediliyor Okuducu’nun. Ben pembe kimlikli bir muhabiri “gazeteci” yaparak “taşlattıran” haybatçı zihniyeti, ne CHP’nin taşra teşkilatlarının ne de Konya il örgütünün benimsediğine inanıyorum. Kararlı ve derinlikli duruşlarını bugüne kadar bozmayan CHP’nin İl Başkanı Rahmi Baştoklu’yu ve Konya Milletvekilleri Sayın Atilla Kart ve Nezir Büyükcengiz’i provokasyon şiddetiyle gelecek bu mürtecî fırtınaya karşı çıkmaya çağırıyorum. Konya böyle bir organizasyona ev sahipliği yapmamalı. Başta CHP’liler olmak üzere hoşgörü şehrine hor görüyle geleceklere hiç kimse kapısını açmamalı…

Gerek milletvekillerimiz gerekse CHP Konya Kadın Kolları, gücünü halktan almayan bu ideolojik kalkışmaya inşallah destek vermezler. Halkın değerleriyle örtüşmeyen söylem ve eylemlerin pratik siyasi faydalar getirmeyeceği şimdiye kadar çok görüldü. CHP yönetimi bu eyleme engel olmazsa, taşra teşkilatlarının sesine kulak vermediğini ve partiyi barajın altına çekecek girişimlerden de fayda beklemeye devam ettiğini gösterecek demektir.

CHP Kadın Kolları Genel Başkanı Güldal Okuducu, kamuoyunu manipüle ederek bir olaydan siyasi rant çıkarma çabasındadır. Uzun süredir medyada görünmüyor oluşlarından rahatsızlık duyuyor olacaklar ki, Konya’yı bir de kendileri İstanbul medyasının kucağına atmak istemektedirler. Her şeye rağmen Konya’ya geleceklerse solcu hanım aydınlarımız Konya’yı teşrif etmeyeceklerdir, benden söylemesi.

 

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Çok uzun metinler, küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,Türkçe karakter kullanılmayan yorumlar onaylanmamaktadır.