M. Ali Köseoğlu

M. Ali Köseoğlu

Rakamlara değil, harflere de bakalım!

Dün Konya Sanayi Odası Başkanımız Memiş Kütükçü’nün basın açıklaması vardı…

Aynı açıklamaları Konya Ticaret Odası’ndan, Konya Ticaret Borsası’ndan, MÜSİAD’dan, ASKON’dan da zaman zaman duyabilirsiniz…

Bu aynılık, konumlanmadan ileri geliyor…

Şehrin ekonomik dinamiklerinin, benzer görüşler ifade etmeleri gayet doğal.

***

Diyor ki Kütükçü:

-2023 hedeflerimiz için daha yüksek oranlarda büyümemiz gerektiği açık.

-Yüksek oranlarda büyümenin yolu ise, ülkemizin bilgi üretme ve bilgiyi ticarete dönüştürme yeteneğini geliştirmekten geçmektedir.

-Türkiye’nin yüksek ve sürdürülebilir bir büyüme modeli ortaya koyabilmesi için mutlaka bilgi üretmesi, üretilen bilgiyi ihraç eder hale gelmesi gerekmektedir.

***

Buradaki ‘bilgiyi’ ekonomik değere çevrilecek ‘şey’ olarak algılamamızda da bir beis yok…

Bir kez daha ifade edeyim:

Memiş Bey’in açıklamaları gayet tabidir.

Ekonomik veriler ışığında yapılması gerekenlerdir.

Kendisini, 2023 hedefleri doğrultusunda yaptığı açıklamalardan dolayı tebrik ediyoruz.

***

Bu açıklamayı görünce Sezai Karakoç’un ‘Çıkış Yolu’ kitabını hatırladım…

Kitabın sayfaları arasında yeniden gezindim…

Şu cümleler çok önemli:

Evet, birçok düşünceler ileri sürülebilir. Biri, memlekette inanç zayıflığı vardır, der. Bu tabii, çok büyük bir eksikliktir; o kişi, inanç zayıflığına parmak basar, der ki, önce inancımızı kuvvetlendirelim.  Bu, çok doğrudur, ama yeterli değildir. Ama tek eksiklik bu mudur? Hatta değil inanç zayıflığı, inanca tamamen zıt olan, hakikate zıt olan birçok ülke gelip memleketlerimizi istilâ ediyor. O halde, sadece eksik olan o değil. Tabii, çok önemli bir eksiklik, inanç eksikliği veya inanç zayıflığı ama sadece bu değil eksiklik. Bir başkası, ekonomiye günün modası ekonomiye parmak basıyor. Ekonomide olan bozukluktan bahsediyor. Bu da doğrudur. Bir bozukluk, eksiklik vardır. Ancak, tek eksiklik bu değildir. Zaten bu bir neticedir, sebep değildir. Hani, şimdi, söylemek belki pek fazla bir buluş, yenilik sayılmaz. Yine de biz, otuz senedir, kırk senedir söylüyoruz: Marks'ın teorisinin tersi doğrudur. Yani fikir ve ruh, temel, alt yapı; ekonomi, siyaset üst yapıdır. Yani biz maneviyatı alt yapı olarak görüyoruz. Hâlbuki Marx ve onun yolundaki materyalistler, tarihî materyalizme inananlar, bunun tersini söylüyorlar: alt yapı, maddî yapıdır, ekonomik yapıdır, üst yapı fikirdir, ruhtur, sanattır diyorlar. Biz bunun tam tersine inanmışız. Ve nitekim bu böyledir. Eğer alt yapı, yani manevi yapı, ruh yapısı, kültürel yapı, bir ülkenin, bir milletin öz ruhunun yapısı bozuksa, onun artık ekonomisinin düzgün olması beklenemez.

***

Ben ekonomik kuruluşların özelikle ‘ilerleme’ yönündeki çalışmalarını ‘tabi’ buluyorum…

Herkes önce kendi işini yapacak.

Ama bu işin uzuvlarını da ihmal etmemek lazım…

Ekonomik büyüme tek başına kimsenin işine yaramayacaktır.

Bu ekonomiyi sağlıklı yönetebilecek sağlam ruhlu fertlere de ihtiyaç var…

***

Sezai Karakoç’un deyişiyle:

-Sadece, duygu açısından baksak, sanat açısından baksak veya sadece ekonomi, maddî durum açısından baksak, sadece kuvvet açısından baksak, sadece coğrafya açısından baksak, eksik olur.

***

Konya Sanayi Odası, Konya Ticaret Odası, Konya Ticaret Borsası 2023 yılı hedeflerine ulaşmak istiyorsa, rakamların yanı sıra, harflere bakmalıdır…

Yani, fikir ve ruh yapımıza yönelik faaliyetlerde onları daha çok görmek istiyoruz.

Nedenimiz Sayın Memiş Kütükçü’yle aynı:

-Türkiye’nin yüksek ve sürdürülebilir bir büyüme modeli ortaya koyabilmesi için.

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Çok uzun metinler, küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,Türkçe karakter kullanılmayan yorumlar onaylanmamaktadır.
2 Yorum