Pazar akşamı milli maç için erkenden televizyonun başına oturduk…

Gelin görün ki!

Pazar ve Çarşamba günleri oynan iki maçı, ne Konya Torku Arena sne de evlerinde izleyenlere: Konya’mızın ev sahibi olarak vereceği sınavın heyecanını bile yaşatmadı bu şerefsizler…

Tüm  kanallar da,  son dakika haberi olarak Dağlıca  terör  saldırısı geçiyordu alt yazılarda…

Aynı gün; ATV ‘de Sayın Cumhurbaşkanımız  Recep Tayyip  Erdoğan’ın   konuşması   vardı dikkatle  dinledim   sunucu önceki dönemde   yapılan  bir konuşmayı  ““400 milletvekili verin ve yeni Anayasa’yı parlamento kendisi yapsın.” Sözlerini hatırlattı.

Cumhurbaşkanını dinlerken   aynı zamanda  cep telefonunda  ajanslardan    haber  sitelerinden    yapılan   terör  saldırısı  ile   ilgili  olarak  şehit  sayısı   ve  saldırının  detayları için   gelişmeleri takip ediyorum.

Hal böyleyken;  Hürriyet  internet  sitesinden kopyalandığı “400  milletvekili verseydiniz   bu kadar şehit olmazdı” anlamına   gelen cümleler  facebookta   acımasızca, kelimenin tam anlamı ile iftira edilerek paylaşılıyor.

Aynı  anda    program yapımcısı ilgili cümlesinin saptırılarak sosyal paylaşım sitelerinde yayınladığını belirtti ve Cumhurbaşkanı açıklamasını yaptı. Ne gariptir ki! bu iftirayı paylaşanlar şehit  sayının da  35-40  olduğunu yayıyorlardı… Sonradan gördük ki! hepsi yalan, hepsi algı operasyonun tezahürü…  Hepsi   kahpelik…

Dağlıca'da on altı askerimiz şehit oldu. Iğdır'da on dört polisimiz şehit oldu. Ne demişti bir  gün önce   kan emici  vampirlerin  temsilcisi   ”; “Asker de polis de yenilecek, PKK kazanacak.” İşte o sözlerden bir gün sonra Dağlıca'da askerlerimiz, iki gün sonra Iğdır'da polislerimiz şehit edildi.
bu  algı operasyonu ile Türkiye’ye, Doğu'dan   terör  örgütü  PKK ve HDP  tarafından alçakça   ve  kahpece    saldırılar yapılırken, Batı’dan   ABD. İsrail,  Almanya   ve batıdan  oluşturduğu  o kirli ittifakta   ihaleyi  alan   paralel  medya  ve  doğan medyası  ortaklığı tarafından vurulmaktadır.

 PKK tanımlanmış bir tehdittir  ve  mutlaka  er yada  geç  başı ezilecektir, ama   bunlara   ne demeli   onların düdükçülüğü  yapanlara   ne  demeli.

Bu yüzden özellikle bu tehdide dikkat çekiyorum. İç işgalcilere, yazar çizer  adı altında  bugün   terörü masum  göstermeye çalışan   askeri polisi    ve   bu ülke için canını ortaya koyan  güvenlik  güçlerimizi yıpratmaya çalışan  vatan  hainleri   en  büyük şerefsizdir.

Topyekün saldırıya karşı önce bu cepheyi çözmek farzdır.
***
Selahattin Demirtaş'ı pazarlayan   onun barajı aşması  için onu   var gücü ile destekleyen    adamlara iyi   bakın.

Medya organları üzerinden terörü  masum    göstermeye   çalışan  teröristleri koruyanlara  bakın., Türkiye acıya boğulurken Doğan  medyasının   paralel  medyanın , siyasi hesaplarını terör örgütüne  ihale ettiğini görüyoruz.  

Cumhurbaşkanı Erdoğan’a olan nefret ve düşmanlığını, her gün sayfalarına, ekranlarına taşıyanlar, Vicdanları öyle kararmış, gözleri öyle dönmüş ki, yeter ki Erdoğan gitsin, isterse Türkiye batsın isterse onlarca   askerimiz, polisimiz   şehit olsun…

Milletin yanında dimdik duranlar, dağlarda, şehirlerde ülke müdafaası verenler, Türkiye'ye karşı yeni bir cephe açıldığını bilmeli ve bu cephenin arkasındaki ortaklık   bellidir  doğan grubu ,  paralel  medya , sözcü gazetesi  bizler   bunlara   bu cepheye meydan okumalıyız..

Şartlar çok  ağır içimiz   yanıyor ateş düştüğü  yeri yakar  ama  bu acı ülkeyi yakıyor   şartlar   ne kadar ağır olsa da, provokasyonlardan   uzak durmalıyız  aklim selim hareket etmeliyiz.