Nihat Genç’in Ardından SGK Şoku: “Akıllı İlaç” Bedelini Ailesinden İstedi
4. evre akciğer kanserine yakalanan gazeteci-yazar Nihat Genç’in tedavisinde kullanılan akıllı ilacın bedeli, SGK tarafından şimdi ailesinden isteniyor.
69 yaşında hayatını kaybeden gazeteci-yazar Nihat Genç, 4. evre akciğer kanseri tedavisi görürken SGK’nın karşılamadığı “akıllı ilaç” kullanmak zorunda kaldı. Mahkeme kararıyla ilacın bedeli geçici olarak devlet tarafından karşılandı. Ancak vefatından sonra SGK’nın itirazı üzerine mahkeme kararı bozuldu ve şimdi bu bedelin Genç’in mirasçılarından tahsil edilmesi isteniyor.
Hukuki Süreç: İhtiyati Tedbirle Alınan İlaç, Geri İsteniyor
Genç’in avukatı Ersan Barkın, sosyal medya hesabından yaptığı açıklamayla yaşanan süreci kamuoyuna duyurdu. Barkın’ın verdiği bilgiye göre:
Genç’e, doktorların önerisiyle yüksek maliyetli bir akıllı ilaç reçete edildi.
İlacın SGK tarafından karşılanmaması nedeniyle, mahkemeden ihtiyati tedbir kararı alındı.
Bu sayede Genç, 3 doz ilaç alabildi.
Ancak kısa süre sonra yoğun bakıma alınan Genç, 5 Haziran 2025’te hayatını kaybetti.
İstinaf Mahkemesi: “Yaklaşık İspat Sağlanamadı”
Genç’in vefatından sonra, SGK’nın itirazı üzerine dosya İstinaf Mahkemesi’ne taşındı. Mahkeme, “davacının haklılığı ve zararı hakkında yaklaşık ispatın sağlanamadığı” gerekçesiyle ihtiyati tedbir kararını kaldırdı. Üstelik bu karar temyize kapalı şekilde verildi.
Avukat Barkın, karara tepkisini şu sözlerle dile getirdi:
“Defnettik… Şimdi ödeme emrinin tebliğini bekliyoruz.”
“Türk Milleti Adına” Karar, Gölbaşı Mezarlığı’na Gidiyor
Kararın en çok tepki çeken yönlerinden biri ise “Türk Milleti adına” yazılması oldu. Barkın, açıklamasında şu ifadeleri kullandı:
“Cenazesinde eski Sağlık Bakanı da vardı. Şimdi ise ‘Türk Milleti adına’ verilen kararla ödeme emri bekleniyor. Nereye mi? Gölbaşı Mezarlığı’na…”
SGK'nın Talebi Ne Anlama Geliyor?
Bu gelişme, sadece Genç ailesi için değil, benzer durumdaki hastalar ve yakınları için de önemli bir hukuki ve vicdani tartışmayı gündeme getirdi. Mahkemeler tarafından alınan tedbir kararlarıyla sağlanan tedavi masraflarının ölüm sonrası geri istenmesi, sağlık ve hukuk sisteminde ciddi bir boşluğu gözler önüne serdi.
