"Michelin Yıldızlı" şefler Harranlı kadınlara eğitim verecek

"Michelin Yıldızlı" şefler Harranlı kadınlara eğitim verecek

Dünyaca ünlü "Michelin Yıldızlı" şefler, Şanlıurfa'daki Harran Gastronomi Merkezi'nde kadınlara eğitim verecek- Harran Kaymakamı Ömer Faruk Çelik:- "Bölgemizin asırlık yemek kültürünün en iyi şekilde değerlendirilerek dünya mutfağına kazandırılıp ülke ve

ŞANLIURFA (AA) - RAUF MALTAŞ - Dünyaca ünlü "Michelin Yıldızlı" şefler, Harran Gastronomi Merkezi'nde Şanlıurfalı kadınlara eğitim verecek.

Konik kubbeli evleriyle adı özdeşleşen UNESCO'nun Dünya Miras Geçici Listesi adayları arasındaki Harran'da Gastronomi Merkezi hizmete girdi.

Harran Kaymakamlığının öncülüğünde GAP Bölge Kalkınma İdaresi finansmanıyla faaliyete geçen merkezde, bölgeye ait asırlık yemekleri yapan Harranlı kadınlara, dünyaca ünlü "Michelin Yıldızlı" şeflerin belirli bir program kapsamında eğitim vermesi kararlaştırıldı.

Merkezdeki maddi durumu iyi olmayan Harranlı kadınlar tarafından yapılan Şanlıurfa'nın eşsiz lezzetteki yemekleri, düzenlenecek program dahilinde daha geniş kitlelere tanıtılacak.

Bu kapsamda yaklaşık 20 yıldır dünyanın farklı kentlerinde gastronomi alanında organizasyonlar gerçekleştiren Gökmen Sözen öncülüğündeki aralarında yemek programı yapımcısı Mehmet Yalçınkaya'nın da bulunduğu şef, gastronomi yazarı ve blog yazarından oluşan 10 kişilik heyet, merkezde incelemeler yaptı.

Bölgeye özgü yöresel yemekleri Harranlı kadınlarla pişiren gastronomi sektörünün temsilcileri daha sonra yemekleri tattı.

Ramazan sonrası yapılması planlanan program çerçevesinde "Michelin Yıldızlı" şeflerden uygulamalı ve teorik eğitim alacak olan Harranlı kadınlar, bölgeye gelen yerli ve yabancı turistler için kulak çorbasından çiğ köfteye, kebap çeşitlerinden çok sayıda tatlıya kadar hemen hepsini hazırlayarak kente gelen ziyaretçilere eşsiz ziyafetler sunacak.

- "Katma değer sağlamayı hedefliyoruz"

Harran Kaymakamı Ömer Faruk Çelik, ilçenin dünyanın ilk yerleşim merkezlerinin başında geldiğini söyledi.

İlçede güzel ve özel tatların özenilerek insanların beğenisine sunulacağını anlatan Çelik, şöyle devam etti:

"Yeryüzünde ziraatın başladığı tohumun ilk ekildiği merkezlerin başında Harran gelmektedir. İlk tohumun ekilmesinden nihai tüketimin gerçekleştirildiği noktaya kadar olan gastronomi yolculuğunda yemeğin ve besinin en iyi şekilde araştırılıp insanlığın hizmetine sunulmasını amaçlıyoruz. Hedefimiz dezavantajlı grupta olan kadınlarımızın dünyanın en önemli Michelin Yıldızlı şefler tarafından eğitilerek bölgede Göbeklitepe ile artan turizm hareketliliğinde insanlarımızın daha iyi yemek hizmeti almasını sağlamaktır. Bölgemizin asırlık yemek kültürünün en iyi şekilde değerlendirilerek dünya mutfağına kazandırılıp ülke ve kent ekonomisine katma değer sunmasını sağlamak istiyoruz."

- "Lezzetleri UNESCO tescilli"

Program koordinatörü Gökmen Sözen de yaklaşık 20 yıldır Türkiye'de ve yurt dışında uluslararası gastronomi etkinlikleri düzenlediğini söyledi.

Güneydoğu'nun gastronomi alanındaki zengin kültürünün daha iyi tanıtılmasını hedeflediklerini ifade eden Sözen, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Bu yıl Gaziantep, Şanlıurfa ve Diyarbakır bölgesinde dünyanın en önemli şeflerini gezdiriyoruz. Çünkü bu rotaya bizler çok önem veriyoruz. Bu yıl da Göbeklitepe ve Harran'a ayrı bir önem veriyoruz. Dünyada gastronomi alanında nam salmış 100'e yakın uluslararası gastronomi yazarını ve şefini buraya getireceğiz. Amacımız buranın yerel ürünlerini tatmaları ve tanımalarını sağlamaktır. Bu bölge zaten UNESCO tarafından da lezzetleriyle tescil edilen kentlerden oluşuyor. Hatay, Gaziantep, Şanlıurfa, Mardin ve Adıyaman çok önemli bir gastronomi rotasıdır:"

- "Yerele ve doğala büyük dönüş"

Yemek programı yapımcısı şef Mehmet Yalçınkaya ise ilçenin yemek kültüründe önemli bir tarihi geçmişe sahip olduğunu ifade etti.

Farklı kültürlerin bir arada yaşamasından doğan eşsiz bir kültür birikiminin izlerinin halen ilçede görülebildiğini aktaran Yalçınkaya, şunları söyledi:

"Buradaki mozaik yapı bizi inanılmaz heyecanlandırıyor. Dünyanın en iyi restoranları şu anda yerel ve doğal ürünlerle hayatlarına devam ediyor. İnsanlık artık yeniden yerele ve doğala büyük bir dönüş yaptı. Dolayısıyla buna uygun Türkiye'de en iyi yer de Mezopotamya coğrafyası yani Şanlıurfa, Gaziantep ve Mardin'dir. Bu hattı bizim artık daha iyi kullanmamız lazım. Bu bölge çok daha iyi bir gastronomi güzergahı olabilir, bizim bu fırsatı kaçırmamamız lazım. Buradaki ürünleri de iyi pazarlayarak ekonomiye katkı sağlamamız gerekiyor."

Program kapsamında "Michelin Yıldızlı" şeflerin merkezde yemek pişirecek olmasının büyük önem taşıdığını vurgulayan Yalçınkaya, "Biz az önce buraya özgü olan sade yağın yapılışını gördük. Mesela bu çok eski bir teknik. Bizim buradaki kadınlardan öğreneceğimiz şeyler var. Burada bulunan kadınlara bizim ürünü doğru kullanma ve yenilikler adına da onlara öğreteceğimiz şeyler var. Aslında karşılıklı kazan-kazan mantığıyla bir fikir alışverişi yapacağız, dolayısıyla ortaya iyi şeylerin çıkacağına inanıyorum." diye konuştu.

- "Tohum ve tabak arasındaki köprüyü bu merkez kuracak"

Şanlıurfa Turizmi Geliştirme AŞ Genel Müdürü Mehmet Uncu da "Göbeklitepe Yılı" dolayısıyla kentte yoğun bir turizm hareketliğinin yaşandığını bildirdi.

Kentteki tohumun lezzetinin tarladan tabağa varıncaya kadar en iyi şekilde değerlendirmesi gerektiğini belirten Uncu, şunları kaydetti:

"Harran tarımın ve ziraatın ilk başladığı yerdir. Tohum ve tabak arasındaki köprüyü ise bu merkez kuracak. Dünyanın yıldızı olan şefleri ilimizde ağırlayacağız. Bu merkez artık Güneydoğu Anadolu Bölgesi için dünya çapında gastronomi turlarının başlayacağı anlamına da geliyor. Bu merkez sayesinde bölge insanı da sosyal ve ekonomik olarak da güçlenecektir. Kentimizin tarım ve turizm ile gelişeceğine inancımız tamdır. Gastronomi ise bu iki ortak değer arasındaki en iyi köprüdür."

Kaynak:Haber Kaynağı

Etiketler :