İsrail'in aşırı sağcı Maliye Bakanı Bezalel Smotrich, işgal altındaki Doğu Kudüs’te bulunan Mescid-i Aksa’nın yerine Yahudi tapınağı inşa edilmesini arzu ettiğini açıkladı. Smotrich, bu skandal açıklamayı Mescid-i Aksa’nın Burak (Ağlama) Duvarı önünde yaptı.

Provokatif yürüyüşte skandal sözler

Smotrich, Doğu Kudüs’te düzenlenen ve binlerce aşırı sağcı İsraillinin katıldığı "bayrak yürüyüşü" sırasında konuştu. İsrail'in Gazze'deki işgali ve yeni toprak gaspları için destek isteyen Smotrich, konuşmasının sonunda Mescid-i Aksa’yı işaret ederek, "tapınak inşa edilmesini arzu ediyorum" dedi. Bakan ayrıca, "Bütçesi benden" ifadesiyle yeni provokasyonun finansmanını da üstleneceğini belirtti.

Aşırı sağcıların hedefi 'Üçüncü Tapınak'

İsrail’deki "dini siyonist" olarak bilinen aşırı sağcı çevreler, Mescid-i Aksa’nın bulunduğu alanda "Üçüncü Tapınak" kurma hayalini yıllardır dillendiriyor. Bu kesimler, İsrail hükümeti içinde de etkili pozisyonlara gelmiş durumda.

İsrail’in kazıları ve demografik müdahalesi tepki çekiyor

İsrail, Mescid-i Aksa külliyesinin altında Yahudi mabedine ait kalıntılar olduğu iddiasıyla kazılar yapmaya devam ediyor. Aynı zamanda, Doğu Kudüs’te Yahudi nüfusu artırmaya yönelik yerleşim faaliyetleri de uluslararası hukuka aykırı olarak sürdürülüyor.

Bayrak yürüyüşünde ırkçı sloganlar

Pazartesi günü gerçekleştirilen provokatif yürüyüşte on binlerce aşırı sağcı İsrailli, Filistinlilerin yoğun yaşadığı Doğu Kudüs’ün Eski Şehir bölgesinden geçti. Yürüyüş boyunca "Araplara ölüm", "Köyünüz yansın" gibi nefret söylemleri içeren sloganlar atıldı. Filistinliler ve basın mensupları, bu grupların saldırılarına maruz kaldı.

Filistin'den tepkiler büyüyor

Filistin, Doğu Kudüs’ü gelecekteki başkenti olarak kabul ediyor ve İsrail’i şehirdeki Filistinli nüfusa ayrımcılık yapmakla, kenti Yahudileştirmeye çalışmakla suçluyor. İsrail’in Kudüs’ü "bütün ve birleşik başkent" ilan ettiği 1980 tarihli kararı ise uluslararası toplum tarafından tanınmıyor.

İşgal altındaki Kudüs’te gerilim tırmanıyor

İsrail’in Doğu Kudüs’ü işgali ve yerleşim politikaları, bölgede zaten yüksek olan tansiyonu artırırken, aşırı sağcı bakanların yaptığı bu tür açıklamalar Filistin halkı üzerinde derin bir öfke yaratıyor. Uluslararası kamuoyu ise Mescid-i Aksa'nın statüsüne yönelik bu girişimlere karşı uyarılarını sürdürüyor.