M. Ali Köseoğlu

M. Ali Köseoğlu

‘Konya’ ders oldu!

Dışişleri Bakanımız Ahmet Davutoğlu’ndan birkaç defa duymuştum.

Rektörlerin de bulunduğu toplantılarda tavsiye ettiği bir konu vardı…

“Şehrimize okumaya gelen her öğrenciye Konya’yı anlatalım. Her bölümde ‘Konya’ dersleri olsun” demişti.

Bunun için bir girişimde bulunulmuşsa da haberim yok.

Fakat bu teklife paralel bir 'ders' Büyükşehir Belediyesi KOMEK’lerinde bu dönemde uygulanıyor…

***

Dün Dr. Hasan Özönder Hocamız teşrif ettiler…

Bir kucak dolusu dua bıraktılar…

Bu arada söz, hizmetlerinden açıldı.

Bu dönemde Dr. Hasan Özönder tarafından 6 KOMEK şubesinde “Konya Kültürü ve Mevlevi Medeniyeti” dersi veriliyor.

Her bir ders 2 saat.

Hasan Hoca, derslerine girdiği öğrencilere “Konya hakkında neler bildiklerini” soruyormuş ilkin…  Diyor ki: Her gün önünden geçtiği Mevlana Müzesi’ndeki kalabalığı görüp de, şurada ne varmış bir de ben bakayım demeyen Konyalılar var.

“Ama suç bizde” diyor Hasan Hoca…

“Ne Konya’yı layıkıyla anlattık ne de Mevlana’yı.”

***

Yahya Kemal’in “Bizim Boğaziçi Medeniyetimiz var” dediği gibi…

Bizim de “Mevlevi Medeniyetimiz var” diyoruz.

Hasan Özönder bunu ne güzel anlatıyor:

Mevlevi Medeniyeti’nin müntesibi muhatabına “Sobayı yak” demiyor.

“Sobayı uyandır” diyor.

Çünkü yakmak, içinde nahoşluklar da barındırıyor.

“Sobayı söndür” demiyor, “dinlendir” diyor.

Bu kadar naif…

***

Mevlevi Medeniyeti’nde başkasına yük olmak yok.

Yemekte de bir nezaket ortamı…

Yemek yenilmeden önce sofraya konulan kaşıklar ‘şükür secdesinde’ gibi, ters kapalı…

Yenildikten sonra ise ‘dua eder gibi’ açık…

Bir tehlike anında, “Evladım dikkat et, düşeceksin”, demiyor da…

Hem uyarıyor hem de dua ediyor: Düşmeyesin!

***

Hasan Özönder Hocamızın KOMEK dersleri, her yönüyle çok önemli.

Büyükşehir Belediyesi’ni ve emeği geçenleri kutluyorum.

Bu arada hocamızın hazırladığı ‘Mevlevi Deyim ve Terimleri Sözlüğü’nü de merakla bekliyoruz.

Allah hayırlı, sağlıklı ömürler ihsan etsin kendilerine…

Özönder Hocamızın ziyaretinin sonundaki tavsiyesi de şu oldu:

Dalaşmak yerine kucaklaşmak zorundayız.

Bu da kulağımıza küpe olsun!

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Çok uzun metinler, küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,Türkçe karakter kullanılmayan yorumlar onaylanmamaktadır.