İsrail'den TİKA çalışanı için akıl dışı iddialar

İsrail'den TİKA çalışanı için akıl dışı iddialar

İsrail istihbaratı, insani krizin yaşandığı Gazze'de TİKA çalışanı Murteca'nın yardım faaliyetlerini "teröre destek" saydı

 İsrail İç İstihbarat Servisi Şin-Bet, gözaltında tutulan Türk İşbirliği ve Koordinasyon Ajansı Başkanlığının (TİKA) Gazze Şeridi'ndeki çalışanı Filistin uyruklu Muhammed Murteca'nın, insani krizle pençeleşen Gazze'deki yardım faaliyetlerine, "teröre destek" suçlaması getirdi.

Şin-Bet'ten yapılan yazılı açıklamada, Murteca, TİKA'nın dünyanın en büyük insani dramlarından birinin yaşandığı Gazze Şeridi'ne yaptığı insani yardımları "askeri hedefler için kullanılmak üzere İzzettin el-Kassam Tugayları üyelerine ve ailelerine dağıtmakla" suçlandı.

Murteca'nın bunu Hamas'ın Siyasi Büro Başkan Yardımcısı İsmail Heniye ile "anlaşmalı olarak yaptığı" öne sürülen açıklamada, "Murteca, İzzettin Kassam Tugayları üyeleri veya ailelerinin ismini yardıma muhtaç oldukları gerekçesi ile TİKA'ya vererek maddi destek ve para yardımı almalarını sağladı." suçlamasında bulunuldu.

İsrail istihbaratı, Filistin'deki muhtaç ailelere dağıtılan insani yardımların askeri kanat için nasıl kullanıldığına ise izahat getiremedi.

Murteca'nın Türk hükümetine bağlı TİKA'nın çalışanı olduğu vurgulanan açıklamada, Murteca'nın, "TİKA'yı aldatarak, önemli insani yardım projeleri için gönderilen yardımları Hamas'ın askeri kanadına aktardığı" öne sürüldü.

İHH İnsani Yardım Vakfı'nın da suçlandığı Şin-Bet'in açıklamasında, İHH'nın Gazze Temsilcisi Mehmet Kaya'nın, Heniye ve Raid Saad gibi Hamas liderlerine Türkiye üzerinden gelen "nakdi parayı aktardığı" iddia edildi. Açıklamada bu yardımların, "Hamas'ın deniz kuvvetlerini eğitmek üzere tesis inşa edilmesinde kullanıldığı" öne sürüldü.

- İsrail'in yardım kuruluşlarına baskısı

İsrail 2006'dan beri abluka altında tuttuğu Gazze Şeridi'nde, insani yardım faaliyetleri yürüten uluslararası kurum ve kuruluşlara, "Hamas'a yardım ettikleri" gerekçesi ile baskı yapıyor.

İsrail makamları geçtiğimiz ağustos ayında, Birleşmiş Milletlerin Gazze'deki Filistinli çalışanı Vahid Abdullah el-Burş'u da "Hamas'a yardım ettiği" iddiasıyla gözaltına alarak yargılamıştı.

Bu baskılardan, İsrailli sivil toplum kuruluşları da payını alıyor. İşgal altındaki Batı Şeria'da işlenen askeri ihlalleri kayıt altına alan İsrailli insan hakları örgütü B'tselem, "vatana ihanet" suçlamaları ile karşı karşıya kalmıştı.

İsrail ayrıca geçtiğimiz haftalarda çıkarılan bir kanunla, "İsrail'in veya işgal altındaki Filistin topraklarında inşa edilen Yahudi yerleşim birimlerinin boykot edilmesi" çağrısında bulunan aktivistlerin ülkeye girişini yasaklamıştı.

12 Şubat'tan beri gözaltında tutulan evli ve 4 çocuk babası Murteca, 2012'den bu yana Gazze'de TİKA için çalışıyor.​

 

TİKAYI HEDEF ALIYOR

 İsrail'de tutuklu bulunan Türk İşbirliği ve Koordinasyon Ajansı Başkanlığının (TİKA) Gazze Şeridi'ndeki çalışanı Filistin uyruklu Muhammed Murteca'nın avukatı Halid Zeberka "İsrail makamları son yıllarda Gazze Şeridi'nde yürüttükleri insani faaliyetler üzerinden birçok uluslarası kuruma baskı yaptı. Şimdi de TİKA'yı hedef alıyor." dedi.

Beyt Hanun (Erez) Sınır Kapısı'nda 12 Şubat'ta gözaltına alınan Murteca'nın avukatı Halid Zeberka, AA muhabirine yaptığı açıklamada, İsrail İç İstihbarat Birimi Şin Bet tarafından müvekkiline yöneltilen tüm suçlamaları reddettiklerini söyledi.

Murteca'nın Hamas'ın silahlı kanadı İzzettin el-Kasam Tugayları'na yardım ettiği yönündeki iddiaların gerçeği yansıtmadığını ifade eden Zeberka, "Murteca'nın çalışmaları tamamen insani yardım projeleriyle ilgiliydi. Şu ya da bu gruba yönelik yardımlar değildi bunlar. Sadece ihtiyaç sahiplerine yönelik yardım faaliyetleriydi, başka bir şey değil" diye konuştu.

Murteca'nın 19 gün boyunca avukatıyla görüşmesine izin verilmediğini hatırlatan Zeberka, bu süre zarfında müvekkilinin çok sert bir askeri sorgulama sürecine maruz kaldığını ve bunun tek başına bile Murteca'nın ne denli zor zamanlar geçirdiğinin kanıtı olduğunu belirtti.

Müvekkiline yönelik hazırlanan iddianamenin kurgusal hikayeler içerdiğine inandığını kaydeden Zeberka, "Bu dosyaya hukuki bir şekilde bakılmalı. Bunu yapabilmek için Murteca'ya her türlü baskıdan uzak kendini savunma imkanı sağlayacak tüm hakların verilmesi gerekiyor." ifadesini kullandı.

Murteca'ya yönelik iddianamenin perşembe günü yazıldığını ancak yayın yasağı olduğu için bugün açıklandığını kaydeden Zeberka, İsrail'in, Murteca'nın dosyasını "Türk makamlarına karşı baskı aracı olarak kullandığına" inandığını söyledi.

Zeberka, Murteca'nın bir sonraki duruşmasının 30 Mart'ta görüleceğini ve iddianamedeki tüm detayları inceledikten sonra tüm suçlamalara gerekli karşılığı vereceklerini belirtti.

 

Kaynak:Haber Kaynağı

Etiketler :