GRAFİKLİ - Doğu Çin Denizi'ndeki egemenlik tartışmaları

GRAFİKLİ - Doğu Çin Denizi'ndeki egemenlik tartışmaları

Doğu Çin Denizi’ndeki tartışmalı adalar, kıta sahanlığı ve hava savunma alanları, bölge ülkeleri arasındaki gerilimi artırıyor - Bölgede 200 milyon varil petrol ve yaklaşık 200 milyar metreküp doğalgaz rezervi olduğu tahmin ediliyor

PEKİN (AA) - FUAT KABAKÇI / TEVFİK DURUL- Doğu Çin Denizi’nde tartışmalı adalar, kıta sahanlığı ve hava savunma bölgeleri, Çin, Japonya ve Güney Kore’yi karşı karşıya getiriyor.

Doğal kaynaklar, enerji rezervi ve çok sayıda adanın bulunduğu Doğu Çin Denizi’ndeki sorun, bölge ülkelerinin ihtilaflı kıta sahanlığı iddialarından kaynaklanıyor.

Birleşmiş Milletler'in (BM) 1982 tarihli Deniz Hukuku Sözleşmesi’nin 76. maddesine göre, her devlet en az 200 deniz mili mesafeye münhasır ekonomik bölge kıta sahanlığına sahip olabiliyor.

Toplam genişliği 360 deniz mili olan Doğu Çin Denizi’nde ülkelerin ilgili maddeye göre öne sürdüğü farklı iddialar, bölgedeki tartışmayı körükleyen unsurlar arasında yer alıyor.

Doğu Çin Denizi'nde, Kuril, Dokdo /Takeshima ve Senkaku/Diaoyü adaları, bölge ülkeleri arasında egemenlik tartışmalarına neden oluyor.

Japonya, Rusya kontrolündeki Kuril adaları ve Güney Kore kontrolündeki Dokdo/Takeshima adalarında hak iddia ederken Çin de Japonya kontrolündeki Diaoyü/Senkaku adalarında hak iddiasında bulunuyor.

Doğu Çin Denizi’nde Japonya'nın "Senkaku", Çin'in de "Diaoyü" olarak adlandırdığı 5 ada ve 3 kayalıktan oluşan takımadalar, iki ülke arasında uzun süredir gerilim sebebi.

- Çin ile bölge ülkeleri arasında gerilim ve ADIZ

Japonya ve Çin arasındaki gerilim, 2010'da Çin’e ait bir balıkçı teknesinin tartışmalı adalara yaklaşması sonrası başladı. Tekne, Japon savaş gemileri tarafından uyarıldı ve balıkçı teknesinin bunu dikkate almaması sonucu, çatışma çıktı. Olay sonucunda iki ülke ilişkilerinde gerginlik tırmandı.

Tokyo yönetiminin takımadaları "kamulaştırdığını” açıklamasının ardından Çinli ve Japon yetkililerin yaptığı karşılıklı sert açıklamalar, uluslararası kamuoyunda büyük yankı uyandırdı.

Pekin yönetimi, 2013'te Doğu Çin Denizi’nin üçte ikisini içine alan bölge üzerinde Hava Savunma ve Tanımlama Bölgesi (ADIZ) ilan etti. Japonya da bölgede, 2016'nın mart ayında radar gözlem istasyonu kurdu.

Çin ve Japonya, Doğu Çin Denizi'nde düzenledikleri askeri tatbikatlarda sık sık karşı karşıya geliyor. Çin Halk Kurtuluş Ordusuna (ÇHKO) ait deniz ve hava unsurlarının aralık ayında Batı Pasifik’te tatbikata gidişi sırasında Japon savaş uçakları, Çin jetlerine kilitlendi. Çin hava unsurlarını yakından izleyen Japonya, Çin’in söz konusu olayı çarpıttığını iddia ederek Pekin yönetimini protesto etti.

Japonya geçen yıl, Çin ile arasında egemenlik tartışmalarına konu olan Doğu Çin Denizi adalarını koruyan sahil güvenlik gücünün kapasitesini artıracağını açıkladı. Japonya, bu kapsamda 5 yeni istihbarat gemisi ve 3 yeni arama kurtarma gemisi ilave edileceğini belirtti.

Japonya, takımadaların kendi kara suları içinde bulunduğunu ileri sürüyor ve adaların bulunduğu bölgeye gözetleme gemileri gönderen Çin'i egemenliğini ihlal etmekle suçluyor. Adalar yakınlarında devriye gezen Japon ve Çin gemileri, sık sık birbirlerine uyarı gönderiyor.

ABD'nin nisan ayında yayımladığı Çin'in askeri ve güvenlik konularına ilişkin yıllık rapora göre, Doğu Denizi Donanmasında Pekin yönetimine ait 18 denizaltı ve 80'den fazla savaş gemisi bulunuyor.

Çin’e ait balıkçı teknelerinin, sıklıkla Diaoyü adaları ve Güney Kore sularına giremesi, Seul ve Tokyo yönetimlerinden tepki görüyor.

Güney Kore Sahil Güvenlik ekipleri de eylül ayında uyarılarını dinlemeyen Çinli balıkçı teknelerine gerçek mühimmat kullanarak ateş açtı. Olayda can kaybı olmadı.

Pekin yönetiminin Batı Pasifik, Güney Çin Denizi ve Doğu Çin Denizi'nde yaptığı tatbikatlar da bölge ülkeleri ve ABD ile sık sık gerginlik yaşamasına neden oluyor.

- Doğu Çin Denizi'nde doğal kaynaklar

ABD Enerji Enformasyon İdaresinin 2014 tarihli raporuna göre, Doğu Çin Denizi’nde 200 milyon varil petrol, 200 milyar metreküp doğalgaz rezervi bulunduğu tahmin ediliyor.

1980’lerde bölgede doğalgaz ve petrol aramaya başlayan Çin, 1983’te Pinghu petrol ve gaz alanını keşfetti. Pinghu'da 1998’de başlayan petrol üretimi devam ediyor. Söz konusu bölgelerle ilgili Çin ve Japonya arasında hak iddiaları nedeniyle gerilim yaşanıyor.

AA

Kaynak:Haber Kaynağı

Önceki ve Sonraki Haberler