Filistinliler, İsrail'in idam cezası öngören yasa tasarısına tepkili
Filistinlilere idam cezası getirilmesini öngören yasa tasarısının İsrail Parlamentosunda yapılan ilk oylamada kabul edilmesine sert tepki gösteren Filistinliler, İsrail'in hâlihazırda farklı yollarla idamı bilfiil uyguladığını, Arap dünyasının suskunluğun
RAMALLAH (AA) - KAYS EBU SEMRA - Filistinlilere idam cezası getirilmesini öngören yasa tasarısının İsrail Parlamentosunda (Knesset) yapılan ilk oylamada kabul edilmesi, Filistinliler tarafından büyük öfkeyle karşılandı.
Batı Şeria ve Gazze'deki Filistinliler, yürürlüğe girmesi için parlamentoda iki kez daha oylanarak kabul edilmesi gereken tasarının uluslararası yasalar ile anlaşmalara aykırı olduğunu belirterek tasarıyı şiddetle reddettiklerini vurguladı.
Üniversite öğrencisi Şeyma Ebu Taybe, AA muhabirine yaptığı açıklamada, tasarının, İsrail'in Filistinlilerin haklarını ihlal eden diğer yasaları gibi haksız ve adaletsiz olduğunu söyledi.
Filistinlinin, İsrail tarafından elinden alınan hakkını ifade etme konusunda her türlü yöntemi kullanma hakkı bulunduğunu ifade eden Ebu Taybe, "Silahsız Filistin halkı hakkında işlediği suçlardan dolayı uluslararası insan hakları örgütleri önünde İsrail yargılanmalıdır." dedi.
Gazzeli Esad el-Beyruti de İsrail'in böyle bir yasa çıkarmasını devlet terörünün fiilen uygulanması ve tüm uluslararası yasaların ve insan haklarının ihlali olarak değerlendirdi.
-Arapların suskunluğu İsrail'e yeşil ışık yakıyor
İsrail hapishanelerinde Filistinli tutuklulara yönelik baskıcı politikanın devam etmesine daha güçlü bir şekilde karşılık verilmesi gerektiğini aktaran Beyruti, Arapların suskunluğunun İsrail'e Filistinli tutuklulara yönelik işlediği suçlara devam etmesi için yeşil ışık yaktığına işaret etti.
Beyruti, İsrail'i devamlı işlediği suçlardan dolayı yargılamak ve uluslararası toplumdan izole etmek için Filistinli grupların ve uluslararası örgütlerin birlik olması gerektiğini kaydetti.
Gazzeli üniversite öğrencisi Muhammed ed-Deluv ise tüm uluslararası normlar ve kanunların İsrail'in hiçbir Filistinli tutukluyu idam etmesine izin vermediğini ancak İsrail'in bunu görmezden geldiğini söyledi.
İsrail'in uluslararası kanunlara saygı göstermediğini vurgulayan Deluv, Filistinli grupların İsrail'in bu yasalarına karşı koymak için birlik olmasının ve bölünmüşlüğe son vermesinin zorunlu olduğunu ifade etti.
İsrail hapishanelerinden serbest bırakılanlardan Abdunnasır Fervane de İsrail'in Filistinli tutuklular hakkındaki yasa tasarısının tek hedefinin, Filistinlileri caydırmak ve İsrail'e karşı koymalarını engellemek olduğunu, meşru olmayan bu tasarıyı reddettiklerini aktardı.
Bu tasarının, Filistinli tutuklulara yönelik kışkırtma politikasının bir parçası olduğunu ve Filistin halkının İsrail işgaline karşı mücadelesini kötülemek suretiyle tutukluların hukuki konumuna dokunmayı hedeflediğini ifade eden Fervane, Filistinli tutukluların yasal konumlarının güçlendirilmesinin zorunlu olduğunu ve İsrail'e onları suçluymuş gibi yargılamasına izin verilmemesi gerektiğini sözlerine ekledi.
Gazzeli İslam Abduh da söz konusu tasarının ilk olmadığını ve İsrail Parlamentosunun (Knesset) Filistin halkına karşı birçok haksız kanunu kabul ederek yürürlüğe koyduğunu söyledi.
-İsrail farklı yöntemlerle idamı bilfiil uyguluyor
Abduh, İsrail'in, Filistinli tutuklulara yönelik idamı, ihmal politikası ve direk ateş ederek öldürmek suretiyle fiili olarak uygulamakta olduğuna işaret etti.
Batı Şeria'da devlet memuru Süleyman Arif ise tasarının amacının, korku ortamı sağlayarak Filistinlileri işgale karşı direnmekten caydırmaya çalışmak olduğunu belirtti.
İsrail'in her türlü yöntemi kullanarak insanlar arasında korku ortamı oluşturmaya çalıştığını ve bunu daha önce de denediğini aktaran Arif, "İsrail birinci intifadada (1987-1994) kemik kırma yöntemi kullandı, ikinci intifadada (2000-2005) uçaklarla suikast düzenledi, şimdi de İsrail'deki sağcı partiler Filistinli tutukluları idam etmek istiyor. İsrail işgaline direnen Filistinli cezayı pek düşünmez, çünkü esas hedefi işgale karşı koymak. Bu da İsrail'e istediğini vermez." dedi.
Arif, "İsrail, ırkçı bir devlettir ve uluslararası normlar ve yasalara aykırı olsa bile her türlü vesileyle gücü dayatmak istiyor. Dünyanın her yerinde idam yasalarına savaş açılırken İsrail böyle bir kanunu yasalaştırmaya çalışıyor." diye konuştu.
Memurlardan Kayid Meari de tasarının işgalci devletin gerçek yüzünü ortaya çıkardığını belirterek, İsrail'in, her türlü yöntemi kullanarak Filistinlilerin hayatını imkansız hale getirmeye çalıştığını söyledi.
Bu adımın tutuklulara yönelik yeni bir saldırıya hazırlık olacağını ifade eden Meari, tutukluların kurtarılması ve özgürlüklerine kavuşturulması için imkanların seferber edilmesi çağrısında bulundu.
Ramallah'taki banka çalışanlarından Ahmed eş-Şeyh de tasarıyı çirkin bir suç olarak nitelendirdi.
-Tasarı, İsrail halkını memnun etme çabası
Şeyh, Dünya harekete geçmeli. Filistin halkı artık tutum sergilemek, açıklama yapmak ve bildiriler yayınlamak yerine pratik adımlar atılmaya ihtiyaç duyan bir aşamadadır." değerlendirmesinde bulundu.
Ramallah'taki esnaflardan Gassan el-Ketut ise İsrail'in sahada idamlar uyguladığı ve uygulamaya da devam ettiği için tasarının mevcut durumu değiştirmeyeceğini söyledi.
Tasarıyı "ahmakça" diye nitelendiren Ketut, tasarının İsrail halkını memnun etme çabası olduğunu aktardı.
Ketut, ABD'nin Kudüs'ü İsrail'in başkenti olarak tanımasına gösterilen tepkilerin zayıf kalmasının, İsrail'in birçok yasayı geçirmesi için iştahını açtığını belirtti.
İdam tasarısının yasalaşarak yürürlüğe girmesi için parlamentoda iki kez daha oylanarak kabul edilmesi gerekiyor.
İsrail'de sivil mahkemelerde idam cezası bulunmuyor. Askeri mahkemelerde ise son derece istisnai durumlarda bu ceza verilebiliyor. Bu yetki İsrail tarihinde sadece bir kez, 1962 yılında görülen bir davada eski bir Nazi suçlusuna karşı kullanılmıştı.
Filistinlilere idam cezası getirilmesini öngören yasa tasarısı İsrail Parlamentosu'nda (Knesset) 3 Ocak'ta yapılan ilk oylamada kabul edilmişti.
AA
Kaynak: