Ekonomide robotların ayak sesleri

Ekonomide robotların ayak sesleri

Uluslararası Robotik Federasyonu verilerine göre, 2019'da endüstriyel robotların sayısının 2,6 milyona çıkması öngörülüyor- Boğaziçi Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Saltoğlu:- "Kaybolan iş gücünün yerine ne konulacağı konusunda ülkeler kendi içinde c

ANKARA (AA) - Teknolojik gelişme ve üretim yapısındaki dönüşümle kullanılan endüstriyel robotların sayısı hızla artıyor. Robotların sayısının 2019'da 2,6 milyona çıkması beklenirken, bu dönüşümün ekonomik sonuçları ve alınması gereken tedbirler tartışılıyor.

Uluslararası Robotik Federasyonu verilerine göre, 2019 sonuna kadar dünya çapında satılan endüstriyel robot sayısı 2,6 milyona ulaşacak. Mevcut durumda kullanılan endüstriyel robotların yüzde 70'i otomotiv, elektronik, metal ve makine sanayinde hizmet veriyor.

Robotların yaygılaşması beraberinde ekonomik ve sosyal bazı sorunları ve tartışmaları beraberinde getiriyor. Bu tartışmaların odak noktalarından birini robotların üretimde insanların yerini almasının olası sonuçları oluşturuyor. Robotların fabrikalarda vergi ödeyen insanların yerini almasının devletlerin vergi kayıplarına neden olacağı, bunun da ülke ekonomilerini olumsuz etkileyeceği belirtiliyor.

Bu konuyu gündeme getiren en dikkati çekici isim ise Microsoft'un kurucusu Bill Gates oldu.

Robotlarla sağlanacak ek verimlilikle elde edilecek ek karların vergilendirilmesini öneren Gates, bir tür "robot vergisi" tarifinde bulunuyor. Gates, bu şekilde istihdamdaki yerini robotlara kaptıran insanların yaşlı bakımı, okul çağındaki çocuklarla ilgilenme gibi daha sosyal alanlara ve "insani işlere" yönlendirilebileceğini belirtiyor.

Gates, hükümetlerin, bu şekilde üretimdeki dönüşümü işsizlik tehdidinden uzak ve daha pozitif şekilde yönetebileceği, üreticilerin de bu yeni vergiden ürkmeyeceğini dile getiriyor.

Konu Avrupa Birliğinin (AB) de gündemine geldi. Robot sahiplerinin, robotlar nedeniyle işini kaybeden insanların eğitimi için vergilendirilmesi önerisi Avrupa Komisyonu tarafından reddedildi. Gelişmiş ülkelerde otomatize edileceği düşünülen işlerin büyük bir bölümünün göçmenler tarafından yapıldığı ve bunun ekonomiye yük oluşturduğu algısı bulunuyor.

- "İnovasyonu yavaşlatır"

A.T. Kearney İstanbul Finansal Danışmanlık Yöneticisi Emre Katı, AA muhabirine yaptığı açıklamada, robotlardan vergi alınması tartışmasını son zamanlarda Fransız sosyalistlerinin başlattığını ve bunun özellikle ABD'deki teknoloji şirketi sahiplerinin gündemine girdiğini söyledi. Katı, Finlandiya veya İsviçre gibi refah seviyesi yüksek ülkelerde bu tür vergilerin bir tür “evrensel gelir” olarak her vatandaşa, çalışsın ya da çalışmasın, ödenebilecek bir tür sosyal yardım fonu kaynağı olarak kullanılması konusunda halk oylamalarına gidildiğini ya da en azından ciddi olarak tartışıldığını dile getirdi.

Robotlaşmanın ekonominin her sektöründe katlanarak kendini göstermeye devam edeceğini vurgulayan Katı, şunları kaydetti:

"Robotlar üzerinden robot kullanıcı firmadan vergi alınmasının artı ve eksileri tartışılır. Artı tarafında gerçekten robotlar yüzünden mağdur olan ya da hiç iş sahibi olmayan iş gücü için bir sosyal destek mekanizmasının fonlanması sağlanmış olur. Örneğin önümüzdeki 10 yıl içinde Avrupa ve ABD’de pek çok kamyon şoförünün işsiz kalma ihtimali çok yüksek. Zira insansız taşıtların ilk kullanım alanı lojistik sektöründe oluşmaktadır. İşlerini kaybedecek bu kişiler için bu tür bir fon en azından yeni becerileri öğrenmek için bir eğitim masrafı, yeniden kendilerini geliştirene kadar ya da işsizlik sigortasından daha uzun bir süre işsizlik maaşı şeklinde bir emniyet ağı görevi görebilir. Diğer taraftan bakarsak bu tür bir vergi, zaten kurumlar vergisi, muhtasar, KDV, sosyal güvenlik primi ve damga vergileriyle uğraşan sermayeye ek bir vergi yükü getirerek, dijitalleşme ve robotlaşmayı yavaşlatacak, bu da hem dış rekabet gücünün zayıflaması hem de inovasyonun hız kesmesine neden olacaktır. Robotları vergilendirmeyen ekonomik sistemlerin içindeki şirketler, vergilendirilen ekonomik sistemlerdeki şirketlere göre daha avantajlı bir konuma düşeceğinden sermaye ve girişimcilerin bu sistemlere yönelmesi kaçınılmaz olur.

Diğer taraftan da kendilerini geliştirmekte ve yeni beceriler kazanmakta güçlük çekebilecek iş gücü uzun süreli ve belki de kalıcı bir işsizlik ile karşı karşıya kalacağından bu yapılaşmanın toplumda sermaye sahipleri ve zengin sınıf ile işlerini robotlara kaybetmiş sosyal sınıflar arasında büyük uçurumlar açma ihtimali çok yüksek. Zaten her ne kadar gelişmekte olan ekonomilerde orta sınıf gelişse de gelişmiş ekonomilerde orta sınıf çökmektedir. Hatta ABD ve Avrupa’daki popülist akımların başarılarının arkasındaki rüzgarda orta sınıftaki bu çöküşten ve gelir eşitsizliğinden kaynaklanmaktadır. Bu durumda sanki düşünülmesi gereken, robotların iş gücündeki payı arttıkça mağdur kalacak iş gücünün nasıl ekonomik kazanımlar sağlayabileceği olmalı."

- "Hazırlıklı olmayan ciddi sorunlar yaşayabilir"

Boğaziçi Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Burak Saltoğlu da orta vadede görece daha az uzmanlık gerektiren birçok meslekte robotların rakip olacağını söyledi.

İnsansız otomobillerin kullanımının şoför talebini azaltacağını, bankacılık ve finansta şube hizmetlerinin yerini robotik yatırım danışmanlarının alabileceğini ifade eden Saltoğlu, "Bu ciddi bir farklılık getirecek. Buna hazır olmayan eğitim sistemleri, üniversiteler hatta ülkeler ciddi sorun yaşayabilir. Kaybolan iş gücünün yerine ne konulacağı konusunda ülkeler kendi içinde ciddi bir arayış içinde olmalı. Yoksa sorun daha da bozuk bir servet ve gelir dağılımına gidebilir." dedi.

AA

Kaynak:Haber Kaynağı

Etiketler :