CHP Genel Başkan Yardımcısı Ağbaba:

CHP Genel Başkan Yardımcısı Ağbaba:

"Che'yi dünyada sadece emperyalistler, ABD sevmez. Demek ki emperyalistler ile TBMM Başkanı Kahraman'ın buluştuğu nokta aynı"- "Toplumsal fay hatlarını daha da derinleştirecek adımlar atmaktan, ülkeyi yönetenler vazgeçmelidir. Güvenliği ve adaleti sağlaya

TBMM (AA) - CHP Genel Başkan Yardımcısı Veli Ağbaba, Che Guevara'yı dünyada sadece emperyalistlerin ve ABD'nin sevmediğini savunarak, "Demek ki emperyalistler ile TBMM Başkanı İsmail Kahraman'ın buluştuğu nokta aynı." dedi.

Ağbaba, parlamentoda düzenlediği basın toplantısında, bir darbe süreci yaşandığını, CHP'nin her zaman demokrasiden yana tavır koyduğunu, parlamenter demokrasi vurgusu yaptığını söyledi.

Darbe girişiminin parlamentoya, demokrasiye olduğunu ifade eden Ağbaba, parlamenter demokrasinin önemini, bu darbe girişiminin gösterdiğini kaydetti. Ağbaba, 15 Temmuz öncesi ve sonrasında parlamenter demokrasiye sahip çıktıklarını belirtti.

Ağbaba, 15 Temmuz akşamından sonra yeni bir atmosfer doğduğunu anımsatarak, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın herkesin cumhurbaşkanı olacağını, kutuplaştırmayacağını söylediğini, Meclis'in iradesine saygı göstereceğine dair işaretler verdiğini dile getirdi. Ağbaba, sözlerini şöyle sürdürdü:

"15 Temmuz sonrasında uzlaşma var mı yok mu bakalım. Cumhurbaşkanı ve AKP nasıl bakalım. Sözde uzlaşmacı özde ayrıştırıcı, sözde diyalogcu özde dayatmacı... Bununla ilgili iki somut örnek var. Hakkari ve Şırnak'ın ilçe olmasıyla ilgili halk ayağa kalktı. Dört partinin ortak önergesiyle, bu illerin ilçe olması torba tasarıdan çıkarıldı. Şimdi duyuyoruz ki bununla ilgili KHK çıkarılacak. Sarayda yapılacak Bakanlar Kurulu ile çıkarılacak KHK'yla bu iller, il olmaktan çıkarılacak. Nerede 15 Temmuz ruhu, nerede Yenikapı ruhu? Hani uzlaşma, hani yeni dönem açılacaktı? Hani parlamentoya saygı gösterilecekti?" diye sordu.

Bu KHK'nın çıkması halinde 4 partinin ortak kararının yok sayılacağını, parlamentoya saray darbesi yapılacağını öne süren Ağbaba, 15 Temmuz'da darbe gerçekleşseydi Meclis'in kapatılacağını, KHK'lar ile ülkenin yönetileceğini ifade etti.

Ağbaba, Meclis'in iradesini yok saymanın darbecilik olduğunu, dört partinin ortak kararını yok saymanın, parlamentoya saygısızlık anlamına geldiğini savundu. Bundan vazgeçilmesine isteyen Ağbaba, 15 Temmuz ruhunun çok çabuk unutulduğunu iddia etti. Ağbaba, KHK'lar ile Cumhuriyet'in kazanımları, hafızasının yok edilmeye çalışıldığını, hastane isimlerinin değiştirildiğini, futbol takımlarına yeni isimler verildiğini söyledi.

-"Örgütlenmeyi yasaklıyor, örtünmeyi serbest bırakıyor"

Ağbaba, hiç ihtiyaç yokken, memurun kafasının içiyle değil dışıyla uğraşıldığını ileri sürdü.

"Geçmişte dışıyla uğraştıklarınızın ne yaptığını 15 Temmuz akşamı gördünüz. Geçmişte sadece size benzediği için göreve getirdiğiniz insanların, Meclis'i bombaladığını gördük." diyen Ağbaba, bir KHK ile polise başörtüsü kullanabilme serbestliği geldiğini ifade etti.

Türkiye'de polisin böyle bir talebi olup olmadığını soran Ağbaba, şunları kaydetti

"Ne polisin böyle bir talebi var ne Türkiye'nin böyle bir problemi var. Polisin derdi türban takmak değil şimdiye kadar böyle talep de olmadı, sorun da yaşanmadı. Ama AKP, kendi siyasetini, kendi gizli ajandasını uygulamak için bunları yapmaya devam ediyor. Polisin derdi türban takmak değil polisin derdi 3600 ek gösterge, teneke kutularda ölüme gönderilmemek, caddelere, şehirlere döşenen bombalarda şehit olmamak, kanunsuzluğa zorlanmamak, 5 saat uykuyla 20 saat çalışmamak. Bunca dert varken AKP kalkmış, dini siyasete alet ederek, kendi dar anlayışıyla, Türkiye'ye mesaj vermeye çalışıyor. AKP yasakçı bir anlayışa sahip, polisin örgütlenme özgürlüğünü Anayasa Mahkemesi kararına rağmen yasaklıyor. AKP örgütlenmeyi yasaklıyor, örtünmeyi serbest bırakıyor. Örtünme, polis çocuklarının yüzünü güldürmez, sorunlarının üstünü örtmez. Örtünme özgürlüğü, polislerin her gün şehit olunmasının önüne geçmez. Din üzerinden, din sembolleri üzerinden siyaset yapmak, ülkemiz açısından bir kırılma noktasıdır. Toplumsal fay hatlarını daha da derinleştirecek adımlar atmaktan, ülkeyi yönetenler vazgeçmelidir. Güvenliği ve adaleti sağlayanların, dini ve etnik kimlikleri öne çıkarması toplumsal çatlakları büyütür, tarafsızlık ilkesini yok eder. "

- "Che bizim de kahramanımızdır"

TBMM Başkanı İsmail Kahraman'ın Che Guevara hakkındaki sözlerinin hatırlatılması üzerine de Ağbaba, Kahraman'ın, 15 Temmuz akşamı Meclis'e geldiğini, Meclis'i yönettiğini anımsatarak, o akşam Meclis'in üzerinde uçan uçakların, emperyalistlerin desteklediği uçaklar olduğunu belirtti.

Che'nin her zaman bu uçakları uçuranlara karşı çıktığını, bu anlayışla mücadele ettiğini aktaran Ağbaba, Che'yi dünyada sadece emperyalistler ve ABD'nin sevmediğini ifade etti.

Ağbaba, "Demek ki emperyalistler ile Kahraman'ın buluştuğu nokta aynı. Kahraman'ın geçmişini biliyoruz. Bu ülkenin solcuları, Che'yi takip edenler, inananlar 6. filoya karşı mücadele ederken, denize dökmek isterken o dönemin dernek başkanı Kahraman, ABD askerlerini çiçekle karşılamış, onlara peçetecilik yapmıştır. Che'ye söz söylemek onun haddi değildir. Dünyanın her yanında Che kahramandır, bizim de kahramanımızdır." diye konuştu.

TBMM Başkanı Kahraman'ın, kendi işlerini yapmadığı iddiasında bulunan Ağbaba, "Benim tavsiyem kendi işini yapsın, önergelerimize zamanında cevap versin, herkesin Meclis Başkanı olmaya çalışsın, Türkiye'yi bölmesin. Che'ye eşkiya diyen varsa, eşkiyanın kim olduğunu tarih bize göstermiştir. Eşkiya kimdir; Che'nin anlayışına karşı mücadele edendir, Che'yi katledenlerdir, düşüncelerini kabul etmeyenlerdir." dedi.

AA

Kaynak:Haber Kaynağı

Etiketler :
Önceki ve Sonraki Haberler