ANKARA (AA) - İslam İşbirliği Teşkilatı (İİT) İslam Ülkeleri İstatistik, Ekonomik ve Sosyal Araştırma ve Eğitim Merkezi (SESRIC), İslam ülkelerinde yaşanan çatışma, uyuşmazlık gibi konularda teşkilatın daha etkin rol oynaması için yapısal değişikliklere gidilmesi gerektiğine dikkati çekti.

SESRIC, İslam ülkelerinde hakim olan çatışmaların derinlemesine incelendiği ve bu çatışmaların çözümünde İİT'nin rolüne ilişkin önerilerin de yer aldığı, "Çalkantılı Dünyada Barış ve Güvenliğin Tesisi: İİT için zorlu mücadele" başlıklı rapor yayımlandı.

Bazı İİT üyesi ülkelerde çatışmaların giderek arttığına vurgu yapılan raporda, "Dünyadaki çatışmaların yüzde 60'ı, ekseriyeti iç savaş olmak üzere, İİT ülkelerinde yaşanıyor." ifadelerine yer verildi.

- "Terör saldırılarının yüzde 76'sı İİT ülkelerinde meydana geliyor"

Raporda, dünyada geçmişe göre daha az çatışmaların yaşandığı kanısı bulunsa da İİT ülkelerindeki durumun böyle olmadığına dikkat çekilerek, "Terör saldırılarının yüzde 76'sı İİT ülkelerinde meydana geliyor." bilgisi verildi.

Bölgede yaşanan çatışmaların önlenebilmesi için ülkelerin yaşadığı problemlerin derinine inilmesi gerektiğine dikkat çekilen raporda, çatışmalara neden olan en önemli etkenin İİT ülkelerinin birçoğuna hakim olan eşitsizlik olduğu belirtildi.

SESRIC raporunda, kişiler arasındaki sosyal farklılıkların, ekonomik ve siyasi farklılıklarla pekişerek toplum genelinde çatışmaya neden olabilecek öfke birikmesine yol açtığına vurgu yapıldı.

- "İİT ülkelerinde siyasi katılım, siyasi ve sosyal entegrasyon düşük"

Siyasi ve sosyal dışlanmanın da çatışmaya sebebiyet veren önemli faktörler olduğuna vurgu yapılan raporda, "İİT ülkelerinde siyasi katılımın yanı sıra siyasi ve sosyal entegrasyon oldukça düşük. Bu durum, özellikle 2011'de başlayan sözde Arap Baharı'ndan sonra da görüldüğü gibi, İİT ülkelerini kargaşaya daha açık hale getiriyor." değerlendirmesine yer verildi.

Bu kapsamda raporda, uluslararası barış ve uyuma katkı sağlama amacı güden İİT'nin uyuşmazlıkların çözümü ve arabuluculuk konularında daha aktif olması gerektiğine işaret edildi.

Raporda, uyuşmazlıkların çözümü, soykırım, savaş suçları gibi konularda İİT'nin geçmiş deneyimlerinden ders çıkardığı kaydedildi.

İİT bünyesindeki yapısal sorunlara da yer verilen raporda, mevcut küresel dünyada ve üye ülkelerin karşı karşıya olduğu sorunlar çerçevesince reforma gidilmesi gerektiği yorumu yapıldı.

İİT arabuluculuk mekanizmalarının daha kapsayıcı, yerel unsurları dikkate alan ve bir çatışmanın kendine özgü içeriğiyle ilgili daha hassas değerlendirmelerde bulunulması gerektiğinin altı çizildi.

- Teşkilat bünyesinde barış gücü önerisi

İİT'nin Birleşmiş Milletler'in (BM) Güvenlik Konseyi ya da Afrika Birliği'nin Barış ve Güvenlik Konseyi gibi bir teşkilatlanmaya sahip olmamasının eksiklik olduğu değerlendirilmesine bulunulan raporda, barış ve güvenlik meseleleri için ayrı bir birim kurulması gerektiğine işaret edildi.

Raporda, "İİT'de eksik olan bir başka unsur ise 'barış gücü'. Çatışma sürecinden barış sürecine geçen ülkelere yardımcı olmak, güvenlik ve barışın tesisi için örgüt içinde bir barış gücüne ihtiyaç var." vurgusu yapıldı.

Bunların yanı sıra İİT'nin bir güvenlik stratejisi geliştirmesi gerektiği belirtilen raporda, "Çatışmaları önleme, terörizmle mücadele, ikili anlaşmazlıkların barışçıl çözümü bu stratejinin temel hedefleri olmalı." ifadesi kullanıldı.

Raporda, İİT üyesi ülkelerin bu konuda sorumluluklarının bilincinde olmalarına vurgu yapılırken, "Güvenlik iş birliğinin derinleştirilmesiyle İİT, istikrarın pekiştirilmesi ve üye ülkelerin ekonomik kalkınmanın canlandırılması şansına sahip olacak." ifadesine yer verildi.