M. Ali Köseoğlu

M. Ali Köseoğlu

Biri Mehdi Eker'e Konya'yı anlatsın

Biri Mehdi Eker’e Konya’yı anlatsın!


1980’de 16,5 milyon olan sığır sayısı 10,5 milyona…

50 milyon olan koyun sayısı 23 milyona düşmüş…

Keçi varlığımız da 16 milyondan 5 milyona gerilemiş…

Yani Türkiye her 3 keçisinden 2’sini kaybetmiş…

Hal böyleyken dün Tüketiciler Birliği’nden sadece satın almaya yönelik bir teklif geliyor…

Tüketiciler Birliği Genel Başkanı Nazım Kaya, et fiyatlarının bir miktar düşürülmesi için yüzde 8 olan KDV uygulamasının kaldırılması gerektiğini söylüyor.

Oysa bu, devletin kasasına girecek vergiden ç/alınarak uzun vadeli çözüm alınacak bir öneri değil. Tüketici olarak bizlere cazip gelse de, sanal oyalamalarla vakit kaybetmememiz gerekiyor…

Konya, Türkiye’nin hâlâ tahıl ambarı mı bilemiyorum… Çok büyük tereddütlerim var…

Öyle olsaydı bu ülkenin Tarım ve Köyişleri Bakanı’nı iki-üç ayda bir şehrimizde görürdük…

Konya, Türkiye tarımı ve hayvancılığında söz sahibi olabilmek bir yana herhangi bir iddiaya sahip olsaydı ciddi reform hareketleri yaşanırdı bu şehirde…

Misal, ‘Tarım Organize Sanayi Bölgesi’ kurularak, modern tarım ve hayvancılığın standartları yükseltilir, deneme istasyonları kurulur, tarım ve hayvancılık laboratuarları oluşturulur, üretim çiftlikleri yaygınlaştırılırdı…

Bakın açık söylüyorum…

Tarım ve Köyişleri Bakanı bu ülkenin en çok çalışması gereken bakanıdır.

En çok çalışan bir bakan da, tarım ve hayvancılığın kalbi olabilecek bir memleketi asla ihmal etmez…

AK Parti’nin insan hak ve hürriyetleri noktasında attığı çok önemli adımları beklerken, göz ardı edilmemesi gereken işleri de var bu ülkenin…

Tarım ve Köyişleri Bakanı Mehdi Eker’in hayvancılık ve tarımla ilgili ‘reform’ hareketine başlaması için bundan daha iyi bir fırsatı yoktur…

Tarım Bakanı hayvancılıkla ilgili sorunların çözümü noktasında şunu şunu yaptık, şunu şunu yapacağız diyememiştir, demelidir…

Rusya’dan gelecek buğdaylarla, Uruguaydan alınan Anguslarla çözüm üretilecek, böylece ‘bakanlık’ yapılacaksa, köy çocuğu olmadığım, çiftçi bir aileden gelmediğim halde bu işi ‘böyle’ ben de yaparım.

Konya’nın sanayi şehri olmasına dönük olarak Konya Sanayi Odası, Konya Ticaret Odası, MÜSİAD, AKTİSAD gibi kuruluşların takdire değer çabalarını görüyoruz.

Tüm bu çaba içerisinde tarım ve hayvancılık hak ettiği yerde maalesef durmuyor.

Konya’nın sanayileşmesi tamam ama ya tarım ve hayvancılık alanında yeri ne olacak?

Bu işe kim kafa yoracak?

Kimse kusura bakmasın…

“-Yağmur yağdı, ürün iyi olacak…

-Yağmur yağmadı, destek şart…” açıklamalarından öteye gitmeyen ‘oda’ faaliyetleriyle aldığımız mesafe ortadadır…

Konya’yı Tarım ve Köyişleri Bakanı Mehdi Eker’in masasına koymanın zamanı geçmiştir…

Konya olarak bu ülkeye tarım bakanı veremiyorsak, bari hakkımız olanın bize verilmesini sağlayalım…

Bunun için eski Tarım Bakanımız Sami Güçlü’nün de, AK Parti İl Başkanı Ahmet Sorgun’un da, diğer milletvekillerinin de yapması gereken şeyler var…

Ziraat odalarının yapması gereken şeyler var…

Tarım ve hayvancılığın en güzel şekilde yapılacağı topraklara sahip Konya, bu ülkenin et krizinden çıkarılması hamlesinde rol oynamalıdır.

Bunun için özel destekler istenmelidir…

Tarım Bakanlığı’na Konya’nın tarım ve hayvancılığının bugünkü durumu rapor olarak iletilmeli ve Türkiye’nin kaderini olumlu yönde değiştirecek reform hareketlerine başlanması için Başbakan Erdoğan’ın dikkati çekilmelidir.

Bakan Eker’in kontrolünde olan tarım ve hayvancılığın bugün krize dayanmış olmasının bir nedeni de ‘Konya faktörü’nün göz ardı edilmesidir.

Şehir milliyetçiliği yapmıyorum…

Türkiye’nin gırtlağına dayanan bu sorundan bir an önce kurtulması için görev almaktan bahsediyorum.

Konya bu işin çözüm merkezidir. 

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Çok uzun metinler, küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,Türkçe karakter kullanılmayan yorumlar onaylanmamaktadır.
9 Yorum