“- Beştepe Külliyesi’nde bile çok sayıda cemaatçi var…

- Cumhurbaşkanına yanlış bilgi verilerek cemaatçi isimler önemli yerlere getiriliyor…

- Erdoğan’a en sadık, en fazla operasyon yapan savcıyı görevden aldılar…

- HSYK’da farklı bir Paralel yapılanmaya gidiliyor…

- Yargıda ‘Paralel Yapı’yla mücadele kapsamında meslekten ihraç edilen sadece ‘5’ kişi…

- ‘Emniyet’in üst kademesinde hala aktif olarak görev yapan cemaatçiler var...

- Polis Akademilerinden 1800 polis atıldı bunların çoğu cemaatçi değil, AK Partililer tasfiye edildi…

- Paralel Yapının en güçlü olduğu yerlerden birisi TSK, genelkurmay karargahıdır.

- Askeri okullarda alt sınıflardan Paralelci öğrenciler geliyor…

- AK Parti kadroları Paralel Yapı konusunda Cumhurbaşkanımızın hassasiyetini taşımıyorlar. Erdoğan’dan sonra 2. bir adam yok!

- Tayyip bey biraz sendelese, geri çekilse her şey biter.”

***

Yok... Ben demiyorum.

Bu sözleri söyleyen AK Partili bir milletvekili.

Şamil Tayyar’ın Beyaz TV’deki programdaki konuşmasından aldığım notlar.

***

Şamil Tayyar bir de şöyle diyor:

“Diyorlar ya hani Yargıtay düzeltildi. Ben hiç faydasını görmedim.

Valla çatır çatır bizlere cezayı veriyorlar. 2 gün önce bir ceza geldi, 10 gün önce bire ceza geldi. Yerel mahkeme veriyor, Yargıtay’dan da hiç itirazsız geçiyor. Geçmişte de ceza yiyiyordum şimdi de yiyiyorum…”

Valla Memleket olarak biz de yaptığımız FETÖ haberleriyle ilgili çatır çatır haber engelleme kararlarıyla karşı karşıya kalıyor buna bağlı olarak da Çatır çatır vekalet ücreti ödüyoruz.

***

FETÖ ile mücadelede önemli aşamalar kaydedildi falan deniliyor bizde dile getiriyoruz ama yaşananlar,  bu durumu yeniden gözden geçirmeyi zorunlu kılıyor.

Mesela Konya’da devam eden bir dava var.

O davada, örgütün “para abisi” olduğu iddia edilen kişi tutuksuz yargılanmak üzere salınıveriyor.

Yani hakkında o kadar ciddi suçlamalar var ki, insan “nasıl salınır?” diye sormadan edemiyor.

Ya iddialarda bir anormallik var, ya bu kararda!

Bakıyorsunuz “aranan terörist listesinde” yer alan bir kişi aylar sonra, tam da mahkemenin olduğu gün çıkıp geliyor, mahkemede ilk celse de serbest bırakılıyor…

Değil cezaevi nezaret yüzü bile görmeden serbestçe gezmeye başlıyor.

Aylardır terörist listesinde aranan başına para ödülü konan birisi nasıl olurda bir celse de serbest bırakılır?

Baklava çalsanız salmazlar herhalde.

Bu ülkede, üzerinden uzun yıllar geçti ama, baklava çalan çocuğa 9 yıl hapis cezası verilmişti.

Tersinden bakacak olursak;

Tutuksuz yargılanacak bir insan nasıl olur da “Terörist listesine konur” cinayet işleyen, adam öldüren, devlete polise kurşun sıkan teröristlerle bir tutulur?

Çelişkileri anlamak da güçlük çekiyoruz.

Savcılık iddianamesiyle hakim kararları tabana taban zıt.

Dediğim gibi birinden birinde anormallik var!

***

Sonuç olarak;

FETÖ meselesi, cıvımaya, sulanmaya doğru gidiyor.

Sapla saman birbirine karışmaya başlamış durumda.

FETÖ meselesinin seyri sanki “Olan olmuş, ölen ölmüş kalan kalmış, alan almış çalan çalmış, hayatı kararan kararmış, ee 17-25 Aralık da başarısız oldu, Erdoğan da

halen görevinin başında, o zaman sorun yok.  Sanık da kalmasın müşteki de, bu olayın üstünü örtüp yeni bir sayfa açalım”a doğru gider gibi…

Öre yandan MHP lideri sayın Bahçeli, 2 aydır MHP’ye bir “Paralel” operasyon yapılmaya çalışıldığını söylüyor.

Bir karamsarlık havası oluşturmak istemem ama bu tabloyu ortaya koymamız lazım.

Şamil Tayyar’ın iddiaları doğruysa, FETÖ, Beştepe’de bile etkinse, vay memleketin haline…