Aşırı sağ rüzgarı Çekya seçimlerine de yansıdı

Aşırı sağ rüzgarı Çekya seçimlerine de yansıdı

Geçen hafta yapılan seçimlerde yüzde 10'un üzerinde oy alan İslam karşıtı aşırı sağcı SDP'nin 22 koltukla meclise girmesi, aşırı sağ rüzgarının Çekya'da da esmeye başladığı yönünde yorumlanıyor- SDP'nin koalisyonda yer almasına ihtimal vermeyen uzmanlar s

BUDAPEŞTE (AA) - MEHMET YILMAZ - Çekya'da 20-21 Ekim'de düzenlenen genel seçimlerde yüzde 10,64 oy alarak parlamentoya girmeyi başaran İslam karşıtı Özgürlük ve Doğrudan Demokrasi Partisi'nin (SPD) hükümet koalisyonunda yer alması beklenmese de seçim sonuçları aşırı sağın Çekya'da da varlık göstermeye başladığının kanıtı olarak gösteriliyor.

Yaklaşık 20 bin Müslüman'ın yaşadığı 10,5 milyon nüfuslu Çekya'da geçen hafta yapılan genel seçimlerde babası Japon olan Tomio Okamura'nın 2015 yılında kurduğu İslam karşıtı SPD, yüzde 10,64 oy alarak parlamentoda 22 sandalye kazandı. Bu durum, aşırı sağ rüzgarının Çekya seçimlerine de yansıdığı yorumlarına sebep oldu.

Çekya Uzmanı, ELTE Üniversitesi Öğretim Üyesi Dr. Andor Meszaros, ana akım partilerinin büyük oy kaybına uğradığı Çekya genel seçimlerini AA muhabirine değerlendirdi.

Meszaros, Çekya ekonomisinin seçim öncesi oldukça iyi yönetildiğini, Gayrimemnun Vatandaşlar Hareketi (ANO) Genel Başkanı Slovak asıllı milyarder ve eski Maliye Bakanı Andrej Babiş’in olağanüstü karizmatik lider olduğunu ve seçmenlerin, ekonomideki olumlu gelişmeleri ANO'ya, olumsuz göstergeleri ise Sosyal Demokrat Partisine (CSSD) mal ettiğinden ANO'ya yöneldiğini kaydetti.

Seçim öncesi hükümeti oluşturan CSSD ve ANO arasında mücadelenin olduğunu, yapılan tüm kamuoyu araştırmalarında 2011'de kurulan ve seçimlere kadar hükümet koalisyonunda yer alan ANO'nun birinci geleceğinin beklendiğini belirten Meszaros, sözlerini şöyle sürdürdü:

''Bu seçimin en büyük kazananı ANO ve Andrej Babiş. Kimin kaybettiğini söylemek daha zor ama CSSD'in yüzde 10'un altına düşerek tarihindeki en büyük oy kaybına uğradığını söyleyebiliriz ama daha genel açıdan değerlendirirsek tüm geleneksel partilerin bu seçimin kaybedeni olduğunu söyleyebiliriz.

Babiş Maliye Bakanlığı yaptı ve Çekya geçen yıl Avrupa Birliği'nde (AB) ekonomisi en hızlı büyüyen 3. ülke konumundaydı. Kendisinin dinamik, pragmatik ve zengin iş adamı kişiliği ile Çekya siyasetine girmesi önemli rol oynadı çünkü Çekya'nın ikinci en zengin iş adamı olan Babiş, ülkenin ekonomik gelişiminin tamamen ANO'nun başarısı olduğuna halkı inandırdı ve bu da seçimlerde başarılı olmasını sağladı.''

ANO'nun aldığı yüksek oy oranına rağmen tek başına hükümet oluşturamayacağını, koalisyon görüşmelerinin devam ettiğini ve 20 Kasım'a kadar bu görüşmelerin tamamlanmasının beklendiğini belirten Meszaros, şöyle konuştu:

''ANO tek başına hükümet kuramıyor. Sadece rakamlara bakınca önceki koalisyon hükümetinin tekrar kurulabileceğini görüyoruz ama CSSD'nin seçimlerde aldığı düşük oy oranı ve ANO ile ilişkisinin oldukça kötü olması sebebiyle bu imkansız gibi görünüyor. En muhtemel seçenek ANO ve Sivil Demokrat Parti (ODS) koalisyonu gibi görünüyor. Eğer bu da başarılı olmazsa azınlık hükümeti seçeneği de söz konusu olabilir. Sivil Demokrat Parti (ODS) ve Hristiyan Demokratlar Birliği de (KDU-CSL) azınlık hükümetini dışarıdan destekleyeceğini açıkladı.''

- Aşırı sağa beklentilerin altında ama yüksek oy

Seçimlerde yer alan İslam karşıtı SPD'nin kendi beklentilerinin altında ama oldukça yüksek bir oy aldığını, sığınmacı karşıtı partinin İslam karşıtlığını sloganlarında kullandığını belirten Meszaros, ''ANO şimdilik SPD ile koalisyon kurmayı düşünmediğini açıkladı. SPD'nin şimdilik hükümette yer alma ihtimali oldukça düşük. Mülteci krizi dolayısıyla bu siyaset (İslam karşıtlığı) Çekya'da da yer aldı.'' ifadelerini kullandı.

Babiş'in daha önce "etkili yönetim için bazı parlamenter araçların geri plana itilmesi ya da parlamenter sistemin yeniden düzenlenmesi" gibi açıklamalarının yanı sıra AB'ye de daha mesafeli durduğuna işaret eden Meszaros, ''ANO'nun hükümette olması parlamenter sistem için tehlike oluşturmuyor. Asıl soru, hükümet koalisyonunda yer alabilecek olan SPD'nin rolü. SPD, ANO'dan çok daha radikal söyleme sahip.'' dedi.

- ''Babiş, Macaristan ve Polonya'yı ciddi müttefik görüyor''

Babiş'in, Orta Avrupa ülkeleri arasındaki iş birliğine inandığını, dış politikasının merkezinde Çekya'nın da üyesi olduğu Vişegrad Grubu Ülkeleri'nin (V4 - Polonya, Macaristan, Slovakya ve Çekya) olacağını düşündüğünü ifade eden Meszaros, şunları söyledi:

''Bence dış siyasetinin merkezinde V4 olacak ve onun aracılığıyla da AB. Babiş AB, Brüksel ve (AB'nin sığınmacıların üye ülkeler arasında dağıtımında uygulamak istediği) zorunlu kota ile ilgili oldukça eleştirel düşünüyor. Babiş, Macaristan ve Polonya'yı ciddi müttefik olarak görüyor. Babiş'in AB karşıtı bir siyaset güttüğünü söyleyemeyiz ama Çekya'nın AB siyaseti kapsamında V4 ile ilişkileri güçlendirmesi yönünde adım atacağını düşünüyorum.''

- Seçim sonuçları

Çekya İstatistik Kurumunun verisine göre, seçimlerde ANO partisi yüzde 29,64 ile ilk sırayı alırken, Sivil Demokrat Parti (ODS) yüzde 11,32 ile ikinci, Korsan Partisi yüzde 10,79 ile üçüncü, sığınmacı karşıtı Özgürlük ve Doğrudan Demokrasi Partisi (SPD) yüzde 10,64 ile dördüncü ve Moravya Komünist Partisi (KSCM) yüzde 7,76 ile beşinci sıraya yerleşmişti.

Başbakan Bohuslav Sobotka’nın genel başkanlığını yaptığı Sosyal Demokrat Partinin (CSSD) oy kaybına uğrayarak yüzde 7,27 ile altıncı sıraya gerilediği seçimde, Hristiyan Demokratlar Birliği (KDU-CSL) yüzde 5,8 ve Bağımsız Şehirliler Partisi (STAN) ise yüzde 5,18 oy aldı.

Seçim barajının yüzde 5 olduğu ülkede, sekiz parti 200 sandalyeli parlamentoya girerken, bunlardan ANO 78, ODS 25, Korsan partisi 22, SPD 22, KSCM 15, CSSD 15, KDU-CSL 10, TOP 09 partisi 7, STAN ise 6 milletvekili ile temsil hakkı kazanmıştı.

AA

Kaynak:Haber Kaynağı

Etiketler :