ALBAY TEMİZÖZ'ÜN KARANLIK TARİHİ
Albay Temizöz'ün gözaltına alınmasına neden olan ifadeler kanınızı donduracak...
Kayseri Jandarma Komutanı Temizöz'e gözaltı yolunu gizli tanık yol açtı. İddiaya göre Temizöz Cizre'de görevliyken infazları gerçekleştiren ekiple birlikte hareket etti..
Diyarbakır Cumhuriyet Savcılığı'nın yürüttüğü "ölüm kuyuları soruşturması", 1990'lı yılların terörle mücadelede sürecindeki korkunç iddiaları da gün ışığına çıkardı. Geçen hafta Suriye'ye kaçarken yakalanarak dün tutuklanan korucubaşı Kamil Atak ve önceki gün gözaltına alınan Kayseri İl Jandarma Alay Komutanı Cemal Temizöz'ün işkenceden yargısız infaza, Hizbullah'ın silahlandırılmasından faili meçhul cinayetlere kadar varan çok ağır iddialarla suçlandığı ortaya çıktı. Gizli tanık M.B.'nin 13 ve 19 Mart tarihli iddialarına göre Temizöz, 1995'te binbaşı rütbesiyle Cizre'de görevliyken, korucubaşı ve dönemin Belediye Başkanı Kamil Atak'la tanıştı ve birçok infazda bu ekiple birlikte hareket etti. Gizli tanıklaınr Cemal Temizöz ve Kamil Atak'la bağlantılı şu iddialarda bulunduğu öne sürüldü:
* ERSEVER KORUCU YAPTI: Kamil Atak, 1985'te kaçak durumdaydı, iki suçtan aranıyordu. 1987'de Atak'a, Silopi bölgesinde görev yapan Cem Ersever isimli jandarma görevlisi "Siz korucu olun. PKK ile mücadele edin" demiş. Atak ve ailesi Cizre ve özellikle Üçağaç köyü kırsalında terörle mücadele görevi yapmaya başladı.
* KUNDAKÇI PAŞA'DAN YETKİ: Hasan Kundakçı Paşa, Kamil Atak'ın evine geldi. Hasan Paşa, Kamil Atak'a ne istediğini sordu. Atak, "Bana Cizre ilçesinde arama yetkisi ver" dedi. Paşa da "Askerle bu işi yapabilirsin" dedi. Cizre'de rahat dolaşmaya başladık. Arama, kimlik sorma ve gözaltı yapmaya başladık. Yanımızda asker olmadan dahi bu işlemleri yapabiliyorduk.
* KAMİL ATAK, PKK'YA SİLAH VERDİ: Atrenk denilen yaylada PKK adına faaliyet yürüten Hogir kod isimli örgüt üyesi mezralarda yaşayan aşiret üyesi kişilere silahlı baskın yapıp 450 küçükbaş hayvanı katletti. Atak, kırsaldaki örgüt mensupları ile anlaşmak için karar aldı. 5 kişi alarak Hogir ile görüşmek için kırsala gitti. Para ile 5 Kalaşnikof götürdü. Daha sonra Cizre tank tabur komutanı Kamil Atak'ı odasına çağırmış. "PKK'ya 5 Kalaşnikof ve para vermişsin" demiş. Kamil reddedince, "Şahidim var" diyerek kapıdan birini çağırmış. İçeri giren kişi üniformalıymış. Atak bu kişinin Hogir kod isimli kişi olduğunu anlamış.
* MUSTAFA AYDIN NASIL ÖLDÜRÜLDÜ: Baskın olayı etrafta duyuldu. 450 hayvanın öldürülmesi hadisesi Hogir'in eylemi olduğu için hayvanların sahibi Mustafa Aydın, savcılığa dilekçe vermiş. Olay sırasında çoban olan kardeşlerinden biri öldürülmüştü... Bu sırada Mustafa'nın amca çocukları Arafat Aydın ve Mehmet İlbasan gözaltına alındı. Mustafa Aydın, Arafat Aydın ve Mehmet İlbasan kelepçeli vaziyette oturuyorlardı. Orada İlçe Jandarma Komutanı Binbaşı Cemal Temizöz, Kemal Atak, Abdülcabbar Özkan, Abdullah Aşan ve korucular vardı. İtirafçılardan Abdülhakim Güven, Adem Yakın da oradaydı.
* KARINCA YUVASINDA İŞKENCE: Özellikle Mustafa'yı sorguluyorlardı. Mustafa, çıplak halde el ve ayakları bağlı karınca yuvasının üzerine oturtulmuştu. Binbaşı Cemal Temizöz, Mustafa'nın yanına yaklaşarak üzerinden tabancayı alıp bir el ateş etti. (Kurşunun) Mustafa'ya değip değmediğini görmedim. Mustafa bağırdı. (İtirafçı) Adem ile Abdülhakim Mustafa'yı öldürdü. Mustafa'nın cesedinin ailesine teslim edilmesini Cemal Binbaşı, Abdülcabbar Özkan'a söyledi.
* İŞKENCE EVLERİ: Cizre'de evlerin alt kısımlarında "sığınak" diye isimlendirdiğimiz yerler yapmaya başladık. Bu şekilde Atak'ın Cudi mahallesinde bulunan iki katlı evinin alt katındaki nezarethane vardı. Sadece bir odadan ibaretti. Sorgulama burada yapılıyordu.
HİZBULLAH'A KOD İSİM: ÇEKİÇ
İddiaya göre gizli tanık, sorgu ve infaz için, bir Hizbullah mensubuna ait sığınağı kullandıklarını belirterek Kamil Atak'ın nezarethanelerde, çok miktarda askeri cephane bulundurduğunu söyledi. Gizli tanığın "Hizbullah sorumluları ile Temizöz arasında çok gizli bir yapılan toplantıda, Hizbullah terör örgütüne bir kod isim verildi. Bu kod ismi ya 'Çakı' idi ya da 'Çekiç' idi. Biz, mühimmat ve silahları Cizre'de Hizbullah mensuplarına veriyorduk. Mühimmatları ve malzemeleri jandarma kendi elleri ile getiriyordu. Hem bize hem de Hizbullah'a veriyorlardı" dediği öne sürüldü. Yine iddiaya göre bir keresinde Temizöz, öldürülen PKK'lının silahını ödül olarak, infazı gerçekleştiren Hizbullahçıya verdi.
TEMİZÖZ'ÜN ADAMI KAMİL ATAK'IN MARİFETLERİ
Ergenekon soruşturması kapsamında geçen hafta Cizre’de başlatılan eski Cizre Belediye Başkanı ve korucubaşı Kamil Atak ile oğlu Temel Atak’ın tutuklanmasına neden olan itirafçının savcılığa verdiği ifade ortaya çıktı. M.B. adlı itirafçının 13 Mart ve 19 Mart günlerinde Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcılığı’na verdiği iki ayrı ifadede, Kamil Atak’ın da içinde olduğu bir grubun 1993-1997 yılları arasında bölgede gerçekleştirdiği 5 ayrı öldürme olayı ile ilgili, ayrıntılı bilgiler verdiği ortaya çıktı.
Atak’ın tutuklanmasına neden olan olaylara ilişkin M.B.’nin iddiaları özetle şöyle:
‘Kalaşnikofla vurdular’
“1993’ün aralık ayında geçici köy korucusu ve akrabam olan B.P., PKK’ya yardım ettiği gerekçesiyle Cudi Mahallesi’nde oturan Beşir adlı kişiyi evinden çıkararak, 200 metre ileride Kalaşnikof silahı ile 2 el ateş ederek öldürdü. Güneş doğana kadar ceset orada bekledi.”
“1994 ya da 1995’te Kamil Atak’ın oğlu Tamer ve M. N. ile birlikte İpekyolu Camii civarında gezerken, Ramazan Uygur ile karşılaştık. Tamer, Ramazan’ın arandığını bildiği için arabaya çağırdı ve ‘Babam Kamil seninle görüşmek istiyor. Arabaya bin’ dedi. Ramazan araca binmek istemedi, bunun üzerine yeğenim Tamer arabadan inerek üzerinde taşıdığı ruhsatsız tabancayı çıkartıp Ramazan’ın yüzüne dayadı. Ramazan, silahı Tamer’in elinden almaya çalıştı.
‘20-30 mermi sıktı’
Bu sırada silah ateş aldı, Ramazan’ın yüzünden kan akmaya başladı. Ben de Tamer’i vurmadan Ramazan’ın karın kısmına ateş etmeye çalışırken, Ramazan’ı ayağından vurdum. Bunun üzerine Ramazan boğuşmayı bırakıp yere düştü, daha sonra Tamer bendeki silahı alıp seriye bağladı, 20-30 mermi sıktı. Ramazan’ı orada bıraktık ve araçla olay yerinden uzaklaştık. Bu silahı olaydan sonra Kamil Atak’a verdik.”
“1996 ya da 1997’de Kamil Atak Cudi Mahallesi’nde Beşirikomu ailesine ait 3 katlı evin karşısında bulunan, şu anda ismini hatırlamadığım bir şahıs için Ş. P.’ye talimat verdi. İ. Ö. ile birlikte üçümüz yüzümüzü puşi ile bağlayıp bahsedilen eve gittik. Ben, şahsa dışarı gelmesini söyledim. Giyinip dışarı çıktı. Ben bu şahsın Kamil Atak’a götürüleceğini düşünüyordum. Ama bu şahsı Ş. P. ve İ. Ö. kasaturalarla bıçaklayarak öldürdüler.”
‘Araçla ezerek öldürdüler’
“1993’te Kamil Atak’ın danışmanlığını yapan B. B.’nin halasının oğlu olan Abdülrezzak Binzet, gerek bize yakın davranmaması, gerekse PKK’lılara tavır koymaması nedeniyle Kamil Atak aile meclisinde bu şahsın öldürülmesine karar verdi. 1997’de Atak’ın korumalığını yapıyordum. 1997’de 15 Temmuz günü belediyeden dönerken, bana Ankara’ya gitmemi söyledi. Ankara’da Atak’a ait evde kaldım. Ertesi gün Atak yalnız başına arabayla geldi. ‘Seni Cizre’ye göndereceğim. Cizre’de kendini kimseye göstermeyeceksin. Abdülrezzak’ı öldürüp geleceksin’ dedi. Atak daha sonra beni arayıp ‘Olay bitti Abdülrezzak öldü’ dedi. Ama kimin öldürdüğünü söylemedi. Araçla ezilerek öldürüldüğünü öğrendim.”
“1994-1995’in kış aylarıydı. Sattığı arazinin gelirini PKK’ya verdiğinden dolayı Derviş Özalp isimli şahsı A. Y. ile A. G. isimli itirafçılar beyaz Toros marka araç ile getirdiler. Atak öne, ben arkaya bindim. Beraber Cizre’nin Nusaybin çıkışında bulunan Saklan Köprüsü altına sorgulama amaçlı götürdük. Daha sonra korucu olan Ş. P., ismini bilmediğim bir şahsı getirerek Özalp ile yüzleştirdi. Bu yüzleştirme sonucunda Özalp suçlu bulundu. A. G. ve A. Y. ellerinde bulunan puşiyle Özalp’ı boğmaya çalıştılar. Şahıs, iri ve güçlü olduğundan öldüremediler. Bu durum 34 dakika sürdü. Kamil Atak bana yolun üst kısmına çıkmamı söyledi. 14-15 el ateş sesi geldi.”
Kaynak: Sabah/Milliyet
Yorum Ekle Arkadaşına Gönder Yazdır Toplam 9 Yorum

