İmam Hatipli Gençlerden 15 Temmuz yazıları

İmam Hatipli Gençlerden 15 Temmuz yazıları

Konya İmam Hatipliler Derneği (KİMDER) tarafından Selçuklu Belediyesi desteğinde yürütülen İmam Hatip Medya Okulu Projesi’ne katılan öğrenciler 15 Temmuz anısına yıldönümü yazıları kaleme aldı.

Konya İmam Hatipliler Derneği (KİMDER) tarafından Selçuklu Belediyesi desteğinde yürütülen İmam Hatip Medya Okulu Projesi’ne katılan öğrenciler 15 Temmuz anısına yıldönümü yazıları kaleme aldı. 
 
Konya’daki farklı İmam Hatip Liselerinde öğrenim gören Ayşe İkbal Özsakın, Sidre Nur Doğan, Meryem Aksoy ve Hacer Karakaş’ın, gençlerin bakışıyla kaleme aldığı 15 Temmuz yazıları...
 
 
 
Direnişten Doğan Diriliş: 15 Temmuz
 
Bilmezdik bundan iki sene önce darbenin ne olduğunu? Darbe görmemiş bir nesildik. Duyduklarımız ve belgesellerden zihnimizde canlandırıyorduk. “Adnan Menderes” denince o idam sehpaları gelirdi aklımıza. İşte o gece öğrendik bu milletin darbeye direnişini ve bir milletin doğuşunu...
 
Millete ket vurmak isteyenlerin hain oyunlarıydı darbeler. 15 Temmuz’da bir yayınla başladı herşey ve işte o gece başladı bu milletin sınavı. Vatan uğruna bir şeyler yapmak isteyenler yandı tutuştu. Herkesin zihninde tek bir resim ya İslam’a dokunacaklardı ya devleti bitireceklerdi. İstenen de oydu zaten. 
 
Bizim silahlarımız bize döndü ve bir telefon görüşmesinde saklandı, milletin devletin ve dahi bize umut bağlayanların kurtuluşu. Düşünmeden sokağa çıktık. O gece tek yol şehit düşüp bayrakta kan olmaktı. O gece kimse düşünmedi bıraktıklarını geride. 17’sinde vatana şehit verdiklerimiz de vardı, Akif’in dizelerinde bahsettiği göğsünden vurulup bir ercesine dedikleri de. Asımın nesli sokaktaydı o gece. Yiğit yürekli kadınlarımız vardı. O şeref yoksunlarının tankları filler oldu, biz de ebabiller ve Allah’ın yardımı elbetteki milletle beraberdi ama onlar bunları bilemedi. Kaderin üstündeki kaderi bilmeden zaferlerine kadeh kaldıranların oyununu bozan bu millet vardı. 
 
“La galibe illallah” demiştik ve sokakta direnmeyi öğrendik. Darbe bilmeyen biz ihanetin hayal kırıklığını, öfkemizle yendik ve direndik. Vatana 250 can verdik, hepsine şehit dedik. 
 
Ve biz en iyi o gece öğrendik, ayrılmadan bir olmayı, kardeşçe yaşamayı, vatan için dik
durmayı. Gerisini düşünmeden, harbe giden bir ordu heybeti ile yürümeyi...
 
Ve o gece bir millet direniyor derken ümmetin bekleyisini gördük. En çok bu ümmetin mazlumları el açtı o gece Rabbimize ve bizler en iyi o gece anladık Türkiye’nin sadece Türkiye’den ibaret olmadığını. Türkiye demek umut demekti. Beklenendi, duaydı, tarihin mirasçısıydı Türkiye. 
 
Şimdi o kara gecenin aydınlık yıldızları, şehitlerimiz ve gazilerimiz kaldı bize. Şehadetleri doldursa da gözlerimizi, gönlümüze bıraktıkları bu sevdanın en büyük emanetçisi ve bu vatanın hizmetkarı olarak kalacağımızı bilerek yaşıyoruz. 
 
15 Temmuz’da toprağa düşen şehit oğlu şehitleri rahmetle ve duayla anıyoruz. En çok da emanetlerini biz gençler taşıyacağız. Her zaman güvende kalacak. Vatanı namus bilip bu sevdaya en büyük aşk diyeceğiz.
 
Hacer Karakaş / KİMDER İmam Hatip Medya Okulu 
 
 
 
 
O GECE...
 
15 Temmuz 2016 gecesinde Fetullahçı Terör Örgütü (FETÖ) mensubu askerler tarafından yurdumuz, Türkiye’nin milli birlik ve beraberliği darbe girişimine hedef oldu. Darbeci sözde askerler planlarını, Milli İstihbarat Teşkilatı’nın istihbaratı sayesinde saat 03.00’dan 22.00’a çekmek zorunda kaldı. İstanbul Boğaziçi Köprüsü ve Fatih Sultan Mehmet Köprüsü, darbeci askerler tarafından kapatıldı. Aynı zamanda Ankara’da savaş uçakları alçak uçuş yapmaya başladı. TRT canlı yayını kesildi. Baskı altında olan haber spikeri sözde Yurtta Sulh Konseyi adına bir darbe metni okudu. 
 
Bu esnada Marmaris’te bulunan Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, CNN canlı yayınına görüntülü telefon görüşmesi ile katıldı ve darbe girişiminin Türk Silahlı Kuvvetleri tarafından yapılmadığını belirterek tüm halkı meydanlara, köprülere ve hava limanlarına davet etti. Tüm ülkede camiilerden Diyanet İşleri Bakanlığı’nın emriyle selalar okundu. Aynı dakikalarda TBMM bombalandı. Diğer yandan da Cumhurbaşkanlığı Sarayı’nı ele geçirmeye çalışan darbeci askerler, polisler tarafından etkisiz hale getirilerek tutuklandı. Saat 04.00 civarında Cumhurbaşkanı, yolcu uçağıyla İstanbul’a indi. Saat 06.40 sularında yaklaşık 300 asker göz altına alındı. 17 darbeci asker öldürüldü. 700 silahsız er ve erbaş teslim oldu. 
 
Darbe girişiminin başarısız olmasının ardından halk yaklaşık 1 ay boyunca geceleri meydanlarda demokrasi nöbeti tuttu. 
 
O gece, halkın gösterdği direnç çok önemliydi. 
O gece, Millet, vatanımız ve bayrağımız için hiç tereddüt etmeden, hiçbir silah ve mermisi olmadığı halde harekete geçti. 
O gece, 80 milyon tek yumruk oldu. O gece kanlı bir geceydi. 
O gece, şehitlerimizin şehadetleri arşa çıktı.
Böylece şanlı tarihimize bir destan daha yazıldı. Bu destanda sadece asker ve polislerimiz değil tüm Türkiye vardı. 
 
Bizler vatan sevdalısıyız ve bu imanımızdan gelir. Allah (c.c) şöyle diyor: “Allah yolunda öldürülenler için ölüler demeyin. Hayır, onlar diridirler, fakat siz bilemezsiniz”.
 
Ve bu şanlı millet hem kendine hem tüm dünyaya şöyle haykırdı: 
“Ey Türk Milleti! Sakın ola ki kim olduğunu ve şanlı tarihini unutma, unutturma. Şehitler ölmez, bu vatan asla bölünmez”. 
 
Ayşe İkbal Özsakın / KİMDER İmam Hatip Medya Okulu
 
 
 
 
15 Temmuz: Milletin Aydınlattığı Gece...
 
Halk herşeyden habersizdi. Televizyonlardan öğrendiği sadece askerlerin Boğaz Köprüsünü kapatmış olmasıydı. Alt yazılarda geçen darbe girişimi ile millet şaşkına dönmüştü. Ve başkomutanımız, milletin adamı, Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan. canlı bağlantıyla halkına seslendi: MEYDANLARA İNİN! 
 
İşte o zaman genci, yaşlısı, kadını, çocuğu, herkes meydanlara döküldü. Ve darbe girişimine meydan okudu. Darbeciler halkın üzerine uçaklarla bomba attı. Silahlar, tanklar sokaklarda halkı hedef aldı. Hainlerin gözü dönmüştü. Halkımız imanın, vatan sevgisinin gücüyle çıplak elleriyle darbecilere gögüs gerdi. Tankın altına yatan, mermilere karşı duran, ülkesine, demokrasiye sahip çıkan bir millet... 
 
Darbeciler beklemiyordu. Milyonların ayak sesi titretti yeri. “Zafer bizimdir” diyerek, tekbirler getirerek her yerde selalar verilerek başlamıştı mücadelemiz. Kimse korkmuyordu. Bu imanın karşısında kimse duramazdı. Bundan sonra millet için YA ÖZGÜRLÜK YAHUT DA ZİLLETTİ. 
 
Millet, zillete izin vermedi. Yarınların bizim, özgürlüklerin bizim, ezanların bizim, bayrağın bizim olacağını biliyordu ve zafer bizim olmuştu. Halk 15 Temmuz destanını altın harflerle yazdı. 
 
Kimse bu aziz vatana, bu topraklara, ezanlara, bayrağa, asla zarar veremez. Bu davanın yolcusuyuz. Vatan ve millet davasında şahitler biziz, bir ölünce bin dirilen sehitler biziz! 
 
15 Temmuz’daki ihaneti de zaferi de asla unutmayacağız. Unutturmayacağız! 
 
Meryem Aksoy / KİMDER İmam Hatip Medya Okulu
 
 
 
 
Tarihe İz Bırakan Zafer: 15 Temmuz
 
Tarihe iz bırakan zaferler vardır. Bu zaferin sahibi kendi halkına ateş eden hainlere karşı cesur Türk Milletidir. 
 
Yıl 2016, Temmuz'un 15i. Temmuz’un sıcaklığı değil ülkesine ihanet eden ateşi yakmaya çalıştı milleti. Ancak cesaretin, kardeşliğin, birlikten doğan gücün sıcaklığı ihanet ateşine galip gelmiştir. Kararlılığını canı pahasına ortaya koyan milletin, millet olmaya has verdiği mücadelenin sıcaklığı vardır...
 
15 Temmuz gecesinde ordumuzun içine sinsice yuvalanan teröristler, tanklarla köprüleri kapattı. Uçaklarla polislerimizi vurdu. Silahları kendi halkına doğrulttu. TRT işgal edildi ve sözde Yurtta Sulh Konseyi adına bir darbe metni yayınlandı. Ancak önce millet bu ihanete karşı durdu, ardından ülkenin seçilmiş idarecileri Başbakan Binali Yıldırım ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan halkının yanında olduğunu duyurdu. 
 
Halk bu çağrı üzerine tereddüt etmeden, abdestlerini aldı, dualarla meydanlara darbecilerin karşısına; bu milleti asla deviremeyeceklerini göstermeye gitti. İman ve cesaret başarıyı getirdi. Tanımadığı, farklı dünya görüşünden insanlarla kol kola giren millet etten duvar ördü. Tankların altına yattı. Bu topraklar şanlı bir zafere daha şahit oldu. 15 TEMMUZ DESTANI
 
15 Temmuz’da en büyük mücadeleyi veren gençler olarak en büyük dersi de biz çıkardık. Bu cennete vatanı ele geçirmek isteyen iç ve dış güçlere karşı hep dik duracağız. Geleceğin büyükleri olarak, küçüklerimize şanlı zaferleri çok iyi anlatacağız. Milli şuuru benimseteceğiz. Ve en önemlisi ülkemizin değerini bilerek, çok çalışacağız ve Rabbimize şükredeceğiz.
 
Sidre Nur Duran / KİMDER İmam Hatip Medya Okulu