HDP Mardin Milletvekili Sancar:

HDP Mardin Milletvekili Sancar:

"Darbeye katılan, planlanmasında yer alan, bu suçla doğrudan bağlantılı insanları kamu görevinden çıkarmak, yargılamak meşrudur, haktır. Ama bunları yaparken tasfiyelerde çok sayıda insanı mağdur edecek keyfi uygulamalara gidilmemeli"

TBMM (AA) - HDP Mardin Milletvekili Mithat Sancar, "Darbeye katılan, planlanmasında yer alan, bu suçla doğrudan bağlantılı insanları kamu görevinden çıkarmak, yargılamak meşrudur, haktır. Ama bunları yaparken tasfiyelerde çok sayıda insanı mağdur edecek keyfi uygulamalara gidilmemeli." dedi.

Sancar, Mecliste düzenlediği basın toplantısında, gündemdeki konuları değerlendirdi.

Özgür Gündem gazetesinin mahkeme tarafından geçici olarak kapatılması kararını ve yazarlarının evlerine yapılan operasyonları eleştiren Sancar, "Hükümeti uyarmak zorundayız, bu politikalardan ne kendilerine ne Türkiye'ye bir fayda, hayır gelmez. Bu politikaların üreteceği tek şey şerdir." ifadesini kullandı.

15 Temmuz FETÖ'nün darbe girişiminin ardından ilan edilen olağanüstü hal (OHAL) uygulamasının devlet kadrolarından FETÖ'cüleri temizlemekten ziyade iktidara muhalif kesimleri susturmaya yönelik olduğunu savunan Sancar, "Hükümet OHAL ilan etmekle darbe yönetiminin izleyebileceği yola girmiş oldu. Meclis devre dışı bırakıldı, Hükümet işlevsiz hale getirildi. Hükümet, OHAL kararnamelerinin Mecliste görüşülmesinin yolunu kapatıyor." diye konuştu.

-"3 partinin uzaştığı nokta HDP'nin siyaset alanından dışlanmasıdır"

Anayasa değişikliği görüşmelerine HDP'nin çağrılmamasını ve darbeleri araştırma komisyonuna AK Parti'nin üye bildirmemesini eleştiren Sancar, şöyle devam etti:

"Bu süreçten CHP'nin rahatsızlık duyduğuna dair beyan, işaret görmedik. MHP zaten AKP'nin yedeğinde. CHP yönetimi anayasa çalışmalarının 3 partiyle yürütülmesinden, 'liderler zirvesi' adı altındaki toplantıya sadece 3 partinin katılmasından rahatsızlık duymuyor. 3 partinin uzaştığı bir başka nokta HDP'nin siyaset alanından dışlanması, tasfiye edilmesidir.

Gülen cemaatiyle kimin ilişkisi olduğu yönünde tarafsız inceleme yapılırsa, AKP'de geçmişten bugüne bu cemaatle ilişkiye girmemiş, yardım etmemiş, teşvik etmemiş her halde tek bir yönetici bulunmaz. Cemaatin en büyük suç ortağı AKP'dir. AKP bu suçu örtmek için başka günah keçileri yaratıyor. Cemaat ile HDP arasında ilişki olduğuna dair algı oluşturmaya çalışıyor."

HDP'li Sancar, kanun hükmünde kararnamelerle darbecilere yönelik alınan kararların normal olduğunu belirterek, "Darbe girişiminin ardından devlette tasfiye yapmak meşrudur. Darbeye katılan, planlanmasında yer alan, bu suçla doğrudan bağlantılı insanları kamu görevinden çıkarmak, yargılamak meşrudur, haktır. Ama bunları yaparken tasfiyelerde çok sayıda insanı mağdur edecek keyfi uygulamalara gidilmemeli." dedi.

Emekli general Adnan Tanrıverdi'nin Cumhurbaşkanlığı başdanışmanlığına atanmasını da eleştiren Sancar, "Bu şahısla ilgili bugüne kadar çok endişe verici bilgiler mevcutken Cumhurbaşkanının bunları yok sayarak bu şahsı başdanışmanlığa ataması, izlemek istediği yolu bir kez daha göstermiş oluyor. İzlemek istediği yol demokrasi, hukuk devletinde normalleşme ve toplusal barış değil." ifadesini kullandı.

Sancar, Tanrıverdi'nin görevlendirilmesinin iptal edilmesi gerektiğini savundu.

Mithat Sancar, 38 bin mahkuma tahliye yolu açan kanun hükmünde kararnamenin de yeni tutuklulara yer açmaya dönük olduğunu öne sürdü. Sancar, "Af anlamına gelecek her türlü düzenlemeyi yaparken adalet ve toplumsal barışa katkı ölçüleri hassasiyetle değerlendirilmelidir." diye konuştu.


AA

Kaynak:Haber Kaynağı

Önceki ve Sonraki Haberler