Burundi'deki diyalog süreci

Burundi'deki diyalog süreci

Hükümet, darbe girişiminde bulundukları gerekçesiyle haklarında yakalama kararı olan bazı muhaliflerin, sürece katılmasına tepki gösterdi

BUJUMBURA (AA) - Burundi Devlet Başkanı Danışmanı Willy Nyamitwe, darbe teşebbüsünde bulunmak suçlamasıyla güvenlik güçlerince aranan bazı muhaliflerin, ülkedeki siyasi krizin çözümü için düzenlenen diyalog sürecine katılmasının kabul edilemez olduğunu belirtti.

Nyamitwe, sosyal paylaşım sitesi Twitter'de yaptığı açıklamada, Burundi hükümetinin, muhalefet ve sivil toplum kuruluşlarıyla başlatılan diyalog sürecine sürgünde olan bazı muhaliflerin katılmasını kınadığını kaydetti.

Nyamitwe açıklamasında, "Güvenlik güçlerince aranan Jean Minani, Pacifique Nininahazwe ve Armel Niyongere'nin Tanzanya'nın Arusha kentinde başlayan diyalog sürecine katılması kabul edilemez" ifadesini kullandı.

Hükümet yanlısı Ikiriho gazetesi ise hükümet yetkililerinden oluşan heyetin, adı geçen muhaliflerin gelmesi üzerine salona girmeyi reddettiklerini öne sürdü. Haberde ayrıca ara bulucu heyetin de söz konusu muhaliflerin salona girdiğinden habersiz oldukları iddia edildi.

Öte yandan Arusha'da bulunan muhaliflerden Anicet Niyonkuru, AA muhabirine açıklamasında, ara bulucu heyetin hükümete haber vermeden, istenmeyen bazı muhalifleri davet ettiğini ileri sürdü.

Hükümetin radikal olarak tanımladığı Aruşa Anlaşması'na ve Hukuk Devleti Burundi'ye Saygı Ulusal Konseyi (CNARED), bugün başlatılacak diyalog sürecinin ikinci oturumuna resmi olarak davet edilmediğini ve bu nedenle sürece katılmayacağını bildirmişti.

Hükümet de darbe girişiminde bulunduğunu ileri sürdüğü konseyle aynı masada oturmayacağını ifade etmişti.

CNARED, Devlet Başkanı Pierre Nkurunziza'nın 3'üncü kez göreve gelmesine karşı çıkan siyasi partiler ve sivil toplum kuruluşları tarafından ağustos 2015'te oluşturuldu.

- Ülkede siyasi kriz bir yıldır devam ediyor

Burundi'de 10 yıldır iktidarda bulunan Nkurunziza, hükümetle silahlı gruplar arasında Ağustos 2000'de imzalanan Aruşa Anlaşması'nda yer alan "devlet başkanının yalnızca iki kez seçilebileceğine" ilişkin maddeye rağmen Nisan 2015'te üçüncü kez devlet başkanlığına adaylığını açıklamıştı. Anayasa Mahkemesi de adaylığın önünde yasal bir engel bulunmadığı yönünde karar almıştı.

Bunun üzerine muhalefet ve sivil toplum kuruluşları, kararı protesto etmek için sokaklara dökülmüş, çıkan olaylarda çok sayıda kişi ölmüştü. 21 Temmuz 2015'te düzenlenen devlet başkanı seçiminde oyların yüzde 69'unu alan Nkurunziza, 20 Ağustos'ta yemin etmişti.

Birleşmiş Milletler verilerine göre, olayların başladığı Nisan 2015'ten bu yana ülkede 700'den fazla kişi öldü, 600 kişi işkenceye uğradı, 280 bin kişi de ülkeyi terk etmek zorunda kaldı.



AA

Kaynak:Haber Kaynağı

Önceki ve Sonraki Haberler