Dikkat edin, iyi bilin, haberiniz olsun, uyanık olun gibi ifadelerle tercüme edilen elâ ifadesi pek çok Kur’ân cümlesinde geçer. Bu ifade ile Yüce Allah, kullarının unuttukları, gaflet ettikleri, çoğu zaman farkında olmadıkları konulara onların dikkatini çeker. Tekidli bir şekilde onları uyarır.

Kur’ân’da yer alan ve elâ ifadesiyle gelen bu ayetlerden bir kısmı şöyledir. Bunlarla kendimizi test ederek özellikle bu konularda gaflet etmememiz gerekir.

Yüce Rabbimiz, Yaratıcı olarak Allah’ı kabul ettikleri halde, O’nu yönetici olarak kabul etmeyenleri şöyle uyarır: Bilin ki yaratma da emir de O'nun hakkıdır/Yaratma da O’nundur, yönetme de.  Âlemlerin Rabbi olan Allah Yüce'dir. 7/54

Hâkimiyeti, hüküm verme hakkını Allah’tan başkalarına veren ve O’na hesap vereceğini unutanları Rabbimiz şöyle uyarır: Haberiniz olsun, hüküm O'nundur. O, hesap görenlerin en süratlisidir. 6/62

Allah’ı unutan ve O’ndan, O’nun kitabından ve O’nun zikrinden başka yerlerde huzur ve doyum arayanlar şöyle uyarılır: Dikkat edin, kalpler ancak Allah'ı anmakla huzura kavuşur/doyuma erer. 13/28

Yüce Rabbimiz, sınavın zorlu soruları karşısında yılgınlık gösteren ve ümitsizliğe düşenleri şöyle uyarır: Dikkat, Allah'ın yardımı şüphesiz yakındır. 2/212

Ne kadar kalabalık ve güçlü olurlarsa olsunlar şer odaklarının eninde sonunda kaybedenler olacaklarına, kazananların Allah taraftarları olduğuna şöyle dikkat çekilir: İyi bilin; şeytanın taraftarları elbette hüsrandadırlar. 58/19 İyi bilin ki, saadete erecek olanlar, Allah'tan yana olanlardır. 58/22

Uydurdukları şeyleri Allah’a söyletmeye çalışanlar şöyle uyarılır: Dikkat edin; doğrusu onlar yalan uydurup söylüyorlar, «Allah doğurdu» diyorlar. Onlar şüphesiz yalancıdırlar. (37/151-152)

Dinin asıl ve yegane sahibinin, dolayısıyla din koyma yetkisinin bütünüyle Yüce Allah olduğu şöyle açıklanır: Dikkat edin, halis din Allah'ındır. (39/3)

Yüce Rabbin erişilmez kudret sahibi olduğu şu şekilde ifade edilir: Dikkat edin, güçlü olan, çok bağışlayan O'dur. (39/5)

Yüce Mevlânın kudreti gibi ilmiyle de her şeyi kuşattığına şöyle dikkat çekilir: Dikkat edin; onlar Rablerine kavuşmaktan şüphededirler; dikkat edin; Allah şüphesiz her şeyi bilgisiyle kuşatandır. (41/54)

Yüce Rabbin yarattıklarının bütün her şeyini çok iyi bildiğine şöyle vurgu yapılır: Yaratan bilmez olur mu? O, Latıf'tir, haberdardır. 67/14

Yüce Allah’ın dünya ve ahiretle ilgili verdiği vaadlerinin mutlaka gerçekleşeceği şöyle hatırlatılır: İyi bilin ki, Allah'ın verdiği söz gerçektir, ama çoğu bunu bilmez. 10/55

Dünyevî ve uhrevî korkulara karşı, Allah’ın gözde kulları şöyle uyarılır: İyi bilin ki, Allah'ın dostlarına korku yoktur, onlar üzülmeyeceklerdir. 10/62

Göklerin ve yerin hükümranı olan Yüce Allah karşısında kulların duruşlarına dikkat etmeleri istenirken şöyle buyrulur: İyi bilin ki, göklerde ve yerde kim varsa hepsi Allah'ındır. Allah'ı bırakıp putlara tapanlar sadece zanna uyanlardır. Onlar ancak tahminde bulunuyorlar. 10/66

Zulmedenlerin yaptıklarının asla yanlarına kalmayacağı ve onların eninde sonunda yaptıklarının sonuçlarına katlanacakları şöyle hatırlatılır: Bilin ki Allah'ın laneti haksızlık yapanlaradır. 11/18

Ahiret bilinci içerinde yaşamamız istenirken ise şöyle buyrulur: Dikkat edin; göklerde ve yerde olanlar Allah'ındır. O, içinde bulunduğunuz durumu da, kendisine döndürüleceğiniz günü de gerçekten bilir. Onlara işlediklerini haber verir. Allah her şeyi bilir. 24/64