Yatırımcı ilgisi "milli enerji" güvencesiyle artacak

Yatırımcı ilgisi "milli enerji" güvencesiyle artacak

Deloitte Türkiye Enerji ve Doğal Kaynaklar Endüstrisi Lideri Tek: - "Milli Enerji ve Maden Stratejisi'nin ilk sacayağı olan arz güvenliği, bir taraftan ihtiyaç duyulan enerjinin sağlanmasına hizmet ederken, diğer taraftan bu alana yatırım yapacaklar açısı

ANKARA (AA) - NURAN ERKUL - Deloitte Türkiye Enerji ve Doğal Kaynaklar Endüstrisi Lideri Elif Düşmez Tek, "Milli Enerji ve Maden Stratejisi"nin yatırımcılar açısından önemli bir güvence sağladığını belirterek, "Yerli ve yenilenebilir enerji üretimi alanındaki yatırım fırsatları, global ölçekte yatırım alanlarının oldukça daraldığı günümüzde yerli ve yabancı yatırımcıların ilgisini çekiyor. Bunu güneşte Yenilenebilir Enerji Kaynak Alanı (YEKA) ihalesinde net bir şekilde gözlemledik, rüzgar YEKA ihalesinde de yerli ve yabancı çok sayıda yatırımcıyı görmeyi bekliyoruz." dedi.

Yabancı yatırımcıların Türkiye'nin Milli Enerji ve Maden Stratejisi'ne yaklaşımına ilişkin AA muhabirinin sorularını yanıtlayan Tek, stratejinin arz güvenliği, yerlileştirme ve öngörülebilir piyasa olmak üzere üç ana bileşene sahip olduğunu anımsattı.

Bu bileşenlerden birisi olan arz güvenliğinin Trans Anadolu Doğalgaz Boru Hattı (TANAP) ve TürkAkım gibi uluslararası doğalgaz boru hatlarının yanısıra FSRU tesisleri ve doğalgaz tüketiminin yüzde 20'sinin depolanmasıyla güçlendirilmesinin hedeflendiğini anlatan Tek, "Bu doğrultuda, 2016'nın aralık ayında Sultanhanı Yeraltı Doğalgaz Depolama Tesisi (Tuz Gölü) devreye alındı, önümüzdeki dönemde ise mevcut iki depolama tesisinin de kapasitelerinin yükseltilmesi ve özel sektör girişimleri ile birlikte depo kapasitesinin daha da artması bekleniyor. Elektrik sektöründe ise yerli ve yenilenebilir kaynaklara dayalı üretim öne çıkıyor. Yerli kömüre dayalı 5 bin megavat ve üzeri, rüzgar ve güneşe dayalı toplamda 10’ar bin megavat güçlerde elektrik santrallerinin orta-uzun vadede devreye girmesi planlanıyor." diye konuştu.

Tek, doğalgaz ile elektrik dağıtım ve iletim yatırımlarının, Akdeniz ve Karadeniz'deki sismik araştırma çalışmalarının arz güvenliğinin güçlendirilmesi için önemli gelişmeler olduğuna dikkati çekerek, şöyle devam etti:

"Arz güvenliğine ilişkin hedeflenen adımlar şüphesiz öncelikli olarak kendi ihtiyaç duyduğumuz enerjiye zamanında ve en etkin kaynaklardan ulaşılmasına hizmet etmektedir ancak diğer taraftan Türkiye’ye yatırım yapmak isteyen yatırımcılar için önemli bir ihtiyacın karşılanmasını da sağlıyor. Yatırımcılar tarafından yapılması değerlendirilen yatırımlar çok yönlü güvenceler gerektirir. Üretilen enerjinin kaynağından tüketim noktasına iletilebilmesi ve üretim için gerekli girdilere erişim sağlayabilmek bunların başında geliyor. Bir yenilenebilir enerji yatırımcısı için ürettiği enerjinin iletimi önemli bir faktör iken, doğalgaz santraline sahip bir yatırımcı elektriğe en çok ihtiyaca duyulan zamanda gaz tedarik edileceğinden emin olmak ister. Bu çerçevede, Milli Enerji ve Maden Stratejisi'nin ilk saç ayağı olan arz güvenliği, bir taraftan ihtiyaç duyduğumuz enerjinin sağlanmasına hizmet ederken diğer taraftan bu alana yatırım yapacaklar açısından önemli bir öngörü ve güvence sağlıyor."

- "YEKA piyasanın oldukça dikkatini çekti"

Türkiye'nin son 10 yıldaki ortalama enerji ve maden ithalatının 55 milyar doları bulduğunu ve bu rakamın cari açığın önemli bir kısmını oluşturduğunu anımsatan Tek, enerjideki dışa bağımlılığın cari açık üzerindeki etkisini azaltmak için yerli ve yenilenebilir kaynaklara sağlanan desteğin artarak devam etmesini beklediklerini anlattı.

Tek, bu kapsam yenilenebilir enerji alanında mart ayında Karapınar YEKA ihalesinin yapıldığını ve rüzgar YEKA'sı için de 27 Temmuz'da tekliflerin alınacağını vurgulayan Tek, " YEKA modeli piyasanın oldukça dikkatini çekti. YEKA modeli, ihalenin konusuna göre kritik ve katma değerli santral ekipmanlarının yerli üretimi şartına bağlı olarak belirli bir kurulu güçte santral kurma hakkının yatırımcıya tanınması olarak özetlenebilir. Kısaca yerlileşme politikasının en önemli araçlarından biri olan YEKA modeli, yerli güneş paneli ve yerli rüzgar türbininin üretimi, bu doğrultuda yerli teknolojinin gelişmesi ve dışa bağımlılığın azalması için kritik bir açılımdır." değerlendirmesinde bulundu.

- "Yabancı ilgisini daha da arttırmak mümkün"

Yerlileştirme politikası kapsamında, yenilenebilir enerjiye dayalı elektrik üretiminin yanında yerli kömüre dayalı yatırımlara ve elektrik üretimine de destek sağlandığını aktaran Tek, yerli kömürde 5 bin megavatın üzerinde bir kurulu gücün daha sisteme dahil edilmesinin planlandığını söyledi.

Hem YEKA hem de linyit desteklerinin yatırım için güvenli liman arayan yatırımcılar tarafından yakından izlendiğini belirten Tek, şunları kaydetti:

"Türkiye artan ve artmaya devam edecek olan enerji talebiyle hem yerli hem de yabancı yatırımcıların oldukça ilgisini çeken bir piyasa olarak öne çıkıyor. Halen Türkiye’de faaliyet gösteren yabancı enerji şirketlerinin ülkenin büyümesine duydukları güvenin altını çizdiğini söylemek mümkün. Yani ekonomik büyüme ve bununla birlikte gelen enerji tüketimindeki artış beklentisi yabancı yatırımcı açısından en kritik faktör. Yerli ve yenilenebilir enerji üretimi alanındaki yatırım fırsatları, global ölçekte yatırım alanlarının oldukça daraldığı günümüzde yerli ve yabancı yatırımcıların ilgisini çekiyor. Bunu güneş YEKA ihalesinde net bir şekilde gözlemledik ve rüzgar YEKA ihalesinde de yerli ve yabancı çok sayıda yatırımcıyı görmeyi bekliyoruz. Linyit ihalesinin ilki yerli yatırımcıların ağırlığı ile tamamlandı, ancak bundan sonra yapılacak ihaleler için yabancıların ilgisi olduğunu gözlemliyoruz. Özellikle öngörülebilirlik açısından atılacak her türlü adım, yabancı yatırımcıların piyasaya olan ilgisini önemli ölçüde arttırma potansiyeline sahip."

Elektrikte şeffaflık adına olumlu adımlar atıldığını, doğalgaz piyasasında da yeni pazar yerlerinin işlerlik kazanması ile ilgili somut kararların liberalleşme adına umut verici olduğunu aktaran Tek, "Elektrik üretimi tarafında yenilenebilir kaynaklara desteğin 2020 yılı sonrasında nasıl şekilleneceği veya yerli kömür tüketen santrallerden yapılan elektrik alımlarının devamlılığı konusunda öngörülebilirlik açısından yeni adımlara da ihtiyaç var." ifadelerini kullandı.

AA

Kaynak:Haber Kaynağı

Etiketler :