"Türkiye'nin istikrarı uluslararası güvenlik için önemli"

"Türkiye'nin istikrarı uluslararası güvenlik için önemli"

Moldova Başbakan Yardımcısı Galbur:- "(FETÖ'nün darbe girişimi) Türkiye'nin istikrarının hem bölgesel hem de uluslararası güvenlik için çok önemli olduğuna inanıyoruz" - "Ülkelerimizin coğrafi yakınlığını, iyi ilişkilerimizi, yetkililer tarafından sağlana

ANKARA (AA) - NAZLI YÜZBAŞIOĞLU - Moldova Başbakan Yardımcısı ve Dışişleri ve Avrupa Entegrasyonu Bakanı Andrei Galbur, Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ) darbe girişimini şiddetle kınadığını belirterek, "Türkiye'nin istikrarının hem bölgesel hem de uluslararası güvenlik için çok önemli olduğuna inanıyoruz." dedi.

Galbur, ikili temaslarda bulunmak üzere geldiği Ankara'da, Türkiye-Moldova ilişkileri ve bölgesel gelişmeleri AA muhabirine değerlendirdi.

Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu'nun daveti üzerine Türkiye'ye ilk kez resmi ziyarette bulunduğunu söyleyen Galbur, "Bir Dışişleri Bakanı olarak dünyadaki son gelişmelere bağlı olarak ortak vizyon ve endişeleri paylaştığımız dost bir ülkeye geldiğimi belirtmek istiyorum." diye konuştu.

Galbur, FETÖ'nün Türkiye'de 15 Temmuz'daki darbe girişimine ilişkin şunları kaydetti:

"15-16 Temmuz 2016 gecesi yaşanan trajik olayları derin bir üzüntüyle takip ettim. Türkiye'de demokratik yollardan seçilmiş devlet kurumlarına karşı şiddet girişimini kınıyoruz. Hatta 16 Temmuz sabahı, mevkidaşım Çavuşoğlu’na bir destek mesajı gönderdim. Aynı gün içinde tüm Moldova yönetimi, Cumhurbaşkanı, Meclis Başkanı ve Başbakan, Türkiye Cumhuriyeti'nin anayasal otoritelerine dayanışmalarını ifade etti. Türkiye'nin istikrarının hem bölgesel hem de uluslararası güvenlik için çok önemli olduğuna inanıyoruz. Bu bağlamda, darbe sırasında hayatını kaybeden çok sayıda kişi için en içten ve samimi duygularımızla başsağlığı dileriz."

- İkili ilişkiler

Türkiye'ye yaptığı ziyaretin iki ülkenin iyi ilişkilerinin, gelişen siyasi diyaloğunun, ticaret, ekonomi, kültür, eğitim ve iş alanlarında kaydedilen başarının bir sonucu olduğunu dile getiren Galbur, iki ülke vatandaşlarının iki yıldır karşılıklı vizesiz seyahat edebildiklerini hatırlattı.

Galbur, "Böylece Moldova Cumhuriyeti'ne giriş yapan Türk vatandaşlarının yıllık sayısı 16 bin civarında. Moldova Cumhuriyeti'nde ikamet hakkı olanların sayısı ise yaklaşık 2 bindir. Bölgesel kalkınmanın tetiklediği muazzam bir potansiyeli olan ve aynı zamanda güney-kuzey hattında Avrupa ile Ortadoğu arasında etkin bağlantı köprüsü olma kapasitesi bulunan Türkiye’yi, ekonomi, ticaret ve teknoloji planında etkileyici başarılar kaydeden bir ülke olarak görüyorum." diye konuştu.

- Ekonomik ilişkiler

Son istatistiklere göre Türkiye’nin Moldova’ya ihracat yapan ve Moldova'dan mal ve eșya ithal eden ülkelerin arasında yedinci sırada olduğunu vurgulayan Galbur, "Eminim ki Moldova ile Türkiye arasında yeni fırsatları sağlayacak Serbest Ticaret Anlaşması’nın yürürlüğe girmesi, ticari ve ekonomik işbirliğini yoğunlaştıracak ve ticari işlem hacmini önemli ölçüde tetikleyecektir." dedi.

Moldova'ya yatırım yapmak isteyen ülkeleri teşvik edecek politikalar geliştirildiğini anlatan Galbur, "Ülkelerimizin coğrafi yakınlığını, iyi ilişkilerimizi, yetkililer tarafından sağlanan desteği göz önünde bulundurduğumuz zaman Moldova ve Türk iş adamları bu anlamda anahtar bir rol üstlenmektedir." diye konuştu.

Galbur, Türkiye ve Moldova arasındaki ticari ve yatırım ilişkilerinin kolaylaştırılması amacıyla ülkesinin Bursa, İzmir, Manisa ve Antalya'da fahri konsolosluklar açtığı bilgisini verdi.

- Enerji alanında işbirliği

Moldova'nın, gaz ve petrol konusunda tamamen dış enerji kaynaklarına bağımlı olduğunu belirten Galbur, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Şu anda en büyük tedarikçimiz Rusya Federasyonu'dur. Fakat Romanya aracılığıyla Avrupa ağına bağlanmamıza müsaade eden Iaşi-Ungheni gaz borusunun açılışıyla durumumuz değişmeye başladı. Yalnız, bu yolla gelen miktar sınırlı olduğu için gaz borusunu Romanya ve Avrupa Birliği'yle (AB) Ungheni’den Kişinev’e genişletmeye devam edeceğiz. Bu proje yeni gaz kaynaklarının erişimine izin verecektir. Bu açıdan bakarsak, Asya’dan Avrupa’ya giden enerji akım yollarının kesiştiği Türkiye, TANAP dahil enerji kaynaklarının farklılaştırılması ve enerji güvenliğinin sağlamlaştırmasında Moldova Cumhuriyeti’ne önemli ortak olabilir."

- AB ile ilişkiler

AB'ye entegrasyon konusunun Moldova için milli bir mesele olduğunu ve her ülkenin kendi yolunu izlediğini vurgulayan Galbur, "Elbette ki bu yolun mümkün olduğu kadar kısa olmasını istiyoruz. Şu anda 2014 yılında imzaladığımız ve 1 Temmuz 2016’da yürürlüğe girmiş Ortaklık Antlaşması’nı tam uygulama sürecindeyiz." diye konuştu.

- Gökoğuz Yeri Özerk Bölgesi

Kişinev Parlamentosu tarafından 160 bin Gökoğuz'a milli kimliklerinin ve kültürlerinin korunabilmesi için 23 Aralık 1994'te Gökoğuz Yeri (Gagavuzya) Özerk Bölgesi kapsamında geniş bir otonomi tanındığını anlatan Galbur, "Özerk Bölge'nin lideri 4 yılda bir genel oylamayla seçilmektedir. Başkanın otomatik olarak hükumetin üyesi olması, Moldova Cumhuriyeti'nin özerk bölge ile uyuma verdiği önemi göstermektedir. Gökoğuz Yeri Özerk Bölgesi'nin başkenti Komrat’ta, bölge için uzman hazırlamayı amaçlayan bir üniversite de bulunmaktadır." dedi.

Gökoğuz Yeri Özerk Bölgesi'nin geniş bir ekonomik özerkliğe sahip olduğunu ve Azerbaycan, Türkmenistan, Kırgızistan ve Rusya Federasyonu ile kültürel, ticari ve ekonomik ilişkiler tesis ettiğini ifade eden Galbur, Türkiye ve özerk bölge arasındaki ilişkilerin pekiştirilmesini önemsediklerini belirtti.

Galbur, Gökoğuz Yeri Başkanı İrina Vlah'ın haziranda Türkiye'ye yaptığı ziyarete dikkati çekerek, "Kişinev hükümeti ve Türkiye’nin, Gagavuzya’nın sadece ticari ve ekonomik alanda değil, özellikle Gagavuz kimliğinin korunması ve gelişiminde özel bir rolü var. Bu bağlamda Türkiye, ilkokul ve okulların modernleşmesi ve donanımının artması için üniversitede akademik hareketliliği artırma konusunda katkıda bulunabilir." diye konuştu.

- Moldova'daki son durum

Moldova'daki ekonomik ve siyasi durumu değerlendiren Galbur, bankacılık sektöründe yaklaşık 1,5 milyar doların kaybolması nedeniyle yılın başında ülkede yaşanan ekonomik krizi ve siyasi istikrarsızlığı, "Gerçekten, önemli finansal bir dolandırıcılık ile siyasi partiler seviyesinde ve destekleyenlerin çakışmalarıyla anılan gayet gergin bir dönemdi." diye niteledi.

Pavel Filip'in, parlamentodaki 101 milletvekilinden Avrupa yanlısı 57 milletvekilinin oylarıyla 20 Ocak'ta başbakan seçilmesiyle durgunlaşan iç reformların canlandırıldığını, yurt dışı ortaklar ve uluslararası finansal kurumlarla ilişkilerin zedelendiği uzun istikrarsızlık döneminin sonlandırıldığını vurgulayan Galbur, banka sistemindeki dolandırıcılığın yargıya intikal etmesinden ve hükümet ve parlamentonun reform planının yüzde 90'ının uygulanmasından sonra ülkede durumun normalleştiğini, dış ortaklarla işbirliğinin arttığını belirtti.

Gabor, "Uluslararası Para Fonu ile ilişkiler yenilenip Romanya tarafından verilecek 60 milyon dolarlık kredinin taksidin üzerindeki blokajı kaldırılmasıyla bu yılın sonbaharında bir anlaşma imzalanması beklenmektedir. İnanıyorum ki, siyasi partilerin ve halkın bir kısmının hak talebi olarak bu yılın 30 Ekim'inde gerçekleşecek Cumhurbaşkanı seçimiyle bu kararsız dönemine tamamıyla son verilecektir." dedi.

Moldova'nın Türk turistlerin ilgisini çekecek sokaklara, tarihi anıtlara, müze ve sergi salonlarına sahip olduğunu dile getiren Galbur, Türk vatandaşlarını Moldova'ya ve Gagavuzya'nın başkenti Komrat'a davet etti.

AA

Kaynak:Haber Kaynağı

Etiketler :