Suriye muhalefetinden Astana görüşmeleri öncesi ilk mesaj

Suriye muhalefetinden Astana görüşmeleri öncesi ilk mesaj

Muhalefet heyetinin başkanı Alluş:-"Bizler halkımızın çıkarları için Astana’ya gidiyoruz. Ateşkesin ciddi bir şekilde sağlanması için gidiyoruz. Özellikle de Barada Vadisi, Doğu Guta ve Şam'ın güney kırsalındaki saldırıların durması için gidiyoruz. Astan

İSTANBUL (AA) - ADHAM KAKO - Kazakistan'ın başkenti Astana'da düzenlenecek Suriye görüşmelerine katılacak muhalefet heyetinin başkanı Muhammed Alluş, Ankara'da düzenlenen toplantılarda muhaliflerin çoğunun Astana'ya katılma konusunda destek verdiğini belirtti. Alluş, "Bizler halkımızın çıkarları için Astana’ya gidiyoruz. Ateşkesin ciddi bir şekilde sağlanması için gidiyoruz" dedi.

Alluş, Astana'da düzenlenecek Suriye görüşmeleri öncesinde, temsil ettiği silahlı muhalefet heyetinin başkanı olarak ilk değerlendirmesini AA'ya yaptı.

Aynı zamanda silahlı muhalif gruplardan İslam Ordusu'nu temsil eden Alluş, Suriye halkının 2011 yılındaki ilk ayaklanmalarda barışçıl gösteriler yaparak özgürlük istediğini hatırlattı. Rejim ordusunun halka karşı katliamalara girişmesiyle halkı korumak isteyen silahlı grupların ortaya çıktığını kaydeden Alluş, muhaliflerin başarılarının ardından rejimin artık düşme noktasına geldiğini ancak bu aşamada devreye Hizbullah milislerinin ve İranlı komutanların girdiğine işaret etti. Alluş, "Çünkü rejim ordusu asker sayısı açısından çöküyordu. Askerlerin öldürülmesi, ordudaki bölünmeler ve firarlar Esed ordusunu bitirmek üzereydi." dedi.

Savaşın ilerleyen aşamasında Rusya'nın da rejimin yanında savaşa dahil olduğunu kaydeden Alluş, muhaliflerin böylece Suriye'de rejim, İran ve Rusya olmak üzere 3 güce karşı savaştığını dile getirdi.

Alluş, şunları söyledi:

"Allah’ın izniyle yıllarca direndik. Bize göre savaş çok uzun sürecek. Çünkü savaş aslında halkın sokaklara inmesiyle, ardından askeri cephelere geçmesiyle başlamıştı. Son olarak siyasi cephe eklendi. Aramızdaki savaş büyük. Aramızdaki savaş, Hak ve batıl savaşıdır. Bizim davamız Hak davasıdır. Davamızı her yerde temsil etmekten çekinmeyeceğiz. Yeri gelir gösterilerde, yeri gelir savaş meydanlarında, yeri gelir siyasi alanlarda. Aynı şekilde medyada ve ekonomi platformlarında da davamızı savunmaktan geri adım atmayacağız. Arzumuz, bu ülkenin onurunu korumak ve beklentilere karşılık vermektir."

"En büyük hedefimiz ise akan kanın bir an önce durmasıdır" diyen Alluş, Suriye halkının çektiği acıların bir an önce son bulmasını istediklerini dile getirdi.

- "Halkımızın çıkarları için Astana'ya gidiyoruz"

Alluş, Astana'da önceliklerinin ülkede akan kanın durması olduğunu vurgulayarak, Esed rejimin şu ana kadar, 30 Aralık'ta ilan edilen ateşkese uymadığına dikkati çekti.

Suriye’de Rusya ve İran arasında çok büyük bir ayrılık bulunduğunu söyleyen Alluş, şöyle konuştu:

"Rusya, bizlere siyasi çözüme inandığını göstermeye çalışıyor ya da böyle düşündüğünü söylüyor. Rusya’nın 2016 yılının başındaki ile şu anki tutumu, hitap şekli farklı duruyor. Bizler halkımızın çıkarları için Astana’ya gidiyoruz. Ateşkesin ciddi bir şekilde sağlanması için gidiyoruz. Özellikle de Barada Vadisi, Doğu Guta ve Şam'ın güney kırsalındaki saldırıların durması gerekiyor.

Astana’ya ateşkesin bu bölgelerde kalıcı olması ve resmi bir şekilde uygulanması için gidiyoruz. Ateşkesin sağlanması önceliğimizdir. Bölgeye gözlemcilerin gelmesi ateşkesin bir parçasıdır. Sivilleri kim öldürüyor? Kim vuruyor? Bakın göreceksiniz, Şii milisler kimseyi dinlemiyor. Ne Rusya’yı ne de rejimi. Ateşkese rağmen Barada Vadisi’nde geçen günler Ahmet el-Gadban'ı öldürdüler.

Alluş, Rusya'nın ateşkes sürecindeki etkisine dair de "Astana'da Rusya'nın İran üzerinde baskı yapıp yapmayacağını göreceğiz. Yaparsa da İran Rusya'yı dinleyip milislere söz geçirecek mi sorusunun yanıtını dinleyeceğiz" ifadelerini kullandı.

- "Muhalefet Astana'ya destek veriyor"

Muhaliflerin ateşkese uyduğunu ancak rejim güçlerinin uymadığını ifade eden Alluş, karşı tarafın sorumluluklarını yerine getirmesi beklediklerini kaydetti. Alluş, bazı Şii milislerin ülke dışından gelip Barada Vadisi’nde sivilleri hedef aldığını, İran'ın ve rejimin Madaya halkının kenti terk etmesini kutlamasını anlamadığını dile getirdi.

Muhaliflerin genel hedeflerde birleştiğini ve ateşkesi meşru gördüğüne dikkati çeken Alluş, Ankara’da kendi aralarındaki toplantıların 6 gün sürdüğünü, tartışmalarının çok net ve yapıcı olduğunu söyledi.

Alluş, şu bilgileri paylaştı:

"Bu toplantılarda çoğunluk Astana’ya gitmeye destek verdi. Bazı gruplar gitmeyecek gibi şeyler sızdırılsa da dün birkaç grup daha Astana’ya gidecek heyete dahil oldu. Şu an bir grup kaldı gitmeyen. O da büyük ihtimalle gidecek. Katılması bizlere ve görüşmelere güç katacaktır. Hatta temsilci göndermese bile Astana’da alınacak sonuçlara destek verecek.

Astana’daki hedefimiz ateşkesin kalıcı bir şekilde sağlanması, tutukluların serbest kalması özellikle de kadın ve çocuk tutuklular ve ablukaların kaldırılması olacak. Bunların gerçekleşmesi bizim adımıza büyük bir başarı olacaktır. Bu saydıklarım gerçekleşirse siyasi çözüm için ilerleme sağlanır."

- "Bu ülke herkese yeter"

Alluş, rejim güçlerinin elindeki tutukluların serbest bırakılmasından vazgeçmeyeceklerini, halkı yüzüstü bırakmayacalarını, rejim kuşatmasındaki bölgeleri unutmayacaklarını kaydetti.

"Ailelerimiz orada küflü ekmek yiyip direndiler. Direnişlerine devam ediyorlar" diyen Alluş, Astana'daki görüşmelerden sonuç çıkması halinde bunun halkı memnun edecek türden olacağını ifade etti.

Alluş, Suriye halkına ve muhalefetine şu mesajları gönderdi:

"Görüşmelerde hiçbir şekilde haklarımızdan vazgeçmeyeceğiz. Sürekli bir savaşa da girmeyeceğiz. Akan kanın durmasını istiyoruz. Suriye halkının acılarını azaltmak istiyoruz. Evlerinden çıkmak zorunda kalan, ülkelerini terk etmek zorunda kalan dünyadaki bütün Suriyeli mültecilerin geri dönmesini istiyoruz.

Özellikle de bizi destekleyen dost ülkelerden Astana’da da yanımızda durmalarını istiyoruz.

Bütün dünyaya seslenmek istiyorum, bizler özgürlük ve barış isteyenleriz. Ülkemizin yeniden kalkınmasını istiyoruz. Halkımızın refah içinde, onurlu ve özgürce yaşamasını istiyoruz. Irk ve mezhep ayırt etmeksizin bu ülkede herkesin bir arada yeniden yaşamasını istiyoruz. Arap, Kürt, Asuri, Türkmen fark etmeksizin bu ülke herkesin, herkese yeter.

Güvenliğin, adaletin ve barışın hakim olduğu bir ülke olmasını istiyoruz. Ülkede halkın kendi geleceğini belirlemesi, liderini özgürce seçme hakkına sahip olmasını istiyoruz.

Ülkeye yönetecek kişinin denetlenebilmesi, diktatör olmaması gerekiyor. Bu söylediklerim devrimin hedefleri.

Astana'da bu istediklerimiz gerçekleşirse ne mutlu bize. Tersi olursa, silahlarımızla direnişimize devam edeceğiz. Zafere kadar savaşacağız inşallah."

AA

Kaynak:Haber Kaynağı

Etiketler :