Sarıkeçili Türkmenleri’nin Göç Yürüyüşü şenliği

Seyit Küçükbezirci

Geçen Pazarlardan bir pazar; ama, 24 mayıs pazarı.. Sabahın alaca saatleri; Çumra üstünden Alibeyhüyüğü Abaz Dağı’na doğru seyrediyoruz.. Hırslı Pejo’nun direksiyonunda Sahura Yağmur Arıcan.. Beyşehir Karaali Türkmenleri’nden Bergüzar yüzelli yıllık “Türkmen Gelini Giysisi” içinde.. Yazar Fatma Şeref Polat ve Seyit Küçükbezirci.. Alibeyhüyüğü Abaz Dağı eteklerinde  “Sarıkeçililer Göç Kervanı”nı karşılamaya gidiyoruz.. Sahura Yağmur Arıcan, Türk Kütüphaneciler Konya Şubesi Başkanı; Seyit Küçükbezirci ile Fatma Şeref Polat Konya Fikir, Sanat, Kültür Adamları Derneği delegasyonundan.. Yani, Sarıkeçili Türkmenleri nezdinde tam bir resmi temsil heyeti.. Ama, lütfen biraz bekleyin; üçü de birazdan bir başka “zaman tüneli”nde olacaklar.

“AVŞAR İLLERİ”NDEN, SARIKEÇİLER GÖÇ KERVANI

24 mayıs pazar.. Tarih düşelim: 2015.. Alibey hüyüğü Abaz Dağı Mevkiinde, Pervin Çoban Sarvan Başkanlığında Sarıkeçililer Yaşatma ve Dayanışma Derneği’nin düzenlediği “10. Geleneksel Göç Kervanı” etkinliği sürüyor. . Bu üçüncü gün.. Sabah saat 5’te kahvaltı yapılmış, “davar otlatması” yapılmış; “Göç Kervanı” bekleniyor..

Yukarıda demiştim ya, delegasyon olarak bir başka “Zaman Tüneli”nde olacağız demiştim. Sahura Pejo’yu bir çam altına çekti.. Meydandaki dev “Kara Çadır”a doğru yürüyoruz; Gayri dernek mensubu filan değiliz.. Ben Sarıcalar Aşireti’nin Hacıveliler Kolundan Sarı Seyyid Ağa; Fatma Şeref Polat, “Türkmen Herikli Aşireti”nden; Sahura Yağmur Eşrefoğlu Türkmenleri’nin Karaali Kolu’ndan... Sarıkeçili Türkmenleri’nin şerefine  Abaz Dağı şenlik alanındayız .. Sultan Mesut’un, 2.Kılınçarslan’ın “maiyetinden” gibiyiz.. “Kara Çadır’ın tam ortasından yer açıyorlar, altımıza kilim seriyorlar, yastıklar dayıyorlar..“Göç Kervanı”nın önünde “Buhur develer, Maya develer”; arkasında bir kara nehir gibi akan binlerce kıl keçi; “hay, hay, hay”larla yürüyor.

 

TÜRKMEN “KARAÇADIRI”NDA, TÜRKMENLERİ ONURLANDIRAN BİR VALİ

Meydanda bir dalgalanma, bir telâş.. Bir “ağır misafir” geldiği belli.. Sarıkeçililer Dernek Başkanı Pervin Hanım karşılıyor; Türkmen Kıyafetleri içinde.. Gelen Konya Valisi Muammer Erol.. Kara Çadır’daki cümle Türkmenler ayakta karşılıyor, Valiyi.. “Buyur” ediyorlar, çadırın ortasına; maiyetiyle birlikte.. Güzel hoş bir tesadüf. Vali Erol’un tam yanına düşüyoruz... Fatma Şeref, Sahura Yağmur, ben; ayrı ayrı “Hoş geldin Valim” diyoruz.. Başkan Pervin hanım, Vali Erol’un tam karşısında “Türkmen Töresi”nce diz üstü oturuyor; “Hoş geldiniz, şeref verdiniz” diyor.

Vali Muammer Erol; mütevazi, ciddi, “gün görmüş” devletlu.. Sarıkeçili Türkmenleri arasında olmaktan sevinç duyduğunu; Türkmen geleneklerinin sürmesi için gerekli girişimlerin yaplımakta olduğunu söylüyor.. Kara saç üstünde, odun ateşinde pişirilen şebitlere sarılan kaymaklı “Türkmen sıkmaları” ayran eşliğinde sunuluyor.İstiklal Marşı, “Kur’an-ı Kerim Tilaveti”; Türkmenler ve Türkmen kültürü üstüne konuşmalar; Sarıkeçililer’in onuruna şenliğe gelen onlarca Türkmen topluluğunun temsilcilerinin tanıtılması; şiirler; “Tek vatan, tek bayrak, tek millet” andları..Resimler çektiriyor, isteyenler; Valimiz Muammer Erol’la.. Biz de sağında, solundayız; Yazar Fatma Şeref Polat’la, Sahura, Yağmur Arıcan’la...

 

DEV “KARA KAZAN”LARDA ETLİ TÜRKMEN BULGURPİLAVI; OLUK GİBİ AKAN YAĞLI AYRAN...

Çumra Alibeyhüyüğü Abaz Dağı düzlüğünde “Sarıkeçililer Geleneksel 10. Göç Yürüyüşü etkinliği”nin üçüncü ve son günü.. “Kara Kazan”lar kurulmuş yanyana.. Meşe odunları yakılmış altına.. Yüzlerce, yüzlerce çoluk çocuk, kadın erkek Türkmen için “selsebil” edilecek “Kültürel Bulgur Pilavı” kaynatılıyor.. “Etli Türkmen bulgur pilavı” desem daha doğru.. Ayran; o da kazanlarla..Sarıkeçili Türkmenleri, diğer Türkmen boylarından; Avşarlar’dan, Kınıklar’dan, Kayılar’dan, Çiğiller’den, Karakeçililer’den, Kızıleçililer’den “ailecek Türkmenler“... Çam ağaçlarının altlarına dağılmışlar; oba oba, “konu komşu” yerleşmişler, kilimlerin üstüne.. Kara kazanlarda her ağaç altına tepsilerle duman duman etli bulgur pilavı uçarcasına taşınıyor. Abaz Dağı eteklerinden, bir çam ağacı altında yurt tutmuş Herikli Türkmenleri’nden Fatma Şeref Hanım; Eşref oğlu Karaali Türkmenleri’nden Sahura Yağmur Hanım; Bayatlar’ın Sarıcalar Türkmenleri kolundan Sarı Seyyid Ağa elde kaşık, nasiplerinin başında...

 

BAYGIN AKASYA KOKULARI; “ZAMAN” GERÇEKTEN YOK MU? TÜRKMEN OLARAK “KADİM GÖREVLİ” MİYİZ ?

Akşama doğru yola çıkıyoruz, Alibeyhüyüğü Adaz Dağı düzlüğünden. Pejonun direksiyonunda kaptan Sahura Yağmur; ama artık Kütüphaneciler Konya Dernek Başkanı; Fatma Şeref Hanım, artık “yazar”; Seyit Küçükbezirci, Konya Fikir Sanat Adamları Derneği‘nden... Şimdiki kimliklerimizdeyiz.Alibeyhüyüğü yolunun iki yanı dev akasya ağaçları ile kaptı.. Çiçek açmışlar bembeyaz; yol boyuna tekmil “akasya parfümü” sıkılmış gibi. “Kucaklarımız akasya dolu.. Düşünüyorum; “zaman aslında yok” diyen düşünürleri “Zaman gerçekten yok mu? Anadolu‘yu 2.Kılıçarslan yönetiminde “Vatan” yaptığımız Miryo Kefalon Savaşı’nı daha dün mü kazandık, bu Türkmen Boyları ile?.. “Bin yılın ruhu“ değilmiydi, bugün yaşadağımız?..  

Yorum Yap
UYARI: Çok uzun metinler, küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,Türkçe karakter kullanılmayan yorumlar onaylanmamaktadır.
Yorumlar (2)
Yükleniyor ...
Yükleme hatalı.