Konyanın Hafızasından...

Seyit Küçükbezirci

“KONYA’NIN HAFIZASI”NDAN BİR MİLYON SÛRETLİK HAZİNE

“Seyyid Beğ Tarihi’nden bir resim sunuyorum size. “Konyalıca” söylersek “Bir foturaf takdim idiyorum.”

Bir yaşındayım, dedem Hacıveliler’in Veli Ağa’nın kucağındayım, Hasan Behçet’in objektifinin karşısındayım. Tarifsiz bir ayrıcalık…

Kahverenginin en güzeliyle basılmış; köşesinde kabartma “Hasan Behçet” yazısı. “Fotoğraf” çok sonraları “güzel sanat” sayıldı; ama Hasan Behçet, fotoğraf sanatı bilincine yüz yıl önce ulaşmış.

KONYA İÇİN BİR HAZİNE Kİ…

Hasan Behçet bir “Aziz” Ermenekli… 1886 doğumlu, İstanbul Sanayi-i Nefise Mektebi mezunu… 1916 yılında fotoğrafhaneyi, Konya’nın ilk fotoğrafçısı Solakyan’dan devralır. Konya’nın taşı, toprağı, tarihi eserleri, bin bir sureti fotoğraf camlarında sabitlenir; on yıllar boyu. Aşkla şevkle…

Hasan Behçet Bey “Türkiye’nin ilk Türk Fotoğrafçısı.”

Konya’da Hasan Behçet’te fotoğraf çektirmek övünülecek, gurur duyulacak bir iş. Resimlerin üstündeki fotoğrafçı markalarını kapatın, masanın üstüne yüz fotoğraf açın, içine on tane “Hasan Behçet fotoğrafı” karıştırın, sonra sorun. “Hangisi Hasan Behçet?” Fotoğraftan anlayan, yüz resmin içinde, on Hasan Behçet’i şu şu şu diye işaret eder…

Konya’da hala yüzlerce evde; albümlerde, sandıkta, dolapta mutlaka birkaç “Hasan Behçet-Konya” kabartma imzalı resim vardır. Onların kıymetini bilmek lazım. Kalite babında yüz bin liralık zamane makinelerinin fotoğraflarını aşağılık duygusuna kaptırır bu resimler…

ÇOK YAŞA BÜYÜKŞEHİR

Hakikaten tasalıydık… “Hasan Behçet Fotoğraf Arşivi”ni kaybetme ihtimali aklımıza geldikçe içimize bir ağrı çöküyordu. Geçmiş onbeş yılda Kültür Müdürlüklerinin, Belediye Başkanlarının umutla gözünün içine baktık; bir hayırlı haber bekledik. Olmadı, olmadı… Olmadığı şöyle dursun; 1992 yılında “İmar planı düzenlemesi” ayağı ile Konya’nın en güzel sivil mimari örneklerinden biri olan “Hasan Behçet Fotoğrafhane Binası” yerle yeksan edildi. Madem yol açacaktın sokağı karşısından genişletseydin ya… O sokaklardan birine “tıpkısının aynısı” bir Hasan Behçet binası yapaydın ya. “Sultan oldum” zannedenler nelerimizi yıkıp yükletmedi ki? Neyse, bu serzeniş uzun gider; çamlar da çoktan bardak oldu.

Geçenlerde, Konya’nın “Kültür ve sanat mahfilleri”nde sevinç rüzgârları esti. Birbirimize haberi aktarırken mutluluktan sesimiz titriyordu. Konya Büyükşehir Belediyesi, şehir namına Hasan Behçet fotoğraf arşivini satın almıştı…

Hepsi artık “tarihi” olmuş stüdyo malzemeleri, fotoğraf makineleri karanlık oda teçhizatı, ağrandisör, marjör, ilaçlar şişeler…

Ve Solakyan’a ait 100, Hasan Behçet’e ait 5 bin basılı fotoğraf ve bir milyon adet cam ve negatif film…

NE ÇOK İSTEMİŞTİK, UĞRUNA NE ÇOK YAZI YAZMIŞTIK

Habere inanalım mı, inanmayalım mı diye ikilemler içindeyken Büyükşehir Belediyesi Koyunoğlu Şehir Müzesi Müdürü sevgili Hasan Yaşar telefonla aradı. “Ağabey yetiş, Hasan Behçet fotoğrafları sergisini açıyoruz” dedi. Serginin açılışına yarım saat vardı, ben epey uzaklardaydım. Uçtum adeta, ilk gelenlerden oldum.

“Türkiye’nin ilk Türk fotoğrafçısı Hasan Behçet fotoğraf sergisi” için çok hoş, çok anlamlı, bir sergi kitapçığı hazırlamışlar. Prof. Dr. Haşim Karpuz’un “Anadolu’nun ilk fotoğrafhanesi; Konya Foto Behçet” başlıklı yazısı “Konya Fotoğrafçılığı” açısından gerçekten kalite, doyurucu bilgilendirme yapıyor.

A. Sefa Odabaşı gibi “Konya’nın Hafızaları” ne çok istediler böyle bir güne kavuşmayı, ne çok özlediler… Çoğuna nasip olmadı, muhteşem koleksiyonun açılışında bulunmak.

Koyunoğlu Müzesi’nin duvarında yüzlerce “Hasan Behçet” fotoğrafı; büyütülmüş, tablo haline getirilmiş… Girişe bir kırmızı kurdele gerilmiş. Sergiyi Konya Büyükşehir Belediyesi Genel Sekreter Yardımcısı Abdülmelik Ötegen açacak… “Seyit ağabey, sen de gel sesleri…” önce isteksiz davrandım; ama sonra Hasan Behçet arşivinin Konya’ya kazandırılması özlemi ile yaşayan, kazandırılışı görmeden giden, A. Sefa Odabaşı başta olmak üzere kültür adamlarının tümüne vekâleten kurdeleye yapıştım.

“Eğer nasipse, gelir Çin’den Yemen’den” misali; son kırk yılda birçok yazı yazmıştım bu “Muhteşem Arşiv”in dağılmaması için, Konya’da kalması için… Bir yaşında dedemin kucağında, karşısında resmimi çekmesi için durduğum Hasan Behçet’in Konya’ya kazandırılmasında da hazır bulundum, açılış şerefinden nasip alarak.

HASAN BEHÇET’İ KAZANMAMIZ YILIN OLAYI

Yukarıda da başlık attım; “ÇOK YAŞA BÜYÜKŞEHİR” diye…

Konya Büyükşehir Belediyesi’nin yaptığı iş “Şehir” ne demek bilenlerin yanında; “kültür” ne demek bilenlerin yanında; “Şehirlerin hafızası” ne demek bilenlerin yanında gerçekten ayakta alkışlanacak iş. Bence “Yılın olayı” gibi…

Hanlar, hamamlar bulunur; parklar bahçeler ne zaman olsa, paranız varsa, yapılır; ama yüz yılda biriken bir Hasan Behçet Fotoğraf arşivi, bir dağıldı mı, geri getirmeye kimsenin gücü yetmez, para da pul da yetmez…

Burada kendi payıma da, şehir adına da teşekkürler etmem gerekiyor.

“Hasan Behçet Ekolü”nün son temsilcisi, ömrünü kaliteli fotoğraf uğruna harcayan; “Hasan Behçet Fotoğraf Külliyatı”nın Konya’da kalması için binbir yoksunluğa göğüs geren Yılmaz Oğul’a onlarca teşekkür… İşin kültürel önemini kavrayan, satın alma işinin çeşitli safhalarında ellerinden gelen her şeyi yapan herkese onlarca teşekkür…

Son yüzyılda onbinlerce “Konyalı’nın sureti”nin heder olmasını, ya da başka ellere geçmesini önleyen kararı olan Büyükşehir Başkanı Tahir Akyürek’e hem tebrik, hem şükranlar…

“Konya Kitap Tarihi”nin bir “ilk”i “Konya Fotoğraf Tarihi”ni yazan; “Konya Fotoğraf Tarihi Müzesi”nin kuruluşu için fevkalade emekler veren Prof. Dr. Haşim Karpuz’un da gözü aydın olsun.

KONYA ARTIK ŞAHANE BİR BİRİKİMİN DAHA SAHİBİ

Şimdi “acil” yapılacak bir iş var; o da Koyunoğlu’na düşer…

Büyükşehir Belediyemiz’in “kesesi” var olsun. Belediyecilerimizin himmeti sağ olsun. Artık “Türkiye’nin ilk Türk Fotoğrafçısı Konyalı Hasan Behçet’in Fotoğraf Hazinesi”ne sahibiz. Beş bin civarında basılı fotoğraf ve bir milyon adet cam ve negatif resim, Koyunoğlu Müzesi’nde güvencede.

Şimdi asıl yapılacak bir iş var. Bu beş bin resim, bir milyon negatif grup grup konularına göre seçilmeli. Son yüzyılda Hasan Behçet’e resim çektiren öğrenciler, kadınlar erkekler mümkün olduğu kadar isimlendirilmeli; kıyafetlerin yılları saptanmalı; şehirden resimler tarihlendirilmeli…

Bunu da, ancak, son yüzyılda Konya’dan ayrılmadan yaşayanlar yapabilir. “Konya’nın hafızaları” yapabilir. Elli yaşın üstündeki Konyalılar bu işin mihenk taşı… Hele seksenleri yaşayan Konyalılar, bulunmaz kaynak. Söz gelişi Feyzi Halıcı ve A. Cenap Kendi’den faydalanmada bir saat bile geç kalınmamalı.

“Tarihi resimler”in değeri yer, zaman, tarih tespitiyle paha biçilmez hale gelir.

Yorum Yap
UYARI: Çok uzun metinler, küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,Türkçe karakter kullanılmayan yorumlar onaylanmamaktadır.
Yorumlar (2)
Yükleniyor ...
Yükleme hatalı.