Gençlik ve İnanç Sorunlarını Konuştuk

Prof. Dr. Ramazan Altıntaş

28 Mart 2018 tarihinde KTO Karatay Üniversitesi öğrencileriyle  “Gençlik ve İnanç Sorunları: Deizm” konulu bir söyleşi gerçekleştirdik. Öğrencilerin ilgiyle takip ettiği bu konferans ve akabinde dile getirdikleri soruların düzeyli olması geleceğimiz açısından umut vermektedir.

Gençlik, biyolojik ve psikolojik açıdan çocukluğun sonu ve toplum hayatında sorumluluk alma dönemi olan 12–24 arasında kalan yaş grubu diye tanımlanır. Bu dönem gencin; fizyolojik, ruhsal, duygusal, ahlaki, dini, estetik vb. gibi yönlerden gelişim, değişim ve etkileşim dönemini teşkil etmektedir. Gençler, gerçek kimliğini ve şahsiyetini bu zaman diliminde elde eder. Aynı zamanda bu dönem, eğitim-öğretim dönemidir. Onun için zaman çok iyi değerlendirilmelidir. Bu sebeple öğrenciler için yol gösterici rehberlik büyük önem taşımaktadır.

Gençlik, geleceğimizdir. Geleceğimizi emanet edeceğimiz gençlerimizin; akıl, ruh sağlığı ve entelektüel birikim bakımından iyi yetiştirilmeleri gerekir. Çağımızda baş döndürücü bir hızla ilerleyen bilim ve teknoloji alanındaki gelişmeler iletişim devriminin de katkılarıyla bilgi akışını hızlandırdı.  Artık bilgisayar, internet, akıllı telefonla sosyal medya üzerinden filtresiz bir şekilde akan bilgiye ulaşmak çok kolaylaştı. Taşınan bilgilerin niteliği tartışılabilir. Bu bilgiler arasında faydalı olanlar olduğu gibi gençlerimizin zihin ve inanç yapısını bozmaya dönük zararlı bilgiler de var. Bunlardan birisi de ilahi vahye dayalı olmayan tabii din diye nitelendirilen yeni felsefi inanç akımları.. Ne yazık ki, aileden ve okuldan köklü ve doğru bir din eğitimi almayan gençlerimiz,  bu felsefelerin ağına düşebiliyor.  Çünkü bu yeni inanç biçimleri, kişiye bir sorumluluk yüklemiyor. Onların egolarını şişirmeye ve nefislerini azmanlaştırmaya dönük her türlü cazibeyi sunuyor. Haz peşinde koşan ve amaçsızlığı temel ilke edinen bu zihniyetler önlerinde bir bariyer gibi duran ahlaki ve dini ilkelere karşı hazzetmeyen bir tutum da sergiliyor.

İşte KTO Karatay Üniversitesi öğrencileriyle “Din Karşıtı Çağdaş Akımlardan Deizm” üzerinde durduk. Bu konferansta deizmin arka planı, temel iddiaları, deizmi doğuran nedenleri ve sonuçlarına işaret ettik. Deizm, Avrupa’da Hıristiyanlığın teslis, asli günah, vaftiz, aforoz, kefaret öğretisi ve kilisenin yanılmazlığı gibi inanç sistemine külli bir başkaldırı olarak ortaya çıkmış protest felsefi bir harekettir.  Allah’ın varlığının ispatlanması için vahye, peygambere ve mucizeye ihtiyaç olmadığını savunan deizmin iki hareket noktası vardır. Bunlardan birisi, Allah’ın varlığı salt akılla bilinebilir. İkincisi ise,  evren, yaratıldıktan sonra kendi yasalarına göre işler. Bu yüzden artık Allah’ın evrene ve insana  (haşa) müdahale etmesine gerek yoktur. Görüldüğü gibi, inancı sloganlaştıran ve ameli hayatı reddeden bir hareket, bu.

Son yıllarda bizde de deizmin tesiri görülmeye başlandı. Bunun belli başlı sebepleri arasında, İslam konusunda cehalet ve bazı dijital vaizler kanalıyla İslam’ın magazinleştirilmesi ya da bazı fetvaların tartışılır bir boyutta aktarılmasıdır. Buna ek olarak, bazı aşırı dini söylemleri kendisine rehber edinmiş terör örgütlerini de sayabiliriz.  Bütün bunlar, deizmi besleyen temel ögelerdir. Bu sebeple Cumhurbaşkanımız uyarıda bulunmak zorunda kalmıştı.  İşte bu konferansımızda Deizmi ortaya çıkaran şartlar ve bunun İslam dünyasında etkileri üzerinde durduk. Çok da verimli oldu. Bu ilgi ve alaka gösteriyor ki, evvela inanç konularında gençlerimizi dinlememiz, sorun tespiti yaptıktan sonra da inanç sorunlarına yönelik çalışmaların yapılması aciliyet kesbediyor. Bu konferansı tertip eden değerli hocalarımıza ve katılımlarıyla bizleri mutlu eden öğrencilerimize çok teşekkür ediyorum.

 

İlk yorum yazan siz olun
UYARI: Çok uzun metinler, küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,Türkçe karakter kullanılmayan yorumlar onaylanmamaktadır.