Fedakar Annelerimiz

Dünya üzerinde "önce can sonra canan" demeyen yegane varlık annelerimizin, engelli ve bakıma muhtaç çocukları için gösterdikleri çabalar, en büyük fedakarlığı gözler önüne seriyor.

Çocukları uğruna nice zorluklara katlanan, farklı coğrafyalarda farklı fedakarlıklarda bulunan anneler, pazar günü yine evlatları tarafından hatırlanmayı bekleyecek.

AA muhabirlerinin aktardığı yurdun dört yanında çocukları için büyük zorluklara katlanan annelerimizin hikayeleri ise şöyle:

Antalya'da yaşayan Adile Bağ hayatındaki zorluklara, doğum sırasında oksijensiz kalması nedeniyle gözleri görmeyen, beyin gelişiminde gerilik bulunan ve kalbi delik olan 15 aylık minik Ecrin'in ağzından "anne" kelimesini duyabilmenin umuduyla katlanıyor.

Antalya Kamu Hastaneleri Birliğince yılın annesi seçilen Bağ, AA muhabirine yaptığı açıklamada, kızına "Allah'ın hediyesi" anlamına gelen "Ecrin" ismini verdiklerini belirtti. Bağ, "Kızım bana bir kez gülünce bütün acılarımı unutuyorum, bütün yorgunluğum gidiyor. Büyük sıkıntılar yaşadım. Bana bir kez 'anne' dese dünyalar benim olacak. Bu cümlenin hayaliyle yaşıyorum" diye konuştu.

Beyin felçli oğlu için kanserle savaşıyor

Kanser hastası Necla Erökten de serebral palsili (beyin felçli) oğlu Kaan Erökten (20) için hastalıkla mücadelesinde iki kat fazla gayret gösteriyor.

Doğumu sırasında yaklaşık 2,5 saniye beynine oksijen gitmediğinden engelli olan Kaan'ın hayata tunabilmesi için çabalarken, geçen yıl yumuşak doku kanserine yakalanan Erökten, şimdi hem kendi hem de Kaan için mücadele veriyor. 

Erökten, AA muhabirine, meslek lisesinde okuyan Kaan'ın engeli nedeniyle kendi başına hareket edemediğini belirterek, kendisine ihtiyacı olduğunu söyledi.

Erökten: "Oğlumun engeli hiçbir zaman hayata küsmeme neden olmadı. Aksine hayata 4 elle sarıldık. Kanser olduğumu öğrendiğinde de Kaan karamsarlığa kapılmadı. Birlikte azimle mücadele ediyoruz" diye konuştu.

Her şey diyabet hastası oğlunun sağlığı için

Sivas'ta, diyabet hastası oğlu Taha'nın kan şekeri ölçümünü ve insülin iğnesini yapmak için evden okula gidip gelen Necla Güveri (48), çocuğunun sağlığı için çaba sarf ediyor.

Afyon Sokak'taki evinden 3. sınıf öğrencisi oğlu Taha Berkay Güveri'yi (9) Mehmetpaşa Mahallesi'ndeki Behrampaşa İlkokuluna götürüp getiren anne Güveri, ayrıca beslenme saati öncesinde okula giderek Taha'nın kan şekerini ölçüyor. Kan şekeri değerine göre oğluna insülin iğnesini yapan Güveri, Taha'yı bir gün olsun yalnız bırakmıyor.

Güveri, AA muhabirine yaptığı açıklamada, "Şeker hastalığı ciddi bir hastalık. Oğlum yanımda olmadığı zaman merak ediyorum, onun hep yanında olmaya gayret edeceğim" sözleriyle yaşadıklarını anlatıyor.

Fedakar annenin oğlunun yürüdüğünü görme arzusu

Elazığ'da yaşayan Şengül Durmuş (50), 16 yaşındaki yürüme engelli oğlunun bir gün ayağa kalkacağı umuduyla yetkililerden destek bekliyor.

Üç çocuk annesi Durmuş, AA muhabirine yaptığı açıklamada, en küçük çocukları Uğur'un rahatsızlığından 7-8 aylıkken haberdar olduklarını belirtti.

Şengül Durmuş, en büyük hayalinin, umudunun Uğur'un yürüdüğünü görmek olduğunu ifade ediyor.

Oğul Uğur da "Allah herkese böyle bir anne nasip etsin. Benim en büyük uğurum annem" sözleriyle duygularını aktarıyor.

Gündem Haberleri

BAŞKAN ARPAGUŞ'TAN ÜÇ AYLAR MESAJI
Yarbay Ali Tatar'ın mezarında buluştular
YouTuber Nedim Kuru fitili ateşledi: Marmara Denizi’ndeki Uçak Enkazı Aileleri Umutlandırdı
Kızını ve damadını depremde kaybetti, torunlarına annelik yapıyor
OTOYOL JANDARMASI SAHADA