Doğubayazıt'ın tarihi, Hollywood teknolojisiyle canlandırılacak

Ağrı'nın Doğubayazıt ilçesindeki Doğubayazıt Kentevi ve Ahmed-i Hani Müzesi'nde açılan balmumu atölyesinde ilçenin tarihi yaşatılacak

AĞRI (AA) - SELAHATTİN KAÇURU/ORHAN GÜNGÖR - Din alimi ve 17. yüzyıl filozofu Ahmed-i Hani'nin eserleri ve öğretisi, Doğubayazıt Kentevi ve Ahmed-i Hani Müzesi'nde açılan balmumu atölyesinde yaşatılacak.

Milattan önce halk arasında söylenen ve mitolojik nitelikteki bu destandan ilham alan Ahmed-i Hani bu hikayeyi kendi çağının yaşantısına göre somut bir kalıba dökmüştür. Mem ü Zin adını verdiği eserini 1692 yılında çağdaş bir üslupla kaleme almıştır. Bu eserde Mem ve Zin'in aşkı, çağının yaşantısını, sosyal, kültürel ve idari durumunu güçlü bir dille tasvir etmiştir. İyiliği, doğruluğu, suçsuzluğu, zayıflığı ve çaresizliği Mem ve Zin'in şahsında toplayan Ahmed-i Hani, kötülüğü, dalkavukluğu, fitneciliği ve ikiyüzlülüğü ise "Beko Fesat" karakterinde somutlaştırarak gözler önüne sermiştir.

Doğubayazıt Kaymakamı Karahan Daştan, AA muhabirine yaptığı açıklamada, bu müze ile Ahmed-i Hani, Mevlana, Yunus Emre gibi bilgin ve filozofların ulusal ve uluslararası alanda tanıtımını sağlamayı hedeflediklerini belirtti.

Daştan, Ahmed-i Hani'nin yaşantısı, eserleri, ilmi, manevi ve bütünleştirici mesajlarını insanlara aktarmak amacıyla kuracakları Ahmed-i Hani Müzesi ve geleneksel Doğubayazıt Kentevi'nin iki ayrı binadan oluşacağını söyledi.

Ahmed-i Hani Müzesi'nin kendi içinde üç ayrı bölümden oluşacağını anlatan Daştan, şöyle konuştu:

"Nubihara Biçukan (Küçüklerin İlkbaharı)  dediğimiz ilk bölümde Ahmed-i Hani hazretlerinin dizlerinin dibinde tedrisat eğitimini gören talebeler, balmumu heykellerle canlandırılacak. Ahmed-i Hani'ye ait eserler, objeler ve tanıtım bilgileri yine bu bölümde sergilenecek. Eqideya İmane (İmanın Esasları) adıyla düzenlenen ikinci bölümde, Ahmed-i Hani 'İmanın Esasları' adlı eserini kaleme alırken, Bediüzzaman Said Nursi'nin bir pencereden Hani'den manevi ders aldığını balmumu heykellerle gösteren bir konsept oluşturduk. Mem ü Zin adını verdiğimiz üçüncü bölümde ise Mem'in Zin'e kavuşması için Mir tarafından şart koşulan satranç oyunu sahnesi canlandırılacak."

Doğubayazıt Kentevi konseptinde ise 1900'lü yıllardaki Doğubayazıt evlerinin model alındığına değinen Daştan, "Evin içerisinde bir günlük rutin yaşantı ve o döneme ait ev içerisindeki objeler yörenin kültürünün kalıcı olması ve genç nesillere aktarılması amacıyla sergilenecek" dedi.

Daştan, Doğubayazıt Kentevi'nde günlük yaşam olan dengbej (ozan) sohbet ortamı, yün eğiren kadınlar, abdigör köfte yapan kadınlar, keçe döven adamlar ve benzeri günlük yaşantı sahnelerinin canlandırılacağını dile getirdi.

-Balmumu heykellerde Hollywood esintisi

Hollywood film endüstrisinin kullandığı teknik ve malzemelerle balmumu heykellerin yapıldığını vurgulayan Daştan, "Yapılacak heykellerin bir kısmı yörenin kendi karakteristik özelliğine uygun kişilerden birebir kalıp alınarak yapılacak. Bir kısmı ise özellikle Ahmed-i Hani müzesindeki Mem ü Zin bölümü için ülkemizde tanınan bilinen saygın ünlü kişilerden istifade edilerek müzenin tanıtımını yapmayı planlıyoruz" ifadelerini kullandı.

-"Zin"in heykeli için Kürt şarkıcı Raperin'in el ve yüz kalıbı alındı

Heykeli alınacak herhangi bir kişi veya ünlü birinin müzenin konseptine uygun olarak seçileceğini kaydeden Daştan, şunları kaydetti:

"Zin karakteri için ünlü sanatçı Raperin'in yüz ve el kalıbı alındı. Sanatçımızın soy kökeninin Ahmed-i Hani soyundan gelmesi, konsept bütünlüğünü tamamlama açısından seçici ve belirleyici olmuştur. Mem ü Zin bölümü için iletişimde olduğumuz ve teklifimizi kabul eden saygın ünlülerimiz var. Önümüzdeki birkaç hafta içerisinde kendilerini de ilçemize davet edip heykel kalıplarını alacağız."

Müzede yer alacak balmumu heykelleri yapan ünlü heykeltıraş İsmail Kurt da Türkiye'deki birkaç balmumu müzesinden birinin Doğubayazıt'ta olmasının son derece önemli olduğunu söyledi.

Kurt, Amerika'daki film endüstrisinde kullanılan malzemelerle çalışmalarını yürüttüklerini bildirerek, şöyle dedi:

"Kaymakamımız Karahan Daştan'ın sayesinde bu malzemeler temin ediliyor. İlk önce yüzden direk kalıp alıyoruz, canlı insan yüzünden kalıplama işleminden sonra Mostar clayn dediğimiz kolay şekillenen kil var onunla döküm yapıldıktan sonra kalıbımız alınıyor ve asıl heykel tıraş işlemi ondan sonra başlıyor. Bu işlemi kişinin yüzündeki mimiklerden tutun da küçük detaylara kadar yapıyoruz. Gözler açılması gerekiyorsa gözler açılıyor ve bu işlemin ardından tekrar bir silikon kalıp alınarak döküm yapılıyor. Döküm sonrası işin makyaj ve renklendirme işlemi yapılıyor. Renklendirmede bölge insanın gerçek ten rengi veriliyor. Gözler işleminde göz laboratuvarında kullanılan gözlerle aynıdır. Daha sonra almış olduğumuz 3 boyutlu fotoğraflardan da yararlanarak her detay düşünülüyor."

Zin karakterini canlandıracak olan Kürt sanatçı Raperin ise Zin karekterini canlandırmanın kendisi için son derece önemli olduğunu kaydetti.

Ahmed-i Hani soyundan geldiğini söyleyen Raperin, "Çocukluğumda bir televizyon kanalında nevruz zamanında Mem ile Zin filmi yayınlanmış ve çok etkilenmiştim. Ahmed-i Hani soyundan gelmem nedeniyle kulağım eserlerine duyarlıdır" dedi.

Raperin, "Ahmedi Hani'nin kaleme aldığı bu destansı aşkı canlandırmak beni son derece mutlu etti. Bana teklif geldiğinde düşünmeden 'evet' dedim. O müzedeki Zin'in yüzümde canlandırılması Kürt kültüründe efsanevi bir kadın olan Zin ve en çok bilinen karakterlerden biri olmak son derece güzel bir duygu" şeklinde konuştu.

Gündem Haberleri

Gebze’de çökme sonrası tahliye edilen binalarda belirsizlik sürüyor
Spiker Ela Rümeysa Cebeci tutuklandı
GÜLLÜ DAVASINDA ÇARPICI İDDİALAR
TUĞBERK OLAYIN MERKEZİNDEYDİ
HIZLI TREN HIZLANIYOR