Boşanmış kadınların nafaka süresi

Prof. Dr. Ramazan Altıntaş

Geçimlik için ve zorunlu olarak harcanan paraya veya azığa ‘nafak’ adı verilir.

Kocanın, hanımına karşı en önemli vazifelerinden birisi de ‘nafaka’ yükümlülüğüdür. İslam fıkhında evlilik devam ettikçe ve boşama halinde iddet süresince erkek, eşinin nafakasını temin etmekle sorumludur. Bir âyette: “Annelerin yiyecek ve giyeceğini uygun bir şekilde sağlamak, çocuk kendisinin olan babaya borçtur” (Bakara 233) buyrulmaktadır. Kişinin kanun gereği geçindirmek zorunda olduğu yakınlarına boşanma davası devam ederken hâkim tarafından, boşanma ile zor duruma düşecek olan eşe tedbir nafakası bağlanır.  Ayrıca boşanmış ama iddeti dolmamış kadınların mesken ihtiyacının koca tarafından karşılanması nafaka kapsamı içerisinde değerlendirilmiştir. (Bkz. Talak 6).  Yine, kız ve erkek çocukların nafakaları babalarına aittir. Nafakanın kapsamına yiyecek, giyecek ve barınma ihtiyaçları girer. Bir ayette bu hususa şöyle işaret edilir:  “Anneler çocuklarını tam iki yıl emzirirler.” (Bakara 233)  Bu arada kadın boşanmış olur da iddeti de sona ermiş bulunursa, ayrıca babanın anneye çocuklarını emzirme ücreti vermesi gerekir. Kur’an’da şöyle buyrulur: “Çocuğu sizin için emzirirlerse, onlara(kadınlara)  ücretlerini ödeyin.” (Talak 6).

Boşanan kadına kocasının ne kadar süre ile nafaka vermesi gerekir?

 Eğer mahkeme sonuçlanmamış ise,  eşler evli hükmündedir. Dolayısıyla kadının nafakasını temin etme yükümlülüğü kocasına aittir. Boşanma davası devam ederken kadın nafaka alabileceği gibi, mahkeme sonuçlandıktan sonra iddet süresince de nafaka alabilir.

Kur’an’da iddet bekleyen kadına kocasının evinde ikamet etme hak veya yükümlülüğü getiren ve iddet süresince kadına zarar verilmemesini emreden ayetler, bu süre zarfında kadın için nafaka hakkını da öngörmüş olmaktadır. “Onları (iddetleri süresince) gücünüz nispetinde, oturduğunuz yerin bir bölümünde oturtun. Onları sıkıntıya sokmak için kendilerine zarar vermeye kalkışmayın. Eğer hamile iseler, doğum yapıncaya kadar nafakalarını verin. Sizin için (çocuğu) emzirirlerse (emzirme) ücretlerini de verin ve aranızda uygun bir şekilde anlaşın.”(Talâk, 65/6)

Bu ayetin anlamından hareketle Hanefi mezhebine göre, ric’i ve bâin boşamanın yanı sıra istisnalar olmakla birlikte fesih iddeti bekleyen kadınların yiyecek, giyecek, mesken gibi ihtiyaçlarının giderilmesi boşayan kocasına aittir.   Nafakanın miktarını belirlemede ulemanın çoğunluğuna göre kocanın ekonomik durumu dikkate alınır.

Öte yandan çocukların nafakasına gelince,  erkek, çocuğun nafakasını temin edemeyecek kadar fakir olur da erkeğin kardeşi (amca) veya kadın bunu temin edebilecek maddi güce sahipse, erkek, gücü yettiğinde ödemek üzere, onlara borçlanarak nafakayı karşılar. Kız çocuklar büyük de olsa küçük çocuklar gibi olup, evleninceye kadar nafakaları babaya, evlendikten sonra kocaya aittir. Erkek çocuklar ise, çalışıp kazanır hale gelinceye kadar baba nafakalarını temin eder, çalışıp kazanabilecek hale gelince nafaka sorumluluğu sona erer. Ancak çocuk büyük de olsa nafakasını kazanamayacak bir özre sahip olduğunda, nafakası yine babaya aittir.

Netice, yukarıda ifade ettiğimiz hususlar geleneksel İslam fıkhının yaklaşımıdır. Bugün için medeni kanunda yer alan toplumumuzda birçok acı olaylara ve ağır sıkıntılara sebep olan reşid çocuklara ödenen nafaka ve boşanmış eşe ödenen süresiz nafaka üzerinde yeniden düşünülmesi gerekir.

 

Yüce Allah hepimize huzurlu ve mutlu aile yapıları ihsan etsin!...

 

 

 

 

İlk yorum yazan siz olun
UYARI: Çok uzun metinler, küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,Türkçe karakter kullanılmayan yorumlar onaylanmamaktadır.