İSTANBUL (AA) - Kandilli'deki korunması gerekli kültür varlığı olarak tescillenen taşınmazda, izinsiz inşai ve fiziki müdahale yaptırdığı iddia edilen Rıza Sarraf ile inşaatı yapan müteahhit Firuz Akın Han'ın "imar kirliliğine neden olma" ve "2863 Sayılı Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Kanunu'na muhalefet" suçlarından onar yıla kadar hapis cezası istemiyle yargılanmalarına başlandı.

Anadolu 9. Asliye Ceza Mahkemesindeki duruşmaya, sanık Firuz Akın Han katılmazken, ABD'de tutuklu bulunan Rıza Sarraf'ı avukatı temsil etti.

Mahkeme hakimi İsmail Şahin, sanık Rıza Sarraf'ın savunmasının alınması için ABD adli makamlarına yazılan talimata henüz cevap verilmediğini tutanağa geçirdi.

Söz verilen Sarraf'ın avukatı Tuğçe Yanarkol, müvekkilinin beyanının alınması için yurt dışına yazılan talimatın dönüşünün beklenmesini talep etti.

- "Yıkım gerçekleştirilmedi"

Duruşmada tanık olarak dinlenilen İstanbul Büyükşehir Belediye Meclisi üyesi Hüseyin Sağ, Sarraf'ın aynı şekilde korunması gereken kültür varlıklarına izinsiz uygulamalar yaptığı iddiasıyla Beykoz Asliye Ceza Mahkemesinde benzer bir dava bulunduğunu belirterek, "İddianameye konu şahıslar Üsküdar Fatih Sokak Kandilli'de bulunan korunması gereken kültür varlıklarına aykırı olarak izinsiz ve imara aykırı uygulamalar yapmışlardır. Boğaziçi İmar Müdürlüğünün söz konusu taşınmazla alakalı yıkım kararı bulunmasına rağmen henüz taşınmazın yıkımı gerçekleştirilmemiştir. Mevcut durumunu korumaktadır."

Mahkeme hakimi, davetiye tebliğine rağmen duruşmaya gelmeyen sanık Firuz Akın Han'ın, bir sonraki celse zorla getirilmesine karar verdi.

Suçtan zarar görme ihtimaline karşı müşteki kurum Kültür ve Turizm Bakanlığının davaya katılma talebinin kabulüne karar veren mahkeme hakimi, sanık Sarraf için yurt dışına yazılan talimatın dönüşünün beklenmesine hükmetti.

Mahkeme hakimi, eksikliklerin giderilmesi amacıyla duruşmayı erteledi.

- İddianameden

Anadolu Cumhuriyet Başsavcılığınca hazırlanan iddianamede, Üsküdar Kandilli Mahallesi 958 ada, 1 parsel sayılı taşınmazda aykırı ve izinsiz olarak yapılan fiziki ve inşai uygulamalar ile ağaç kesilmesi hususlarına dair gelen ihbarlar doğrultusunda soruşturmaya başlandığı belirtildi.

Boğaziçi sit alanında kalan söz konusu taşınmazın, Gayrimenkul Eski Eserler ve Anıtlar Yüksek Kurulunun kararı ile korunması gerekli kültür varlığı olarak tescillendiği belirtilen iddianamede, aynı kararla taşınmazdaki tek çam ağacının da korunması gerekli kültür varlığı olarak tescil olunduğu aktarıldı.

İddianamede, şüpheli Rıza Sarraf tarafından yaptırıldığı anlaşılan söz konusu izinsiz inşaatın fenni mes'ulünün de şüpheli Firuz Akın Han olduğunun dosya kapsamından anlaşıldığı belirtilen iddianamede, İBB Boğaziçi İmar Müdürlüğünce yapı tadil ruhsatının incelenmesinde, söz konusu taşınmazda döşemelerin kaydırılarak kat yüksekliklerinin değiştirildiği, ikinci bodrum katının büyütülerek birinci bodrum katıyla birleştirildiği, çatı mahyasının yüksek kurulduğu gibi hususların yapıldığının tespit edildiği anlatıldı.

Sit alanı olarak tescil edilen ve korunması gerekli taşınmaz kültür varlığı olan bahçeli ev niteliğindeki taşınmazda, Rıza Sarraf'ın, Koruma Bölge Kurullarından izin almaksızın inşai ve fiziki müdahale yaptırdığı vurgulanan iddianamede, şüpheli Firuz Akın Han'ın da suça konu yerde yine Bölge Koruma Kurullarından izin almaksızın inşai ve fiziki müdahale yaptığı kaydedildi.

İddianamede, Sarraf ve Han'ın "imar kirliliğine neden olma" ve "2863 Sayılı Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Kanunu'na muhalefet" suçlarından üçer yıldan onar yıla kadar hapisle cezalandırılmaları talep ediliyor.

AA