Milli Savunma Bakanı Işık: (2)

Milli Savunma Bakanı Işık: (2)

"Terörle mücadelede Türkiye'nin şakası yok. Türkiye'ye bu konuda tehdit nereden gelirse gelsin Türkiye'nin o tehdidi bertaraf etme hakkı da var, yetkisi de var, gücü de var"- "Çok daha etkin mücadele sürdürüp artık terör örgütünü kıpırdayamaz hale getirec

İSTANBUL (AA) - Milli Savunma Bakanı Fikri Işık, Türkiye'nin terörle mücadelede şakasının olmadığını belirterek, "Çok daha etkin mücadele sürdürüp artık terör örgütünü kıpırdayamaz hale getireceğiz. Ya tamamen silah bırakıp defolup gidecekler ya da hepsi canlarıyla bedelini ödeyecekler." dedi.

NTV canlı yayınında Oğuz Haksever'in sorularını yanıtlayan Bakan Işık, savunma sanayisinde gerçekleştirilen projeleri anlattı.

Hiçbir projenin saldırı amaçlı olmadığını belirten Işık, "Hiçbir projemiz saldırı amaçlı değil. Biz caydırıcı olmak açısından savunma sanayisini önemsiyoruz. Ülkelerin savunma ve güvenlik ihtiyaçları, teknolojinin gelişmesinde de anahtar rolü oynamış bugüne kadar. Örneğin radar savunma amaçlı yapılmış ama şu anda sivil alanlarda da kullanılıyor." dedi.

Işık, 280 kilometrenin üzerinde menzile sahip milli balistik füze Bora'nın Karadeniz'deki atışlarla denendiğini, bu ve bunun gibi projeleri özellikle hayata bir bir geçirdiklerini söyledi.

Türkiye'nin ilk milli fırkateynini yapmaya başladığına değinen Işık, şöyle konuştu:

"Denizde Türkiye biliyorsunuz, 1974 Kıbrıs Barış Harekatı'nda hangi sıkıntılarla karşılaştı, hangi zorluklarla karşılaştı, kendi haberleşme sisteminin olmamasının getirdiği bedelin nasıl ödendiğini biliyoruz. Şimdi denizde hamdolsun kendi korvetlerimizi üretiyoruz, kendi karakol ve sahil güvenlik botlarımızı üretiyoruz. Şimdi geçen iki ay önce ilk defa Türkiye kendi fırkateynini üretmek için ilk saç kesme törenini yaptı ve şu anda İstanbul tersanemizde Türkiye'nin ilk milli fırkateynini inşa etmeye başladı. Bunların dizaynı, tasarımı ve mühendisliği tamamen Türk. Yapımında da inşasında da çok büyük oranda Türk malı ve ürünleri kullanıldı. Hele hele silah sistemlerini tamamen Aselsan'ın, Roketsan'ın sistemlerini kullanıyoruz. Yazılımı çok fazla önemsiyoruz. Siber güvenlik açısından kendimizi güvende hissettiğimiz yazılımlar olacak."

- "Terörle mücadelede Türkiye'nin şakası yok"

Türkiye'nin teröre karşı mücadele hakkını kullanmasından kimsenin rahatsız olmaması gerektiğini söyleyen Işık, mücadelenin gerektiği süre ve oranda süreceğine vurgu yaptı.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın 'bir gece ansızın gelebiliriz' ifadesini anımsatan Işık, "Sayın Cumhurbaşkanımızın 'bir gece ansızın gelebiliriz' ifadesi bunun bir defalık olmadığını, gerektiğinde ve gereken oranda mutlaka yapılacağını herkesin bilmesi lazım. Bu konuda Türkiye'nin şakası yok. Terörle mücadelede Türkiye'nin şakası yok. Türkiye'ye bu konuda tehdit nereden gelirse gelsin Türkiye'nin o tehdidi bertaraf etme hakkı da var, yetkisi de var, gücü de var." ifadesini kullandı.

- Entegre Sınır Güvenliği Projesi

Savunmada teknolojiyi 'olmazsa olmaz' olarak nitelendiren Işık, şöyle devam etti:

"İnsan kaybının telafisi yok. Bu hiçbir karşılıkla da ölçülemez. Onun için başta insansız hava araçları olmak üzere bütün teknolojileri entegre şekilde kullanma gayreti içerisindeyiz. Şu anda bir Entegre Sınır Güvenliği Projesi çalışıyoruz ki yakında hayata geçireceğiz. Bunu inşallah bir pilot uygulama olarak Suriye sınırının Fırat'ın doğusundan başlayarak göstereceğiz. Sonra da tüm sınırlarımıza bunları yaygınlaştıracağız. Terörle mücadelede en önemli öncelik önleyici tedbirler. Elbette askerimiz seve seve canını veriyor ama bir tane daha fazla şehit vermemek için elimizden gelenin en iyisini yapmanın gayreti içerisindeyiz. Canın telafisi yok. Bunun için özellikle terörle mücadelede teknolojinin kullanımını son noktasına kadar zorluyoruz."

Işık, 23 Temmuz 2015'den bu zamana kadar etkisiz hale getirilen terörist sayısının 10 bin 100'ü geçtiğini aktarırken, "Bu terörle mücadele tarihinde inanılmaz bir rakam. Artık terör örgütünün beli kırıldı. Bundan sonra inşallah çok daha etkin mücadele sürdürüp artık terör örgütünü kıpırdayamaz hale getireceğiz. Ya tamamen silah bırakıp defolup gidecekler ya da hepsi canlarıyla bedelini ödeyecekler." diye konuştu.

- Türkiye-İran sınırına duvar örülmesi

Türkiye-İran sınırına duvar örülecek olmasına ilişkin de açıklamalarda bulunan Işık, "İran'dan Türkiye'ye terörist sızmalarının olduğunu eskiden beri biliyoruz. O bölgede yaşayan insanların ne kadar tehdit ve baskı altında olduğunu biliyoruz. Oradan ciddi sızmalar var. Sınırdan sızmalar varsa sizin orada birtakım önlemler alma hakkınız var. Şu anda Türkiye bunu yapıyor. Bu İran'a karşı bir hareket değil. Elbette İran'da bütün sınırını yüzde 100 kontrol edemeyebilir. Bu duvar Türkiye ile İran arasındaki bu noktadaki güveni de arttıracaktır. Güven problemini kesinlikle düşünmüyoruz." değerlendirmesinde bulundu.

Işık, "Türk Silahlı Kuvvetlerinin personel eksikliğine" ilişkin soruyu şöyle yanıtladı:

"Bu konuda çok ciddi çalışmalar yapıyoruz. 15 Temmuz'dan sonra bin 629 subay, 3 bin 142 astsubay, 3 bin 354 uzman erbaş ve sözleşmeli er olmak üzere 7 bin 894 gencimizi Türk Silahlı Kuvvetleri bünyesine kattık. Bunlar eğitimlerine başladı. Bu yıl içerisinde Türk silahlı Kuvvetlerine 30 bin taze kan katacağız. Bununla ilgili çalışmalarımızı sürdürüyoruz. Milli Savunma Üniversitesi'ne 2017-2018 eğitim yılı için 5 bin 200 öğrenci alacağız. 250 bine yakın şuna kadar tekil müracaat oldu."

FETÖ ile mücadelenin sürdüğünü hatırlatan Işık, hiç kimseye haksızlık etmeden, TSK'da bu örgütün bir tek mensubunun kalmaması için yoğun bir çalışma içinde olduklarını kaydetti.

TSK'ya pilot alımına ilişkin de bilgi veren Işık, " Şu ana kadar tekrar dönen 45 pilotumuz oldu. İç bünyeden 860 tane subayımız da pilot olmak için müracaat etti. Bunlar sağlık muayenesinden geçti. 121 eğitime başladı. Önümüzdeki süreçte bu 860 subayımızın pilot olması için çalışmalarımızı yoğunlaştıracağız. İhtiyaç olması halinde yeni ilave tedbirleri devreye koyacağız. Tahmin edilenden önce bu eksiğimizi kapatacağımızı ümit ediyoruz." şeklinde konuştu.

Işık, "TSK'da 15 Temmuz'dan sonra kuvvet komutanlarının Milli Savunma Bakanlığı'na bağlanmasına" ilişkin soruya da, "Personel, lojistik ve diğer tüm alanlarda Milli Savunma Bakanlığına bağlandı. Harekatta, askeri eğitimde, muhaberede ve istihbaratta emir komuta geçerli. Çünkü Anayasamızda 'Genelkurmay Başkanı Türk Silahlı Kuvvetlerinin komutanıdır' diyor. Komuta nerede geçerlidir? Harekatta, harbe hazırlıkta ve eğitimde çift başlılık oluşmaması için hem yasal düzenlemeleri çok dikkatli yaptık hem de bir demokratik ülkede askerin denetim altında tutulması ve demokratik denetimin tüm kurumlarda olduğu gibi Türk Silahlı Kuvvetlerinde de tam anlamıyla egemen olması için kuvvet komutanlıkları Milli Savunma Bakanlığı'na bağlandı. Sistem oturdu, her geçen gün de daha da oturuyor." yanıtını verdi.

(son)

AA

Kaynak:Haber Kaynağı

Önceki ve Sonraki Haberler