Kucağında çocuğuyla yürüyeceği günün hayalini kuruyor

Kucağında çocuğuyla yürüyeceği günün hayalini kuruyor

Bab'da 9 ay önce rejim uçaklarının saldırısında evlerine bomba isabet etmesi sonucu bacaklarını kaybeden Usame Mahmud el-Şeyh, protezlerle yeniden ayağa kalkarak, kaybettiği eşinin emaneti 1,5 yaşındaki oğlunu kucağına alabilmeyi umut ediyor- Şeyh:- "Çoğu

KİLİS (AA) - RIDVAN KORKULUTAŞ - Suriye'nin Halep kentine bağlı Bab ilçesinde 9 ay önce rejim uçaklarının bombalı saldırısı sonucu evleri yıkılan ve bacaklarını kaybeden Usame Mahmud el-Şeyh, kucağında çocuğuyla yeniden yürüyeceği günün hayalini kuruyor.

Suriyeli 31 yaşındaki Usame Mahmud el-Şeyh ve ailesi, 9 ay önce savaşın en acı yüzüyle tanıştı. Rejim uçaklarının bombardımanına maruz kalan evlerinin yıkıntıları arasında eşi ve babası ölen Şeyh, saldırıda bacaklarını kaybetti.

Eşinin emaneti 1,5 yaşındaki oğlu ve annesiyle Türkiye'de hayata tutunan Şeyh, protez bacaklarla da olsa ayağa kalkıp, çocuğunu kucağına alacağı günlerin hayaliyle yaşıyor.

Şeyh, AA muhabirine yaptığı açıklamada, Suriye'de 6 yıldır süren savaşa rağmen vatan topraklarını terk etmek istemediklerini söyledi.

İç savaşın başlamasından 3 yıl sonra evlendiğini anlatan Şeyh, yaklaşık 1,5 yıl önce dünyaya gelen oğulları Muhammed'in, savaşa rağmen hayata tutunmalarını sağladığını belirtti.

Suriye'de savaş nedeniyle atılan bombalar ve uçak seslerine alıştıkları bir yaşamları olduğunu dile getiren Şeyh, şöyle konuştu:

"O gün yaşadıklarım dönüm noktasıydı, faciaydı ve felaketti. Hiçbir zaman bu yaşadıklarımı unutamayacağım. İlk önce ince, inanılmaz bir ses duyduk. Sesin ardından kendimi enkaz altında buldum. Oğlum ağlıyordu, annem bağırıyordu, komşular ve sesler... Her yerden bir ses, çığlıklar yükseliyordu. Yangın başlamıştı evimizde. Ayağa kalkmak, doğrulmak istedim ama doğrulamıyordum. Ayaklarımı hissediyordum ama hareket ettiremiyordum. Ayaklarım kanlar içindeydi. Sonra sivil savunma ekipleri geldi. Beni hastaneye kaldırdıklarını hatırlıyorum. Hastaneye götürülürken bayılmışım. İki gün sonra kendime geldiğimde ayaklarımın kesildiğini fark ettim."

Tedavisinin, komşuları olan hemşireler tarafından yapıldığını kaydeden Şeyh, "IŞİD'li bir doktor beni ölüme terk etti. Doktor hemşirelere demiş ki 'Usame'nin yaşaması imkansız, 2 gün içinde ölecektir, onu kendi haline bırakın.' Oradaki hemşireler tecrübesiz olmalarına rağmen, 1,5 ay boyunca beni, iltihap kapan ayaklarıma bal sürerek iyileştirmeye çalıştı." dedi.

Daha sonra ailesi tarafından gizli şekilde Azez'deki hastaneye götürüldüğünü ifade eden Şeyh, oradan da tedavisi için Kilis Devlet Hastanesine getirildiğini anlattı.

Kilis'te hayırseverler sayesinde hayatını sürdürmeye çalıştığını bildiren Şeyh, şöyle devam etti:

"Hayırseverlerden Allah razı olsun, bana yardım ediyorlar. Ama ben kendi ayaklarımın üzerinde durmak istiyorum. Çok mu şey istiyorum? Aslında çok basit. Çoğu insanın farkında bile olmadığı ayakta durabilme ve yürüme duygusunu yeniden yaşamak istiyorum. Çocuğumu kucağıma alarak uzaklara bakmak ve hayallerimi gerçekleştirmek istiyorum. Doktorlar, protez bacakla yürüyebileceğimi söylüyor."

Şeyh, "Her şeye, bütün engellere rağmen hayat devam ediyor. Umutlarım ve hayallerim halen yıkılmadı. Bir gün tekrar yürüyeceğime inanıyorum. Allah Türkiye'den razı olsun." dedi.

- "Oğlumun çocuğuyla hayalleri var"

Anne Ayşe Bızaa da ülkelerindeki iç savaş nedeniyle en acı olayları yaşadığını söyledi.

Bombalı saldırının hayatlarının en zor anı olduğunu vurgulayan Bızaa, şunları kaydetti:

"Oğlumu o halde gördüğümde yüreğim burkuldu. Oğlumun bu halde olduğuna halen inanamıyorum. Bir an önce kalkmasını, çocuğuyla yürümesini ve kendi ayakları üzerinde durmasını istiyorum. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan sesimizi duysun, bize el uzatsın. Çünkü oğlum Usame'nin çocuğuyla hayalleri var. Türkiye bize her zaman bir aile şefkatiyle yaklaştı."

AA

Kaynak:Haber Kaynağı

Etiketler :